05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Mahler nercemnin nesinde Kendisini iyi tanıyan bir Schoenberg'e göre Gustav Mahler bir azizdi, bir yarı tanriydı. Kendisini daha az tanıyanlar hırslı bir oportünist olduğiınu, Viyana Filarmoni'nin başına geçebilmek için Sinagog'dan çıkıp Protestan kilisesine kapağı attığını savlarlar. Kendisini çok daha iyi tanıması gereken eşi Alma Mahler'e göre ise Gustav hasta ruhlu, karanlık düşünceli, kompleksli bir zavallıdır. Tüm bu değişik Mahlcr'den hangtsi doğrusudur? Carr, tam yirmi yıl Alma'nın sır gibi sakladığı (belki de bir bölümünü yok ettiği) dokümanlar da danil pek çok yazılı kaynağa ulaşarak, Mahler'in yaşadığı ve bulunduğu dünyadaki tüm mekânları dolaşarak bu sırrı daha içinden çözmeye çalıştı.Hazırladığı bu kitapla Mahler gerçeğini gözler önüne seriyor. ERHAN KARAESMEN lijjkilerle dolu vc dikkatli bakılınca inaiHİırıcı olmayan bu anekdotlar Bayan Alma'nın kadınsı etkileyiciliği dolayısıyla itibar görmüştür. Visconti ve Ken Russel'in (ilnıleıinde çizilen Mahler portresi de, Alma'nın betimlediöi hastalıklı, bunalıınlı, karanlık insan tipolojisine yak^ laşmıştır. Âyrıea, epcyce yaygın bir Mahler literatürii de yine Alma'nın diimen suyurıda kalarak büyük ölçüde bunahmlı bir kişiliği tasvir etmiştir. Gerçek Mah ler (The Real Mahler) çok sayıda yazılı dokümanından hareketle Alma'nın Mahler tasvirinin pek de insancd olmayan bir taraflılıkla sergilenişindeki yanlışlıkları ortaya koyarkvn, okuyucııyu gerçek büyük adam Gustav'a dana yak laştırmak için va/ılmıştır. Yazar lonathan Carr, klasik bir müzikolog ya da mii/ik yazarı olmanın çok ötcsinde uluslararası intellegentsia'da olağanüstü savgınlığa sahip bir aydınıız mandır. Ingifiz kökenlidir. Aneak kıta Avrııpası'nın çeşitli ülkclcrinde (son yirmi küsur yıldır da Almanya'da) yaşjamı^tır. Dünya ekonomi politikasındaki deği şikliklcr üzerine çeijitli dillere çevrilip çok keıe basılmı^ üç kitabı da dahil epeyce bir yayının sahibidir. Çesjitli iiniversitelerde ve araştırma kurumlarında konFerans verir, seminer düzenler. Za man zaman yüıüttügü uluslararası gazetccilik mcslcğinde dc büyük üne sahiptir. Rastlantılarla, bu satırlarırı yazarının da yakın kişisel dosrudur. Ama kendi sinden burada takdirkâr bir dille uzıınea söz edilmesiııin ana sebebi, Jonathan C.arr'ın dcrin bir Türk ve Tiırkiye dostu nluşııdıır. Uluslararası platformlardaki prestijıni RumMrmeniKürt ve Kıbrıs kıskaçlarıyla sarılı 1 ürkiye'nin derdini ve haklılığım anlatmak üzere kullanagel Jonathan Carr'dan "The Real Mahler" Bir îürk ve Tiırkiye dostu G eçtigimiz aylarda lngiltere, ABD vc Almanya'da Ingilizce ve Alnıanca basımlaıı piyasaya sürülcn vc Ingiltere'dc kisa zamanda ikinci baskısı hazırlanmakta olan bir kitan dünyada yılın ınüzik literatürii olarak al kısjanıyor: lonathatı Carr'ın "The Real Mahler"i. Ncw York'ta, Londra'da, rrankfurt'taki ünlii yayın organlarında hakkında övücü ya/ılar cıkıyor. Sadece bu yönüyle bakıldı^ında biraz medyatik gibi gözükcn, ama asıl öneıni özgünlügiinue vc alışılmıs, mii/ik literatürii ka lıplarını zoılayıs,ından kaynaklanan bu yapıtı kısaca tanıtmakta yarar görüyo rum. Ankaıa ve Istanbuldaki bazı ciddi kitabevlerinin vitrinlerini yakında süslc vccegi de bilindiğinden meraklı ve ilgili kesimlerin dikkatine şu günlerde sunulması diişiıniilmiiştür. Yazar yapıtm ()nsöz ve Giıis, bölümle rinde şu saptamalarr yapıyor: "Kendisini iyi tanıyan bir Schoenberg'e göre Gıısrav Mahler bir azizdi, bir yarı tanrıydı. Kendisini daha a/, lamyanlar hırslı bir oportünist olduğunu, Viyana l'ilarmo ni'nin başına geçebilmek için Sinagog'dan çıkıp Protestan kilisesine kapağı atlığını savlarlar. Kendisini çok daha iyi tanıması gereken esj Alma Mahler'e göre ise Gıısrav hasta ruhlu, karanlık düşünceli, kompleksli bir zavallıdıı. ()y sa Alma önccsi ılöneminden Mahler'i bilen Viyana buıjuvazisi için ise, o rahat, sakacı, vakışıklı, gayet sağlıklı ve hatta halilçe kadııı avcısı bir lıayat insanıdır. Tüm bu dcğişik Mahler'den hangisi doğrusudur? Gcnç ölen Custav'a karşın çok uzuıı yaşayan Alma "Mahler söylencelori'nin ısrarla tek kaynagı olmayı iste mi^tır. Yazılı kayııaklaıa ılavalı araijtırma yapmak istevenlere hiç yardımcı olmamıştır. Meraklıları sözlii aktarılmt; anek dotlarla geçisjtirmi.'jtir. ()lguların niteliği bakımından ve tarihyer ayrıntısında çe E$l Alma Mahler'e göre Gustav hasta ruhlu, karanlık düşünceli. kompleksli bir zavallıydı. Ntahtar söytencBtari mistir. Gelelim Müzik Adamı Carr'a ve Mah ler'le ilgili yenilikçi bulgulanna. Biz, otuz altı yıl önce Jonathan ile ilk kez birlikte Mahler scnfonilcri dinlcyişimizin arkasından geceyarısı söyleşilcrimizde, sadece bir musiki eümlesinde ve hatta bazen sadece altı yedi arelışık seste, insanı bu denli derinliftc çckebilen bu müziğin sırrını coşkuyla tartışırdık. Ben bu sırrı hâlâ rözebilmiş degilim. C]arr tam virıııi yıl Alma nııı sır gibi sakladı^ı (belki de bir bölümünü yok ettiöi) dokümanlar da dahil pek çok yazılı kaynağa ulaşarak, Mahler'in yaşadığı ve bulun du£u dünyadaki tüm mekânları dolaşarak bu sırrı daha içinden çözmeye çalış tı. Olağanüstü müzik bilgisi, musiki duvumsama yeteııeği, efsanevi üstüıı belle öi (hem ses bellegi, hem dc hcr şcy bellegi) ile tutkulu aydın, titiz araştırmaeı nitcliklcri birlikte bu olaganüstü yapıtı hazırladı. Normalde bin sayfaya yaygınlaşabilecek bir metni üç yüz sayfada yoğunlaştırdı. Ancak, bu yogunlaşma okuyucıı için bir güçlük yaratmıyor. Aksine, fazlahkla rından arındırılması ve biyografik çizginin en öz unsuılarına indirgenmiş haliyIc, metin, Mahler ile ilgili önceden pek okunmamış ve yetcrince ön bilgiye sahip olmayan okııyueuyu önemli nirengiler arasında kala kariijtırmadan dola^tırarak aydınlatıyor. "Yaz tatillerinde değisiklik olsun diye uzun senloniler dc bestcleyen bir ünlii orkestra şefi" statüsüyle değer lendirilmesinden "son yüzyılın ve belki de tüm zamanların en büyük bestecile