Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Reha çamuroğlu ile yeni romanını konuştuk 'Tarih benim askım' Kitabı Duvduvani ve Unamastica Alla Turka ile bence önemli bir iş yaptı. Iki kitabı da zevklc* okudum ama dediğim gibi tarihi roman denmesinc Hakan Erdem karşı! Tabii, tarihi roman da tartışılır bir kavram ama senelerdir mesela polisiye roman deniyordu, fantastik roman deniyordu; peki tarihi roman niye denmesin? Dense n'olur? Edebiyatın incileri mi dökülür? Dökülmez! Şunu söylemek isterim bu bağlamda; ben tarihçiyim ve TIKANMA NOKTASI edebiyatçıyım ama edebiyat kuramcısı değilim. Bir kitabı yazmaya başlarken de Pi'kı bugün var olan dunya ve Türk şöyle düşünürüm, benim bir derdim var edebıyatından mutlu musunuz1 veben bunun anlatmaya çalışıyorum! Şimdilerdc bir trend gördüğümü söyBu derdi belli estetik tormlar içinde, dinleyeyim sizc. Mesela diinya pop müziğinlenebilir formlar içinde anlatmaya çalışıde bir trend var; eskilcrin yeniden miksayorum. Bu roman olmuş, öykü olmuş 'İsmair, Son Yeniçeri1, jı diye. Sanki ııygarlığın bir tıkanma nokumurumda değil! Hangi kategoriye sotasına geldiği bir durıırn var. Bunun ede'ikiilebir' adlı kulduğu, umurumda değil, ben derdimi biyata da yansıdığım düşünüyorum. Dcromanlarıyla anlatmaya çalışıyorum. Dolayısıyla böyle niyor ki, bugün bir Dostoyevski olmaz! uzun uzadıya kategori tartışmalarına da Dostoyevski olmaz elbet ama bugünün tanıdığımız Reha girmek istemiyorum. Önemli olan ne anbir Dostoyevskisi olur. Böyle bir şey yok! çamuroğlu, şimdi de latmak istediğimiz ve nasıl anlattığımız! Bugün Beethoven olmaz deniyor, niye olüretkenliğini Bir Anlık masın? Evet Bccthoven olmaz ama bu Yeni romanınız 'Bir Anlık Gecikme'. bir Bcethoven'nı pck tabii ki Cem Erciyet, Radikal Kitap'ta kalemc alGecikme ile pekiştiriyor. gününBırakın bunları, Elvis Presley yok, olur! dığı değerlendirme yazıstnda şöyle diyor: Bu kez gerçek bir Beatles yok! Şimdi Beatles'ın şarkılan "Anadolu'nun hlam tarıkatlan ve ınanışalınıyor yenidcn düzenleniyor. Amerikan olaydan yola çıkarak, lan arasında yoğrulan tarıhine daır ro6()'larının şarkıları yeniden düzenleniyor. manlar! ve draştırmalarıyla tanınan Reha Kızıl Sultan' Böyle bir kısırlaşmış kültür atmosfcri var. Çamuroğlu bu kez daba laik, ama yine taAbdülhamite yapılan Bu kısır atmosferde aklıma gelcn parlak rihi bir konuyla okurun karşısında." (13 bir isim maalesef yok! Bir tek belki John Mayıs 05) Gerçekten laik bir roman mı suikastı romanının Fowles'ı örnek verebilirim. Başka bir yazdıntz? konusu yapıyor. isim de aklıma gelmiyor. Türk edebiya 'Bir Anlık Gecikme', benim dördüntında da bu böyle, çarpıcı bir isim söyleÇamuroğlu ile bu yeni cü romanım. İlk üç romanımla kıyaslaryemiyorum. sanız laik tabii. 'îsmail', bir tarikatın devkitabı hakkında Bu zamana kadar ağtrlığı tarih içeriklı lete dönüşmesinin romanı, 'Son Yeniçesöyleştik. Konumu ri' Bektaşi tarikatının bir kesitinin romaromanlar yazdınız. Edebiyatımız içinde itibarıyla, günümüz bir bojluk hıssedıyor musunuz tarihi siyaset yapısı, tarihi romanlar roman kavramı üzerine dan? bakımtn Bana Türk yade fikirlerini aldık... zarların tarihi roKeyifli okumalar... manlarını okuyor musunuz diyc sorarsanız, ders çalın ErdemöZTOP* şır gibi okuduğuevgilı Reha Çamuroğlu, bırbiri mu söyleyebilirim. ni sırasıyla takip eden sorularla Peki haz duyar mısınız okurken derba^layalım: Reha Çamuroğlu seniz, "hayır" denıçin yazıyor? rim! Diğer yazarları bilmiyorum ama ben mi derseniz, yine yazmazsam yaşayamam! Belki bu insan "hayır" derim! ruhuyla alakalı bir durum. Mcsela bazr Son zamanlarda iki insanlar doğuştan tahtaya şekil verme kitap buna istisna özelliğine sahip, bazıları çok iyi çizgilcre teşkil etti, ama sahiptirler... îyi bir marangozun elinden bunların da tarihi zanaatım alırsanız, ölür; kendini ifade roman kategorisiedemez! Yine ben de örneğin sizin sorune sokulmasına kilarınıza şimdi sözlü cevap verirken zorlatapların yazarı karnırım; sözden çok kendimi yazmakla ifaşı; Hakan Erdem, de edebilirim. Yazmak hele şimdi; eskisi gibi geniş kırlar, çimenli çayırlar bulamıyoruz koşmak için. Yazmak benim, çılgın bir at gibi geniş çayırlarda koştuğum bir alan! Başka türlü kendimi ifade edemezdim ve yaşayamazdım. Yazmamak gibi bir durumu düşünemiyorum bile. Aynı soruyu değiştirerek sorayım, niye geçmiş'i yaztyorsunuz? Tarih benim için seçilmiş bir alan. Yani tarihi kendimi bildim bileli çok sevcrim. Hatta öyle ki, ortaokulların, liselerin berbat tarihini bile severdim! Üniversitede tarih okumak da çok bilinçli yaptığım bir tercihti. Örneğin, şuradan geçen bir otobüse bile tarihçi gözüyle bakarım. O nedenle tarih! Tarih için de yazmak gibi bir cevap verebilirim. Tarih benim aşkım! SAYFA 4 70 yıllık edebiyat tarihımizde (mdadı böyle alalım), isimler üzerinden bir yol hantası çıkanak, kımleri sayarsmız? Düzyazıda Ahmet Hamdi Tanpınar't sayarım ilk önce! Sonrasında Orhan Kemal, Peyami Safa... Şiirde Yahya Kemal Beyatlı'yı, Attilâ îlhan'ı, Nâzım Hikmet'i, Ahmed Arif'i.Edip Cansever'i sayarım. Hemcn ilk anda aklınıa gelenler bunlar... nı, 'İkiilebir' zaten varoluş problemi üzerine bir roman. Kimsenin varoluş problemi üzerine fazla laik davranabileceglni düşünemiyorum. Varoluş probleminin kendisi pek laik bir problem degil. Yani nereden geldim nereye gidiyorum, hayatın anlamı nedir; bu sorular pek de laik değil. 'Bir Anlık Gecikme' için bir anlamda Erciyes'in değerlendirmesini doğru buluyorum. Evet, dij*erlerinden daha laik bir roman. Kıtabın gırişinde, "bütün karakterler 1K olaylar yazarın kurgmundan ibarettır" deseniz de aslında durum hıç de öyle değil gihi, bire bir gerçek olayı anlattyor<iuftUZ.. Kahraman da Kızıl Sultan Abdulhamıt... Kızıl Sultan biliyorsunuzdur, Avrupa'da üretilmiş bir terimdir, Türkiye'de de tıpkıbasımı yapılmıştır. Kızıl Sultan'ın kızıllığından ne kastediliyorsa, ki kanlılık kastcdiliyordur, o çok tartışmalıdır. Günün Rus Çarı ile kıyaslanırsa melek gibi bir adam çıkar karşımıza. Yani öyle kanlı bir padişahla karşı karşıya değiliz. Şunu söyleyeyim: "Kurgudan ibarettir" benim özgürlüğümü koruma cümlem. Yoksa ben bir tarihçiyim ve tarihçi titizliğiyle de bu konuyu çalıştım. Bunun sonucunda bir ürün ortaya çıkmış oldu. Biraz da okura bıraktım... İKİ AYRI KAVRAM... Bu sorumu yanıtsız bırakabılırsiniz isterseniz: Kızıl Sultan'/ kım öldürmek istiyor? Jön Türkler mı? ilk olarak fön Türk ve Ittihat Terakkici kavramlarını ayırmak isterim. Çoğıı zaman bunlar aynıymış gibi kullanılır. CUMHURİYET KİTAP SAYl 805