Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
William S. Burroughs'dan yeraltı kültürü ürünü bir kitap: Canki Bir havat tarzı însanın, görmeye dayanamadığımız, onun için dc sık sık görmezden geldiğimiz ya da savunma mckanizmalarımız yardımıyla yüceltmeye çalıştığımız insan gereeğinin hain, pis, çirkin, korkak, yalmz, kötii yiizünü göstermcyc çalışan bir sanatsal üretmc güdüsünün cscri bir kitap Canki. Bilmediğini anlatmaya kalkışmayan bir kitap Canki.Yaşamın kitabı. MELİH NASIR eraltında üretilen sanatla, varolıı şuını yerüstü kcnt kültürünün yaşam prati£inde odaklayan saııaı türü arasındaki tcmcl ayrrm; ycraltında üretilcn sanarın kendı muhalif tıırıımuntı sisteme dc£il tiim bir yaşama, o yaşamın temcl söylevine yönelterck kendine, kendisi için ürcltigi bir düzlemdc yeni yaşanı yordamlarını nularak yaztya/çizgiye/ritmc/ yaşama gcçirmcsindc yatmaktadır. Otekine kıyasla daha kcsin vc bütüıuül bir nıulıaleleti (ki, aslırıda bilincn anlam da bir nıuhalcfct falan da dc£ildir yaptıg'ı. Büsbiıtün bir rcddiyccı tavrın içine girip, verili olanı görmezden gelcrek kendi ya şama koşullarmı kendisi oluşturııp kıır nıaktadır. Bu anlaıııda mulıaleletinin dc pasif, edilgcnleşmiş bir nıuhalcfct olduöu söylenmelidir. Yerüstüniin kcndi söylcviylc oluşturduğu hiçbir şey ilgilendirmez onu) yaşama getircn bu atılayış da kuşkusuz, kcndi içiude olabildiğince bagdaşık ve tutarlı bir bırliği gorcksinmektcdir. Bu birliğin kurulmasıysa ancak derinliğine Y ııiifu/ ctnıiş vc ctnıektc olan bir yaşama kültürüniin kurulmuş olmasıyla mümküıı olabilmektcdir. Böylcsi bir yaşama kiiltü rü ise son kertede kcndi bileşenlerıni kendi alt kültürüyle karşılıklı olarak etki tcpki aksiyonları araulıg'ıyla kurar, ycni dcniırctir, bozuşturur, ycnidcnbiçimler, yeniden dömiştürür. Beslendigi tck ycr vardır; yaşamın kcn di ctigini reddetmek. Böylclikle dc ycni bir ctik oluşturur kcndisinc. Ancak oluşturduğu bu etik de bağlamda, burjııva etiğiyle amaçsal olarak benzeş özclliklcr taşır: kurulmuş olan düzcnin cn az yara alarak vc firc vcrcrck sürdürülmcsi (cvct, yeraltı için dc geçerlidir bu kurallar). Kapitali/nıin bağtınılan çıkarak öncc ona, ardından da tiim bu yasama muhalcfct cdcr dolayısıyla yeraltı kültürü. Buna karşın pragnıatiktir dc. Kapitalizmin kendisi için gcrckli, yararlı saydığı araçlarım so nuna dcğin kullanır, kullamna yoluna gi dcr. Yani bağrında kcntsoylu bir yasama kültürüniin gctirebilccegi ayncalıkların ve konforıın yoksunluk larl da tasır böylece. /a lcn yeraltı kültürünün kcndi burcunda kalma ıstcgı dc burada bıllurlaştırmaktadır kcndini. Bunun için dc kcndi ya ijAmA koşullarını kinıi zaman sistcmın yumu şak gördii^ü bölgelcrıni yaraıak, kimi zanıun da farklı uçlardan kcndini sistemc cntcgrc cdcrck (ama hep uçta olarak) kurar. "Cank bir trip deöil dir, bir hayat tarzıdır" diyor William S. Bıırro ughs Yukarda sö/ünü cttiğim vc çcrçcvesini kurınaya calı^tığıın bir yasama kültürü vc buna bağlı olarak da bir saııa tın kendini gerçckleştirme volunda scçtigi cn öncmlı ayaklardan biridır ya da oylc sayılabilir ııyuştıırucıı. Uyııştu rucu olnıadaıı yeraltı va rolabilir, ancak uyuşturucunun olduğu lıer yerdc hcr nc olursa olsıınyeraltının izlerinc, daha sı kcndisinc lastlaınak olasıdır. Cünkü Burroughs'un da dcdigi gibi uyuştururıı bir yaşam tarzıdıı. Ona muhalcfct tcn doğınuijlur vc yaşanı kaynagını bu muhalcfct aracılıöıyla bulmaktadır insanliK bilincinde. Alnıanca, "ctkısı yük sek ve güçlü " anlamına gelcn neroisch' sözcü ğiindcn türetilcn n c ro i n/ e ro i n sözcii)*ü, aynı zamanda Ingiliz ce vc l'ransız ca'da "kahra manca, ccsur, soylu" anlamlarına gelen "heroic' ve 'heroiquc' sözcüklcriyle dc yakın akrabalık ilişkilcri taşımaktadır. 1899 yılında AImanya'daki Baycr fabrikalarında çalışan kimyacı Dreser tarafından ilk olarak üretilen eroin, bağımlılık yapmadığına ina ıııldıgıııdan dolayı morfin kullananlarda sık görülcn akciğer tüberkülozunun etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla morfin bağımlılıfiının tcdavisinde kullanılnıış. Ancak dana sonra croinin dc aynı biçimdc bagımlılık yaptığı, alınışı kcsildiğinde yoksunluk belirtilerinin ortaya çıktığı görülmüş vc doayısıyla kullanımı ve üretimi yasakiaııınıştır (Uyuşturucu madde ve alkol kullanımı vc alt kültürlcri konusunda alanında oldukça yetkin bir yapıt olan Prof. Dr. Özcan Kökncl'in Alkoldcn Iîroine Kişilikten Kaçı^ adlı kitabı, uyuş turucu vc alkcıl konusunda kuşatıcı çö zümlcmcleri vc yaşamdan scçilmiş örnek çelcri dolayısıyla konuyla ilgili olarak bir kaynak yapıt olma özelliğini yıllardır ko ruyor.). Her yasagın ardı sıra insan bilincinde oluşan yasafı dclmc c£ilimi ve croınııı kendi özünden kaynaklanan çekiciliğinın de etkisiyle yaygınlaşan croin iciciligi bc raberinde uyuşturucuya bagiı olarak gclişen alt kültürüniin de oluşmasını sağlamıs ve böylelikle de yeraltına inmiştir. tş te Burroughs'un Canki'si de böyle bir yaşama biçiminin birinci cldcn bir resmini yapmak adına oluşmus. Burroughs'un fırça darbeleri kurmaca bir dünyadan de ğil, gerçek yaşamın ta kendisindcn hız alan ooğuntularla bu denli irkiltici görünebilmeyi başarıyorlar. Yapıtın genel at mosferindeki ritim de bunun doğrulayıcı kanıtlarından yalnızca biri. Burrouglıs Canki'deki izlcklcri öylcsınc heyecansız ve yalın bir dillc anlatıyor ki, okuyucu is ter istemez yapıtın biçiminc değil, içeri^i ne takılıp gitnıcye, yol almaya başlıyor. Bu da ancak yaşamın o düzcydcki 'kara gerçekliği'ne nüfuz edip onu yaşamış olan birinin yaşadıklannı yazma e^ilinıi ve paradigmasıyla gerçcklcşcbilir. Burro ughs'un anlattıkları masal ucğtl yani. Kara Gerçekçilik olarak tanımlamaya çalış tığım bir yazınsal ve sanatsal mecranın ve o mecrada akan suyun has bir temsilci.si sayılabilir Canki, bu ölçektcn bakıldı^ında. YaJnızca yaşadıklarını vc yaşamın öte ki yiizünü, kirfi yüzünü, cesaret isteyen yüzünü, korkutucu yüzünü resmetnıeyc çalısan bir sanatsal cfiilimiıı tcmsilcisi Canki. Estetikscl tercihini coktan çirkin üzcrinc yapmış, kcndi kendini ııyııt.ırak var etmeye çallşmayan, tavrını ba^lan be lirlemiş, uygarlık karşısında ezilcn, oııur suzlaşan insan tekinin gerçekleri görmc sine cngcl olarak afyonlu sanat yapma anlayışını reddeden bir tarzın temsilcisidir Canki. tnsanın, görmeyc dayanaıııadı^ı mız, onun için de sık sık görmczdcn gcl diğimiz ya da savunma mekanizmaları mız yardımıyla yüceltmeye çalıştığımız insan gerçeğinin nain, pis, çirkin, korkak, yalnız, kötü yüzünü göstermeye çalısan bir sanatsal üretme güdüsünün eseri nir kitap Canki. Bilmedıg'ini anlatmaya kal kışmayan bir kitap yani Canki. Yaşamın kitabı. Bir yanıyla sözde özgürlükler ülkcsi ve kapitalizmin ııihâi zaferinin birieik gerçe^i Aınerika'nm batafiını anlatırken, öteki yanıyla da uygarlık cienen düşün aslında nc büyük bir bataklık olduğunu gösteri yor ve uygarlığın aslında gerçek anlaıııda lıangi toplunısal tabakaya hizmct ctmck için kuruldugunu işarctliyor. Tüm bıınlan da uyuşturucu maddc ba^ımlıhj^ının beraberindc gerirdiği açmazlar içinde so luklanabilmek üzere yerleştiği ^ırınganın optiğindeıı bakarak gerçckleştiriyor. Oysa önündcki prizmauan yansıyan huzmeler öylesine kör edici bir damardan bcsle niyorlar ki, şavklarına çıplak gözle bak mak olanaksız. Baudelaire'in de dcdiği gibi, "bu yaşam öylesine acımasız ki, sarnoş olun, ama neyıe olursanız olun". CUMHURİYET KİTAP SAYI 289 KişiHkten kaçış SAYFA 10