rinden biri" olduöuna müzik dünyasının karar verişine kadar geçen evreleıin anlamlı bir özeti de veriliyor. Mahler'in sentonik eserlerinde insan sesi kullanışındaki özgünlük tartışılıyor. Bu arada, sadece Alma'nın yanlı koşullandırışıyla oluşmuş bir kuşkudan kaynaklanarak degil, anıa o benzcrsiz derinlikteki nıüziginc ycr yer serpiştirilmiş sarsıcı "öliim" temalarıyla da bir "karanlık ruhluluk sergilemesi" yapılıp yapılmadığı da tartışılıyor. Aslında, ölüm duygusu özcllikle çok sevdiği kızı Pııtzi (Maria Annal'nin beş, yaşındayken ölüvermesinden sonra Mahler'de bir saplantıya döniişmüşe benziyor. Mahler'in son bestelerinden ve tüm zamanların en büyük senfonik yapıtlarıntlan biri olan "Das Lied Von Der Erde" (Yerkürenin Türküsül'yi din lcrkcn insanı çok derindcn ve sarsıcı bir duygusallık kuşatır. Bu özel konum, lJetzi'nin öliimii sonrasında, bestecinin "yaşamsonsuzluk vc ölüm " hcsaplaijmasındaki son söylemelerinin iirünüdür. Gerçckte, çok çocuklu ve fakir bir taşralı Yahudi ailesinin evladı olarak, Gustav küçük yaşlarından itibaren aile çevresinde kardeşlcrinin ve diğer yakınlannın ölümleriylc sarsılagelmişti. Olümıın amansızlığı muhtemelcn gizli bir rııhsal dürtii olarak onu parlak, şöhretli Viyana günleri ve uluslararası kariyeri boyunea da izlemişti. tnsan sesini orkesrranın arasına bir dramatik gerginlik unsuru olarak sokuşıı da hep ölüm ve sonsuzluk düşüncelerini müzik dilindc çaörı^tırma unsuru olmuştur. Gençlik senronilerinde dahi bu nun ömeklerine rastlanır. Ama, özcllikle olgunluk yapıtları 6. Senfoni ve Das Kinder Totenlieder (Çocııklarm Oliım !jarkıları)'dan itibaren ürpertili ve üıper tici bir sonsıızlııkla hcsaplaşma döncmine girdigini biliyoruz. (larr'ın kitabında bu evrcler vc karmaşık dııygııların yogunluk kazanması süreci hem belimleme olarak hem de sebeplerinin kaynak lara dayalı çözümlcmcleriyle birlikte çok ustaca anlatılıyor. Yazının başında Mah lcr'i özcl yakından tanımayan müzikscverlerin de zcvkine varabilcceği ve özc indirgcnmiş ıloğrıı ve güzel olgııları ö^*renebileceği bir yapıt oluşundan söz etmiştik. Ancak, şunu da eklemek gereker ki, Mahler ile ilgili önccdcn bazı özcl bilgilere sahip, müziğini kısmcn bilen ve en azından bir Mahler biyogralisi okumıış daha ileri müzikseverlerin C.arr'ın kitahından alabilecekleri zevk çok daha derin olaeaktır. (*) Gustav Mahler müziginin karma^ık ölüm dııygııları ile bağlantıları bir yana ses ile akıl ve gönül ilctişiminin benzer siz kııdrette ve aynı zamanıla yalınlıkta bir anlatıma sahip oldugu günümüztle tüm müzik çevrelerince kabııl edilmiij durumdadır. IS60 ile 1911 arasına sığmi!j yarım yüzyıliık yaşamında Mahleı atlı büytik orkcsrra ve opera şcli olarak kulaklarda çınlamı^tı. Avrııpa'nın lıe men büyük operalarında ve ıv.clliklc Vi yana Operası ve Filarmoni Orkesiıa sı'nın başında sürdiirdüğü olağanüstü ' SAYFA 9 ÖMim ve sonsuduk CUMHURİYET KİTAP SAY1 443
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear