05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

ve bizlere ulaştırılmış olması gerçekten oluşmuş ve Mengüşoğlu bu oturumla- çok önemli ve değerli. rın hepsine katılmıştır. 1937’deki tartış- Prof. Dr. Yusuf Örnek’in son derece ti- ma çevresi ise “Kavramların Değişimi tiz bir çalışmayla derlediği, yayına hazır- Hakkında” başlığını taşımaktadır. Bu ladığı Felsefi Tartışma Çevreleri: Berlin- tartışma on üç oturumdan oluşmaktadır İstanbul¹ başlıklı kitap, okuru her an diri ve Mengüşoğlu tartışmanın on oturumu- tutan, tartışmanın tadına varmayı sağla- na katılmıştır. yan, hakikatin peşinde olmanın incelik- Sorduğu sorularla ve yorumlarla dik- lerini içeren bir çalışma. kati çeken Mengüşoğlu, kavramların ge- çirdiği evrimi, doğa bilimlerinden de DİYALOG! verdiği örneklerle zenginleştirme yolu- Hepimizin bildiği gibi bilim-felsefe- nu seçmiştir. 1939’da Türkiye’ye dö- sanat özetle bilgi dünyası, baştan sona nen ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat diyalog ortamıdır; düşünme-düşünce-dil Fakültesi Felsefe Bölümü’nde öğretim akrabaları, bilgi dostları, hakikat avcı- üyesi olarak çalışmaya başlayan Men- ları bu dünyayı, artzamanlı ya da eşza- güşoğlu, emekli olduğu 1978 yılına ka- manlı olarak kurar ve geliştirirler. dar bölümdeki ders ve seminerlerinde Ancak diyalog oluşturmanın, diyalo- tartışma geleneğini sürdürmüştür. ğun her anlamında (akılla birlikte giden- Ancak 1960-62 arasında “147’ler” ola- iki aklın buluşması), karşılaşan ve birbi- rak adlandırılan olaydan dolayı kadro dışı rini, kavramlar-sorunlar-sorular aracılı- bırakılmış, 1962’de yeniden görevine ia- ğıyla karşılayan özneler, karşılaşma-kar- de edilmiş ve emekli oluncaya kadar ders şılama-karşılaştırma edimlerini farklı bi- ve seminerlerini aynı canlılıkla devam et- çimlerde hayata geçirirler. tirmiştir. Fakat bu kez de 1968-1978 ve Yusuf Örnek’in de dikkatimizi çektiği hatta daha sonrasındaki siyasal çalkantı- gibi eskiçağdaki karşılaşmalarda özel- lar üniversite öğretimine zaman zaman likle yazılı kültürün içinden anlayabil- ara verilmesine yol açmış ve tartışmalı diğimiz kadarıyla Sokrates, protagonist toplantıların düzenlenmesi çoğun kesin- olarak tüm kavramsal çalışmayı bir ba- tiye uğramıştır. kıma yönlendirmeyi amaçlarken; eli- mizdeki kitapta bu yönüne hiç değinil- FİKİRLERİN SOYSUZLAŞMASI memekle birlikte, ortaçağda da diyalog, HAKKINDA... hoca-öğrenci ya da usta-çırak karşılaş- Kitapta aktarılan İstanbul’da- masında sıkça rastlanan bir durumdur. ki felsefi tartışma çevresinin tari- Elbette bu dönemin diyaloglarında hi ise Mengüşoğlu’nun İstanbul çoğun yetkeye bağlılık ön plandadır an- Üniversitesi’ne yeniden döndüğü tarihe, cak Boethius ve Abælardus’un bu bağ- 1962-1963 Güz Dönemine rastlamak- lamdaki örnekleri, her ne kadar kurma- tadır ve 18 oturumdan oluşan tartışma ca bir tartışma ortamına yer vermiş ol- çevresinin 13., 17. ve 18. oturumlarının sa da çağlarının çok ötesindedir. Sonra- kayıtları mevcuttur. Ana başlık da şu- ki dönemlerde de diyaloğa dayalı tartış- dur: “Fikirlerin Soysuzlaşması Hakkın- malar her zaman var olmuştur. da”. Çeşitli kavramların, fikirlerin ele Hartmann’ın felsefi tartışma çev- alındığı ve “soysuzlaşma”nın bu bağ- relerinin özelliklerine gelince, Yusuf lamda ne anlama geldiği konusundaki Örnek’in de saptamasıyla durum şöy- tartışmada “üniversite” kavramının da leydi: “(…) felsefe çevreleri bir çeşit özellikle ele alındığını görüyoruz. An- felsefe okuluydu. Yapılan en önemli iş, cak daha az sayıda kişinin etkin olduğu felsefe terimlerini kavramlaştırmak ve bu felsefe çevresinde tüm oturumların kavramların nasıl değişime uğradıkları- kayıtlarının olmamasını büyük bir talih- nı görmekti. Gruplar sadece felsefe ta- sizlik olarak değerlendirebiliriz. rihinin en önemli problemleri üzerinde Yazma ediminde, yazıda var olmanın, durmakla kalmıyor, aynı zamanda gün- gelecekte de yaşamanın en iyi yollarından lük hayatta sıklıkla kullandığımız söz- biri olduğunu biliyoruz. Bu nedenle, dü- cüklerin felsefi anlamdaki arka planını şünce olarak üretilenlerin, yaratılanların da sorguluyorlardı.” (s. 15) görünür kılınması, iletilebilir, paylaşıla- bilir olması son derece önemli. İNSAN-DÜNYA-BİLGİ/BİLGİ Elimizdeki kitabı hazırlayan Yusuf OLMAYAN İLİŞKİLERİ... Örnek’e, basımını sağlayan Türkiye Felsefe Yusuf Örnek’in dikkatimizi çektiği şu Kurumu’na ve Takiyettin Mengüşoğlu’nun nokta da ayrıca çok önemlidir: “Tartış- felsefi tartışma çevresine katılanlara, ya- macılar arasında din, dil, milliyet ayrı- kından tanıma şansını yakaladığım Uluğ mı yapılmıyordu. Hartmann’ın akşam Nutku, Tomris Mengüşoğlu, İsmet Zeki toplantılarına on yıllar boyunca değişik Eyüboğlu, Tüten Anğ ve kurum başka- ülkelerden çok sayıda yabancı öğrenci nımız İoanna Kuçuradi’ye teşekkür edi- katıldı.” (s. 15) yor; ülkemizdeki tüm felsefe öğrencile- Nicolai Hartmann’ın 1935, 1936 ve rinin ve felsefeseverlerin, bilgiseverlerin 1937 yıllarında düzenlediği, katılanların bu çalışmayı okuması gerektiğini belirt- tam bir özgürlük ortamında felsefi duruş- mek istiyorum. larını sergiledikleri, yukarıda da belirtti- ğimiz gibi, tam bir akran eğitimi, danı- * Maltepe Üniversitesi İnsan ve Top- şan-danışman karşılaşması şekilde ken- lum Bilimleri Fakültesi Felsefe Bö- dini gösteren felsefi tartışma çevreleri- lümü Öğretim Üyesi, Türkiye Felsefe ne tanıklık eden kitapta tartışılan iki ana başlık da insan-dünya-bilgi/bilgi olma- Kurumu Başkan Yardımcısı ¹ Nicolai Hartmann-Takiyettin Men- yan ilişkilerine odaklanan felsefi söylem- güşoğlu, Felsefi Tartışma Çevrele- de güncelliğini her zaman koruyan izlek- ler olarak karşımıza çıkıyor. ri / Yayına Hazırlayan: Yusuf Örnek “Yanılmanın İşlevi” başlıklı tartışma / Türkiye Felsefe Kurumu Yayınları / çevresi toplam olarak on beş oturumdan 256 s. / 2022. 8 Aralık 2022 25
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear