25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Vitrindekiler kavramının düşünsel temelini oluşturan yabansılaştırım kuramını geliştiren Bertolt Brecht’in bu kitapta ele alınan yazıları, tiyatro ve edebiyat kuramına yepyeni boyutlar katmaktadır. Lukacs’ın yazıları sanatın ve edebiyatın ticarileştirilmesini, muhalif yazar ve eleştirmenlerin karşılaştıkları sorunları, yazareleştirmen ve felsefi eleştirmen kavramını, değerli ve kalıcı edebiyatın niteliklerini büyük bir yetkinlikle ortaya koymaktadır. Bloch’un bu kitapta yer alan yazıları ise insana özgü olanın, insancıl olanın edebiyata yabancı olamayacağını serimlemekte, zamanı yazınsallaştırmanın olabilirliğini, güncel edebiyat ve çözümleme arasındaki ilişkiyi ortaya koyarak roman türünün özelliklerini ve yönelimini belirginleştirmektedir. Hanzala’ya Mektuplar / Mustafa Kemal Erdemol / Yazılama Yayınevi / 250 s. Filistinli ünlü karikatürist Naci el Ali’nin yarattığı Hanzala figürü, ülkesi işgalden kurtuluncaya kadar yüzünü insanlığa dönmeyen on yaşındaki Filistinli bir çocuğu simgeliyor. Karikatürist El Ali, 1987’de Londra’da MOSSAD ajanlarınca uğradığı saldırıda yaşamını yitirmişti. Hanzala’yı halen Filistinli bir kadın karikatürist çizmeye devam ediyor. Erdemol kitabında, “bir gün yüzünü dönerse, gördüklerine şaşırmaması amacıyla” Türkiye ve dünyadan olayları, kişileri, iyi ya da kötü kimi gelişmeleri Hanzala’ya anlatıyor. Kitapta, bireysel, toplumsal birçok olaya değinilerek hepsinden bir sonuç çıkarılıyor. Erdemol yedinci kitabı olan Hanzala’ya Mektuplar’ı, polis kurşunuyla vurulduktan sonra girdiği komadan çıkamayarak yaşamını yitiren 15 yaşındaki Berkin Elvan’a ithaf etti. Yalnız Kitap / Orhan Tüleylioğlu / UM:ag Vakfı Yayınları / 328 s. Tarih boyunca kitaba duyulan hınç, hiçbir nesneye duyulmamış. Diktatörlerin en büyük düşmanı kitap olmuş; önce okuma alanını daraltmışlar, olmamış yasaklamışlar, olmamış yakmışlar. Yalnız o kitapları yazan yazarları değil, okuyanları da hapse atmışlar. Ama yakarak, yasaklayarak bir kitabı yok etmek olanaklı olmamış. Kitap her defasında küllerinden yeniden doğmuş. Orhan Tüleylioğlu bu çalışmasında, kitap düşmanlığına ışık tutarken, kitap sevgisine, kitabın yaşamımızdaki yerine dikkat çekiyor. Okumadan, düşünmeden, öğrenmeden geçen bir ömrün gerçekten yaşanmış sayılamayacağını söylüyor. Kitabın gücünü belgeliyor. S A Y F A 2 8 n 2 4 N İ S A N 2 0 1 4 İmparatorluğun Son Nefesi / İlber Ortaylı / Timaş Yayınları / 302 s. Balkan Harbi’nden Birinci Dünya Savaşı’na, İstiklal Mücadelesi’nden Lozan Görüşmeleri’ne, Halifelik tartışmalarından Cumhuriyet’in kurulmasına, Sultan Abdülhamid’den Mustafa Kemal Atatürk’e, Enver Paşa’dan Halide Edip’e gündemden düşmeyen konular ve tartışılan tarihi kişiliklere dair İlber Ortaylı görüşlerini bu kitapta bir araya getirmiş. İmparatorluğun Son Nefesi, Osmanlı’nın son günlerini ve bugünlere uzayan olaylar silsilesini merak edenler için önemli bir çalışma. Gezi ve Sosyoloji / Derleyenler: Vefa Saygın, Emrah Göker / Ayrıntı Yayınları / 334 s. “Son yıllarda çok sık duyar olduğumuz ‘sosyolojik gerçeklik’ lafzında, mesele sadece ‘sosyal’ ile ‘sosyolojik’ terimlerinin birbirine karıştırılmasından kaynaklanan basit bir terminoloji hatası olsaydı, kuşkusuz her şey çok daha kolay olurdu. Sosyoloji mesleğinin bilimsel itibarının yerlerde süründüğü, önemli sayıda sosyoloğun TV yorumcusu veya gazete yazarı olma talebine arz sunduğu bir ahvalde, gerçeklerin ‘sosyolojik’ olduğu üzerinde de medya alanı tekel kurmuş görünüyor. Daha kötüsü, bu değirmene sosyal bilimciler de su taşıyor.” Sosyolojik gerçek Haziran 2013 eylemlerinin iyi veya kötü siyaset oluşu, aslında hangi failler tarafından hangi asil veya soysuz nedenlerle gerçekleştirildiği hakkındaki hızla üretilmesi icap eden kanaatleri meşrulaştırmak için söyleme giydirilen süslü bir elbise olarak iş görüyor. Kitaptaki yazılar da işte bu olgular üzerinde yoğunlaşıp derinlemesine bir analizin kapılarını aralıyor. Faşizmin Anatomisi / Robert O. Paxton / Çeviren: Hakan Atay, Hivren Demir Atay / İletişim Yayınları / 420 s. Robert Paxton, Faşizmin Anatomisi’nde faşist parti ve hareketleri İtalya ve Almanya başta olmak üzere ele alıyor. Her ülkede çeşitli korku ve kriz durumlarına karşı teyakkuzda bulunan faşizmin birinci aşamasıyla iktidara giden yolda siyasi merkezin, toplumun ve fikirler dünyasının faşizmin meşruiyetini tesis ettiği ikinci aşama örnekleri ayırıyor ve faşizmi “iş başında” ya da kenarda hazır beklerken tahlil ederek okurlarını uyarıyor: “Ön uyarılara karşı hassaslaşırsak, gerçek bir faşizmi ortaya çıkma aşamasındayken fark edebilirz belki.” n K İ T A P S A Y I 1262 C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear