25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

16 TUNCAYAKGÜN Nice yıllara Bezgin Bekir! Özlem Altunok T uncay Akgün "Bezgin Bekir hakkında konuşmakta zorlanıyorum" dese de, biz bu röportajı yaptık. 20. yaşını kutlayan ve çoktan aramıza sızmış bu uyuşuk şahsiyeti böyle bir zamanda unutmak olmaz dı. Gerçi Akgün'ün de bir şikâyeti yoktu, çünkü zaten Bezgin Bekir yattığı yerden kendisini yeterince iyi anlatıyordu. Dolayısıyla biz, Bezgin'in arkasından, tabii ki uyuklamasını fırsat bilerek, dedikodu yaptık diyelim. Nice yıllaraBezgin Bekir! Sıkılmadınız mı 20 yıl Bezgin Bekir'le olmaktan, onu çizmekten? Valla herşeyden sıkıldım ama Bekir'den sıkıldım dersem adama haksızlık olur. Hani bir ara öldürmüştünüz, onun sebebi neydi? Bir daha çizmemek için öldürmemiştim aslında. O Bezgin Bekir'in yavaşlık ve durma halinin son noktasıydı, öyle bir dönem yaşandı. Sonuçta çizgi kahramanlar da ölebilir; belki benirn enerjim biter ya da onu talep eden insanlar ondan sıkılır, o zaman ölür. Iki türlü de olabilir. umursamazlık, anarşist bir tavır, huzur... Bekir'in yavaşlığında bir tavır var, bu tavır zamanı algılamayla ilgili. Buradaki zamanın algılanması ise daha çok doğu kültürüyle bağlantılı. Yavaşhğın içinde bir hal vardır, bir olma hali, bir mertebe... Bezgin Bekir bizdeki o duyguyu çıkartmış olduğu için de kabul görmüş olabilir. Ama yavaşhğın parçası olan tembelliği de çok ciddiye alıyorum. Rahatsız edici bir tembellik... Ben rahatsız etmemesi için çok çabaladım ama mutlaka vardır rahatsız olanlar. Sonuçta zaman zaman savaşsa da barışık bir tip Bezgin. Ama aynı zamanda yattığı yerden dikkat çekici, rahatsız edici müdahaleler de yapıyor, 1 Mayıs'a, SEKA direnişine katılıyor. 20 yıl içinde hiç çelişkiye düşmedi mi, kafası karışmadı mı Bezgin'in? Çok şey yaşadı ama, bence tutarsızlığı hiç yaşamadı. Bu 20 yıl içinde önemli donüşümler yaşandı, bir sürü insan geçmişindeki manevi, siyasi değerlerinden koptu. Bezgin ise kopmadı, Türkiye'nin ciddi hafıza kaybına uğratıldığı o süreçte geçmişe göndermelerde bulundu. 80'LERDE BEZGİN... Bugün de 20 yıl öncesi gibi algılanabiliyor, sözleri, tavırları hâlâ etkili olabiliyor mu Bezgin'in? Bence yaşadığımız bu son dönem, Bezgin'in ilk çıktığı yıllara benziyor. O zamanlar Turgut Özal sürecini yaşıyorduk, hayat bir dnceki döneme göre hızlanmıştı, yuppiler vardı... Bugün de ciddi bir apolitikleşme var, farklı bir algı söz konusu, yine bir takım ütopyalar gerçekten çok geride kaldı. Iletişim olarak da yeni bir dönem yaşanıyor, tüketımin en hızh olduğu noktadayız belki de... Bezgin'in yavaşlığını ya da duruşunu bu yüzden o ilk çıktığı dönemlere benzetiyorum. Büyük basınç dönemlerinde Bezgin'inki, Gönül Adamı'nınki gibi bir duruş anlamlı olabilir. Demode gibi algılanabilecek bazı değerler aslında yeniden ciddi anlamlar üretebilir. Başınıza hiç iş gelmedi mi Bezgin yüziinden? Uykumu getirmesi dışında hayır. Başka işler yüzünden geldi ama Bezgin yüzünden gelmedi. Bunda biraz karakter üzerinden konuşmanın avantajları var tabii. Ayrıca sevilen bir karakteri yıpratmak da çok zor. Bu kadar yaşamsal olması ne hissettiriyor size, insanların birbirine onun adıyla hitap etmesi? 20. yılında Bezgin Bekir'in doğumundan bahsetmek daha doğru olur herhalde... Bezgin nasıl etlendi ve bu kadar sevilip kalıcı olabildi? Aslında birdenbire kabul gördü. Limonla beraber doğdu, derginin ilk sayısında başladım. "Kısırdöngü" köşemin içindeydi. Çok hızlı dikkat çektiği için diğerlerinden ayrıldı ve yoluna bağımsız devam etti. Nasıl birdenbire sevildi? Neydi insanları ona yakın kılan, uyuşukluğu mu? Bu yavaşlık ve tembellik hali insanların temel problemlerinden biri bana göre. Tembellik, başka çizgi kahramanlarda da komiği çabuk veren bir unsur. Bu Bezgin'de de var, ama o sadece tembel bir karakter değil. Ne taşıyor içinde bu hal? Isyankârlık, Bezgin Bekir 20 yıl önce Limon dergisinde, Tuncay Akgün'ün "Kısırdöngü" köşesinin içindeydi. Hızla diğerlerinden ayrıldı ve kartonluktan kurtularak aramıza katıldı. Tabii ki temelde haz veren bir durum bu. Artık bir klasik olduğunu buradan yola çıkarak söyleyebiliriz. Bir kahramanı en çok yaşatan, insanların arasında yaşaması, o kâğıt halinden kopmasıdır. Sizden çıktığını, elinizden kaçırdığınızı hissettiğiniz oldu mu? Düşündüğümden daha çok yorganın altına çekildi, koltuğuna gömüldü. Yapamadıklarınızı yaptırıyor musunuz ona ya da size mi benziyor? Hem yapamadıklanmı yapıyor, hem de bazen o bana bir şeyler yaptırıyor. Böyle bir kahramana bu kadar angaje olmanın getirdiği bir ruh hali diyebilirim yaşadı ğıma. Zaman zaman Bezgin'in hallerini yaşıyorum yatay pozisyonda. Bezgin'in diğer karakterlerinizle ilişkisi nasıl? Onları eziyor mu? Aslında maalesef eziyor. Çizerlik hayatımda en çok anıldığım karakter, Bezgin Bekir oldu. Karikatürcülüğümün yanı sıra, dergi yöneticiliği, ustalık gibi işlerim de var, ama Bezgin Bekir bunlann hepsinin önünde. Bu bana okurların hissettirdiği bir şey... Insanın üzerinde en zor konuşabileceği şey, yaptığı iştir aslında, ben en zor da Bezgin Bekir hakkında konuşabiliyorum. Çok uzun zamandır var, bütünleştiğim bir karakter, ayrıca o ken disini yeterince anlatan bir tip. Peki, bazen şeytan dürtmüyor mu sizi, şu Bezgin'i bir dans ettirsem diye... Kendisine göre dans ettiği oldu aslında. Demek istediğinizı anhyorum; bir canlansa, bir aksiyona geçse gibi bir dürtüden bahsediyorsunuz. Hissetsem bile bunıı yapmak doğru olmaz. Bir çizgi kah ramanın kendisine daır bir zaman boyutu vardır. Mesela Bezgin'in bütün karelerde gözü hep yarım açıktır, daha bir kere bile tam açmadım gözlerini, ki bu karikatürde zor bırşeydir. Bekir'in önünde bomba patlar yine de o, aynı ifadeyi korur... Ashnda işin sırrı bıraz da ordadır... \ Fatma Ovacık HEMDİNAMİKHEMŞIK G ittikçe iş hayatında erkeklerden daha fazla rol almaya başlayan kadınların bu hızh yaşama ayak uydurmak için daha fazla çaba sarf etmeleri gerekiyor. Hem çocuk, hem kariyer yapan kadınlar, hem bakımlı hem çalışkan olmak zorundalar! Bunun için de zamanlarından daha