05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Murat Başekim’den “Demir Dövme Öyküleri” Çankırılı hayalet avcısı Murat Başekim’in bundan yaklaşık bir yıl önce yayımlanan “Hayal Et Hikâyeleri” kitabında ilk kez karşımıza çıkan Almanya gurbetçisi demirci ustası Demir, yeni maceralarıyla karşımızda. “Demir Dövme Öyküleri”, kahramanımızın türlü mahlukatla mücadelesini Çankırı ağzıyla hikâyeleştiriyor. r Eray AK undan yaklaşık bir yıl kadar önce, Murat Başekim, kitabı Hayal Et Hikâyeleri ile çıkmıştı okur karşısına. Farklı bir hikâyeleme dili tutturmuştu Başekim burada ve kitabın, benzerleri arasından sıyrılmasının nedeni buydu kanımca. Korku hikâyeleri okunurken hissedilen duyguların yanına, bu durumdan doğan komiği de iliştirmişti yazar ve insan halleri, böylelikle doğasına daha yakın olarak resmedilebilmişti. Bu özgün hale yakınlık, Hayal Et Hikâyeleri’nin fantastik öğelerle beslenen bir kitap oluşunun yanına samimiyeti de taşımıştı. Kitap için bir diğer dikkat çeken unsur ise yazarın, hikâyelerini anlatırken gezdiği coğrafyalardı ki bu, kitaba önemli bir zenginlik de katıyordu aynı zamanda. Çünkü coğrafyaların mitleri ve kendine has gotik unsurları da katılıyordu bu gezilerde hikâyelerin akışına. Cinler, alkaraları, karakoncoloslar, hortlaklar gibi Doğu, hatta Anadolu kültüründen doğmuş mitlerin yanına, Batı mitlerini de ekliyordu yazar. Cadılar, hayaletler, Almanya’nın Kara Ormanları’nın sessizliklerinden doğan sesler katılıyordu hikâyelerden duyduklarımıza. Bu da hikâyeleri sürükleyen unsurların salt korku ve komik öğelerin değil, kadim bir kültürün de olduğunu gösteriyordu bize. sana mı oyun oynadım en sonunda anlayacaksın.” Ancak can sevdasına düşen Demir bunu duymaz bile. Üstüne üstlük oyunu da kazanır. Sonrasında ise korkunç saldırıdan hayata tutunmayı başarmış bir hadım olarak ülkesine döner. Demir Yavuz’un bu maceralarındaki adresi Türkiye. Yazarı da; her ne kadar bir ara kafasını Sırbistan topraklarına doğru uzatsa da daha çok Türkiye topraklarında asırlardır kök salmış derin mitlerin peşinde. “YURDUM İNSANI” Bu kurguya bağlı olarak Demir, Çatalhöyük’teki arkeolojik kazı çalışmaları sırasında uyandırılan Kybele ile mücadele ediyor; Bodrum’un sıcağında ilik kurutan Empusa ile savaşıyor; onun ağababasını bulmak için Sırbistan topraklarına gidip Dracula’yı öldürüp kanını içen vampirle dövüşüyor; Bursa’da kozmik ahtopot Cthulhu’yu bulmak için uğraşan bir canavar tarikatının içine düşüyor ve sonunda Mardin’de Şahmaran’la bitirişi yapıyor. Her macerasında, kitabın adına yaraşır biçimde bir temiz dayağını da yiyor. Demir yine komik, yine cesur, yine her kavgasında bir uzvu onarılmaz bir yara alıyor ve daha da önemlisi bu maceralarla beraber kendine sağlam bir kimlik de kazanıyor. Demir Yavuz’un komik hallerini ise türlü mahlukat karşısında verdiği tepkiler yaratıyor çoğunlukla. Hikâyelerini onun dilinden okuduğumuz kahramanımızın Çankırı ağzı bu komiği besleyen bir durum elbette ama bu kitapta Demir Yavuz’un keskin zekâsı öne çıkarılmak istenmiş daha çok. Bu da zaman zaman bayağılaşsa da kahramanımızın diyaloğa girdiklerine verdiği keskin karşılıklarla kendini buluyor. Oysa ki ilk kitapta şaşkın, acemi ve hasbelkader yolu cadı avcılığına düşmüş bir Demir vardı karşımızda. Demir Dövme Öyküleri’nde kafasına vura vura ifrit öldürmekte ve öldürürken bunu Çankırı ağzıyla anlatmakta ustalaşmış bir Demir çıkıyor karşımıza. Demir Yavuz’un bir kahraman için “çekici” özellikleri var demiştim daha yazının başında. Bu; Demir’in amansız bir yakışıklı ya da karizmatik bir avcı olmasından değil. Aksine, “cin çarpmış çolak kolu, cadı vurmuş yamuk omurgası” ve her maceradan sonra hasar alan bir uzvuyla git gide daha da eğilip bükülüyor. Onun çekiciliğini her şeyden ziyade hemen yukarıda bahsettiğim “yurdum insanı” halleri meydana getiriyor. Bunun yanında Demir’in tüm maceraları güçlü bir görsellik de barındırıyor içinde. Demir Dövme Öyküleri’nde, Demir’in dışında bir çekici kahraman daha doğuyor ayrıca: Kahramanımızın dayısı Feridun Dün. Dün, kitap için önemli bir renk olarak karşımızda. Kendisini “şarkın en kudretli büyücüsü” olarak tanıtan, Çankırı Karacahöyük Üniversitesi Antropoloji Bölümü kurucusuyken, üfürükçü hoca diye adı çıktığından okuldan atılan, ağzı bozuk, ayran gönüllü bir tip Feridun Dün ve Demir Dövme Öyküleri’ndeki maceralarında kahramanımıza zoraki yardımlarını esirgemiyor. Feridun Dün maceralarını da Murat Başekim’in bundan sonra yazacaklarında okuyacakmışız gibi gözüküyor. Ya da umarım okuruz. n erayak@cumhuriyet.com.tr Demir Dövme Öyküleri/ Murat Başekim/ İletişim Yayınları/ 200 s. K İ T A P S A Y I 1 3 1 9 B nitelikte.” Böyle bir saptamanın, Demir’in hikâye kahramanı olarak bir çekiciliği olmasının yanında, farklı nedenleri vardı. Öncelikle de bir Almanya gurbetçisi olarak farklı yaraların taşıyıcısı olması sağlıyordu bunu. Almanya’daki öteki zulmüne uğramış, hatta bu yüzden erkekliğini kaybetmiş bir kahraman Demir. “Farklıyım ben çünkü. Yabancıyım.” diyordu kahramanı olduğu hikâyenin bir bölümünde. Almanya’da yaşananların ve Almanya gurbetçilerinin iki küçük cümleyle özeti niteliğinde bir kahramandı adeta ve tüm bu özellikleriyle, bir hikâye kahramanından roman kahramanına dönüşebilecek ayrıntıları sunuyordu yazarına. Murat Başekim de Demir’in bu derinliğini değerlendirmek istemiş olacak ki yeni yayımlanan kitabı Demir Dövme Öyküleri’nde, bu kez tüm kitabın hâkimi olarak çıkıyor karşımıza kahramanımız. “SAĞ KALSAN BİLE MUTLU BİR MÜHLETİN OLMAYACAK” Az önce de açıklamaya çalıştığım gibi Demir, bir roman kahramanı olabilecek derinlikte ancak Demir Dövme Öyküleri için her şeyiyle bütünlüklü bir roman demek zor. Kahramanımızın türlü ifritle boğuştuğu maceraların küçük ilmeklerle birbirine tutturulmasıyla, yine hikâye hikâye ilerliyor kitap aslında. Ancak bu ilmekler, Demir’in doğduğu kitaba bakışla biraz daha kuvvetli. Hikâyelerin akışına yan karakterler ekleniyor, bu yan karakterler daha sonra tekrar karşımıza çıkıyor, bazen bir macera diğerini tetikliyor ancak tam anlamıyla bir roman bütünlüğünde ilerlemiyor kurgu. Yazar bu durumu kitabın başına koyduğu küçük bir notla açıklama derdinde okuruna. Bunu da Oxford Sözlük’ten “pikaresk” maddesinin açıklamasıyla yapıyor. “Pikaresk: Küfürbaz, sır gizleyen ve şeytani çekici olan bir kahramanın çok parçalı, kopuk serüvenlerini anlatan kurgu.” Bu madde, Demir Dövme Öyküleri’nin, bu hikâye hikâye ilerleyişini açıklamaya yetiyor bize. Bundan sonra ise kahramanımız Demir Yavuz sahne alıyor ve Hayal Et Hikâyeleri’nde öğrendiğimiz, Almanya’da Naziler tarafından hadım edilişinin hikâyesiyle kitap başlıyor. Başlangıçta, Demir’in başına kitap ilerledikçe gelecek belaların nedenini öğreniyoruz. Naziler tarafından saldırıya uğramasının hemen ardından ambulansta Azrail’le yaşamda kalmasına tavla atarken, kendisine yapılan uyarıya aldırmaz Demir. Oysa ölüm meleğinin uyarısı keskindir: “Seni uyarayım, Demir Yavuz: Sağ kalsan bile, geri dönsen bile mutlu bir mühletin olmayacak. Değer verdiğin her şeyi yitireceksin. Hayatın çoraklaşacak. Uğurun kayacak. Uğursuz şeyler çekeceksin kendine. Karanlık müsibetler üşüşecek hep başına. Senle mi oyun oynadım, yoksa GURBETÇİ DEMİR Kitapta, Başekim’in kaleminden on üç hikâye okumuştuk. Bunların içinde en dikkat çekenleri ise kahramanı Almanya gurbetçisi olan Demir’in içinde bulunduğu hikâyelerdi. Bu on üç hikâyenin sadece üçünde boy göstermişse de kendine has bir çekiciliği vardı kahramanımızın ve Hayal Et Hikâyeleri’nin en akılda kalan, vuran yanını meydana getiriyordu. Bir diğer yandan, yazarının kendisine bahşettikleriyle farklı bir derinliği vardı ve bir öykü kitabından bağımsız olarak kendi hikâyesini doğurabilecek güçteydi Demir. Hayal Et Hikâyeleri için yazdığım yazıda, Demir için şöyle bir not düştüğümü hatırlıyorum: “Üzerine çalışılarak bir ‘hayalet avcısı’ roman kahramanına dönüşebilecek Murat Başekim’in “Hayal Et Hikâyeleri”ndeki kahramanı Demir bu kez “Demir Dövme Öyküleri”nde, tüm kitabın hâkimi olarak çıkıyor karşımıza. S A Y F A 8 n 2 8 M A Y I S 2 0 1 5 C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear