24 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Dünya zeytin ağacı varlığının yüzde 97’si, Akdeniz bölgesinde Zeytinyağını katma değeri düşük formda ihraç ediyoruz Dr. Mücahit Taha ÖZKAYA (Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi) ünyanın en sağlıklı, en doğal ve tek meyve yağı kaynağı olan zeytinin tarihi, günümüzden 8.000 yıl öncesine dayanır. Tarihi gelişimi içinde birçok efsaneye kaynak olan zeytin, eski uygarlıkların yazıtları ve kutsal kitaplarda yer almıştır. Ayrıca, beyaz bir güvercinin Nuh’un gemisine tufan sonrası canlılık belirtisi olarak, ağzında zeytin dalı ile dönmesi nedeniyle, zeytin yüzyıllardır barışın simgesi kabul edilir. Zeytinle ilgili Atina Anayasasında yer alan Aristotle tarafından kaleme alınan tarihi bir söz "Devlet malı veya özel mülkiyet farkı olmaksızın, zeytin ağacını kesen veya deviren herkes mahkemede yargılanacaktır. Eğer suçlu bulunurlarsa idam edilmek suretiyle cezalandırılacaklardır." Oleacea familyasının bir üyesi olan zeytinin (Olea europaea L.) anavatanı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni de içine alan Yukarı Mezopotamya ve Güney Ön Asya’dır. Yayılışı üç yoldan olmuştur. Birincisi Mısır üzerinden Tunus ve Fas’a, ikincisi Anadolu boyunca Ege adaları, Yunanistan, İtalya ve İspanya’ya ve üçüncüsü ise İran üzerinden Pakistan ve Çin’edir. İlk kültüre alınışı ve ıslahı Samiler tarafından olmuştur. Zeytincilik, Cumhuriyet sonrası ülkemiz tarımının en önemli dallarından biri olmuştur. 1929 yılında Atatürk’ün Yalova bölgesine yaptığı bir gezi sırasında zeytinciliğe gereken önemin verilmesine yönelik direktifleri doğrultusunda, ülkemizde bir zeytincilik seferberliği başlamıştır. Bu sayede zeytincilik konusunda çalışmalar yapmak üzere, 1937 yılında Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsü kurulmuştur. Ayrıca zeytin, bahçesine bakmayan ve bakım yaptırmayan üreticilere ceza verilmesine neden olan bir kanun maddesine (26/01/1939 tarih ve 3573 sayılı "Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun” sahip tek bitkidir. Uzun yıllar süren bu faaliyetler sonucunda ülkemizde zeytincilik büyük bir hızla gelişmiştir. Bu sayede yurt dışında eğitim görmüş uzmanlara, yeni, bakımlı, sağlıklı ve verimli bahçeler ile sofralık zeytin ve zeytinyağı işleme tesislerine sahip olunmuştur. Zeytinciliğe verilen bu önem, 1950’li yıllardan itibaren gittikçe azalmış ve günümüzde olduğu gibi ağaçların sökülmesine kadar devam etmiştir. Yeni maden kanunu ile zeytin kanunu delinip zeytin ağacının altındaki madenlerin çıkartılması hedefleniyordu. Ancak zeytincilerin büyük mücadelesi ve zeytinci bölgelerin milletvekillerinin sayesinde zeytinlikler şimdilik madencilerin gazabından kurtulmuştur. 1980’li yıllarda, geleneksel zeytin yetiştiriciliğinin ekonomik olmadığının farkına varan İtalya ve İspanya gibi ülkelerde modern zeytinciliğe yönelinmiştir. Bu arada genelde çöl iklimine sahip ve çok az olan su kaynakları ile en gelişmiş tarımsal teknolojileri kullanarak tarımsal üretim yapan bir ülke olan İsrail, gen merkezi içinde bulunması nedeniyle zeytin yetiştiriciliğine büyük önem vermekte ve zeytin yetiştiriciliğini teşvik etmektedir. Özellikle de İsrail’in güneyindeki çöl alanlarında aşırı tuzlu yeraltı suyu ile sulanabilen zeytin bahçelerinin kurulmasında, yoğun bir devlet desteği bulunmaktadır. Dünyada 7,5 milyon hektar alanda 700 milyon adet zeytin ağacı bulunmaktadır. Dünya zeytin ağacı varlığının ve zeytin üretiminin yaklaşık yüzde 97’si, Akdeniz böl D Türkiye genelinde kamu ve özel fidanlıkların yüzde 85’inden fazlasında köklenmesi kolay olan Gemlik çeşidi çoğaltılıyor. gesindedir. Zeytin üreticisi olan ülkelerin sofralık zeytin ve zeytinyağı dış ticaret değerleri incelendiğinde dünya zeytinyağı piyasasının genelde İtalya’nın, sofralık zeytinin ise İspanya ve Yunanistan’ın elinde olduğunu görülmektedir. Son verilere göre ülkemizde ve bazı Akdeniz ülkelerindeki kişi başına yıllık zeytinyağı tüketiminin üretici bir ülke olmamıza rağmen ne kadar az olduğunu göstermektedir. Ülkemizde zeytin üretimi Ege, Marmara, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 35 ilde yapılmaktadır. Zeytin üretimi yapan önemli 35 ilin dörtte birinde ağaçlar Türkiye ortalamasının altında verime sahiptir. Bu 35 ilin dışında özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde yüzlerce yıl önce önemli olan fakat artık çok az sayıda ve 400–500 yaşlarında zeytin ağacı olan iller de bulunmaktadır. Örneğin Şırnak’ta Cudi ve Gabar dağlarının eteğinde, Siirt Eruh’ta gayrimüslimlerden kalma terkedilmiş köylerde bulunan zeytin ağaçlarının meyvelerinden halen yöredeki insanlar faydalanmaktadır. Devlet Planlama Teşkilatı tarafından başlatılan büyük bir proje ile gen merkezi içinde yer alan Doğu Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki zeytin gen kaynaklarımızın korunması, bu ağaçların meyve ve yağ özelliklerinin belirlenmesi ve ekonomiye kazandırılması amaçlanmaktadır. Diğer ülkelerdeki gelişmeleri göz önüne aldığımızda, zeytinciliğimizin bu ülkeler seviyesine getirilebilmesi için, kamunun özel sektörle birlikte daha çok çalışması gerekmektedir. Çünkü üreticiler bilgi ve yeni teknolojiler konusunda eksiktirler. Yapılan bilinçsiz tarım, bilinçsiz sofralık ve yağlık işleme ile birleşince verim ve kalitede düşüklük meydana gelmektedir. Verim ve kalitenin düşük olması toplam üretim maliyetini artırmakta, tüketimi ise azaltmaktadır. Oysa birçok gelişmiş ülkede olduğu gibi, ürün bazında kooperatif ve/veya birliklerin kurulmasına imkan ve destek verilmesinin sorunu çözeceği düşünülmektedir. Üretici birliklerinin bir araya gelerek öncelikle bölgesel, sonra ulusal bazda bütünleşmeleri sonucu, mevcut sorunların tek ağızdan ifade edilmesi imkanı olacaktır. Ancak bu kooperatif ve birliklerin mutlaka şirket gibi faaliyet gösterebilecek yeni bir mevzuata sahip olması gerekir. Gelişmiş birçok ülkede üretici birlikleri, tarım alanında yapılan ARGE çalışmaların büyük çoğunu ürün bazında desteklemektedir. Bu araştırmalar üreticilerin sorunlarını çözmek veya yeni, kaliteli, hastalıklara dayanıklı ve verimli çeşit geliştirmek amacını taşımaktadır. Bu birlikler kendi ürününden ulusal bazda sorumlu ve tek yetkili kurumu durumundadır, bünyesinde devleti barındırmaz. 2002 yılında Adatepe Taşmektep’te sivil insiyatif sahibi bir grup tarafından yapılan tarihi bir toplantı ile Türkiye’nin en üst zeytincilik kurulu olacak olan Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin (UZZK) kurulması için üretici, tüccar, ihracatçı, işletmeci, birlik ve akademisyenlerden oluşan bir İcra Kurulu oluşturulmuştur. Bu kurul, konusunda uzman hukukçularla birlikte uzun ve titiz çalışmalar sonucunda TBMM’sine sunulacak şekilde bir "Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Kurulmasına Yönelik Kanun Tasarısı" hazırlamıştır. Oluşacak olan konsey üretici, tüccar, ihracatçı, işletmeci ve tüketicinin sorunlarının bilimsel ve pratik olarak çözümünü arayacak, sonuçları bilinçli olarak üreticilere yayacak, tüketiciyi bilinçlendirmeye yönelik faaliyetlerde bulunacak, ihracat için yeni pazar imkanlarını arayacaktır. Işık sınırlamasına karşı çok hassas olan zeytin yaprakları genellikle üç yılda bir değişmektedir. İyi bir çiçeklenmenin olduğu yıllarda, çiçeklerin yüzde 12’sinin meyve tutması iyi bir ürün elde etmek için yeterlidir.. Çiçeklerinin tozlanması genellikle rüzgar ile gerçekleşen zeytinde 4
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear