Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ss Vıtrın mmmmmmmm lim olmayalım Halilim ateş açalım." Bodrum'un güniimüze ulaşan, dü^ünlerinde oynanan havalarının sözlerindcn bunlar anlaşıhyor. Atlresi, "tstanköyaltı" olarak vcrilen eski Bodrıım'a sıradışı bir süngercinin kılavuzluğunda olağanüstü bir gezi bu... Aşklar, sa vaşlar, kaçakçılıklar da bu gezinin dekorıınu oluijiu ruyor. ılı. ^a^adıkla buyuk >.ı|>ı lar kurulınaya başjayınca Sonçiçek ve ailesi başka bir yere taşınmak zorunda kalırlar. Hayvanların yaşama alanları azalır. Necati Cumalı'nm çocuklar için yazdığı bu romanda Sonçiçek'in doğa vc hayvan sevgisini sizler de duyumsayacaksınız ve Cumalı'yı bir kez daha ceksir Uçuran Bey PostanesiBir Devrin Mektuplu Dobra Dobra Tarihi ve Pinokyo'dan Bamya'ya Jeanne d'Arc'tan Şarlo'ya Çiller Nedir?/ Umıır Talu/ Mılltyct Yayınları/ 216 \ Umıır Talu, basınımızda, kendi kuşağının en ilgi çekici kalemlerinden biri. Onun köşe yazarı olarak ilgi çekiciliği kaleminin gücündcn, kültüründen, Türkçe'yi tüm kıvraklığıyla kullanma yeteneğinden ve yazılarındaki ironi tadından kaynaklanmaktadır. Böylesi bir donanımla kaleme aldığı güncel konulara ilişkin yazılarında Umıır Talu farkı açık seçik görülür. Bu niteliklcr onun yazılarını, güncel olanı uçuculuk boyutundan alıp kalıcı değerler katına yükseltir. Elimizdeki kitap, Türkiye'dc çok tanıdık, bildik bir ailenin, ekonomik ve siyasal yaşamımıza gölgesini düşüren etkinliklerini, o kendine has incelikli tefekoyuş, yöntcmiyle anlatmaktadır. Umıır Talu'nun kitabını sevcrek okuyacaksınız. Trendelenburg Pozisyonu/ Selçuk Erez/ Sel Yayıncılık/ 127 s Hayku, kısacak üç dizeden oluşan bir tür fapon şiiri. Kısa bir süre boyunca hoş bir izlenim yaratıyor. O kadar! Haykuları çağrıştıran kısa öyküler ya da höyküler kısa, orta boy ya da uzun ve çok uzun öykülerin niteliklerindcn bazılarını da içermelidirler ama bazı ek nitelikleri de bulunmalı. Höykü yaşamdan bir kesit yansıtmalı bize; belki fazla derine inip karakter tahlilleri yapamaz ama haykular gibi müziğin etkısinc benzer bir etki yaratabilir. Donalt |ustice "düz yazıda, daha çok şiir ile bağdaştırılan, belli bir cstetik tepkiye yolaçan pasajlar az olmamalıdır" der. tyi bir höyküde de bu nitelik ağır basmalıdır. Kitapta yer alan öyküler ve höyküler böyle düşüncn bir yazann öykiılcri ve höykülerı. Istanköyaltı Bodrum/ Sc/çuk lircz/ Ihlgt Yayıncvi/ 16S \ + 12 s. Albıim " tstanköyaltı Bodrum tki dükkân, bir furun..." Bodrum'u tanımlayan eski bir şiir böyle başlıyor. Bu dörtlükte, yüzyıl başındaki Bodrum, ne "Milas'a yakın" ne de "Muğla'ya bağlı" diye tanımlanıyor. O tarihte Bodrum'tlan Muğla'ya, Milas'a ancak bozıık yollardan patikalardan gcçilcrek varılabiliyor. Istanköy'e ise kayıkla daha kolay gidilip geliniyor. Eski Bodrum, karaya sırtını dönmüş, Ege'ye, Ege adalarına bakan bir kasaba: Gelcnekleri, kültürü, ekonomisi böyle şckillcnmiş. Süngercilik vc balıkçılıkla gcçiniyor, eksiğini kaçakçılıkla gidcriyor. Kaçakçılık horgörülen, ayıplanan bir gcçimyolu değil. "Gıdclinı Halilim Çökertmeye varaIımKolcular görürse I lalilim ncrclcre kaçalım? TesParis Salon Sergileri/ Dcnu Dtderot/ Çcvıroı. Kaya Özsezgin/ Yapı Krcdı Yayınları/ 231 s Aydınlanma çağının en önemli cserlerinden Ansiklopcdi'yi D'Alembcrt'le kaleme alan Didcrot, çağının fclscfc araştırmalarında yöntem olarak bcnimscnen Doğanın Yorumlanması Uzeinc adlı yapıtı da yazmıştır. Paris Salon Sergileri, bu ünlü düşünürün farklı bir alanda, sanat eleştirisi alanındaki eseridir. Sanat eleştirisinin öncüsü olarak da nitelendirilebilccek olan bu eser, 18. yüzyılda Paris'tc açılan ve bir gelenck niteliği de taşıyan salon sergilerinin 1759, 1761, 1763 yıllarında gerçekleştirilcnlerin bir değerlendirilmesidir. Özncl taraflarıyla günümüz sanat eleştirisi normlarından farklıJıklar içeren eser bu açıdan da önem taşımaktadır. Diderot'nun kaleminden bu "farklı" clcştirileri, orijinalinden Kaya Ozsezgin dilimize kazandırmış. 70 Sonrası MimarhkTartışmalar/ Derleyen C Abdı Cn'tzcr/ Mımarlar Dernefcı Yayınları/ 130 s. Mimarlar Demeği1927 Türkiye'nin en eski mimarlık örgütü. 1927 yılında kıırulan dernek 1950li yıllarda Mimarlar Odası yasasının çıkması ile birlikte işlevlcrinin çoğunu odaya bırakarak ctkinliğini daha sınırlı olarak sürdürmüştür. Özelliklc son yıllarda başta kentleşme ve mimarlık sorunları olmak üzcre sanat ve kültiir gündemlerini de kapsayacak biçimde çeşitli etkinliklcr düzenlemektedir. Mimarlar Derneği1927 1996 yılından başlayarak bir dizi yayın hazırlığı içine girmiştir. Ağırlıklı olarak dernektc düzenlenen toplantı ve tartışmaların yansıtılacağı bu yayın serisinin ilki elimizde. Mimarlar Derneği "mediatik" öncelikler ve popüler içerik kaygısı gözetmeksizin kültiir, sanat ve mimarlık alanlarındaki evrensel ve güncel tartışmaları Türkiye ortamına taşımayı hedefliyor bu yayınıyla. C. Abdi Güzer'in derlediği bu ilk kitapta mimarlık dışında çağdaş fclsefe, sosyoloji, sanat ve kültür tartışmalarında da altı çizilen bu sıcak kavram ve yaklaşunlar irdclenmekte. Mimar ya da mimarlıkla ilgileniyorsanız kaçırmaytn. Gözleri Bağlı AdamYağma/ Adnan Özyalçıncr/ Evrensel Kültür Kitaplıgı/ 1X4 s Adnan Ozyalçıner, "Gözleri Bağlı Adam" vc "Yağma" adlı kitaplarının birlikte yer aldığı elimizdeki kitabında bir döncmin tanıklığını yapıyor. Sürgünlerin, yargısız infazların, cmpcryalizmin baskısı nın, sömürünün o dönemdeki görünüşünü yansıtmakla yetinmiyor, olayları yalnızca öykülcndirmiyor, nedenlcrfni araştırıp irdeliyor. Böylece hem çağının tanığı, hem yargıcı oluyor. Ozyalçıner'in öykülcrinin kişilerini tanıyorıız, hepsi emeklerini, kol ya da kafa güçlerini satan insanlar... Oykiilerinin geçtiği mekânlar da yabancı dcğil bize: Büyük şehirlcrin arka sokakları, apartmanların zcmin katları ve alanlar, çarşılar, vapurlar... Yaşadığımız yerler. Onun, insanın vc duyguliirın mctaJaştırıJmasına karşı çıkan sesini de yadırgamıyoruz. Çünkü o, kimi zaman şiirselliği, kimi zaman acı bir alaycılığı, kimi zaman masalları seçiyor anlatacaklarına temel olarak. Yalın ve akıcı dili, toplum olaylarını ve yapısını hep öne alışı ile bireyin toplum olaylarmdaki payını, sorıımluluğunu gözdcn kaçırmayısıyla, bugün, yeniden okumamız gereken öyküler var kitapta. • CUMHURİYET KİTAP SAYI 355 Türkiye'nin Siyasi Hayatında Batılıiaşma Harekelleri/ Yarıl' /. l'unaya/ ArbıJ Yciyınları/ 2GH \ "Gerçekten bütiin devrim kanunlarında Doğu medenıyetindcn Batı mcdcniyetine geçiş kararınm kesin ifadcsi hakim olmuştur. Ve gene bu prcnsibin icabından olarak Batıdan geniş bir "resepsiyon" (Başka memleketin kanunlarını almak) harcketine geçilmiştir. Bu tutum bir müşahadeye de imkan vcrmiştir. tnkılâpçı kanunlaştırma hareketlcri yapılırken karştlaşılan engel teokratik teşkilât ve zihniyet olmuştur. Evvela bu tertip müesseseleri kaldırmak gerekmiştir. Cumhuriyet'in ilanıyla beraber teokratik kalıntıların tasfiyesine geçilmiştir, zira bunlar bazı müesseseler halinde Saltanatın ilgasına rağmen mevcuttular. Sırasıyla önce Hilafet kaldırılmıştır (3 Mart 1924). Bunu önemli bir olay takip etmiştir: ()ğretim vc eğitim ve adalct sistemlerinin tanzimat ikiliğinden kurtarılması. Hilafeti ilga eden kanun yanında Tcvhidi Tedrisat Kanunu bütün Medrcse vc Mektepleri doğrudan doğruya Maarif Vekâletinc bağlamıştır. Maarif Vekâleti'nin 1925 yılı bütçesine mcdrcseler için tahsisat konmamış vc bu müesseseler tarihe kanşmıştır." diyor Tank Zafer Tunaya. HUIHI AKTUH Gidenler DönmeyenlerKurtarılmış Haziran/ Hulkı Aktımç/ Şcylcr Yayınalık/21H \. lyi Hulki Aktunç (1949); ilk iirününün yayımlandığı 1969 yılından bugüne, yaklaşık otuz yıldır, bir edcbiyat kuyumcusu titizliğiyle kendi yazı evrenini oluşturdu ve bir yığın esere imzasını attı. Elimizdeki kitap bir ustanın öykü türündeki verimi ve nihayet, toplu olarak okur önünde. Kaçırmayın Aktunç'un kitabını. Ten ve GölgeBir Yer Göstericinin Hayatı/ Hulki Aktunç/ lyi Şıyler Yaytnalık/ 253 s. Hulki Aktunç'tan yıllar içinde Gidenler Dönmeycnler'den Son tki Eylül'c, Büyiik Argo Sözlüğü'nden lstıraplar Ansiklopedisi'ne yol alan, hem damıtılmış hem de dcbisi yüksek bir ırmak. Bu ırmağa dalmak büyiik keyifler verecck size. Bağır Öyleyse/ Muharrem Ycrlı/ Kora Yuyın/ 101 \ "Bağır Oyleyse", Muharrem Yerli'nin güzel, akıeı ve akılcı öykülerindcn oluşuyor. Kitapta yer alan öyküler 199092 yıllarında yazılmış olmasına rağmcn, sanki bugünün sorunlarını anlatıyormuş hissi uyandırması, kitabın eskimeden güncelliğini koruduğu ve daha da koruyacağına bir işarct... Üç Minik Serçem/ Necati C.umalı/ Çağdas Yayınları/ 121 s. Yakın yıllara kadar, Marmara'nın doğu kıyısında, Istanbul'a pek uzak olmayan bir yerde, yoksul bir sütçü yaşardı. () dönemde şimdiki gibi birbiri üstüne binmiş yazlıklarla dolu değildi o kıyılar. Kıyıya yakın otlaklardan biri sütçiinündü. Siitçii ilc karısı otuz yıllık evliydiler. En küçük çocukları, Sonçiçek adında, doğanın ve hayvanların da dostu olan sevimli bir kız SAYFA 16