24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Demir Özlü'den sürgün bir aydının serüvenî Bir Yaz Mevsimi Romansı Bir Yaz Mevsimi Romansı, i 2 M a r t i 9 7 i rejimini Istanbul'da yaşayan, ardından da kendini kuzey ülkelerine sürgün eden bir aydının serüvenini anlatıyor. 1970 yıllarının bozulmaya yüz tutan büyülü İstanbul'u... Kuzeyin donuk, taşçıl, ıssız kentleri... Bu roman, derin bir yalnızlığı dile getiriyor. Hüzünlü ama yaşamla dolu kırık bir romans. t l Mahmut ALPTEKİN yok Okur, kuzeyı okurken bırden guneye atlıyor Ne var kı nereye gıttığının, goturuldu ğunun ayrımında olmuyor O kadar dengelı, fark ettır meden Her şey çok doğal ve ıç ıçe Zaten anlatılanlar çok katmanlı, ıç selleştırılmış yanı olursa "bu kadar olur" dedırtıyorın sana Bu noktada şoyle bir duruma değınmek ıstıyo lXmlr O/lü rum Değerlı yazar Demır Ozlu bu ya EflR\2\ZMKVSt] pıtının başarılı ol «JMVNSJ duğunu sezmıştır, elbet bunun bılın cındedır Ama bu başarının ne kada rının ayrımında ;> dır Şunu ımle mek ıstıyorum Boylesı bir değınme soyut ve ıçsel bırdurumdurkuş kusuz Demır Oz lu guzel bir urun urettığını ıyı bılır Adımadım cumle cum le, sayfa sayfa Şaırler, ya/arlar kımı ?a man bir doruğa ulaştıklarının ayırdında ol mayabılırler Edebıyat tarıhınde kaç ya7ar, şaır bunun ayırdında olabılmıştır kı> Bılı nen bir gerçektır, çoğu yazar, şaır olumun den sonra une kavuşabdmıştır (Bu yargı nın daha çok Turkıye'ye ozgu olduğunu 1 anımsatmaya gerek var mı acaba' ) IÇ DİYALOGLAR Demır Ozlu romanına o denlı kendısını kaptırmış kı, sankı ne 'kuzey guney' konu sunu, dengesını duşunuyor ne de başka şeylen O salt yazıyor, oykusunu anlatıyor, bir kez daha yaşıyor onları, yazıyor, yazı yor "Sandı" dostuyla ıç dıyalogları bu nun kanıtı zaten Anlatım ıkıncı tekıl kışı Oyku ve roman larda A? karçıla^ılan bir yontem bana gore Bu nedenle de değışık ve O7gun bir anla tım dıye duşunuyorum Coğrafyasıyla doğasıyla, toplumsal ha yatıyla bir îstanbul portreM bu roman Ben deyıJlaryılı îstanbul'da yaşayan bıryurtta şım Aşağı yukan Demır CVlunun yazdığı doncmlc azbıraz ortuşenbıryaşamışlığım var bu kentı Ancak yazann "dıle getırdı ğı, anlattığV bu kentı bu bıçım vc ozde an Iatamam Boyle bir sav va da kıyaslama soz konusu değıl elbet Kımı şeylerın altını çi7 mek ıçın bu orneklemeyı yapıyorum Usta oykucu, romancı, hele "surgunluğu" sanat halıne getırmış (bu nıteleme bana aıt "Go nullu surgun" dcmemek ıçın belkı de De 149) 12 Mart ya da 12 Eylul (nıye ıkısı de "12", yoksa 12 Eylul denınce 12 Mart anımsansın, unutmayın ha 1 demck ıçın mı* Bılen var mi'') donemını anlatan pek çok kıtap yayımlandı Daha çok gazeteci İcokenlı yazarların nıteleme araştırma tu rıınden kıtaplardı bunlar Yayımlandıkla rı donemde ılgı de uyandırmışlardı sanı yorum Galıba kımılerı gazetelerın deste ğıylc yayın olanağına kavuşmuşlardı Ya da yayınevlerı dc yaşanılan donemın ozel lığı nedenıyle ılgı duymuşlar boylesı kı tapları yayımlamaya yonelmışlerdı Yanıl mıyorsam soz konusu kıtapların artık ye nıden yayımlandığını gormuyorum nıce dır Belkı de o kıtapların kımılerı bırkaç ya da daha çok baskı yapmışlardı Ama De mır Ozlu nun bu kıtabmda 12 Mart soy lemı anlatımı tapta^c, kendıne ozgu ve ozel bir yer edınerek yerınde "durup du ruyor" Yanılmıyoısam boylesı anlatımlar (anlatılar da dıyebılırız doğal kı) ıncele me araştırma yapıtlarında fazla yaşayamı yorlar galıba ya da "kalıcı" olamıyorlar da denılcbılır belkı Oyku ve romanın yaşar lığından, sureğenlığındcn olsa gcrek (In celeme araştırma yapıtlarını dışlamayı du şunmedığımın altını bir kez daha çızmek ısterım ) DERİN BİR YALNIZLIK Yazarın "Aşk ve Poster", "Bir Kuçuk Burjuvanın Gençlık Yıllan" kıtapları, "Bir Yaz Mevsimi Romansı" kıtabının 'habercı sı' bence Kapı eşığı, muştucusu dıye dc nı telenebılır Dıkkatlı okur soz konusu ıkı kı tapta belırgın ı/ler gorebılır Hem konu hem anlatım olarak Romanların çoğunda bolumlcr rakamla ya da "falan bolum" bıçımınde adlandın hyorgenellıklc Y.i7aı boyle yapmamış bo lumlcrı so/lerk kuçuk cumlelerle "adlan dırmış" kıılgınçolmuş bence Anlatımı so mutlandırmış derınlık rcnk kazandırmış Bııkaç ornekleme yaparsak Kuzey Avrupa'da Bu Kahve', 'Sandı'nın Olumunden Sonra 'tstanbul'dan Kıızeye Doğru', 'Parıs', 'Kopenhag', 'Butun O Ra hatsızEdenÇocukluk' 'Saklananlar', Ara ma Gecesı', Gozaltında' 'Ihlamur Yoku şu', 'Tutukluluk Gunlen , '1971 Sonbaha rı', 'Senın Olan O Kent', vb Romanın beğcndığım bolumlerınden en vurucıı yerlerı alıntı yapmak ıçın seçer ken çok zorlandım Elbet her sayfa ya da bolum değıl ama "alıntı" yapmayı hak eden anlatı bolumlerı o kadar çok lu Saptadığım bir yerı alıntılasam otekının hatı rı kalıyor, hakkı yenıyor ızlenımınden bir turlu kurtulamadım Son yıllarda okııdu ğum ve boylesı bıı zorlanma duyduğum bir roman anımsamıyorum şımdılık (Ko nu oykuysc, Tahsın Yucel'ın "Komşular" oşykusu de nıtelemeye çalıştığım bu ozel lıklerı taşıyor Bunu da belırtmeden geçe mıyorum) Anlattığı olaylann yanı sıra çevreyı, do ğayı, kentın cadde ve sokaklannı betımle meyı de duzenlı surduruyor yazar Perıyo dık bir duzenle yanı Sankı ıkıden fazla 'gozle' bakıyor çevreye Yazı sanatında bu pek kolay bir iş değıl Bu zor ışı de kota rıyor yazar Altını çızmeye çalıştığım bu ozellığı bir an bıle savsaklamıyor Kıtabın arka kapağındakı bırkaç satırı da alıntılayarak bu yazıya nokta koymak ıs tıyorum "Bir Yaz Mevsimi Romansı 12 Mart 1971 rejımını Îstanbul da yaşayan ardın dan da kendını kuzey ülkelerine surgun eden bir aydının seruvenını anlatıyor 1970 yıllarının bozulmaya yu? tutan bııyulu ls tanbul'u Kuzeyin donuk, tajtıl, ISÜZ kentleri Bu roman, derın bir yalnızlığı dı le getiriyor Huzunlu ama yaşamla dolu kı rık bir romans " Tıım bunları belırttıkten sonra her soz fazla olur kanısıyla bu yazıyı bıtırıyor ve Demır Ozlu yu yurekten kutluyorum Nı ce guzel, olumsuz oyku ve romanlara, dı leğıyle • Bir Yaz Mevsimi Romansı/ Demır Oz lu/ /Can Yayınları K İ T A P Demir özlu guzel bir urun ürettlglnl lyi bilir Adım adım cumle cumle, sayfa sayfa mır Ozlu zaten "dorıık bir yapıt" ya 1 ratmış ' Yazar romanının 12Mart'adeğındı ğı bolumlerdc nesnel ve başarılı Ser gıledığı tavıı ınandırıcı ve ıçtenlıkle yo ğun Sankı "gunluk tutmuş " (Belkıde tutmuştur) D cmır Ozlu'nun bir romanı 1990'da yayımlanmış "Bir Yaz Mevsimi Romansı" uzcrıne kım ler ya7mış, kımler yazılmış şım clı anınısamak zor elbet Bu romanın ele alındığına dcğgın bu ızlenımım var, ama bunıı yetetlı saymıyorum anımsama ola rak Yanı haldcı yenmış ya da ycterınce değeılcndııılmemış sanısındayım Iştebu ne denle ırdeleme, değerlendırme çabası ıçın deyım, elımdcn geldığınce Bir 'gel gıt romanı "Bir Yaz Mevsimi Romansı" "Kuzey' ılc "guney" arasında Yanı Avrupa'nın en ku/eyı ıle îstanbul ara sında Doğal kı Isveç'le Akdenı? aynı za manda arasında nıtclcmesı de yapılabılır "Koyu lacıvcrt bir gcce bastırmıştı Ge cenın ıçınde ışıklar patlıyordıı Kcntın ote dekı mahallcleı ının ışıkları, demır atmış ge mılerın ı^ıkları, balıkçı motorlarının ışıkla rı, kuçuk lımanın ışığı Gecenın ıçındecan lı bir varlık gıbı, ınsanın yanına sokuluyor du denız, sankı solıık alıp soluk verıyordu Ardından bırşıpırtı duyuyordunuz Ruzgâ rın urperttığı denızui derısının scsıydı bu " (s 21) " Burada sessı/lık var Kuzeyın ses sızlığını beklemeye geldın buraya lç avlu ya bakarken anıdcn yuksclen bir olum fer yadının bu sessızlığı yırtacağını sanıyorsun Hayir, olmayacak oyle bir şey Sessızlık de vam edccck, gccenın mavılığı koyulaşıp da, sonra gene, hemen, açılana dek Renk açıl dıktan sonra da Sen sessızlığı bekleyecek sın Denmn kıyıların, ormanların, kentın ıssı/ sokaklarının, ınsansız ıç avluların ses sızlığın kcndısını bekleyenlcre gereksınımı vardır Sen de sus ve bekle Olulergıbı Ge ceyı bekle uzun sure Her gece bekle ge ceyı " (s 23) Anlatımın renklılığı, ozgunluğu, ıçtenlı ğı ılk goze çarpan ozellık 'Kuzey guney' dedık ya oyle bı denge sağlamış kı Demır Ozlu, aksayan hıçbır şey SANKI DÜN... "Geceleyın saat onbıre doğru pasaj da bıra/ tenhalaşma oldu Bıraz on ce bağırıp çağırarak, yuksck sesle ko nuşarak, şarkı soylemeye cesaret ede rek bıra ıçen kalabalık "tcdbırh" davranı yor, saat onıkıden once evlerıne kapan mak ıçın sarhoş da olsa yola koyuluyor du Saat onıkıde gete sokağa çıkma yasa ğı başlıyordu ve halk kendı devletınden korkuyordu Ertesı gun oğİcn saatıne ka dar evındcn çıkmadan se;>si7Le oturacak tı Yandakı masada oturan, saçları dokul muş adamla, esmer, uzun boylu arkadaşı dakalktılar Yasaklar, sefalet baskı.ışken ce, yaşadıkları ya da sık sık duydukları, ta nık oldukları şeylerdı I Iızla boşaldı bıra pasajı (s 89) Yanı o kadar canlı, sankı 'dun'u anlatı yor Hıçbırşeyın hıçkımscnınhakkınıyemcden Donemın acılarına karşın doğru lar ve guzellıkler yerlı yerıne oturuyor Sankı dun gıbı her şey "Derınden dcrınc duyuyordun kı, (oy le sanıyordun) değışen sadece dort mev sım değıldı 1970 yılının o uzun sonbaha rından bu yana değışen gızllden gızlıye hayattı da Sarsılıyor, sonra, belkı de, ne reye doğru gıdeceğı bellı olmuyordu Sar sıntının getırdığı ortak bir çokuştu de Sar sıntıyı duyar duymaz ona karşı kurulan engeller, bu sıkıyonetımler aramalar, tu tuklamalar, bu reform vaatcdcrek reform ısteyenlerı kovuşturmalar butun bu kal leşlık hepsı hepsl urkunç bir duşuşten başka bir şey getırmıyordu l'oplııca bir çokuş ve aşağılama Kentın yaşamını da berbat eden bir şeydı bu Sonra belkı yıl lar sonra, butun bu ınsanların değıştıkle rını de urkuntuyle gorecektın " (i. 148 I SAYFA 10 C U M H U R İ Y E T S AYI 731
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear