25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

ERGİN KOPARAN emal Özer, "Oğulları Oldürülcn Analar" adını verdigi tlizi şiirlerini kitap olarak yayınıladı. Bu şiirlerin bazılarını tanıyoruz, dergilerde ukumuştuk. Dizinin yazılış şerüveniııiıı bir bölümünü isc kcmal Özcr'in Günlük'ündcn vc çcşitli konuşmalarından bilıvoruz. Oğulları Oldiirülcn Analar dizi şiırler, 1978 yılında tasarlanmıştı. Kemal Ozer, 1978 yılında "Küçük bir kitap düşündüm. (...) Ouulları Oldiirülcn Analar'ı konuşturacak bastaıı soııa. 1978'de öldürülmeler azalrnadı, arttı. Buna kanjilik, insanların bunlar karşısında duyarlığı, ilgisi, dikkati artmadı, azaldı. Daha dogrıısıı aşındı, köreldi. Ozanın iş levi de çıkışsız gibiydi. filinde bulıınan tek anlatım biçimi ağıttı. ()ysa agıtın ctki si, bir ölüıııün altııu çiznıeye yarar. Güııde 8'e, 10a varan öldürümlcr ozanın clindcki bu ctki olanaöını iyiden iyiyc sınırlıyor" diyc yazıyordu. Aynı tasarı üzerine 1979'da da "Şimdilik tek tek anala rın agzından konuşan şiirler düşünüyorunı. En son şiirde ue hcpsini bir agızdan konuşturan, eyleme çagıran bir sondeyiş. Agıt biçiıninden, agdalı söyleyişten olanak ölçüsündc kaçacagım. Konuşanın acısı, söylcyccc^ı şcy artık çırpınış dönemıni atlatmış, dııygular akılla yo^rulıııuş olacak. llk ağızda önenı vercce^inı nokta, konuşanları biıbirinden ayırabilmck. Sınıfsal yapılanyla, kişilikleriyle, bilinç düzeyleriyle..." diyordu Günlük'tc: K Oğulları Oldurulen Analar Kemal Özcr'in, son şiirlerinde, tek şiirden destan şiire yol aldığı gözleniyor. "Oğulları Oldürülen Analar" da, bu çizgi üzerinde bir uğrak. "Oğulfan Oldürülen Analar", ses olarak da, biçim olarak da Kemal Özer şiirinin yükselen grafiğini sürdüren bir kitap. da gcriyc itildigi ^ünlcrdcyiz. lerini. 'Gereksinim' derken, 'geToplumun nab/ıııı tutmalı KtMM O/IR reksiniıni karşılamak' derken, ozan. Toplumun bir gereksınivurguladıgım bu! Üstlenmek isCÂjulian minı yakalayac.ık, onu sanatcdiŞimbu!" (1992) ÖLiuı ulcı tıyla gidermeye çalışacak. (...) Dizinin bazı şiirleri dergilcrJKnalar lnsanlar sevcliklenni, yakınladc okur öniinc cıksa dd kıup rının, ülküdeslerinin anısını 1995 yılını beklecîı. ya^atmak, onl.ııı ülüm karşıKemal Özer, Oğulları Oldüsında dıri tutmak, olüm acısırülen Analar şiirleri üzerine nı dile gcrirrnck, öliime kafa şunları söylüyor: "Oğulları 01 dürülen Analar, s>usmanın vc tutmak, öliim karşısında eli konuşmanın şiirleri. Gün gelir, kolıı liaglı kalmanın acısını hay yalııız ınsan degil, ağaçlarıyla, yapılanyla, kınııak is.tiyorlar. (...) Bu efiilim kar^ısmerdemiyle bütün bir dünya susmuş görüda ki^i olarak ilgisiz kalmak ulanaklı dcnür. Konuşan, sanki yalnız ilgisizlik, sa gil, ozan olarak lıi<,' dcğıl. (...) Toplumsal ğırlık, umursamazlıktır. Bütün kıyılaıdan yaygınlığa ulaşan bu dışavurum, ozan olaçekilip gitmiş bir denizin kulaklarımızda rak bana diyor ki: Tepkimi dile getirişim yalnız ugultusu kalmıştır. Gün gelir, suskendime göre, hıınıı sen sanatsal dile dö kunlugun bilc, içindc hiç dinmcyen bir nüştürmelisin! (. .) Kitabımı okurken, a) agız sakladı^ı cıkar ortaya. Arta kalan tepkileriııi dile glmiş, b) başkalarıyla pay uğııltuda sözcükler ayrışmaya başlar bilaşılmış bulsunlar, c) bir sanat yapıtında rer birer. I ler biri bir ağızın, her biri bir yeniden üretsinler kendi duygu ve tepkiyürcğin sesiyle döncr gelır, hcr ycrı kaplar bir anda, kulak versin vermesın herkese ulaşır. Bütün dünya bir agızla, bir yürekle konuşmaktadır sanki. Hiç susnıa mıştır. Oğulları (Mdürülen Analaı bu sus muş görünenin, bu suskunluk içindc bıle dinmek bilmeyenin, bu gelgıtın şiirleri." Şu anda önümüzdc duran kitap, ıçerifinin vanı sıra, biçimindın vc sunııluşun dan da söz etmeyi gerektirecek ölçüde farklı bir kurgu taşıyor. "Biz susuyorsak, dostlar, niye konıışsun toprak? Açmıyorsak ağzımızı, dağlar neden dile gelsin? Niçin hesap sorsuıı gök, niyc salıip çıksın ırmak biz anısını ve acısını unutursak ölülerinıizini'" diye başlayan Oğulları Oldürülen Ana Kemal özer'den sahne şiirleri "Niyc bu kadar sürünccmcdc kaldı.'' Bir kcz, çok öncm verdi£ım bir tasarı. Ozanlık anlayiijimın su yuziinc vurmasını sağlayacak. Ustelik, şiırın tolumsallaşma Bir ozanın sorularla portresi Soruların gundeminde Kemal Özer, 19591992 tarihleri arasında kendisiylc yapılan söyleşilcri bir araya toplayarak hem kendi portrelerini, hem çağdaiji kimi yazarların portresini çizmiş. Çünkü, Özer'in de belirttiği gibi, "Insan soru sorarken de düşünüyor, demek istediklcrini, görüşlerini ve savlarını sorularda da dile getirebiliyor." SENNUR SEZER B ir ozanın ya da yazann yazma seriivcnindcki gclişim, değişim en iyı J nasıl sapranabılir. Yanırınızı dııyar gibiyım, elberte, yazdıklaıı inceleneıek, iıdelenerek. Bir de, yazdı^ı sürede, soruş turmalaıa verdiği yanıtlar, sanat konusutı daki yazdıkları gözdcn gcçirilerck. Bu ikinci yol, sanatçının içtenliğmi ya da ıç tensizliği, tutarlılığını ya da çelişkilerını saptamada da gereklidir. Ancak bu tiir bir çalışma, uzun kütüplıane laramalarıııa gerek duyuran bir iştir. Vc genellikle dc, bütünüylc gerçcklestirilemcz. Kemal Özer, 19591992 tarihleri arasında kendısiyle yapılan söyleşilcri bir araya toplaya rak hem kcndı portrelerini, hem çag\laşı kımı yazarların portresini çi/.mış. Çünkü, Ozer'in dc belirttiği gibi, "Insan soru so rarken de düşünüyor, demek istedikleıi ni, görüşlerini ve savlarını sorularda da dile getirebiliyor." Böylece, Kcmal Özcr'le söyleşi gcrçcklcştircn 29 yazann SAYI 285 SAYFA 12 CUMHURİYET KİTAP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear