Catalog

DOĞUMUNUN 100. YILINDA ANISINA SONSUZ SAYGIYLA... İnsan, aydın, Anadolu’nun ölümsüz bilgesi: İlhan Selçuk! ÖNER YAĞCI ek parti döneminden 21. yüzyıl başlarına, AKP iktidarına kadar ülkemizin siyasal, T toplumsal, kültürel yaşamının tarih yazıcısı, vicdanı, adı Cumhuriyet gazetesiyle özdeşleşen başyazarımız, ustamız, ağabeyimiz İlhan Selçuk (11 Mart 1925 / 21 Haziran 2010) 100 yaşında! Onun yaşamında, savaşımında Soğuk Savaş politikalarından Yeni Dünya Düzeni politikalarına, köleleştirilmemize karşı özgürlük arayışı ve direnişi vardır. Güven veren, umut saçan, sevdalı bilgeliğiyle her şeye karşın gülüşlerimizi çoğalttı hep. Usanmadan uyardı, öğretti, bilinç taşıdı; siyasetin, kültürün, sanatın, edebiyatın sularında güzelliklerin arayışında kılavuz oldu. Her çeşit bağnazlığın baş düşmanı, bir Aydınlanma güneşiydi. İnsanları akla karşı akıldışı barbarlığın saldırıda olduğu konusunda uyardı. “İnsanlık sömürüsüz uygarlığı kuracaktır. Çünkü fikir insanın aklına düşmüştür bir kez” diyen İlhan Selçuk’un ömrü, insanlığın bu savaşımıyla geçti. Laik ve devrimci Cumhuriyetimizin kararlı ve yurtsever savunucusu Selçuk, Anadolu bilgeliğinin, hümanizmasının, Türk aydınlanmasının, insan olma davasının soluğudur. “Aslolan Anadolu insanının bağnazlıklardan uzak yaşaması” diyerek ülkemizin aydınlık geleceğine koşan bir maratoncudur. Anadolu kültürüyle emeğin, barışın, özgürlüğün, “Her binada pencere vardır. değil, gizlenmek ve saklanmak içindi. aydınlığın yeryüzündeki düşünsel, kavramsal Penceresiz bina ya mezardır ya Işıktan, aydınlıktan saklanmak. (...) ve pratik kazanımlarını bütünleştiren bir yaşam sığınak! (...) Pencereler önce Atatürk ihtilali, aklın ışığına engel ustasıdır. İnsan aklının sevdalı savaşımının küçüktü, sonra büyüdüler, olan bu tahta perdeleri kaldırmıştır bayrağını yurdumuzda dalgalandıran bir öncüsü, büyüdüler… Pencereler büyüdükçe bizim penceremizden… Anadolu insanının hak hukuk arayışının vicdanı, aydınlık çoğaldı. Bu, aklın aydınlığıdır. Artık Atatürk ihtilalinin ilkeleri sesi olan bir toplum savaşçısıdır. İnsan aklının aydınlığı gittikçe çizmektedir bizim penceremizin aydınlattı dünyayı… Ve hangi ülkede çerçevesini… Onurlu bir sözcük olan insan sözcüğünün bilimle akıl varsa orada ışık arttı. (...) Bu pencereden baktığımız zaman sanatı, kültürle dili, felsefeyle siyaseti iç içe artık gerçekler görünmektedir. (...) Her insanın penceresi kendine yaşayarak anlamına kavuşması bilinciyle var olan bir benzer. Deli Petro, Rusya’ya Batı’nın Atatürk devrimlerinin Türkiye’ye kültür savaşçısıdır. penceresini açmıştı. Einstein, açtığı pencerede ne ahşap ev Türkiye’nin aydınlığının ve özgürlüğünün savaşımcısı fiziğe atom devrinin penceresini pencerelerindeki kafesler ne saray olarak ülkemizin doludizgin gidişinin, götürülüşünün açtı. Freud psikolojiye şuuraltının pencerelerindeki ağır perdeler nereye olduğunu duyurdu hep yürekli sesiyle. penceresini açtı. Rönesans’ın ne konak pencerelerindeki pancurlar penceresinde Hümanizmanın ne tapınak pencerelerindeki vitraylar Devrimci mücadeleyi sürdüren insanların bilincine ışıkları yankılandı. (...) vardır… bilinç katıp kendilerini sorgulamalarına yol açan Bizim pencerelerimiz de kendimize Atatürk’ün Türkiye’ye açtığı soru ve yanıtlarıyla, bilgeliğiyle büyüdükçe büyüdü, benziyordu, kafes kafes. Kafesli pencereden ışık düpedüz girer… ülkenin gerçek yurtseverleri, devrimcileri onun pencere, bakmak ve görmek için Aklın ışığı!” sesine, yüreğine, aklına kulak verdi hep. (Cumhuriyet gazetesinde açılan Pencere’deki 8 Nisan 1962 tarihinde O; insandı, aydındı ve ölümsüz bilgesiydi Anadolu’nun. yayımlanan “Başlangıç” adlı ilk yazısından...) İnsanı değiştirerek yüceltirken yücelen, onurlandırırken onur bayrağı olan bir aydındı İlhan Selçuk! >> 6 Mart 2025 10