çok pratik zekâlarını kullanıyorlar. Daha hızh yemek yapıyor, daha hızh araba kullanıyor, daha hızh giyiniyorlar... Elbette modacılar da bu dinamizmi göz ardı etmiyorlar. Modelleri daha rahat, renkleri daha çeşitli seçiyorlar. Yaz sezonunda dinamizm, maskülen havada çekici bir dişilik taşıyan tasarımlar, hızh yaşayan kadınların hayatında yerini alıyor. Şehirli kadın hiç olmadığı kadar genç, rahat ve pratik... Polo Garage böyle tasvir ettiği şehirli kadın için bir koleksiyon yaratmış. Polo Garage tarklı ve cool havaları ile yaz sezonunun modasını belirliyor. Çingene etekleri hem spor hem şık bir samimiyet taşıyor. Tül iç etekler ile hareketlendırilen etekler, çiçek desenlerinin işlendiği, nakışlı bluzlar ve tülbent incelığinde delik işi gömlekler ile tamamlanıyor. Çiçek desenlerine gömleklerden ceketlere her yerde rastlıyoruz. Jean pantolonlarda boncuk ve nakış işlerinin yanı sıra el boyaması desenlerde de yine çiçekler var... Renklerin en temizi beyaz yine ön planda. Kat kat, uzun kolyeler, boncuklar eşliğmde ciddi bir altın rengi hissediliyor. Kapri pantolonlar eşlığinde kısa topuklu zarif babetler hafta sonu yerini deri sandaletlere bırakıyor. Bol ve "cropped" farklı kombinler ile hem iş hayatına, hem hafta sonuna ayak uyduruyor. Büyük çantalar ile hafta içihafta sonu sorununu en aza ındirebıliyoruz. Her ortama uyum sağlayan bu aksesuvarlar her yerde kendinizi rahat hissetmenizi sağlayacak. Cumhuriyet DERGÎ* îmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına llhan Selçuk Bu sezon çiçek desenli etekler, nakışlı bluzlar en çok beyaz renkte karşımıza çıkacak. Naturel kumaşlar şehirli kadının doğa özlemini gidermeye yönelik tasarlanmış. Çiçek ve tropikal desenli kısa cekeder, maskülen çizgide gömlekler sezonun en mükemmel tamamlayıcıları arasında yer alıyor. Günlük giyimde yaz sezonunun olmazsa olmaz ürünlerinden biri de tişörtler. Günün her saati rahatlıkla kullanabileceğiniz renkli pamuklu tişörtler, farklı renkleri, farklı baskıları ile dikkat çekiyor. Ceketlerin içine veya kapri pantolonlar eşliğinde giyebileceğinız tişörtler boncuk ve payet işelemeli, nakışlı ve eskıtilmiş görünümleri ile kadınları cezbediyor. Polo Garage erkekler için de dinamizmi ön planda tutan bir tasarım planlamış. Lüks ve abartıdan uzak bir çizgide ilerleyen beyler, tişört çılgınlığından nasibini alıyor. Jean pantolonlar, keten ceketler, armalı gömlekler, renkli, özellikle çizgilı trıkolar çok moda. • Genel Yayın Yönetmeni: tbrahim Yıldız Editör: Berat Günçıkan Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu Yayımlayan: Yeni Giin Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Baskı: thlas Gazetecilik AŞ 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna /tstanbul İdare Merkezi: Türkocağı Cad. No: 3941 Cağaloğlu, 34334 tstanbul. (0212)512 05 05 Cumhuriyet Reklam (0212) 512 41 19/512 48 30512 47 78 Cumhuriyet Gazeteu'nm parasız pazar ekıdır Yerel surdı yayın cumdergi@cumhuriyet.com.tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear