Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sağda İstanbul Boğazı’nda İtilaf Devletleri donanması demirlemiş. Bir Fransız uçağı havadan şehri kontrol ediyor (Kasım 1918). Altta Yunanlıların ünlü Averof zırhlısını İstanbul’a girerken tasvir eden bir kartpostal. istihkâmlarını değil, Haydarpaşa’dan Anadolu’ya giden demiryolu hattı noktalarını da denetim altına almak üzere kullanılacaktı. Mütareke pazarlıkları sırasında Rauf Bey’in hassasiyetle üzerinde durduğu ve kabul ettirdiğini zannettiği koşul çiğnenmişti bile: İngiliz delegesinin vaadine rağmen ünlü Averof zırhlısının öncülüğündeki Yunan filosu da İstanbul sularında yerini almıştı. Bir süre sonra, İtilaf Devletleri’nin başkumandanlığına atanan General Franchet d’Esperey İstanbul’a geldi. General, Selanik cephesinde Bulgarlara karşı kazandığı zaferin edasıyla Sirkeci Garı’ndan Fransız Elçiliği binasına kadar yolu iki taraflı dolduran askerlerin arasından beyaz bir atla şehre girdi. Takip eden günlerde işgalci devletlerin diğer komutanları da limanda demirli gemilerden İstanbul’a ayak bastılar. İstanbul, işgalci kuvvetler için adeta bir garnizon görevi üstlenmişti. Galip devletlerin komiserleri güya mütareke koşullarına uygun davranılıp davranılmadığını kontrol etmek için şehirde karargâhlar kuruyor, karaya çıkarttıkları askerlerin bir kısmını Bolşeviklere karşı Rusya’ya gönderiyor, bir kısmı nı da Osmanlı idaresindeki Batum, Baku, Samsun ve Merzifon gibi kritik şehirlerin işgalinde kullanıyorlardı. Bu arada Ankaraİstanbul demiryolu kontrol altına alınmış, ayrıca İstanbul’da Harbiye Nezareti ile birlikte önemli görülen noktalara irtibat subayları yerleştirilmişti. İstanbul sokakları İtilaf Devletleri askerleriyle dolmuştu. Boğaz, adeta düşman zırhlıları ile kaplanmıştı. İnsanlar ancak zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak üzere evlerinden çıkabiliyor, sokaklarda korkulu adımlarla yürüyordu. Ortalıkta sıkıntılı bir bekleyiş,