05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Tiirkive Sendikacılık Ansiklonedisi Kapak konusunun devamı. Türkiye Işçi Sınıfı broşürcüğüne, Kemal Sülker'in arşivciliğinin ürünü olan kaynak eserlere kalıyordu. Bizim kuşak araştırma aJanına girdiğinde, ben bu konuya merak sardım. 1969'da doktora tezi olarak "Türkiye Işçi Sınıfı Tarihi, Doğuşu vc Yapısı"nı yazdım. Konıısu itibariyle münasip görülmediğinden doktoram reddedildi. Uzun maccra. Nitckim bu yüzden üniversiteden de aynlmak zorunda kaldım... Bugünkü gözümle baktığımda çok cksiklcri olan Dİr araştırmaydı. Ancak alanın yoksulluğuna bakın ki benim bu eksikli çalışmamdan verilen dipnotlan bile neredeyse Erişçi ve Sülker'e yakiaştı. Benden biraz daha genç kuşaktan ise Şehmuz Güzel.Yıldırım Koç gibi araştırmacılar işe belgeler yönünoen yakJaştılar. Bu çalışmayı yaparken de halen üniversitelerde araştırma görevlisi olan genç ama çok değerli araştırmacılarla tanıştım. Şimdi umudumuz onlarda... Kısaca kaynak hem çok, hem yoktu. îlk elden kaynaklara, arşivlere ınmek gerekiyordu ve güçlüklerimiz işte orada başladı. Ansıklopcdinin zamanlamasıyla ılgıli bır soru sıze Türkiye'de, hatta dünyada sendıkal hareketin bır gerıleme süreci içınde olduğu söyleniyor Hatta kimilerinc göre tendıkal hareket bıttı. Bu koşullarda Sendikacılık Ansiklopedisi çıkartyorsunuz. Ntye? Sendikal hareketin 19. yy'dan miras kalmış biçim, yöntem ve anlamıyla bir bitişe doğru gittiği düşünccsine ben de katılıyorum. Teknoloiinin gunümüzdeki gelişme aşamasında, 19. yy sonunun 20. yy'ın ilk yarısının işçisinin vapı ve ihtiyaçlarına göre biçimlenmiş bir örgütlenme tarz ve anlayışı artık olanaksız. Herşey bir yana, Marksizme de tümden aykırı bir durum bu. Bunu, "eski sendikacılık bitti" görüşüne Marksizm adına karşı çıkacaklar için söylüyorum. Sınıflar yok olmadı, ama değişti; işçi yok olmadı ama değişti; patron da öyle. lste Sendikacılık Ansiklopedisi tam da bu nedenle şimdi, hemen şimdi gcrekiyor. Geçmişte ne oldu, nasıl örgütler kuruldu, bu örgütleri kimler yönetti, işçiler ne gibi tepkiler verdiler, yanlışlardoğrular nc oldu ve güniimüzde*" Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı'ndan bir ilk... ki durum nedir? Bunlar bilinmeden, bunlar üzerine ayrıntılı araştırmalar yapılmadan geleceğe yönelmek mümkün değil. Hababam işi bir şeyler yapar, yok olanı varmış gıbı gösterir, günü geçirirsiniz ama, ileriye doğru sağlam adım atamazsınız. Pek çok sendikacı durumun /.aten farkında. Çıkış yolu, ycnıyi, gclişmelere uygun yeni yapılanmaları kurabilmenin yolu, kalıpçı düşüncelerden vazgeçip özü koruyabilmekte... Anuklopedımn hazırlıh a^amasında resmi helgelerden ve kaynaklardan yararlanma olanag'ı buldunuz rnıu Nastl ulaştınız bu kaynaklara? Konumuzla ilgili temel kaynaklar Içişleri Bakanlığı Sendikalar Bürosu'nun arşivlerindedir aslında. Tam olarak oradadır... Bu kaynağı çok zorladık. Kültür Bakanlığı, 1995 başında resmi yazıyla, Içişleri Bakanlığı'ndan Sendikalar Arşivi'nde "gizli olmayan" bilgiler üzerinde araştırma izni istedi. Yazılı olarak ve "dosyalarımızda kişilere ait özel bilgiler ue yeralmaktadır" denilerek bu rica reddedildi. Sonra bir mucize oldu. Dönemin Çalışma Gcnel Müdürü tsmail Bayar, biIimsel çalışmanın önemini çok iyi biliyordu. Çalısma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın bir deposunda bazı dosyalar bulunduğunu hatırladı. Karanlık, tozlıı bir depoya veya garaja girdiğimizde, res>mi otomobil ve ambulansların arkasındaki bır odada eski sendikaların dosyalarını bıılduk. Burada çalışma olanağımız oldu ve diyebilirim ki YA HEP BERABER.YA HIÇ Türkiye Sendikacılık Ansiklopedisi ancak bu olanakla gerçekten değerli, yani ilk kaynaklara inebilen bir yapıt olabildi. Pekı bazırlık aşamasında wndikaların tutumları nasıl oldıu Destek mı, köstek mı, umursamazlık mı? Işçi konfederasyonları başlangıçta konuuan haberdar olmuş ve onay vermişlerdi. Daha sonra maalesef, iş onlar açısından soğudu. Birkaç sendika hariç bizim için son derece önemli olan, bir çeşit mali destek olarak önem taşıyan önalım'a yanaşmadılar. Kimi scndikalardaki bilinçli, uyanık sendikacı ve uzmanlann bir bölüınünden önemli bilgi ve belge desteği aldık. Ama arkadaşlarımızın çalışma yapmak, örneğin o sendikanın dergilerinin eski sayılarını karı^tırmak için gittikleri sendikalardan kovuldukları da oldu. Gerçeği söylemek» gerekirse, genelde ilgisizlik hakimdi diyebilirim. tlk cilt çıktıktan sonra durum biraz, ama sadccc biraz değijmeye başladı. Ûç altlık ansıklopedmtn birincı aldı cıktı Ikıncı ve ııçüncii cıltlerın de elt kulağında. Bu aşamada resmi kurumların ve özeüıkle sendtkaların tutumları nastl? îlk cilt daha yeni çıktı. Ansiklopediyi görenlerden bugüne kadar umduğumuzdan da olumlu tepkiler aldık. "Mucize" diyenler bile oldu. Ama, yine açık konuşayım, aslında başlıca ve ilk hedef olarak sendikalar için, sendikacılar için yapılan bu çalışmayı, onlara tanıtmak, önemini aniatmak için yine biz özcl çaba harcamak zorunda kalıyoruz. Ancak, dediğim gibi, olay daha pek yeni. Ben umutluyum... Sendıkal hareketle styasetin ilışkisi pek yoğundur Bu, ansıklopedıye nasıl yansıdı? Sanırım ansiklopedinin siyasal tavrı, bakışı; özellikle işveren kesimi ve ansiklopedide çalışanları, örneğin beni kafalarında bir kutuya oturtmuş olanlar açısından bir soru işaretiydi. Bizim' CUMHURİYET KİTAP SAYI 355 SAYFA 4
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear