Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Şalvarları, dansözleri ve Doğu ezgileriyle Pop müziğinde arabeskleşen Avrupa Daha önceleri, Afrika'da ya da Hindistan'da esin kaynağı bulmaya çalışan Avrupa pop ve rock müziği endüstrisi, yeni ürünlerini piyasaya sürebilmek için bugünlerde Ortadoğu'ya mı yöneldi?.. Yoksa Avrupa da yaşayan milyonıarca Arap, Cezayirli, Faslı ve Türk göçmeni, kendi diılerınde, kendi ezgilerine dayalı bır Avrupa arabeski mı yaratıyorlar?.. Ulya ÜçerMehmet N. Bora BONN ürkiye'de, arabesk müziği üzerinde tartışmalar süredursun, Eurovision yarışmalarında, "puan yerine nal topladığımız" yakarışları ve "Avrupa zaten kendi dışında bir şeyi benimsemez" türü serzenişlerimiz her yıl belli zamanlarda yukseledursun, Avrupa'da "Şark" kaynakh müzik yeni bir moda haline gelmekte. Geçen yıl, Alman Sendikalar Birliği'nin gençlik yayını "Ran" dergisince başlatılan "Arkadaşıma Sataşma!" adlı, ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına kar>ı kampanya sırasında bir rock konserleri turnesi de düzenlenmişti. tngiltere'den "3 Moustapha 3", Fransa'dan "Carle de Sejour" grupları, Alman/Fas karısımı "Dissidenten" grubuyla birlikte, F. Almanya'nın 11 kentinde konserler vermişti. Bu olaya ilişkin olarak Alman basın ajansı DPA' nın yorumu şöyle idi: "Amerikan Blues müziginin gelişmesinde Afrika muziginin yeri ne idiyse, Doğu halklarının mıuiği de populer Avrupa muziginin gelişmesuıde bir kaç yıl iverisinde aynı rolu oynayabilir. Malzeme ve esin kaynagı bakınıından gorkemli bir birikim." Bunun, pek "havada" bır sav olmadığını gösterir birçok çalışma var. Hatta Avrupa muziğı diye ozenle aldığımız plaklarda gelecekte "bizim" havalara rastlarsak şaşmamalıyız. Balkan ülkeleri dahil, Doğu'da "pop" adı altında piyasaya çıkan müzik grupları ve sanatçılar, önceleri olduğu gibi hâlâ "ulusal" düzeyi pek aşamıyorlar. MazharFuatözkan'ın nisan 1986'daki başarılı sayılabilecek Avrupa turnesi, grubun diyelim ttalyan pop grupları gibi radyosu, TV'si, plağıyla Avrupa'nın poprock çarkına girebilmeleriyle sonuçlanamadı. "Azgelişmişîik" barajını aşabilen ender sanatçılardan biri, lsrailde yaşayan Yemenli Yahudi Ofra Haza olsa gerek. Kendi ulkesi Israil'de en sevilen kadın pop şarkıcısı unvanını üst üste yıllarca elinde tutan, 1984'te tsrail'i Eurovision yarışrhasında temsil eden Ofra Haza, "Yemenite Songs" adlı yeni uzunçalarıyla, tngiltere ve F. Almanya gibi ülkelerde kendisinden söz ettiriyor. Yetkin aranjmanıyla, bizim yerli arabeskçilerimize taş çıkartan yorumuyla dikkati çeken bu plağın en önemli özelliği ise, Batı müziğine özentiyi değil, "Şark" müziğinin zenginliklerini kullanması. Benzeri bir girişim, yine lsrailli Rita Farouz'un yeni plağı "Breaking Those VValls" (O Duvarları Yıkmak) da ulenebiliyor. Hangi duvarların nasıl yıkılacağını farklı bir alanda, Okay Temiz, yıllar önce sergilemişti. Galiba biz, Batı müziğini de arabeski de kötü yapıyoruz. Nedeni de taklitçiliğimiz olsa gerek. Turk Halk Müzıği'nden ritmleri caza uygulayan Okay Temiz, boyle bir taklitçiliğe girmiyor. Ne Batı ne de Arap ritmlerini kullanıyor. Aynı tutumla 70'li yıllarda Avrupa caz çevrelerine kendisini benimseten, or^antal/aksak akımı yaygınlaştıran Okay Temiz'in çabalan, biraz geç de olsa ABD'yi de az biraz etkilemişe benziyor. Kendilerinden "Amerika'nın ilk vc en iyi Balkan caz grubu" olarak söz ettiren "Balkan Rhylm Band"ın çıkardıgı uzunçalar, ABD'de "NAIRD" ödülü'nü kazanmıs. Plaktaki Amerikanvari yaklaşım sözgelimi bir hicaz T Alman Sendikalar Bırlığı'nın gençlik dergısı "Ran" tarafından geçen yıl başlatılan "Arkadaşıma Sataşma!" adlı ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına karşı kampanyada, Fransa'dan gelen "Carte de Sejour" (Oturma ızni) topluluğu da yer aldı. taksimin "kovboy" ağız mızıkasıyla çalınması Ortadoğu ezgilerine yeni boyutlar kazandırıyor. sü daha farklı. Dissidenten grubunun Alman üyeleri 1984'te bir plak çaJışması için Sahraya gittiklerinde orada tanıştıkları Arap rock müzısyenleri ile birleşmeye karar veriyor, F. Almanya'ya "EthnoBeat" diye adlandırdıkları yeni bir stil ile dönüyorlar. Rahatlıkla arabeskrock diye tanımlayabileceğimiz Dissidenten, sahneye oryantal dansözler eşliğinde çıkıyor. F. Almanya'nın hemen her kentinde, televizyon programlarında yeni şarkılarını sergileyen grup, umduğunu bulamayınca şansını lspanya ve ltalya'da deniyor. Bu ülkelerde, düşlenilen birden gerçek oluveriyor: Diskoların vazgeçilmez müziği, yaz festivallerinin vazgeçilmez yıldızları Dissidenten oluyor. Şimdıye dek iki uzunçaiarı çıkan grup, lngilterede ve Kanada'da, "Independent" listelere girmeyi başardı. Bu yaz, ABDKanada turnesinde... Bir diğer ilginç gelişme de genç kuşak göçmenlerin lngiltere, Fransa ve F. Almanya gibi ülkelerde yarattıkları yeni müzik. lngiltere'de sözgelimi, şu anda Housemartins, Pistols gibi grupların konserlerinde ön grup olarak bir Pakistanlı punk grubu çıkıyor. Berlin'de müzik çevrelerinde artık kesin bir Pop müziğin dansözlüsü The Cure grubunun 1979 yılında çıkardığı Doğu ezgili "Killing an Areb" (Arap öldürmek) adlı parçasını saymazsak, pop sanayiinde "oryantal" sound'un 80'Ii yıllarda kullanılmaya baslandığını söyleyebiliriz. The Bangles grubunun "Walk Like an Egyptian" parçası "Şark"ı daha çok konu olarak ele alırken, Communards'ın "So Cold the Nighf'ında Binbir Gece Masallan'na yakışır bir melodik yapıyı dınliyoruz. Yıllardır "orta düzeyde" bir rock grubu olmaktan kurtulamayan Erste Allgemeine Verunsicherung (Avusturya) ilk kez "Fatah Nforgana" parçasıyla F. Alman TV'sinin seçtiğı pop lıstelerinde yükseldi. Ingiltere'deki 3 Moustopha 3 grubu 10 hafta boyunca "Independent" listelerde kalabildi. Sahneye, geçen yuzyılın Osmanlı kıyafetleriyle, feslerle çıkan bu grup, Yugoslav, Türk, Yunan ve Arap ezgilerine dayanan bir tür rock müziği yapıyor. Kendilerini Nihavent, Uşak, Hicaz gibi adlarla tanıtan ve Arnavut olduklannı söyleyen grubun üyeleriyle, 1987 Karnavalı döneminde F. Almanya'da yaptıkları turne sırasında görüştük.. Türk olduğumuzu öğrendikJerinde, "bozuk" Ingilizceleri birdcn düzeliverdi. (Belki Türkler de Arnavutça biliyordur kaygısıyla.) F. Almanya'da hâlâ "orta düzeyde" olan, lspanya'da ise konserlerine 250 bin insan toplayabilen Die Dissidenten adlı grubun öyku Kuran ile pop arasında to Alman/Fas karışımı "Dissidenten" topluluğu aralık 1984'te rock müziğinin en önemli forumlarından sayılan Federal Alman televizyonunun "Rockpalast" adlı programına katıldı.