Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
•"* soylu bir duyarlıkla dile gctirirken "düşüncenin" scsi olur. Dördüncü kitabı 1961'de yayımladığı f"Yuvarlağın Köşeleri"dir. Batı'daki afbrizmaların bir tür karşılığını buluruz bu özdeyiş nitcliğindeki okundukça ycniden yorumlanabilecck ctikalar kitabında. 3. Yaşadığını gör; yaşarsın. 135. Gemininburnu, içindeki yolcuların gidecekleri yönü gösterir ilkin, geminin önünü değil Farklıydı! Her zaman, her yerde farklıydı! Bakışı, yürüyüşü, duruşu, düşünüşü onun özgür ve bohem kişiliğinin ipuçlarını ele verirdi. Gönlünce yaşar, istediğince çalışır, keyfince yer içerken kimseye zarar vermeden, kimseyi rahatsız etmeden köklü bir istanbul beyefendisi olduğunu da gösterirdi. duğunu da gösterirdi. Son kitapları 1975'te "Çiçekleri Yemeyin" vel978'de"Yalnızlık Paylaşılmaz" Bilgi Yayınevi'ndcn çıkar. Artık zıtlıkların, "var"la "yok"un, içle dışın şiirini söylemektedir. Zihinsel bütün birikimini yaşamının çelişkilerinden belki de akla karanın bileşimde ortaya serer. Şiirinin bu dönemdeki karanlığı, ilk anda anlaşılmazlığı da buradan ileri gelir: Krondor Efsanesinde muhteşem son... Coşkulu yaşamının çalkantısında dünya gezisine çıkar, ilk eşinden ayrılır, ikinci eşi ile evlenir. Bu sert dönüşümleri için belki de 1962'de yayımladığı kitabına "Yumıışaklıklar Değil"i ad olarak seçer. "Ben"den başlayarak dünya ve insanlarla bir hesaplaşma içine girer. "Bcn"den yola çıkar, yinc "ben"e döner. Varoluşunu sorguladığı bu süreçte "aldanma" temcldir yine de: C4N Bir Türkü Söylediler, duydunuz mu.. Bir kuşu vurdular, gördünüz mü.. Böyle neden susuyonunuz böyle.. Güzelliğiniz çoğaltyor, öldünüz tnü.. Oscar Wilde'dan "Reading Zindaru Baladı"nı 1967'dc çevirerek yayımlar. Kitabın arka kapağında onun titizliğinin izlerine rastlarız: " (...) Reading Zindanı Baladı'nın 645 (109 altılık) tııtan tamamı, Türkçeye şiir olarak aslındaki değerinin eşitliğinde aktarılmıştır. " NASILSIN' Sanat Basımevi'deki son kitabı "Nasılsın"dır. 197ü'te işte bu son kitabıyla matbaasının kapısına kilit vurur. "Nasılsın" da özdeyişten şiire geçmişten, şiire yeni bir soluk kazandırmanın çabasını gösterir. Daha keskin ve daha öfkeli bir scsi vardır artık şiirinin artık: BIÇAK Ben bir bıçakdım, Hep kesttm. Ama başkalarına Hep başkalarına. Basimevi'nin kapanışının ardından Bebek'te açtığı içkievi (Bibliobar Şimdi) dönemin entelektiiellerinin buluşma yeri olur. Onun kendine özgü kişiliği yansır buraya da. Jak Dclcon bu içkievini şöyle dile getirir: " (...) Özdemir Asal'ın Bebek'teki yerine 'içmeye, müzik dinlemeye, şiir konuşmaya' giderdik. Şimdi ycrinde yeller esen bu 'odacık' ağaç duvarlı sıcak bir yüreği andırırdı. Doğru ya, Özdemir'in o eşsiz barı hep taze budanmış çam ve yaşlı şarap tüterdi (...) Yalnız gittiğim bir akşam (O yaşlarda yalnız akşamlar çok olur, akşam erken diişcr ve bir tiirlü bitmek bilmcz, ne kadar sağlam olursan ol/ en 'şişkin' kas yüreğindir, patladı patlayacak) Özdemir kulağıma eğilip tam orta yerdeki kül rengi saati gösterdi: 'Sayılardan korkuyorum! 'Gerçekten de akreple yelkovan dışında zamanı gösteren tek bir iz yoktu saatin üstünde, çok şaşırmıştım; oysa Özdemir Asai tam bir 'zamantanımaz'dı, nereden bileceksin ki o yıllarda?" (4) Farklıydı! Her zaman, her yerde farklıydı! Bakışı, yürüyüşii, durıışu, düşünüşü onun özgür ve bohem kişiliğinin ipuçlarını ele verirdi. (lönlünce yaşar, istcdiğince çalışır, keytince yer içerkcn kimseye zarar vcrmeden, kimseyi rahatsız etmedcn köklii bir Istanbııl beycfendisi olC U M H U R İ Y E T K İ T A P ÖZDEŞtM Ah ben hep duyguyla aktl Kapılartnı bunca yıl Zorladt. Bir düş gerçeği Topladım gerçek düşümde Savaştı bu huyla aktl, Hep kafamda ve gönlümde. (...) Dilimize pelesenk ettiğimiz "Yalnızlık Paylaşılmaz"da gerek biçim gerekse öz açısından yalnız insanın dramını anlatmaya çabalar: YALNIZLIĞA ÖVGÜ Mutluluğun gözü kördür, Yalnızlık sağtr. Ondandır birı lökezleyerek yürür, Öhürü uykumnda bile bag'ırır. () Yirminci yüzyılda mutluluğun nereden ve nasıl geleceğini bulamamış olanlar için şairin şu sözlcri düşündürücü olabilir: "Diyelim ki muduluk gökteki ay'dır. Varılmadıkça mutluluk motifli ay edebiyatı akla gelmeli burada. Şimdi varıldı. Ve ay edebiyatı mutluluktan yana düştii. üemek ki mutluluğu başka birşcy ya da başka, öte bir yer sanmak onu, o şeyin ya da yerin, o ötenin kaderine bağlamakta. Mutluluk gelen bir şey midir, yoksa giden bir şey mir> Nasreddin Hoca misali ona yok diyeccğim ama dilim varmıyor. " (5) SON ŞİİR... 1981 yılının 28 Ocak'ında 57 yaşında geçirdiği bir akciğer rahatsızlığı sonunda aramızdan ayrılır. En son şiirini hastanede bir röntgen kâğıdının köşesine iliştirir: "Hastanede Veya Haptshanede Hayatını yazma. Sonunu bir merak eden Çtkabilir. Hastanede her gece insan Birkaç yaşam yitirebilir Ya da yaşayabilir. Hapishanede ise her sabah." Bugiin yaşamış olsaydı 80 yaşında olacaktı. Batı'daki "aforizma" örneklcrinin bizdeki karşılığını oluşturmuş olduğunu düşündüğümüz şair; Batı şiirinin olanaklarını kimi kez gelenekscl şiir biçimleriyle de bütünleştirerek kendine özgü bir dil kurgusuyla unutulmaz dizeler halinde bize sunar. Onu her yeni okuyuşumuzda taşıdığı bu felsefi derinliği algılarız. Zamanın şaşmaz kantarı onun hak ettiği değeri verecektir. Hoş geldin Özdemir Asaf... • DAkbal, Oktay, ŞairlereÖlüm Yok,Özgiir Yayınlarıjst 1994 2) Âkbal, Oktay, "Özdemir Asaf'la Geçen Zaman" Gösteri, Marl 19X1 3) Kaptana, Melda, Ben Bir Bizans Bahçesmde Büyüdüm, YKYj.st. 20011215 4) Dclcon, }ak, IstanbulBarları,Meyhane Üzrc Ruznamc.Bodrum Barları,Cep KıtıiplarıYayınları,t\t 19H9 5) Asaf, Özdcnıtr, "Hep Bir Bugiin Birdcn Çok Yarın Vardır" Varlıb, Marl 1991 730 "Unutulmuş Diyarlar'ın Yaratıcısından İthaki'ye yolculuk sürüyor... ithak SAYFA 17 SAYI