05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

AT CAPAN yok tek bir ifade bile. Cesaret, Bir Masal Bir çocuk varmış duymuş başka bir çocuktan ölünnüşsün yüz kere mastürbasyon yaparsan. Afallamış çocuk; hız kesmiş ister istemez ve başlamış hesap tutmaya. Varana dek seksene yine de, pek kafasına takmamış. Nasıl olsa daha çok zamanı varmış. Ozel kutlamalara ayırmış sonraki onsekizini, otellerdeki balo salonları gibi. Doksandokuzuncu kendiliğinden oluvermiş. Haltalar geçmiş aradan. Ne yapsın çocuk hastir ya demiş ölmeye değmez mi bu uğurda, skoru yanm saat sonra doksandokuzdan yüzbeşe çıkarmış. Jamesvari Ilişkileri tartışmakJa sınırlıydı Bir ilişkileri olup olmadığını. Israrla seni ayartmaya çalışan bir ses, kimsenin olmavan. Kimine göre lngiliz, kimine göre de Amcrikan şiirinin günümüzdeki en önemli şairlcrinden biri sayılan Gunn, 1929 yıJında lngiltere'de doğdu. Cambridgc, Triinity College'da Ingiliz Edebiyatı öğrenimi gördü. Tcd Hughes ile birlikte, henüz öğrenciyken ünlenmeye başladı. 1954'ten bu yana San Francisco'da yaşayan Gunn, geleneksel şiir formlarına bağlı bir şair olmasına karşın, şiirlerinde sokak kültürü ve eşcinsellik gibi güncel temaları da başarıyla işledi. 1992'de Geceleri Terleyen Adam lutabıyla Forward Şiir Ödülü'nü, 1993'te Toplu Şiirler kitabıyla Amerika'da "dahiler ödülü" olarak adfandırılan MacArthur Bursu'nu kazandı. Gunn, Berkley'de her yıl bir sömestre ders vermektedir. Ölüm Döşeğindeki Ishenvood'a ülabilir, Christopher, sen Santa Monica'da Yaprakların üşüştüğü evinde yataga uzanmış beklerken Bir ses duyabilirsin dışardan, kesik kesik, sanki Kaldığı yerden devam edcn, herhangi birinin scsi, Sonbaharın geç geldiği, Elli yıl öncesinın Berun'indenIzbe caddelerde, binalann bir kaya parçası gibi Dökülen kirli dış cepheleri altında durup, kızlara Islık çalardı delikanlılar, sen de o dış cephclerin ardında Bir kira odasında, kulak kabartır, Belki de içlerinden birinin sana Islık çaldığını düşünürdün, Duygusallığı bir yana bırakıp eklerdin sonra 'Bana degildir muhtemelen.' Şimdi daha da dikkatle kulağını dışarı vermişkcn, Neden olmasın, bir ıslık duyabilirsin, Tek bir ıshk, kanyondan gelen, Kanyonun pul pul dökülen aîtınından, palmiye ağaçlarından, Dışarıya, dışarıya çık Dışarı soğuğa çık. Israrla seni ayartmaya çalışan bir ses, kimsenin olmayan. Noelhuftası, 1985 Gel de üzülme şimdi Kırıldı doğuştan benim olan kalkan Zihnim büzüldü, aceleci, Etim büzüldü, halsiz perişan. Yatağı değiştirmem gerekirken, Ne yapıyorum ben Doğrulmuş yatağın ortasında Kendi gövdeme sarılıyorum tçime işleyecek acılar karşısında Onu bir kalkan gibi korumak istiyorum. Sanki cllerim vetcrmiş gibi Durdurmaya koca bir seli. Thom Gunn/ Şiirler/ Çeviren: Necmi Zekâ Bir Fotoğraf Makinesinin Şarkısı Robert Mapplethorpe için Bir yaşamdandır her cümle kestiğim bıcağım ufaktır öyküden bir dilim Kestiğim her parçada görünür bir tek kışi giyinik ya da anadan doğma genç, vücudu dipdiri Bak şu parçalara burda yiyor burda ağlıyor bak şurda nasıl da duruyor nasıl da ölüyor görünce bu parçalan nerifin teki ' ;örüp tutmadığını '''**" liçbirinin birbirini ister zarflarla tamamlamak fiilleri Ne de olsa her parça fazlasıyla rahatsız edici Üzerlerine konuşmayı ister hem de görmeyi konuşmayı ister ı kahramanlar gibi başlar bir bakışı yorumlamaya gözlerin tam içinde bir zafer var burda birlikte bir şaşırtma ögesiyle Bense kesip bu cümlcyi bakarım yine korkaklık sıkıcılık acı gibi bir şey olmasın içinde Bul aradığın şeyi karşılaş korktuğunla ama emin ol ki hiçbir şey yok burda Göz derler bana yaşamı kesen ister ayakta dur ister yatakta bıçağım ben SAYFA 23 •> . •' , İfade Haftalardır şiirlerini okuyorum benden gençlerin. Anneleri onlan anlamıyor, nefret ediyorlar içkiciliğiylc ünlü babalarından. Ayrılıklardan, tımarhanelerden, intihar girişimlerinden söz ediyorlar kara bir alayla, ama hiçbiri birinci elden yaşanmış değil. Çok şairane şiirleri. Sanat Müzesi'ne gidiyorum, bir şcy arıyorum sanki ne olduğunu bilmeden. Anlıyorum varınca önüne, onu aradıöımı, ilk kez gorsem de. Bu bir 'erken dönem ttalyan mihrap önü resmi'. Ana hatlarıyla çizilmiş bir Meryenı, kırmızı yay gibi dudakları garip bir biçinıde modcrn, ve kucağında oyuncak bebek boyutlannda bir çocuk. Yetişkin birinin görmüş geçirmiş yüzü çocııkta, pürüzsüz bebek alnına dıişmüş, biraz irice bir tutam bukle. Meryem ise oturaklı, neredeyse simetrik. Çocuk ne sallanıyor, nc de tamamen hareketsiz. Seyretmek insanı ferahlatıyor, bir bardak su gibi çok fazla doğum günıi pastası yedikten sonra içilen. Oturuşları sağlam, dışarı doğru bakıyor anneyle çocuk, gözleri birbiriyle uyumlu ve o çift gözde '' ". . "'' •• " ,, Geceleri Terleyen Adam Uyandıın bir ürpcrme ve üşiimeylc, Sıcak düşler zengıniydim bcn aslında, Şimdi yanış yapış bir çarsar ve terle, Yetinmekteyim o düşlerden kalanlarla. Etim bir kalkandı korurdu kendini: Yaralarını kendi iyileştirirdi. Güvcninı taıııdı ona, Biiyüdüm keşfedcrek govdemi, Çokça sevmiş olsam da Insanı güçlii kılan tehlikeleri, Örneğin derime her saldırıda Açılırdı önümde mııcizelerle dolu bir dünya. CUMHURİYET KİTAP SAYI 489 A
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear