Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
asla yok. Ve çoğu zaman hırsız gibi hissediyor kendini. Menderes ile geçirdiği her vakti Berin Hanım’dan çalmış gibi. Bir yandan da korkuyor böyle bir yüzleşmeden zaten. Ya tercihini benden değil de Berin Hanım’dan yana kullanırsa diye. Bu kumarı oynayamayacak kadar seviyor Menderes’i. Belki de Menderes’ten bu kadar çok çocuk sahibi olmak istemesinin nedeni de budur. Berin Hanım Menderes’in çocuklarının annesi. Ayhan Hanım da çocuk sahibi olsa bir nebze eşitlenecekler. “Şefkatle sevdiğim kadına” diyerek Ayhan Hanım için imzalanmış. Tabii gazeteci hemen deklanşöre basıyor ve çektiği fotoğrafları gazeteye yetiştiriyor. Gazetenin başyazarı Nihat Erim fotoğrafları görünce çok heyecanlanıyor. Soluğu muhalefetin lideri İnönü’nün yanında alıyor. Nefes nefese bunu sadece haber yapmanın yetmeyeceğini, el ilanları şeklinde Anadolu’ya dağıtılması gerektiğini anlatırken İnönü elini kaldırıyor ve sertçe “Gömün bu bahsi!” diyor. Dediği gibi de oluyor. Bu mesele gömülüyor. Ta ki 67 sene sonraki 27 Mayıs İhtilali’ne kadar. “ÜZMEZ, YALMAN’A 6 KURŞUN SIKIYOR! AZMETTİREN DE NECİP FAZIL!” Menderes’in başına gelen suikast konusu… Ahmet Emin Yalman’ı vuran da on yedi yaşında bir lise öğrencisi; Hüseyin Üzmez… Necip Fazıl’ın gayrı ihtiyari azmettirdiğini de okuyoruz… Bunu da sormadan olmaz… Evet, bu konu benim için özellikle önemli çünkü Hüseyin Üzmez’i yakalayıp içeri attıran başsavcı benim dedem, Celal Dinç. Ahmet Emin Yalman o dönem çok önemli bir gazeteci, Vatan Gazetesi’nin başyazarı. Aynı zamanda Demokrat Parti’ye ismini veren kişi. Necip Fazıl Kısakürek de Büyük Doğu’yu çıkarıyor o zaman. Kısakürek, Vatan Gazetesi güzellik yarışması düzenlediği için Yalman hakkında kampanya başlatıyor. “Türk kızlarının ahlakını düşürüyor, Amerikalılara peşkeş çekiyor” diye; “İslam davasının baş satıcısı, hain” diyor. Vatan Gazetesi’nin fiyatı 10 kuruş diye “Vatanı 10 kuruşa satıyor” diyor. Sonunda Malatya’da bir gezideyken Yalman’a suikast düzenleniyor. Bir genç, Yalman’a altı el ateş ediyor. Suikast tüm yurtta infial yaratıyor. Dedem Celal Dinç de Malatya Başsavcısı o zaman. Suikastı o çözüyor. Hüseyin Üzmez isimli bir gencin ateş ettiğini tespit ediyor. Üzmez de sorgusunda Necip Fazıl’ın “Aylardır yazıp çiziyoruz. Bir babayiğit de çıkıp şu herife bir mantar tabancası dahi patlatmadı” sözünden etkilendiğini itiraf ediyor. Menderes daha sonra dedeme bizzat teşekkür ediyor. Menderes’in idamının ardından herkes nasıl mutsuzdur? Elbette, herkes mutsuz Menderes’in idamından. Hangi darbeden fayda gelmiş ki? Bir de Menderes politik olarak zaten çöküş dönemine girmişken, üst üste üç kere seçilmiş olmasına rağmen her seçimde büyük oranda oy kaybediyorken darbeye ne gerek var? İdamı hâlâ Cumhuriyet tarihindeki en kara lekelerden biri. n gamzeakdemir@cumhuriyet.com.tr Bir Başvekil Sevdim/ Melike İlgün/ Alfa Yayınları/ 392 s. 1226 1 5 A Ğ U S T O S 2 0 1 3 n S A Y F A 5 Türkiye’nin başbakanıyla aleni bir şekilde evlilik dışı ilişki yaşamasına rağmen pespayeleşmemiş, yaşadıklarına duyduğu hürmetle önce etrafında, sonrasında Yassıada’daki tutumuyla tüm Türkiye’de bir saygı halesi uyandırmış bir kadının hikâyesi. Ya Ayhan Aydan’ın eşi Ferit Bey cephesini nasıl yazıyorsunuz kitapta? Menderes Ayhan Hanım’ın kocası Ferit Alnar’ı makamına çağırıyor. Anlar, eserleri hala icra edilen çok önemli bir besteci ve kanun virtüözü. Menderes, Alnar’a ilişkiyi açık açık söylüyor, boşanmasını istiyor. Ferit Bey de çaresiz aradan çekiliyor. “İNÖNÜ: GÖMÜN BU BAHSİ!” İnönü’nün “gömdüğü” bahsin gelişimini anlatır mısınız? Başvekil Adnan Menderes’in operanın yıldızı Ayhan Aydan ile ilişkisi muhalefetin de kulağına gidiyor. Ki o vakit opera yıldızları şimdinin dizi yıldızları gibi. Mecmuaların kapaklarında hep onların resmi var. Çok ünlüler. CHP’nin yayın organı olan Ulus Gazetesi Aydan’ın evinin önüne muhabir gönderiyor. Hatta gidenlerden biri de şimdinin duayen gazetecisi Cüneyt Arcayürek. Fakat Menderes bu durumu farkediyor. Bir süre ayağını Aydan’ın evinden kesiyor. Aradan zaman geçince başka bir gazeteci (Hüseyin Ezer) Ayhan Hanım’dan opera ile ilgili röportaj yapmak için randevu alıyor. Röportajın sonunda Ayhan Hanım tam içecek ikramı için mutfağa gitmişken gazeteci kapısı kapalı olan diğer odaya geçiyor ve büfenin üzerinde duran çerçevedeki fotoğrafı fark ediyor. Fotoğraf Adnan Menderes’in fotoğrafı, C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I