05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

VAT CAPAN yaylanan bir ipin üzcrindc gcçirdi. Düşmesini dört gözle bekleyenler olduğunu bilnıek onun yükseklerde kalmasını sağladı, istekli, \ Günümüz Ispanyol şairlerinden Jesus Munarriz 1941'de San Sebastian'da doğdu. Madrid Ünivcrsitcsi'nde Alman Edebiyatı okudu. Almanca'dan ve öbür öncmli Batı dillerinden çeviriler yaptı. Hölderlin'e duyduğu büyük hayranlık yüzünden kurduöu yayınevine Hiperion adını verdi. 22 25 Kasım 1999 tarıhlerinde Divan Şiiri Çeviri Derneği'nin davetlisi olarak Istanbul'a gelen Munarriz, Yapı Krcdi Kültür Sanat ve Yayıncılık'ın desteğiyle gerçekleşen Şiir Çeviri Semineri'ne katıldı. Burada okuyacağınız şiirlerin çevirmenleri Memet Baydur, Hüseyin Baş ve Cevat Çapan. öliiü 'Kiminin ölçiisü kolay alınır, kimîninki zor/ O da yazarlarla oynamakta öyle uzmanlaştı. Yargıçların aklını ustaca karıştırdı savunulmayacakları savunup utanç verici beraatlar sağlauı. Yasalar vc adalet ama suçun ayaklan altında. Jesüs Munarriz/ Şiirler/ Kolektif Çeviri ve dengeli. Koca Mutlu mu, mutlu de^ildi, ama ic,ti mi unutuyordu. Ve mutsuzluğu paylaştığı kişiyi dövecek gücü yeniden buluyordu. Derler ya buna çocuklar için katlanıyordubir de bildiği tek meslek ofan evliliği için. Sille tokat arasında çocuklar hiçbir şeyin olması gerektigi gibi olmayacağım anlamışlardı. Kadın ölesiye yedigi bir dayaktan sonra canına tak etti ve tek çıkış yolu olarak gitti boşanma davası açtı. Adam yargıcın kararını beklemeden çocuklarla annelerini boğazladı ve kendi bileğini kesti, ama ölmedi. x I Bir Söz Cambazına Tercemei hal mi, yaşamöyküsü mü diyc soruyorsun bana kendi argonla bıınlar hayatında iz bırakan hayatların kaleminden ara sıra çıkan portreleri mi? Cordü&ün sadece elverişli söz sanatları Bir ayakkabı gıbi ayaga oturan, Ucu sivri ya da küt olmuş hiç önemi yok Yeter ki ayağa uysun, sıkmasın. Sözun kısası birtakım doğaçlama kaıulamalar, yalnızca manzara değil aynı zamanda bclli belirsiz ölüdogalar. Görüyorsıın işte, bir numara yok. Sen bunun dik âlâsını bilirsin övunmcye kalkma, canını, övünmeye kalkma. Ozel Olçüler •• • • , Sihİrbaz Almış karşısına vatandasjarını numarasına basjıyor sihırbaz hılelerine gııvcnıyor, inansınlar diye yaptığma onun işiymiş gıbı yön vermek gerçcgin akışına. îşi gücü hokkabazlık laflan abrakadabra ycter ki şapkadan tavşanı çıkarsın uyuyan güvercini uçursun avucundan. înanıp alkışjıyorlar. Yürü diyorsa yürüyor dağlar ve hileyı yutuyorlar. Olçülmesi güç düijünsel bir boyıı vardı, kısa boylu bir dev de olabilirdi uzun boylu bir cüce de, ama ne olursa olsun sıradan dcğildi Alışılmış yeteneklerin ölçülerine sıgmazdı. Bıı onıı şaşırtır, canını sıkardı. Kiminin ölçüsü kolay alınır, kiminınki zor. Ama Nuh deyip peygamber demeyenin ölçüsu hiçbir zaman alınmaz. Mahallenin kadınları pankartlarla sokaklara döküliip adalet istediler; yargıcın biri de ailesini öldürdiiğü gerekçesiyle adamı kinı bilir kaç yıla mahkum etti. Adam bir s>üre yattıktan sonra çıktı ve zamanla bir fırsatını bulup yeniden evlendi. Çünkü onun için de tek çıkış yolu evlilikti. (^evırmen Birinci keman saaderce, günlerce, haitalarca bir notanın onunde tek başına hayatı parlak bir biçımde sanata dönüştüren maestro'nun •• işaretlerinin gizini nasıl çözer ve deneyerek, provalarla, düzelterek, başka anlatım yolları arayarak, kavrayıp özümseyerek, bir ba^kasının yapıtını yorumlayarak ritminı ve titrejjimini özgün ezgıye dönüştürerek günü gelip de halkın beğenisine sunduğunda inançlı bir önseziyle parmakları, yayı ve bilgeliğiyle ' ' tp Cambazı Bütün ömrünü Mahkum Yaşayacagı kadar ya^adı Kalan günleri için kimse bir şcy veremez ona, kcndisi bılc. Kalsa kalsa geriye posası kalır insanın, ;• perdeli gozlerınde boyun ejime, bc/ginlik altlırma/iık. Sonıında da bir korku. Mahkumlar yalnızca zindanda bulunmaz şu parkta güneşlenen ıhtıyar iyin de olum koridorudur oturduğu sıra. kâğıt üzerinde uyuyan ve bckleyen gerçekleri ve güzellikleri yayıp zenginleştiren titreten, cnalandırıp çoğaltan ve koruyan çalgısıyla yiten bestecinin dinledi^ini nasıl bilirsegerçekte dinleyen kendısidirve kendi duygularını dinleyicilerde nasıl canlandınrsa, çevirmen de işte onu yapar uzaksesleri kendi sesiyle yakınlaştırarak. ,. •• . Leke Yaptığı karalamaların o/gürleştiren gücüne scvdalanıp akademiye nanik yaptı ' . Avukat Boğa güreşçisi nasıl öğrenirse boğayı kandırmayı, kıisap ıla nasıl bılırsc ^alulanıannı kesnıck iı,in l g nereye saplayacağını, SAYFA 18 Çocuklardan delilerden kafayı takmıslardan alaylı ressamlaıdan ^ok şey öğrendi Jesus Munarriz CUMHURİYET KİTAP SAYI 514
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear