Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
? ge Umar, Foça (Phokaia) adını şöy le yorumluyor: “Phokaia adı Helen dilinden değildir ve aslı Luwi dilinde ‘Pauwaka’ (pauwaka) yani ‘sulakyer’ demektir.’ Yine kitaptan öğreniyoruz ki, MÖ 700 yıllarında 50 kürekli ilk büyük gemileri yapanlar Foçalılardır. Kuzey Yunanistan’dan gelen Aioller burada kök salacak geniş bir kentdevlet kurarlar. Bu öylesine güçlü bir kentdevlet olur ki, Güney Fransa ve Cebelitarık Boğazı’nı geçip İspanya’da koloniler kurmuşlardır. Sözgelimi, bugünkü Marsilyalıların atası Foçalılardır.. Ayrıca Samsun, Lapseki, Midilli Adası’nda Methymna, Güney İtalya’da A. Nedim Atilla Elea, Nice, uzun süredir orada yaşayanların anıları öylesine çarpıcı, hoş, bazen dram dolu ki, anlatmakla bitecek gibi değil. İnanın kitabın bu bölümlerini hüzünle okuyorsunuz.. Raşit Kemal Bonneval’in anıları bu anlamda duygu yüklü ve önemli mesajlar içeriyor. 1918 yılında Limmi’de doğmuş. 1924’te Foça’ya gelmişler. Uzun yıllar burada mutlu ve huzurlu bir yaşamları olmuş. Yine de doğup büyüdükleri yerleri görmek istemişler. Sonrasını birlikte okuyalım. “Limmi’ye 1999 yılında gittim. Doğduğum evi aradım. ….Tahmini olarak bulduk evimi. Önünde fotoğraf çektirdim. Adadaki Rumlar çok iyi karşıladı bizi, çok yakınlık gösterdiler. Son gece eğlence düzenlendi, Rumça şarkılar söylendi. Gece gemiye gelerek bizi uğurladılar.” Geçmişten gelen dostluk, barış ve dayanışmanın bugün hangi aşamada olduğunu anımsamak bile istemiyoruz.. Foça’da tarihi taş evlerden çok sayıda bulunuyor. Her birinin ayrı bir öyküsü, dünyası, güzelliği var. Onların karşısına geçtiğinizde doyasıya bakıyor, türlü düşNezih Öztüre ler kuruyorsunuz. Kentin doğal dokusunun korunması için gerekli önlemlerin alınmasıyla ilgili sorunları, sit alanı kavgalarını ve daha birçok konuyu bulabilirsiniz. KARATAŞ SÖYLENCESİ Foça’da balıkçılık, şarap ve küçük esnaf ağırlıklı bir ekonomik yapı söz konusu. Özellikle yaz aylarında turistik turlar esnafa gelir sağlıyor. Her yörenin olduğu gibi buranın da yerel yemekleri, giysileri, inanışları sayfalarda genişçe yer alıyor. Sizi bilmem ama, Kabak Çiçeği Kızartması ile Erikli Yaz Pilavı’nı salık veririm. Kitabın içinde tüm bunların ayrıntılarını buluyorsunuz. Birde ünlü Karataş söylencesi var. Bu söylence halen yerel halk arasında konuşulur. Türk ve Rum ailelerin çocukları Deniz ve Talasa kara bir taşın üstünde aşklarını yaşarlarmış. Bir gün Talasa sılaya gider ve bir daha dönmez. Deniz ise kahrından ölür. Her iki ailenin büyükleri ortaklaşa bir kararla, onların oturdukları karataşın üstünü örterler ve şöyle düşünürler. “Kim ki Karataş’ın üzerinden geçerek Foça’ya gelirse, yeri meçhul bu taşa ayak basarsa, Foça’ya olan tutkusu artsın ve Foça’ya kuvvetli bir aşkla bağlansın.” 150 yıl önceki bu söylence ne kadar gerçektir bilinmez tabii. Yine de Foça’ya gittiğinizde bastığınız yerlere dikkat ediniz… Foça üzerine yazılmış en donanımlı, ayrıntılara önem veren, arşiv değeri olan bir kitap. Bu açıdan her iki yazarı da kutlamak gerekiyor. ? tufan1921@hotmail.com Foça/ A.Nedim Atilla, Nezih Öztüre/ Öztüre Yayıncılık/ 2006Aralık/ Büyük Boy, 120 s.(Tel : 0232463 63 73) 893 İspanya’daki Ampuria.. İnanılmaz öyle değil mi? Foça’yı ilk olarak Timur ele geçirir, ancak 1402 yılında Aydınoğulları’na verir. Fatih Sultan Mehmet ise 1455’te Foça’yı Osmanlı topraklarına katar. Kitabın içinde Foça’nın tarihi geçmişiyle ilgili zengin bilgiler ediniyorsunuz. Heredot Duvarı, Şeytan Hamamı, Pers Mezar Anıtı, dönemin en güzel kadını Aspasia.. Liste uzayıp gidiyor. Bunların her biri halkın anlayacağı bir dille kaleme alınmış. İşin güzel yanı bu olsa gerek. Kitabı okurken Ksenofanes’i tanıma şansına sahip oluyorsunuz. Elealı bu ünlü filozof tek Tanrı inancını ilk kez yorumlayan, dile getiren, hatta kaleme alan bir düşünürdür.. Foça’da kullanılan ilk sikkeler, antik dönemde şimdiki adıyla Avro olarak kayda geçmiştir. Bugün bu para birimini kullanmak için nelere katlanmıyoruz… Kitaba alınan istatistik bilgilere göre, 1884 yılında İslam nüfusu 3642 iken, gayrimüslim toplam nüfus ise 11.730’dur. 1917’de aynı durum bu kez eşitlenir. Sözün kısası Balkan Savaşları, göçler, baskılar, ekonomik sorunlar, ünlü mübadele olayları bu sonucu getirmiştir. Buna karşın günümüzde 3 cami varken, pek kullanılmasa da, 4 kilise ve 1 havra bulunmaktadır. Bu da bir başka ilginç konudur. Kitabı renkli kılan, okunabilir yapan sadece bunlar değil kuşkusuz. Mübadele ile gelen ve gidenlerin, CUMHURİYET KİTAP SAYI ? SAYFA 25