Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kapak konusunun devamı. •" Icmcsi yapmak, bunıın için de farklı bir tormasyona sahip olmak gerekiyordu kuşkusuz. Gürsel Aytaç: Evet, saptamanız yerinde; bcni Türk edebiyatıyla ilgilenmeye iten nedenlcrden biri bu, anıa tck ncden dcgil. Daha lisc ögrencisiyken edebiyat dcrslcrini severdim. Universiteye girerken, Alman Hlolojisi ilc Türk diliedebi yatı arasındaki seçimde zorlanııııştını. Seçimimi filolojiden yana yaptığıma pişman olmadım, çiinkii filolojide edebiyat vardı, Türk degil de Alınan cdcbiyatı oluşu bir ycrde bana Almanların edebiyat dünyaMiıı tanıttı ve en önemlisi bıınun içinde edebiyat bılimi de vardı. Birikimimi, kariyeıimin son basamağında, yanı profesör olduktan soııra nıodern Türk cdebiyatı alanında yayın yapmaya baslayarak değerlendirdiğimi söyleyebilirim. Edebiyatımızın en yeni eserlerini inccleyin tanıtmak istedim. Ve on beş yıldır ugraşı alanlarınıdan biri oldu bu. Yıldız Ecevit: Siz dalıa çok edfbiyatm 'düzyazı/anlatı' alanıyla ılgilenıyorsunuz. Ancak, yalnızca 'ronıan' ve 'öykü' degil, 'varıkurmaca' diyebileceğim düzyazı türleri de ilgi alanınıza giriyor. Gürsel Aytaç: Edebiyatımızda romatı ve öyküyc, bcnce edebiyarın öbiir tiirlcrtnin zararına, fazla önem veriliyor. "Edebiyat eşitîir kıırmaca" an layışı hâkiın. Oysa denemedeıı tııtun, eleştiriye, gczi nntlarına, anıya, mektuba kadar çok geniş br yelpazedir edebiyat. Bu türler ülkemızde var, ama bunları edebiyattan sayıp da haklarında yctcrincc incclcme yazan yok. Yıldız Ecevit: Ama yinc de en çok satan kitaplar bunlar oluyor her zaman. Yayın piyasamız incelendiğinde, 'somut' gerçeklikle ilgili kitapların, özellikle de yakın tarihinıizi koıııı alan 'anı' ve 'belgeseller'in, 'kıırmaca' yayınlara oranla daha çok priııı yaptığı görülür. Edebiyatımızda da, 'somut gerçcgV daha yakın kurgulayanlar, sanki hep daha yakın kurgulayanlar, sanki hep daha degcrli sayıldılar U7.ıın süre. Edebiyat dünyamızda 'rcalist'i övgü, 'romantik'i ise 'yergi' yerine kullanan çevreler var hâlâ. Üysa Anadolu, destanlarıyla, mitleriyle, masallarıyla bir fantastik kurmaca cenneti. Gürsel Aytaç: Bu tespitinizde haklısınız. Gerçek gerçekliğe ilgi, tetnelde bi zim "gerçekçiliği" tek ölçü sayan aydınımızın tutıımıı. Kanımca, modern Türk edebiyatında topluıncugerçekçi çizgi hayli ıızun sürdü. Bunda sanırım eleştiri kurumıımuzun da payı var. Sosyalpolitik angajman, eleştirmenlcrcc, anılmanın ıtk koşıılu sayıldı, ama edebiyat ölçütlerini esas alarakyaklaştıgınız zaman, tektük de olsa, 1970 öncesinde pırıltılar y,\kalamak mümkün. "Çagdaş Türk RomaSAYFA 4 Gürsel Aytaç: "Türk eleştirisinde uzlaştırıcı konum", bu değerlendirmeniz için teşekkürler! Çünkü gerçekten başarabiliyorsam scvinirim, yaj^mak istediklerimden önemli biri bu. Edebiyat düııyaınızda "kamplaşma", özellikle benim yazmaya başladıgım yıllarda çok belirgindi. Uzak açıdan baktı£ımda, kendimi yabancı bir Türkolog yerine koydıığumnı Üzerinc încelemeler" kitabında bu kurgunun, iislubun özenli olup olmadı da, durıımun son derece yoksullaştırıcı anlamda dikkatimi çeken romanları ele ğı, önemli ölçütlcrdir. ve aldatıcı oldugunu düşünüyordıım. almıştım. Sayısı şimdı üçe varan "EdebiYıldız Ecevit: Edebiyat eleştirisinde Bir "taraPın değerlendirmelerini izleyen yat Yazarlan"nda da genel olarak aynı il kuIJandıgınız 'çoğulcu' yöntemin ana ya yabancı sanır ki Türk edcbiyatı sırf o pı taşı 'yapıta dönük' yöntem. Eleştiride çizgidc ilerliyor. Gerçeğin bu olmadığını keyi uygııladım. Biçimc, akılcılığa, eleştiriye önem ve başka 1lıangi yöntemlerden yararlanıyor ortaya çıkartacak tarzda elcştiri yapmalı. ren "modern edebiyat", Türkiye'de sunuzr Yıldız Ecevit: Bu uzlaştıı ıcı efiiliminiz, eleştirilerinizdeki olumlu yaklaşımda <la belirgin. Bir ödiil jürisinde Konur Ertop bu baglamda espri yapmıştı, sizi Fethi Naci'nin 'karşı kutbu' olarak nitelendirmişti. Gürsel Aytaç: "Olumlu vaklaşım" sanırım benim lıiraz mcslcg'imle, hocalıkla ilgili. Başarılarını ortaya çıkarırsanız karşınızdaki (be ııim mesle^imde bu, ögrcncidir) motive oluyor, özgü ven kazanıyor. r'ethi Nati'nin eleştiri tarzı, benimkıne ııvmasa da, gereksiz de^il; bir anlamda sarsıcı, lıatta bazerı ürkütücü. Nuran Özyer: Sizin, n$ıcncilerinize yol göstcrici, yüreklendiricı tutumunuzu ben kendi tecrübelerimdcn de biliyorum: Özellikle son vıllarda, yönetimini yürüttügünüz "Giindogan Ede biyat" dergisi, Dil ve Tarih(]oj^rafya Fakültesi'nin yeni yetişen çoğu filologu için bir okul niteliği taşıyor. Soldan safla.Tuna Ertem, Nuran özyer, Gürsel Avtaç. Yıldız Ecevit söyiesl sırasında. Gürsel Aytaç: Yetişenlere yardımcı olmak hocahğın geregi. Yalnız Alman filoGürsel Aytaç: Çoğıılcu yöntem der lojisinin gcnç clcmanlarına değil, fakülürün vermeye devam ediyor. Postmodernin (modern sonrasının) duygu , ha kcn şunu kasteaiyorum: Romanın, öykü temizin edebiyat bilimiyle ilişkisi olan ve yal gücü ağırlıkh olan ürünlcrinin ara nün konusu, yazarının yaklaşunı, benim bana danışan her yeni yetişenine yardım sınaa, anılmaya değenler var tabii. Bura elcştiri yöntenıinıi büyük ölçüde belirli etmekten zevk duyuyorum. Hazırlayıcısı da isim saymak istemiyorum. Mcraklısı yor. Meselâ bir psikolojik romanı psiko bulunduğum dört "çeviri seçkiyi" de bir kitaplarımı okusun diye bir didaktik ön loji, ama bir feminist romanı feminist anlamda hocalık zevkiyle olıışturduın. eleştirinin kriterlerini göz önünde tuta "Denemeler", "Küçüköykü', "Mckleın belki de. rak değerlendiriyorum. Bu, dediğim gi tup", "Gezi Notları", fakültemde filolog Yıldız Ecevit: Edebiyata bu açıdan yaklaşan bir edebiyatçının, eleijtiri yazı bi, daha çok konuya ilişkin; ne var ki, gençlerin kendi alanlarından çevirileriylarında 'biçim'i ölçüt olarak alması do söz konusu kitabın biçimkurguüslup lc ortaya çıktı. Çevirmenlerin diline ve ğal sanırım. Bir keresindc bir roman özelliklerine değinmeden edemem,çün çeviri üslubuna karışmak benim Gündofian Edebiyat dergisinde yazanlara karşı ödülü yarışmasına katılmış, ama derece kü bunlar "olmazsa olmaz" türünden aa uyguladiğım, yazara saygı ilkesinden. ye girememiş amatör bir yazar, tiraiı dü özellikler. Yıldız Ecevit: Sizin, biçim/motif çö Bu noktayı vurgulamak gereğini duyuük gazetelerden birindc zchirzemberek suk bir eleşriri yazısı yayımlamıştı sizinle iİİKİ zünılemeleri yapan 'nesnel' yaklaşınılı yorum. li. Kendisinin 'ıııanevi' deöerlcrle do di^er eleştirmenlerden farklı bir yönüNuran Özyer: Dil ve edebiyat bilimiykunmuş romanının önündeki ana engel nüz oldıığunu düşünüyorum. Siz, edebi le ugraşan ve mcslek hayatlarının henüz olarak göstermişti sizi, 'biçimcilikJe' suç yatı sağsol ayrımınm dı^ında, bir 'bü başında bulunan gençlere bir tavsiyede tün' olarak ele alıyorsunuz. Sizin yelpa bulunmak ister misiniz? lanmıştınız. Gürsel Aytaç: Elestirilerimde konu zcnizde Aziz Nesin de var, Mustafa KutGürsel Aytaç: C) klasik tavsiyeyi teknun yanı sıra biçimkurgu özclliklerini lıı da. Cumhııriyet gazetesinde yazıyor rarlayacagım: Çok okumak, yöntem biisunuz, ama Dergâh dergisi, sizinle ede gisi edinmek ve objektif olmaya çalışfazlasıyla onemseyişim başlangıçta yadırgandı, bunun farkındayım. Ama edebi biyat eleştirisi konıısıınoa bir söylcşi çı mak. yat bilimi eğitimı görmüş filolog meslek kartabiliyor. Türk edebiyat eleştirisinde Nuran Özyer: Yanılmıyorsam, bir ketaşlarım bu konuua aykırı düsünmüyor uzlaştırıcı bir konuma sahipsiniz. Sanı resinde eleştirinin ana işlevlerinden birilar. Çünkü klasik deyişle, edebî eserin rım, salt eleştiride kullandığınız yöntem nin, 'edebiyat tarihlcrine yol göstermek' "ne söylediği kadar nasıl söylediği"nin de dcgil, aynı zamanda edebiyat ürünü olduğunu söylemiştiniz. 'Didaktik' bir önemli olduöu, edebiyat biliminin ilk nün kaynağına yaklaşımınızda nesnelsi boyut içcriyor bu yaklaşımınız kanımca; bilgilenndendır. Içerikbiçim uyuşması, niz. 'hocalık' yönünüzle bütünleşiyor bir an *T Giirsel Avtac Bir edebiyat kuşatıcısı CUMHURİYET KİTAP SAYI 264