26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Üstte İtilaf Devletleri’nin başkumandanlığına atanan General Franchet d’Esperey, işgalci askerlerin arasında muzaffer bir edayla Pera’dan geçerken. bir ümitsizlik, bir yorgunluk hâkimdi. Memlekette neler olduğu, gelecek günlerin neler getireceği hakkında fikir yürütülemiyordu. Evlerine dönen askerler bir yandan savaşın cephe dışındaki yüzüyle karşılaşmanın şaşkınlığını yaşıyor, bir yandan bir iş bulmak umuduyla kapı kapı dolaşıyordu. Sokakta yürürken kendini işgal kuvvetlerinin tevkifhanelerinden birinde bulup günlerce tutuklu kalmak işten değildi. Bu arada İtilaf Devletleri temsilcileri ve askerlerinin İstanbul’daki varlığı, iç ve dış haberleşmenin denetim altına alınmasını Altta Çanakkale sokaklarında işgalci İngiliz askerler (1919). sağlayacaktı. Haberleşme yollarının tıkanması sayesinde ise, işgal altında bulunan Anadolu’nun merkez ile olan bağlarının koparılması kolaylaşacaktı. Bunu sağlayacak bir diğer girişim ise basına getirilecek sansürdü. İtilaf Devletleri’nin basına sansür uygulanması yönündeki talebi hükümetçe hemen desteklendi ve sansür gerektiren konulara ilişkin bir buyruk çıkarıldı. Buna göre itilafçıların askeri harekâtı üzerine haberler; halkı galeyana getirecek ve birlik duygusunu bozacak yayınlar; padişahın, bilumum Osmanlı ve “ecnebi” devlet memurunun aleyhinde yayınlar; büyük devletlerden herhangi biri üzerine tahrik unsuru oluşturacak yazılar ve kişisel tartışmalar ile hükümetin idare biçimine ve devlet çıkarlarına ters düşecek yayınlar yasaklanıyordu. Oysa başkentte ortaya çıkan karmaşa, yabancı kamuoyunda yansımalarını bulabiliyordu. Kimi gazetelerde savaş gerginliğinin sona ermesinden itibaren büyük güçlerin “resmi ve ulusal kıskançlıkları ile iştahlarının” canlandığı, her birinin kendi ülkesinin hesabını güderek şehirde bir mevki kapma yarışına girdiği, üstelik bunu yaparken de hak hukuk gözetmeye gerek duyulmadığı, yapılan hareketlerin ülkelerin askeri ya da milli ihtiyaçlarıyla uzlaşıp uzlaşmadığının düşünülmediği de itiraf ediliyordu; hatta Times gazetesinin bir muhabiri, bu durumu “gülünç ve karışık” diye niteliyordu. 22
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear