25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Vitrindekiler alan öğrencilere hitap etmekle birlikte, iktisada ilgi duyan genel okuyucu için de yararlı bir kaynak olma amacı taşıyor. Sen, Ben ve Aramızdaki Aşk / Kevin Sampsell / Çeviren: Yıldız Kılınç / Netus Kitap / 214 s. Bir erkeğin ağzından bir aşkın beş yılının bütün ayrıntıları bu kitapta. Heyecan, heves, merak kısacası kocaman bir aşk. Karşısından ise günlük hayatın olanca ağırlığı. Hangisi kazanacak dersiniz? Yanımdayken bile gitmenden korkacağımı, bu aşkın içimi çok yakacağını biliyordum artık. Ben bu hikâyeyi içinde sen varsın diye seviyorum. Ben bu hikâyeyi içinde sen varsın diye yazıyorum. Ben bu hikâyeyi içinde sen varsın diye yaşıyorum. Ben bu hikâyeyi içinde olduğunu bil diye sana veriyorum. Sana hiç hikâye yazdılar mı sevgilim? Bu son derece sürükleyici romanda, Kevin Sampsell okuyucuya, birbirlerine gönülden bağlı iki sevgilinin itiraf ve aşk dolu hikâyesini anlatıyor. Şimdi Bu Aşk mı? / Rezan Özger / Cinius Yayınları / 172 s. “Herkesin bir hikâyesi vardır, yaşandığında iz bırakan, öğreten, unutulmayan. Belki hikâye olmadan değiştirmiştir yaşamın rotasını. Belki de deneye deney katmış, olgunlaştırmıştır kişiyi. Bazen hikâyeler tanık olanları da etkiler derinden, onların yaşamında da kalıcı izler bırakır, unutulmaz. Kimileri kendi yaşadıklarıyla olgunlaşır, kimileri başkalarının yaşamından pay çıkarır kendine. Herkesin hikâyesi yaşamdan bir parçadır, yaşandığı zaman içinde toplanıp kocaman bir evren olur anlatılmakla bitmeyen. Bu kitaptaki hikâyeler sıradan insanların sıradan hikâyeleridir. Okuyanın dudağının kenarında bir tebessüm, yüreğinin kıvrımında inceden bir titreşim uyandırırsa ne mutlu yazana ki bir hikâye daha katılmış olur bu âleme.” Rezan Özger, yaşamın içinden hikâyeleriyle okur karşısında. Kimliğim: İnsan / Ataol Behramoğlu / Tekin Yayınevi / 306 s. Ataol Behramoğlu’nun 4 Mart 1995 tarihli ilk köşe yazımdan 8 Ocak 2000’e kadar Cumartesi ve Pazar yazılarından yaptığı seçmelerinden oluşan bu kitap, Behramoğlu için bir ilk olma özelliği taşıyor. Şairin ilk yazılar toplamı ve derlemesi Kimliğim: İnsan. Çok da eski sayılmayacak bu köşe yazılarında, toplumsal ve kişisel yaşama ilişkin birçok noktaya değiniyor yazar. Sonraki yıllarda ise özellikle cumartesi yazılarının neredeyse hemen hepsi güncel siyasetle ilgili. Kimliğim: İnsan’da, hem bu günlerin o yıllardan habercisi olan güncel siyaset olgularına hem edebiyat ve kültür sorunlarına hem aşktan ölüme, düş kırıklıklarından umutlara, insan yaşamına ilişkin her şeyden söz eden bir yazılar toplamı bulacak okuyucular. Resimlerle Hasdal’da 3 Yıl / Kemalettin Yakar / Kaynak Yayınları / 86 s. Er Kemalettin Yakar, 3 seneyi aşkın bir süredir Hasdal Cezaevi’nde. Bu süre boyunca 200’ü aşkın resim yapmış. Bu kitapta bu resimlerden bir seçki yer alıyor. Neler yok ki bu resimlerde: “Baba yeter artık gel ne olur,” diye haykıran çocuklar, şehit oğlunun tabutuna bakan babanın acısı, galaksinin en güzel kızı, Haziran Direnişi, hüsran, özgürlük ve adaletin düştüğü durum… Kemalettin Yakar, tablolarla Hasdal’daki Türk subayının çığlığını anlatıyor bizlere. Tüm Tanrılardan Kurtulun / Bob Avakian / Çeviren: Neşenur Domaniç / El Yayınları / 288 s. “Köktendinciliğin şu veya bu türü de dahil, insanların dine derinden bağlı olduğunu ciddiye almamak onları hor görmek demektir; bu tür inançların peşine takılmış insanlarla birlikte, onları bundan vazgeçirmek için mücadele etmeyi reddetmek aslında yığınları hor görmenin dışa vurumudur. Dinin en çok ezilenler de dahil olmak üzere halk yığınları üzerindeki etkisi onların özgürlükleri için savaşmalarını ve bütün insanlığın kurtarıcısı olmalarını engelleyen büyük pranga, büyük bir maniadır. Buna böyle yaklaşılmalı ve karşısında mücadele edilmelidir. Verili herhangi bir zamanda haksızlığa ve baskıya karşı mücadelede dini inançlarına bağlı olan insanlarla birlikte olmak mümkün ve önemlidir.” Bob Avakian, kitabında felsefi bir sorgulamaya girişiyor... Ortaçağ (2. Cilt) – Katedraller, Şövalyeler, Şehirler / Kolektif / Editör: Umberto Eco / Alfa Yayınları / 894 s. Ortaçağ, 476 yılında Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşüyle başlayan ve bin yıldan fazla süren bir çağdır. Ardından gelen çağlar, Ortaçağ’ı “karanlık çağ” olarak adlandırmış olsa C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 2 8 7 1 6 E K İ M 2 0 1 4 n S A Y F A 3 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear