Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
56 29 Ekim 2010 Cuma 330 ‘Ebedi merkezi hükümet’ DR BİLÂL N. ŞİMŞİR ice mutlu yıllara diyerek, Cumhuriyetin 87. yaş gününü kutluyoruz. Cumhuriyet ile başkenti Ankara, gün farkıyla, yaşıttırlar. Her ikisi de Ekim 1923’te tarih sahnesine çıktı. 13 Ekim Başkent Günü’nü ihmal etmeden, Cumhuriyet ile birlikte Ankara’nın başkent oluşunu da yürekten kutlayalım. Biraz tarih: 18. yüzyılda Anadolu’ya gelen yabancılar, “Ankara Anadolu’nun incisi”, “Anadolu’nun en büyük şehri” diyorlar. O tarihte Ankara nüfusu 100 bin kadarmış. 19. yüzyıl Ankara için bir gerileme dönemi olmuş. İngilizler 1860’larda N E. Büyükelçi, Tarihçi, Yazar Anadolu’dan kaçak olarak götürdükleri tiftik keçilerini, Güney Afrika’da üretmeye başlamışlar. Tiftik tekeli Ankara’nın elinden gitmiş. 187374 yıllarında Ankara büyük bir kıtlık ve açlık felaketi yaşamış. Ankara yöresinde 18 bin insan açlıktan ölmüş. Ankara’dan göçler olmuş. 187778 TürkRus savaşında Ankara Vilayeti’nden yaklaşık 180 bin asker alınmış, bu askerlerin önemli bir bölümü geri dönmemiş. Nüfus açığı Rumeli göçmenleriyle biraz kapatılmışsa da şehrin gerileyişi devam etmiş. 1890’larda Ankara zaman zaman kara bulut gibi çekirge sürülerinin saldırılarına uğramış... 1879’da Ankara’da bir İngiliz konsolosluğu açılmış. İngiliz konsolosu “İrlanda kadar geniş” dediği Ankara vilayetinde ciddi salgın hastalıkları görülmediğini, Ankara halkının sağlıklı insanlar olduklarını, bunu Ankara’nın sağlam havasına, bol güneşine borçlu olduklarını söylüyor. Ankara öteden beri koyu bir Türk beldesidir. 1893 istatistiklerinde Ankara vilayeti nüfusunun yüzde 95 kadarı TürkMüslüman dır. Şehir ve kasabalarda az sayıda Rum, Ermeni ve Musevi vardır; köyler ise silme Türk’tür. Ama Türkler yoksul düşmüştü. Kurtuluş Savaşı’nda: Ankara, başkent olabilecek ideal bir konumdadır. Stratejik bakımdan Anadolu’nun tam göbeğindedir, vatanı daha yakından görmektedir. Bir Türk oymağının ortasındadır. Tarihi yolların ve yeni yolların kavşak yerindedir. Demiryoluyla dış dünyaya bağlanmış durumdadır. Hinterlandı geniş ve verimlidir. Deniz seviyesinden yaklaşık 900 met re yüksekliktedir, havası iyidir. Bir orta kuşak kentidir Ankara ve orta kuşak gelişmeye en elverişli kuşaktır. Ankaralılar zinde, enerjik, dinamik insanlardır. Ve yüreklidirler. Böyle olduklarını Kurtuluş Savaşı’nda da dosta düşmana göstermişlerdir. Ankara, 1919’da “güvenli bir direniş merkezi”ydi. XX. Kolordu buradaydı. 27 Aralık 1919’da Mustafa Kemal ve arkadaşlarının buraya gelişleriyle, Ankara’nın başına devlet kuşu konmuştur. Ankara, Heyeti Temsiliye’nin, yani de facto hükümetin merkezi olmuştu. 23 Nisan 1920’de TBMM Ankara’da açıldı ve bu yüce Meclis, “bütün sivil ve askeri makamların ve bütün ulusun başvurabileceği en yüce kat” oldu. 3 Mayıs 1920’de ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetinin kurulmasıyla Ankara artık resmen ilan edilmemiş bir baş