Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
te.. Bırey haztr bir dünyamn içine atıltr; burada ya içindeki dünyaya benzeyi'cekür ya da özgün ve özgür olmak için kendisi olacaktır; bu, kendisi olmak kolay ve olası mıdır? Hayır, zor ve asla tumumlanmayacak olan bir süreçtir. Ama "birey" olabilmenin tek yolu da bu. Sanatçı açısından ise burada bir tercih değil, kaçınılmazlık, söz konusu... Toplumun hilinçli olmadığı biçiminde bir belirlemeniz var; onlan bilinçli yapmak biraz da aydınların, sanatçılartn görevı değil midır? Toplumda bu anlamda bir sorun varsa, bu, aydınlardan, sanatçılardan kaynaklanıyor veya yansıyor diyebilır mıyiz, niçin? Bu aslında siyasi bir tartışmanın konusu. Kimse toplumu bilinçli yapamaz. Çünkii toplum, beyni olan bir şey değildir. Ancak toplumda kendi konumunun farkrnda (bilinçli) olan bireylerin oluşmasına ve sayılarının artmasına katkıda bulunulabilir. Bu onlara bir şeyler öğreterek, onlan deyim yerindeyse programlayarak başarılamaz. En fazla, iktidarın bastırdığı olanakları gönnelerine yardımcı olabilirİ2. Bilgi taşıma süreci ancak bundan sonra başlayacak bir şey... Dersek fazla abartmış, biraz da haksızlık etmiş oluruz. Çünkii, sorunlar ekonomik siyasi idcolojik egemenlik ilişkilerinden kaynaklanır. En razla onlara ncden mücadele etmediklerini sorabiliriz... edenlerin bile bir yerde ödün verdiklerinı düsündüm, ne dersiniz; bu düşünce doğru mndur? Buradan hareketle, edehıyalımızda sosyalnt gerçekçiliğin görüntüsü, konumu hakkında bırtakım belırlcmeleriniz var mı, öğrenmek htıyorum. Sosyalist gerçekçi olmak hiç de zor değil. Biraz teknik sahibi olan herkcs olabilir. Sorun gerçekçi olmakla ilgili.. 1 Sosyalist gerçekçi 'sanat , ya 'gerçekçi' değildi, ya da etkisizdi.. Bu gerçek ile gerçeklik arasındaki ayrımla ilgili, kitapta birçok kez geri döndüğüm bir tartışma bu, bu yüzden burada daha fazla üzerinde durmak istemiyorum. Yeni büyük bir serüven daha başlıyorl YENİLİK MERAKI! Posttnodern akıma bızde haylı deger veren, bunu önemseyen sanatçılar oldu; bunu sahiplenmenın anlamı nedır? "Neolojizm", yenilik merakı! Kendi görüşü olmadığından, eski görüşünü kaybettiğinden (terk ettiğinden değil!), modaya uymak, "yükselen değerler" tarafından benimsenmck, para kazanmak arzusundan... Anlamına gelince; en iyi, samimi halinde, özgürlük mücadelesinin ycrini, özgürlüğün olanaksızlığına inanan bir pasif nihilizmin, en kötüsü medyada pazarlanan bir "estetik yöneticisi"... Siz, 1980 sonrast siirin bir umutsuzlukla kendi içine sıfcındtğınt söylüyorsunuz; bu belırlemenizi edebiyatımızın bugünkii konumu için de söyleyebilir miyiz; neden? TOPLUMSAL SORUMLULUK Hayır. 1980'lerde bir travma söz ko Aydın ve sanatçının toplumsal bir sonusuydu. Travma içselleştirmekte zorrumluluğu mullaka olmalı mıdır; olmasa lanmaktan kaynaklanır. 1980'lerde bu içne olur? selleştirme zorluğunun yarattığı ağrı o yapıtlara yol açtı. Şimdi bir uyum, içsel Sanatçı, "doğası" gereği (özgürlük leştirme söz konusu, bu da kitch'e "estemiicadelesi) toplumsal sorumluluktan tik yöneticiliğe" yol açıyor. Bu uyumu kaçamaz. Sanatçı, tanımı gereği hcm sibaşaranlar için sanatçı stfatı uygun olyasidir hem de belli bir etik tutumu ifamaz. dc eder. Aksi takdirde o ya ne yaptığını bilmiyor (ki modernizmden sonra bu Zamanın Gürültüsü... Böyle bir çalışhoş görülebilecek bir eksiklik olamaz), manızın oldug'unu anlıyorum kitabınızkendini apolitik sanıyordur, ki bu da sidan. Her devrin kendine özgü gürültüsü yasi bir tutumdur. Ya da onun yapıtlarıvar galiba; yasadtğımız çağtn gürültüsü nı, tcknik olarak ne kadar başarılı olurnedir? larsa olsunlar kitch kategorisine koymak • Buna 'bir' cevap vermek olanaklı degerekir. Çünkii, onlar, bizi bir sanat yağil. Zaten bu cevabı da sanatın vermesi pıtı gibi etkilemezler. gerekiyor. Bileşenler açısından şöyle bir iki noktaya değinilebilir: Hızlı metalaş Bizim toplumumuzun birçok sorunu ma, ABD/emperyalist kültürünün etkisi var, ama edebiyatımızın, genel olarak, geldiği noktada bu sorunlara uzak durdu altına girerek özgünlüğünü yitirme (takğunu görüyoruz. Bu durum edebiyatımı lit maymununa dönme kişiliğinde sözın ve sanat urünlerimizin geleceği açısın miirgeleşme 'siyah ten beyaz maske' sorunu), modemizmin gerisine, obskürandan bir lehlıke mıdir, nasıl? tizme dönüş, insanın gerisine, dini koz Edebiyatımız bu sorunlara uzak durmolojiye dönüş, böylece özürlük paramuyor, aksine bunlara ilişkin kimi yodigmasının terk ediJmesi. Özgürlük kavrumlarda bulunuyor. Tehlikc de buraramı bireyin otonomisinin ayırdına vardan kavnaklanıyor: Birincisi bunların çomasıyla gündeme gelir. Feodal toplumda ğu toplumsal iktidar ilişkilerinin yeniden özgürlük yok. Varsa da modern toplumüretimine hizmet eden yorumlar. Ikincidaki gibi değil, salt hukuki bir kavram si, bu yorumlar belli bir biçim sorunu, köle/serf ile özgür köylü arasındaki fark. içerik sınırlaması, yaratıcılık dürtüsü eksikliği (özgürlük arayışı olmayınca) taşı Son olarak dil konusuna gelmek ıstiyor. Bu eksilik de gördüğümüz kısırlığa yorum; dil hcr yazarın, sairin elınde yeniyol açıyor.. den kurulması ve özgün bir yapıya bürünmesi gcreken bir simge. Ama hcr sanatçı Sosyalist gerçekçida bu olmayabıliyor; bunun eksık kaldığı likle ilgili bölümü yapıtlara nasıl bakmak gerekir? okuduğumda sosyalist gerçekçi Bu eksiklik en önemli aracı yeterince olmanın da zor kullanmamak, örneğin elinizde tabanca olduğunu, var ama siz bunu topuz gibi kullanmaya böyle olduçalışıyorsunuz, gibi bir şey... ğunu id Tcşekkür ederim emeğiniz ve ayırdıg'ıdia nız zaman ıçın. Bu motive edici ve benim araştırma projemin tam ruhuna ulaşan sorularınız için ben çok teşekkür ederim • www.sahinyildirim.com Köpeğin Ahlakı/ Ergin Yıldızoftlu/ Deneme/Crı Yıiymci'i, 200'y/ 144 s Sanat özgürlestirmez, özgürlük (styasi, clnsel vb...) mücadelesine katılmaya zorlar. Sanat sanatçıyı da özgürlestirmez, en fazla yabancıla$masından kaynaklanan "ağrının" katlanılabflir olmasmı sağlar. sanatçı sanatı özgürleştlremez. çünkü, yapıt "özgür" değilse zaten sanat değildir. Fransa'nın çok sevilen serüven yazarı Jean de la Hire'in yazdığı on ciltlik İki Çocuğun Devriâlemi'nin altıncı kitabı çıktı. www.cancocuk.com SAYFA 5 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 82 8