05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Bir anı kitabı Kriz Seven İletişimci Ender Merter 1976 ile 2008 yılları arasında yaşanmış şeylerin, anılarımızda bıraktığı izlerden yola çıkarak ilerliyoruz Kriz Seven İletişimci Ender Merter’in sayfaları arasında. Merter’in zengin ve çok renkli bakış açısıyla bize sunduğu yaşamından kesitler görüyoruz. Bunların yanı sıra reklam dünyası ve iletişim alanındaki bilgilerini ve deneyimlerini de paylaşıyor bizlerle. Ë Talin ETYEMEZ yayı sarsıyor. Bütün bunları aşıp da yılları ardımıza aldığımızda; çeyrek asra yakın reklam ve iletişim sektöründe hizmet vermiş biri olarak deneyimin ne denli önemli olduğunu belirtmek isterim, diyor Merter. “Artık değişimlere ayak uydurmayanın hızla yok olup gittiği, acımasız bir dünyada yaşadığımızın fazlasıyla bilincindeyim çünkü.” İşte, sanki arkanızdan esen bir rüzgâr sizi hızla kitabın bitiş sayfalarına sürükleyivermiş ve sözün bittiği yerde şu cümlelere çarpıp duraklıyorsunuz: “Bu arada unutmadan söyleyeyim, artık krizleri de takmıyorum. Bana dokunmuyorlar. Teğet geçeni de çıkalı beri, krizi seviyorum bile diyebilirim.” Zevkle okunan bir şiir gibi. Bir solukta bitirdikten sonra geriye dönerek ezberlemek ve resimleri tek tek incelemek istiyorsunuz. İzzeddin Çalışlar’ın titizlikle derleyip yayına hazırladığı kitap 218 sayfadan oluşuyor. Özellikle, Ender Merter’i yakından tanıyanların gülümseyerek ve doğrulayarak okuyacakları önsözde ise keskin bir gözlem ve ustaca bir yorumla yazarı tanımlıyor Kayıhan Güven. Kitabın oluşması için emek verenlerin kalemine sağlık! ? itabın sayfalarını çevirdikçe her alanda, her çevreden tanıdıklarla karşılaşıyoruz. Önce Muhittin Merter’i anıyoruz; 1956 60 yılları arasında verilen bütün ehliyetlerde imzası olan kişiyi. “Babamın bu resmi kişiliğinin bana yansıması, sürekli yolladığı yazılı muhtıralardı… Örneğin, masamın üstünde bir kâğıt bulurdum, şöyle yazardı: ‘Seni seviyorum Ender Merter. Senin daha kibar ve daha itaatkâr olmanı istiyorum.’ Altında da mutlaka bir imza…” Daha sonra gençlik yılları, Yeşilköy sokaklarında kırmızı BMW ile turlamalar ve o maviliklerde kayboluş. “Birinin adı Işıl’dı. Dikiz aynasında göz göze geldik ve o maviliklerde kayboldum. O, kocaman çöllerde bir kalabalık gibiydi, ben ise kocaman denizlerde ender bir balık…” Bu kayboluştan iki güzel kazanım: 1985 doğumlu Gökcin ile 1990’lı Tankut da yerlerini alıyorlar kitapta ve bir dönemin, reklam sektörü çalışanlarının çok iyi bildiği letrasetli yıllara geçiyoruz: “El becerisiyle bulut, deniz yapardık. Kriz Seven İletişimci EnNe bulut, bulut gibi olurdu ne de der Merter/ Yayıma Hazırdeniz, deniz gibi. Ama o dönem layan: İzzeddin Çalışlar/ öyleydi. Fotoğraftaki bulut böyle Boyut Yayınları/ 220 s. olurdu. Şeffaf kâğıtlar üstüne basılı farklı karakterlerdeki harfler, tek tek milimetrik pikaj kartonuna transfer edilerek ilan hazırlanırdı. Grafik teçhizatı; milimetrik kâğıt, gönye, aydınger, rapido kalem, Ë İzzeddin ÇALIŞLAR kretuar ve silgiden ibaretti.” 1983 yılında Büyük Usta İhap slında kimse kriz sevmez. Ender Merter’in reklamcılık Hulusi Görey’i tanımasıyla Ender dünyasındaki deneyim ve anılarını anlattığı kitabın isMerter’in hayatında açılan yeni bir mi, başa çıkamadığı güçlüğü kabullenmeyi öğrenmeksayfa bundan böyle yön veriyor ten geliyor. Kitap, Ender Merter’in yaşamından süzülenleri genç iletişimciye. Bitmek bilmeyen paylaşırken iletişim sektörünün gelişimine de tanıklık ediyor. enerjisiyle, hayal gücüyle, yaratıcıBu tanıklık, reklamcılığın nasıl yan kollar edinerek, farklı iş lığıyla iş dünyasında sağlam adımalanlarında temsil edildiğini, teknikten teknolojiye geçişin aşalarla ilerliyor. Bu arada neler mi malarını da yansıtıyor. oluyor? KKTC, bağımsızlığını Özellikle reklamcılıkta, akademik teorilerin gelişmesini sağilan ediyor. KDV yürürlüğe girilayan birincil unsur, kişisel tavırlar, hatta deyim yerindeyse yor. Çernobil’de kaza oluyor. Şan mevcut teorileri çürüten vakalar olduğundan, Ender Merter’in sineması yanıyor. Ruslar beyaz baanıları da aynen yaşamöyküsünde olduğu gibi, sokaktan akalina Aydın’ı geri alıyor. Türkidemiye doğru olan yönelimin bir örneği. ye’nin ilk kadın Başbakanı Tansu Mesleğe okullu bir grafiker olarak başlayıp, analog teknikÇiller oluyor. Tarihi 5 Nisan kalerden dijital dünyaya geçiş aşamalarında iletişimin farklı kolrarları açıklanıyor. Türkiye, Gümlarında çalışmış, yerel çözümlerden uluslararası deneyimlere rük Birliği’ne giriyor. Susurluk ulaşırken yamaklıktan patronluğa geçmiş olan Ender Merter’in mesleki hayatı, bir bakıma renkli kişiliğinin de kaynağı skandalı patlıyor. Demokrasiye olmuş. balans ayarı yapılıyor. RTÜK, Boyut Yayıncılık, birçok noktada özel hayatla da çakışan bu Türkiye’de 261 TV, 1200 radyo mesleki anılar bütününü neredeyse her paragrafına dair fotoğkanalı olduğunu açıklıyor. 17 raflarla koşutlandırarak belgelemiş olduğundan, fotoromana Ağustos depremi oluyor. Galatabenzer bir okuma deneyimi vaat ediyor. Kriz Seven İletişimci saray, UEFA Kupası’nı kazanıyor. Ender Merter, Merter’in 12 Eylül döneminde asker olmasınABD’de 11 Eylül saldırısı oluyor. dan küreselleşmenin olumsuz etkilerini nasıl yaşadığına, yaraTürkiye, FIFA Dünya Kupası’nda tıcılığın olumsuzlukları değiştirme gücünden Türk grafik saüçüncü oluyor. Sertab Erener Eunatının duayeni İhap Hulusi Görey’e olan tutkusuna kadar rovision birincisi. TL’den altı sıfır birçok veriyle, bir yaşama göz misafiri olma fırsatı sunuyor. ? atılıyor. Orhan Pamuk Nobel’i alıyor. Küresel ekonomik kriz dün K Bir yaşama göz misafirliği A CUMHURİYET KİTAP SAYI 1044 SAYFA 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear