Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Vitrindekiler Yedi Canlı Çumhuriyet/ Özdemir Incel Çumhuriyet Kitaplan/ 174 s. "Kuruluşundan günürnüze kadar geçen seksen yıl içinde Tiirkiye'yi yöneten iktidarlann Cumhuriyete iyi davrandıklarını söylemek olanaksız. Kimi iktidarlann öylesine ginşım ve uygulamaları oldu ki bunları başka sıfadarla tanımlamak zorunlu. Sadece iktidarları rm? Cumhuriyetin önüne 'Kemalist' sıfatını küçümseyerek getiren Ikinci Cumhuriyetçi de Cumhuriyetten hoşlanmıyor. Çoğu otuz yıl öncesinin Maocuları, Enver Hocacıları olan günümüz liberal demokratları da laik Cumhuriyetin köhnediğini düşünüyorlar. Bir zamanlar solda eleştirdikleri Cumhuriyeti şimdi sağdan topa tutuyorlar. Zorba ve teokratik rcjimlerle yönetilen Müslüman Arap iilkelerinin sadece iktidarları değil, büyük halk kesimleri de laik Türkiye Cıımhuriyeti'nden nefret ediyor. Tiirkıye'nin 'laik' kimliğiyle değil 'ılımlı Islam' kimliğiyle Islam ülkelerine örnek olmasını önerenlerin de Cıımhuriyetin gerçek dostu olduğunu düşünmek mümkiin değil. Biraz daha çabayla Çumhuriyet karşıtları cephesi listesini uzatabiliriz. îşte bu nedenle elinizdcki kitaba Yedi Canlı Çumhuriyet adını verdim." Özdemir Ince. sergileyen bir bahçe. Durduk ycrde 'fırıldak sarısı ile dalavere fıstıkîsi arasında' umulmadık kazançlar sağlıyor okuruna, onun yaşam görgüsünü genişletiyor, bakış ufkunu durduğu yerden ötelere kaydırıyor' diyor Füsun Akatlı. Tarım ve Gelişme/ Gülten Kazganl Iştanbul Bilgi Üniversitesi Yayınlanl 418 s. Prof. Dr. Gülten Kazgan "Tanm ve Gelişme' kitabında, tarımın piyasa ekonomisi açısından karşılaştığı farklılıkları incelemekte; bunları evrensel ve kurumsal olarak ikıye ayırmaktadır. Bunu yaparken de, tanımladığı kurumsal nitelıklerı özellikle gelişmekte olan iilkeler bağlamında ele almakta, tarımın makro yapılanmasıntn yanında, büyüme ve konjonktürel değişimlerde makro boyuttaki etkilenmeleri incelemektedir. Bunun yanı sıra küresel tarım politikalarının neden ve sonuçlarıyla birlikte ülkesel planda yaşanan yıllık verim değışmeleri, bunların milli gelir ve istihdanı üzerindeki ctkileri; konjonktürel talep değişimleri ile ekonomik istikrarsızlığın sonuçları da Kazgan ın irdelediği konular arasında yer almaktadır. Bundan önce birkaç kez basılan Tarım ve Gelişme, bu son baskısında yazar tarafından yeniden gözden geçirilmiş, özellikle son bölümler başta olmak üzere önemlı ölçüde güncelleştirilerek tekrar yazılmış. Kapitalizmle Derdim Var?/ Harry Shuttl Çeviren: Nesrin SungurAhmet Çakmak/ Kitap YayınevU 240 s. nına ayrılmıştır. Braudel'in otuz yılını verdiği bu çalışma, esas olarak bir iktisat tarihidir. ama üstadın yaklaşımını bilenlerin kavradığı üzere, iktisat onun gözünde diğer "bütün "lerden daha ayrıcaJıklı bir yere sahip değildir; o halde bu kitap aynı zamanda kültür, toplum ve zihniyct tarihi de olmaktadır. Ve zaten Braudel'in global tarih yaklaşımı açısuıdan bunlar, ayrı ayrı değil de, kesişme terimleri içinde incelenmeleri gereken, insani tarihin oluşturucu kesimleridir. lyiler Siyah Giyer 2000'li Yıllarda Rock/ Deniz Durukanl Everest Yayınlanl 388 s. Müzik yazılarıyla tanıdığımız Deniz Durukan, "lyiler Siyah Giyer"dc 'l'ürk rock'ının bir dökümünü sunuyor bizlere. Geçmişin değerlerini ihmal etmeden, güncel gelişmeleri de katarak Türkiye'de rock müziğin bir kültür olarak nerede yer aldığını irdeliyor. Türk rock'ının eskimeyen isimlcrinin yanında müzik piyasasında henüz kefedilmemiş genç gruplar da hayata, müziğe, topluma bakışlarını kendi ağızlarından duyuruyor rock meraklılanna. Rockseverleri buluşturan büyük organizasyonlar, tartışmalara yol açan festivaller de rock kültürünün süzgecinden geçirilerek değerlendiriliyor. Müziğin rengi olur mu? Flbette olur. Hayatın, sistemin insana uyguladığı şiddet karşısında sesini çıkarmayı tercih eden, hem de o sesi olabilecek en yüksek volümle, en sarsıcı biçimde çıkaran müziğe ancak siyah yakışır. Güzellik Hırsızları/ Pascal Brucknerl Çeviren: Mustafa Balell Aynntı Yayınlanl 208 s. Neden "güzel insanlar"ın davranışlarında, konuşmalarında bir farklılık vardır? Bacak bacak üstüne atarken, saçlarını savururken, vücut dillerine yön veren o çalım, o aşırı özgüven, sanki her daim izleniyorlarmış gibi "hava basma" nereden gelir? Peki, güzel bir suç mudur? Sadece bazı insanlara bahşedilen bir lütuf mudur? Telafisi imkânsız bir haksızlık mıdır? Çirkinlere yönelik bir "mutsuzluk saldırısı" olmasın? Bruckner'e göre bazı hikâyeler insani eğlendirir, bazıları da hayatını ikiye böler! "Güzellik HırsızlarTnda yazar, "bölücü" birhikâye anlatıyor: Insanlığı doğuşundan beri meşgul eden "güzel" ve "çirkin" doğmanın/yaşamanın hikâyesini. Güzellerin hayatta ilgi çekme, istediğini daha kolay elde etme gibi birçok avantajları olduğunu göz önünde bulundurarak bu kez çirkinlerden yana söz alıyor. Hayata kötü başlamış olan çirkinlerin maruz kaldığı tahribatı, eksik yaşanan öfkeli cinselliklerini dillendiriyor; okuru, onların karanlık dünyalarına doğru bir gezintiye çağırıyor. Çirkinlerin "Güzellikten nefret ediyorum, çünkü ondan yoksunum" çığlığına kulak veriyor. rASCALMCKKDt Uluslararası llişkilerde Sınır Tanımayan Sorunlar/ Derleyenler: Ayhan KayaGünay Göksu Özdoğanl Bağlam Yayıncılıkl 382 s. Günümüzde uluslararası ilişkiler disiplininin kapilişkin disiplinlerarası bir # • • • • • » * «• yaklaşımın yönlendirdiği • • • • • •••. çok yönlü tartışmalarda, egemen paradigmaların yeterli olup olmadığına ilişkin sorular öne çıkmaktadır. Özellikle de ulusdevlet kavramını belirleyici tekil bir aktör olarak değerlendiren geleneksel yaklaşıma karşın "sınır tanımayan sorunlar"ın dayattığı yeni bir kavrayış arayışı gündeme gelmiştir. Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Araştırma Merkezi (MURCIR) bünyesinde düzenlenen uluslararası bir atölye çalışmasından SAYFA 27 Bir başka bcnim | mcmleketim Bir Başka (mı?)dır Benim Memleketim/ llhan Azkanl Çumhuriyet Kitaplan/ 176 s. "Ülkemizin toplumsal yapısını, insan davranışlarındaki değişimleri çoğu yerde mizahi bir yaklaşımla elc alan, 44 kısa hikâye, bilgilendirme ve değerlendirme yazısından oluşan bu kitap, son yıllarda iyice azalan okuma alışkanlığımız dikkate alınarak 'okurun bitirinceye kadar yanından ayırmayacağı' bir içerikte ve tarzda kaleme alındı. Yazıların çoğunda insanın; kendi gözlemlerinden örnekler ve esintiler bulması olası. Yazıların tümünü birlikte değerlendirdiğinde insan; kiiçük bir hacim içinde, okuyucunun gerçekleri daha iyi görmesini sağlayan bir tablo ile karşılaştığının ayırdına varıyor. 'Çöküş' diye adlandırabileceğimiz gelişmeler bize gelecek için umut dolu giinler vaat etmiyorlarsa da unıutsuz olmaya da hakkımız yok. Bu kara günlerin de sonu gelecek, gelmek zorunda. Ama nasılr1 Kitapta bunlar da verilmeye çalışıldı" deniyor kitabın arka kapak yazısında. Kurutulmuş Felsefe Bahçesi/ Salâh Birsell Alkım YayınevU 146 s. "Salâh Birsel'in denemelerinde amacı, şu ya da bu bilgileri ille de öğrensinler diye ne yapıp yapıp okurların gönlünü etmek değildir. Denemeden murat, kişinin belki hiç işine yaramayacak kimi bilgileri, hiç mcrak etmediği ya da merak etmeyi aklından geçirmemiş olduğu kimi konuları vesile ederek, düşündürücü olabilmek, dümdüz yaşanıp geçilenlerdeki bityeniklerini görebilmeye yöneltmek, kafalarda çöreklenmiş dürtmesen yüz yıl ııyuyabilccek yılanları uyandırmak, tembel ruhların içine kurtlar serpmek ve bütün bunları yazınsal bir düzlemde yapmaktır. Işte 'Kurutulmuş Felsefe Bahçesi' deneme türünün bu hünerlerini ve daha benim akıl edemediğim nice yararlarını ve zevklerini yetkinlikle Ç U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 734 Kapitaliznıle Derdim Vnr! "Bu kitap küresel kapitalist ekonominin gerçeklerini teşhir etme ve o suretle yeni laissezfaire reçctenin altında yatan illüzyonları ortadan kaldırma girişimidir. Aynı zamanda dünya ekonomisi ne daha uzun dönemli bir perspektiften bakarak, Batı'nın siyasal önde gelenlerinin bu yeni konsensüsü yayma konusundaki saldırgan ve irrasyonel dogmatizminin sebebinin kapitalizınin sağlamlığına olan inançlan değil, aksine onun giderek artan kırılganhğını giderek daha çok hissetmeleri olduğunu göstermeye çalışacaktır. Okuyucu gerçcğin bu şekilde saptırılmasının ancak egemen yerleşik çıkarların sürmesine gerçek bir rehdidin söz konusu olduğunun fena halde farkında olmalarıyla açıklanabileceğini görebilir" deniyor kitabın Giriş vazısında. Maddi UygarlıkGündelik Hayatın Yapıları/ Fernand Braudell Çeviren: Mehmet Ali Kılıçbay/ Imge Kitabevil 558 s. Fernand Braudel ilk anıtsal eseri "Akdeniz"den beri global tarihin peşinde koşmaktadır. Bu amacına ulaşmak için geliştirdiği, tarihi üç katlı olarak ınşa etme yöntemi, bugün bu disiplinin ulaştığı en yetkin yöntem olarak kabul edilmektedir. Braudel, "Akdeniz"den daha büyük ve tutkulu olan "Maddi Uygarlık " adlı eserini de üç katlı olarak inşa etmiştir. Birinci cilt, insanların gündelik hayatlarına, yani en yavaş değişenin alanına; ikinci cilt veya kat, onun deyimiyle ekonomiye, yani mübadeleye, pazara; ve nihayet sonuncu cilt/kat da en hızlı değişmekte olan kapitalizmin ala samı ve sorunsaJIanna