25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Vitrindekiler Baştan Sona Yalnızlık/ Özcan Karabulut/ Kırmızı Kedi Yayınları/ 110 s. Özcan Karabulut, ilk öykülerinden bu yana kendine has öykü evreniyle edebiyat dünyasında özel bir yer edindi. Çeşitli ödüller aldı. Baştan Sona Yalnızlık da, 1998 Sabahattin Ali Öykü Yarışması’nda Başarı Ödülü’ne ve yine 1998 yılında Orhan Kemal Öykü Yarışması’nda İkincilik Ödülü’ne değer bulunan bir çalışması. İlk öykü kitabından bu yana öykülerinin dokusunu oluşturan şiirsel anlatım, aşkların, özlemlerin, acıların nabız atışları, hüzün ve yalnızlık, hep var olan siyasal ve toplumsal eleştiri ve başkaldırıyla yoğruluyor, özyaşam öyküsel tatlarla harmanlanıyor, ince bir sızı gibi kendini hep duyurarak akıp gidiyor kitap boyunca ve öyküleri birbirine bağlıyor. Özcan Karabulut, ’78 kuşağının yalnızlıklarını anlatırken, bu insanların dünyasını ve yaşadıklarını öykülere taşırken, o yılların imgesel bir tarihini de veriyor. Birbirinden bağımsız olsa da, tematik bir birliktelik içeren bu öyküler ortak bir paydada buluşuyor: İnsanlığın en temel gerçeklerinden olan yalnızlıkta. Sessizliğin Gürültüsü/ Juli Zeh/ Çeviren: Sevinç Altınçekiç/ Metis Yayınları/ 216 s. Juli Zeh’in 2001 yazında çıktığı Bosna yolculuğunun izlenimlerinden oluşan Sessizliğin Gürültüsü, doğanın büyüleyici güzelliğiyle yıkımın iç burkan izlerinin iç içe girdiği, savaşın hayaletinin hâlâ her yerde kol gezdiği bir ülkeyi yalın bir şiirsellikle anlatan etkileyici bir kitap. Gezi boyunca yaşadıklarını derin bir duyarlılık ve ince bir mizah anlayışıyla aktarırken bir yandan da savaşın doğasını, sebep ve sonuçlarını sorgulayan Zeh’in akıcı anlatısı, küçük öykülerden örülü bir roman tadında. Büyük Matematikçiler/ Ioan James/ Çeviren: Cumhur Öztürk/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 612 s. Ioan James bu önemli çalışmasında, günümüzden 300 yıl geriye uzanarak altmış büyük matematikçinin biyografilerini kaleme alıyor. Kitap, matematikçilerin bilimsel başarılarının yanı sıra her biri oldukça merak uyandırıcı yaşamöyküleri üzerinde de titizlikle duruyor. Kronolojik olarak düzenlenmiş biyografilerle, matematiğin yıllar içinde hangi toplumsal koşullarda geliştiğine dair çarpıcı bir tablo sunuluyor. Bilimsel ve teknik ayrıntıları asgaride tutan kitap, konuya ilgi duyan bütün okurları modern gelişmeleri kolayca izlemeye davet ediyor. Büyük Matematikçiler’de aralarında Euler, Laplace, Cauchy, Galois, Riemann, Poincaré, Hardy, Birkhoff, Kolmogorov ve Von Neumann gibi pek çok matematikçinin ilginç hayat hikâyelerini okurken bir yandan da matematiğin kendi yolunda nasıl ilerlediğine ve diğer bilim dallarıyla ilişkisine tanık olacaksınız. SAYFA 20 ? 28 MART 2013 sında değil aynı zamanda farklı çalışma alanlarındaki öğretim üyeleri arasında da muhtemel tartışmaları tetikleyecek yeni fikirler barındırıyor. Erken Modern Avrupa’da Tıp ve Toplum/ Mary Lindemann/ Çeviren: Mehmet Doğan/ Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi/ 360 s. Kimi araştırmacılara göre erken modern dönem cehaletin, sefaletin, yanılgıların ve bitmek bilmez acıların hâkim olduğu “eski kötü günler”dir; o günlerde din ve batıl inanç “bilime” ayak direrken, “iman ile akıl” arasındaki mücadele aklın lehine henüz sonuçlanmıştır ve bu karanlık çağda bir avuç gözü pek adam, daha bilim doğmadan bilim adamı olabilmiştir. Mary Lindemann ise tıp tarihini bir ilerleme hikâyesi olarak görmeyi yadsıyor; bu yöntemin doğasındaki yanlışlara işaret ediyor. Tıp ve Toplum’un özelliklerinden birisi de toplumsal ve kültürel tarih üzerinde kuvvetle durmasıdır. Dolayısıyla hekimler kadar hastalara da ilgi gösteriyor, tıp doktorları kadar “genel” şifa yöntemlerini uygulayan diğer pratisyenlerle de ilgileniyor; sadece üniversite tedrisatına değil tüm tıp eğitimi biçimlerine eğiliyor; din gibi başka sistemlerin önemini ve bunların tıp üzerindeki etkisini ihmal etmiyor. Lindemann’a göre, erken modern dönemde insanların “modern” usullerle düşünmediğini ya da eyleme geçmediğini fark etmek önemli olsa da, bu farklılığa gereğinden fazla değer biçmemek gerekir. Onlar “yanılıyor”du ama biz “haklıyız” ya da onlar “cahil”di, oysa biz “bilgiliyiz” dememek gerekir. Geçmişi araştıran kişiler olarak bizlerin görevi, eskilerin bulduğu çözümleri yargılamak değil, anlamaya çalışmaktır. Efendi Uyanıyor/ H. G. Wells/ Çeviren: Egemen Yılgür/ Maya Kitap/ 284 s. Edebiyat tarihinin ilk distopyası olan Efendi Uyanıyor bir 19. yüzyıl centilmeni olan Graham’ın öyküsünü anlatıyor. Nadir görülen bir uykusuzluk hastalığından mustarip olan Graham en sonunda uyumayı başarır. Ne var ki bu kez 200 yıllık trans halinde bir uykuya dalacaktır. Uyandığında ise, banka hesabına işleyen faizler sayesinde dünyanın en zengin ve en güçlü adamı olduğunu öğrenir. O artık bambaşka ve hiç tanımadığı bir dünyada yaşamaktadır. Dünyanın tek efendisi ve sahibi odur! Graham uyuduğu sırada servetini idare eden konsey, tüm gezegene hüküm süren son derece karanlık ve acımasız bir sistem kurmuştur. Oysa insanların bir kurtarıcı olarak gördüğü Graham’dan beklenen, toplumu bu korkunç despotlardan kurtarmasıdır. Bir distopya klasiği ve politik bilimkurgu türünün en iyi örneklerinden biri olan Wells’in bu başyapıtı, okuru fantastik bir maceraya sürüklüyor. Mayoz Bölünme Hikâyeleri/ Evrim Alataş/ İletişim Yayınları/ 128 s. Evrim Alataş, bu kitabında 1990’ların “olağanüstü hal” ortamında Kürtlerin yaşadığı mezalimin mizahını yapıyor. Hayatın içinde akıp giden trajikomiği anlatıyor aslında. Hem zalimin dar kafalılığına hem de mazlumun en berbat durumlarda bile bir ‘komiklik’ bulma becerisine tanıklık ediyor. Bunların yanı sıra, solcuların ‘kendi aralarında’ geçen hikâyelerin mizahına da… Bir lokantada üzerindeki ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1206 Latince Kur’an Çevirileri/ Thomas E. Burman/ Çeviren: Nisan Alıcı/ İthaki Yayınları/ 288 s. Kuran niçin Latince’ye çevrildi? Çeviriler hangi şartlar altında yapıldı? İslam’ın kutsal kitabını Latince çevirisiyle kimler okudu ve nasıl tepki verdi? Burman’ın çalışması, Batı dünyası ve İslamiyet arasındaki ilişkilerin pek az bilinen bir yönünü bütün ayrıntılarıyla ele alıyor. Aşk Kırgınları/ Nedim Gürsel/ Doğan Kitap/ 142 s. Aşk şehri Venedik... Balayı şehri de denebilir. Ama Venedik her zaman mutlu başlangıçlara sahne olmuyor elbette. Bazen de şehrin yavaş yavaş suya gömülmesi gibi, aşklar gömülüyor hayatın derinliklerine. Nedim Gürsel de edebiyat ve aşk ilişkisi üzerinden gitmiş ve ortaya insanı kendinden geçiren denemelerden oluşan Aşk Kırgınları çıkmış. Dünya edebiyatına damgasına vuran Thomas Mann, Louis Aragon, Ernest Hemingway, Alfred de Musset, George Sanda ve Marcel Proust da bu denemelerin başkahramanları olmuşlar, Venedik’in yanı sıra. Nedim Gürsel, Aşk Kırgınları’nda bu edebiyatçılar için kimi zaman aşkın beşiği kimi zaman da mezarı olan Venedik’i anlatıyor. Yazar, gondol üzerinde çekilen romantik fotoğrafların çok ötesine taşıyor şehri, farklı bir Venedik portresi çiziyor. Türkiye’nin Yeniden İnşası/ Yayına Hazırlayan: E. Fuat Keyman/ İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları/ 342 s. Türkiye, geçOsmanlı döneminden başlayarak ve 1923’te ulusdevlet merkezli bir modele geçerek, bugüne kadar devam eden dinamik, süreklilik ve kırılma noktalarını birlikte taşıyan, çokboyutlu bir dönüşüm sürecinden geçmektedir. Bu temelde, Türkiye tarihini 1923’te başlayan bir modernleşme tarihi, 1950’de başlayan bir demokratikleşme tarihi, 1980’de başlayan bir küreselleşme tarihi ve 2000’de başlayan bir Avrupalılaşma tarihi olarak ele almak gerekir. Bugün gelinen noktada, Türkiye’nin “iyi, adaletli ve demokratik yönetim” gerekliliği, karşımızda artık göz ardı edilemez bir toplumsal ve tarihsel gerçeklik olarak durmaktadır. Türkiye’nin demokratikleşmesi ise demokrasinin bir siyasal rejim, bir devlettoplum/birey ilişkilerinin düzenlenmesi ve bir siyasal kültür olarak güçlenmesiyle, yani Türkiye’nin yeniden inşasıyla mümkün olacaktır. Bu kitap, tarihsel, sosyolojik ve kuramsal bir okuma içinde, Türkiye’nin demokratik temelde yeniden inşasının içerdiği önemli ve kurucu boyutların eleştirel çözümlemesini yapma ve okuyucuya sunma amacını taşımaktadır. Kitabın, Osmanlı’nın varlığından ve Kemalist Cumhuriyet üzerinden dini inançların yeniden canlanmasına ve Avrupa entegrasyonunun başlangıcına değin uzanan geniş bir tarihsel ufku var ve yalnızca Türkiye uzmanları ara
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear