Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
me gibi düz bir mantığın gibi duruyorlarken (ya da BEHÇET CELİK varlık alanı olan çizgisel tersi bir ifadeyle, çizgiselliDüğün Birahanesi yaşamlar, Bchçet Çelik'in ğe geçiş bütün kahramankahramanlarının uzlaşalar için olanaklı gibi görümadıklan, uyum sağlayanüyorken) artık yalnızca madıkları bir yaşama biçiYılmaz bu döngüselliğin midir. Onun kahramanlaiçinde kalmıştır. Ayhan'la rı, mutlu bir aşkın dingin kadının, yaşamlarını nasıl bir çizgiselliğe oturtacaksularına kendini bırakabil ları ise belirsizliğinı korur. me fırsatı bulamamiş ("Ötedeki"); sürekli, bir SpRGULAMA şeyleri oturtmaya çalışan, SURECİ sonra da, "Oturan bir şey yoktu oysa. Dolanıp duru"Ötedeki"nde olduğu yordum ülkenin dört bir gibi kitabın diğer öyküleyanında. Bir eksikliği dolrinde de döngüselliği taşıdurmaya çalışmış durmuştum yıllar boyan ya da ona özlem duyan kahramanlar, yunca" diyen ("Ayakkabı Kutuları"); belirleyici bir rol üstlenirler. Hattâ Dü"analarının babalarının ağzıyla konuşmağün Birahanesi'ndeki öykülerın tipik taşıya" karşı çıkan; kendisini güvenceye alayıcı unsurunun bu karşıt yaşam biçimi olduğu bile ileri sürülebüir. Oysa döngüsel bileccği bir işe sahip olsa da sıradanlığı yaşamlar da en az çizgisel olanlar kadar kabullenemeyip onu reddetmcyi aklınkendi içlerinde açmazlar barındınnaktadan geçiren ("Hepsi Bir"); bu yüzden, sıdır. Tutunamamışlık, savruluyor olma radanlıktan kurtulmuş bir aile büyüğünü duygusu, geride kalan zaman sürekli acı örnek alan ("Perdedcki Hayal"); bazen verir, döngüsel yaşam içindekilere. Çizgidc susan, içe kapanan ("Ötesi Yok") sel yaşamların birer parçası olanlara hiçkahramanlardır. bir zaman imrenerek bakmasalar da kenDÖNCÜSELLİK di döngüselliklerinin de döne dolaşa aynı noktaya vardığının farlundadırlar. Bu Bu çizgisel yaşama karşıt bir seçenek yüzden, sürekli bir hesaplaşma içerisinde oluşturansa kahramanların yaşamlarındaolan kahramanlar zamana ve çcvrelerinki döngüselliktir. Döngüscllik, çoğu öydeki di^er insanlara karşı kendilerini yeküde ("Ötedeki", "Ayakkabı Kutuları", niden konumlandırır, sonu gelmez bir "Düğün Birahanesi" vd.) karakterlerce sorgulama süreci içinde devinirler. Aslınbizzat yaşanıyorken bazılarında da ("Soda kendilerinin aradığı, farklı niteliklere ğuk Bir Ateş", "Ne Oldumsa..." gibi) yalsahip bir çizgisel yaşamdır. Ne var ki, dinızca çizgisellikle karşıtlık oluşturmaları ğerlerinin yaşadığı çizgisellik, bir anlamncdeniyle, imrenilen bir yaşama türü olada onların savrulmalarına neden ol(uşrak çıkar karşımıza. Örneğin, kitabın en tur)muş, kendi kafalarındaki başka türlü uzun öyküsü olan " Ötedeki "nin üç kahbir çizgiselliği oturtmaya fırsat bulamaramanı da (mektuplar dışında, anlatıcı dan döngüsel bir yaşamın tekrarlarına rolünü üsdenen Yılmaz; Yılmaz'la çok düşmüşlerdir. Öte yandan, "Ayakkabı eski ve güçlii bir dosduğa sahip Ayhan ve Kutulan"nda Cem ile Ayşin, anlatıcıkahgeçmişin ve bugünün yeniden sorgulanraman karşısında az çok bu tarz olumlu masına yol açan kadın kahraman) kendibir çizgiselliği oturtmuş görünürler. Anlalerini nereye savuracaklarını bilemcdikletıcının, hem araya giren zamanın hem dc ri bir döngüsellik içerisindedirlcr. Yıluzamın etkisiyle, eski dostlarıyla geçmişrnaz'ın, daha önce yaşadığı kcntten Ayteki sıcaklığı yaşayamayacağına, böylelikhan 'ın eskiden yaşadığı kente taşınması le de onlann, kendi gözündeki imgelerive orada Ayhan'ın, başlarda yakınlık denin sarsılacağına ilişkin korkusunun yerrecesi tam olarak tanımlanamayan bir kız siz çıkması pekâlâ böyle bir çizgiselliği arkadaşıyla tanışması, o zamana kadar, oturttuklarının kanıtı sayılabilir. Dostları"konuştuklan" bir şey olarak kalan kadın nın değişmediğini gören anlatıcı, bu nokkonusunun, iki dost arasında somut bir tadan sonra da kendi döngüselliği içinde bağ haline dönüşmesine yol açar. Ne var kendini sorguya çeker. ki, bu bağ, eşzamanlı olarak üç kahramanı da bir kendilerini sorgulama sürecine Döngüsel yaşamı, yalnızca kendi yaiter. Yılmaz, ilgi duyduğu kadın kahraşamlarının çizgiselliğinden sıkıldıkları, mana karşı kendini konumlamaya çalışıronu bir türlü kıramadıkları için ister göken sürekli Ayhan üzerinden hareket riinen kahramanlarsa peş peşe gelen iki edip onunla kadın arasındaki ilişkinin ne öyküde: "Soğuk Bir Ateş" ile "Ne Olboyutlarda olduğuna karar vermeye çalışdumsa... "da ortaya çıkarlar. Bu iki öykü maktadır. Korktuğu şeyse kadın karşısınörneği diğerlerinden, kahramanlarının da, Ayhan'ın kötü bir kopyası olmaktır. döngüsel bir yaşama geçme iradesüıi gösBu ncdenle de Ayhan, bir anlamda YıltereBilmelerinin neredeyse imkânsız olumaz'ın kafasında onu gözleyen, yargılaŞuyla aynlır. "Soğuk Bir Ateş"teki, oğluyla yan bir rol oynamaktadır. Ne de olsa YılUetişim kuramamış baba karaktcri için .maz'la Ayhan birbirlerine benzeyecek döngüsel yaşamı, oğluyla birlikte gittikleri denli yakın arkadaştırlar. Dolayısıyla, birahaneae, yan masadaki çift yansıtır. böyle bir benzerlik "tehlikesi" her an Oğlunun da kendininkinc benzer bir çizkendini gösterebilir. Aslında, Yılmaz'ın gisellik içinde sıkışıp kalacağını, dahası, yaşadığı kendini tanımlayamama sorunu onu kırmaya hiç niyeti olmadığını düşüdiğer karakterler için de geçerlidir. Çünnen baba, bu yüzden, "kaçamak" olarak kü her kahraman, öykünün büyük bir nitelediği yan masadakilerin ilişkilerini kısmında, kendini ve karşısındakini bir kendi kendisiyle yüzleşmenin bahanesi diğeriyle tanımlamaktadır. Bu da aralahaline getirir. "Ne Oldumsa..."daysa aynı rında eğreti bir kimlik ortaya çıkarmakta, simgeselliği başarılı işadamı Sedat Bey kimse kimseyi tanıyamamakta ya da tanıiçin, görüşmediği dostu Osman yüklenir. dığından emin olamamaktadır. Nitekim, Ama sonuç olarak, beklentilerle içerisinde Yılmaz'ın Ayhan'ı hcp geçmişe giderek yaşanılan durum arasındaki temef karşıttanımlama çabası buna tipik bir örnektir. Iık yarlığını korur. Buna karşılik, bütün bu karmaşık ilişkiler Öte yandan, bu karşıtlığın Düğün Birabağı, öykünün sonlanna doğru çözülür. hanesi'nin taşıyıcı unsuru olduğunu unutÇünkü, öykünün kadın kahramanı yakın mamak gerekir. Söz konusu karşıtlığı kişi, bir geçmişte çizgiselliğin dışına çıkmış uzam ve zaman bağlamında aynntılarla (eşinden boşanması olayı), bu yüzden de kurgulamış olan Behçet Çelik'in, böylelikAyhan'la olan ilişkisini tanımlamayı zale, bir yandan çizdiği insan portrelerinin mana bırakmıştır. Kuşkusuz, bu dunım, daha tanıdık hale gelmesinin olanaklarını mektuplann da ortaya çıkmasıyla, Yılarttırdığı diğer yandan da kendi kurgusal maz'ın geri çekilmesine yol açar. Bu aracoğrafyasının sınırlarını biraz daha belirda, metnin mektuplar aracıhğıyla destekgin luldtğı söylenebilir. Öyle sanıyorum lenmesi, okura, kahramanları birbirleri ki, Düğün Birahanesi uyumsuz bir çağın üzerinden değil de doğrudan kendi ağızsöz konusu coğrafyadaki yansıması olarak larından tanıma firsatını verir. Bir anlamnitelenebilecekti r." da, düğümü çözen unsurlardır mektuplar. Böylelikle, öykünün başlaruıda bütün Düğün Birahanesi / Behçet Çelik I kahramanlar döngüsel bir yaşamın içinde Kanat Kitap 1116 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P NUYAN YIGI1 rri ATATURK'LE f\ "V^T T Ibrahim Süreyya 3 U 1 1 L Yiğifin Öyküsü Ibrahim Süreyya Yiğit, Mustafa Kemal'in Selanik'ten beri hep yanında olmuş bir Kurtuluş Savaşı kahramanıdır. Onun, İstanbul'dan kaçış, Anadolu direnişi ve Cumhuriyet'in kuruluşu sürecinde yaşadığı ve tanık olduğu kimi olaylar, bîlinmeyen insan yüzleriyle ilk kez bu kitapta öne çıkıyor. Renızi Kitabevi SAYFA 13 SAYI 761