22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

KENAN SARIALİOGLU aman sorıınu, kişioğlunun varlıkyokluk, madderuh, ölümyaşamveTanrıinsangibi ilk ve en önemli sorunlarından biridir. Bclki de, felsefede kavram çiftleriyle dile gelen bu sarmal sorunların arkaplanındaki ana sorun, anahtarsorundur zaman. Zamanla solumayan, düzenlenmeyen (ya da düzenIenemeyen)hiçbirsorunuyokturinsanın. Daha önce, Sabah Rüzgârı, EnelHakk demişti Nesîmî; Tarih, Hctcrodoksi ve Babaîler adlı özgün iki yapıtıyla tanıdığımız Reha Çamuroğlu, ortodoks düşünceye karşı geleneğimizde önemli bir yer tutan Bektaşi anlayışının heterodoks yapısını inceliyor eserinde. "Bektaşilikte Zaman Kavrayışı" altbaşlığını taşıyan Dönüyordu adlı eser, 'Başlarken' ve 'Bitirirken' adlı bölümlerin arasında 'Dinler ve Zaman', 'Kutsal Zaman, Tarihsel Zaman', 'Gnostik Zaman', 'Dem Bu Demdir Dem Bu Dem', 'Ozgürlüğün Zamanı Ya Da Göçebe Zaman' bölümlerinden olıışuvor. "Dönüyordu"da kişioğlunun öncesizsonrasız sorunu: zaman Z "Burada başlar dönen dervişlerin hikâyesi... Iveha Çamuroğlu, "Dönüyordu "da geleneksel kültürümüzü küçümseyenleregüzel bir yanıt veriyor. Modernizmin "çizgisel" dünya görüşüne karşın dönen dervişlerin, "öte"siz bir insanın ve insanhğın sözdemutluluk bekleyişlerine karşın " insanca" bir gülümsemenin bir çağrısıdır elimizdeki kitap. "^ yürürlükten kaldıran (: nesh eden ve nesh edilen) âyetlerin varlığı da, or todoks lslamiyet'e göre zamanın hiyerarşik kavranmasını, başka tiirlu dendikte 'tarihsel ya da çizgisel' zamanın söz konusu olmasını gerektirir. Buna karşın Islam heterodoksileri, genellikle birbirierini yürürlükten kaldıran âyetler arasındaki 'görünen' (zâhirî) çelişkilerin 'insana göre' olduğunu, bunlartn gerçek bir çelişki olmaktan öte insanı birçok açıdan düşünmeye teşvik etmek için 'var göründükleri'ni ifadeetmektedirler. Bu bölümde modern ideolojilerin "dc ğer" yaklaşımına ilginç bir açı getiren Reha Çamuroğlu şöyle diyor: "Her ne kadar üç dinde de (Musevilik, Hıristiyanlık ve IslamiyetKS) insana tanınan bu süre tam anlamıyla "insana ait" olmadığı için "tarihsel zaman" hüviyetine sahip değilse de, modern düşüncenin "tarihin ürünü olan insan" anlayışına çok benzer bir anlayışla karşı karşıyayız. Modern düşünce sık sık tarihe duyulan garip bir güvenle, "Tarih beni beraat ettirecektir." derken, inanan da Yargı tlginç ve güzel bir yapıtla karşı karşıyayız. Yazımızın amacı kitabı özctlcmek değil. Ama yapıttaki değişik düşüncelere değinmeden geçmemiz mümkün değil. Yazarımız; Kutsal Zaman, Tarihsel Zaman adlı bölümde, herhangi bir dinin kendini tarih içinde kurmasının; kendini yok etmesi anlamına geleceğini, çağının pratikyaşamsal sorunlarına umar arayan bir dinin belki iyi bir "ideoloji" olabileceğini ama, bir din olma özelliğini yitireceğini söyler. Bu yüzden Tanilli'nin "tslam Çağımıza Yanıt Verebilirmi?" sorusunun yanlış kurulduğunu belirten Çamuroğlu, tarihin koşullarıyla henüz uyuşmamış olmayı ise döngüsel "kutsal zaman"ın sağlayacağınıifadeediyor. Vc diyor ki: "Her ölüm ve özellikle her doğum adeta tarihsel insanda meydana gelen bir kopmadır. (...) Heryeni (doğan) çocuk, kutsal zamanın döngüselliğinin tarihsel zamanın karşısına çıkardığı "henüz uyuşmamış" bir biriciktir. Eski Mısır'da erişkinlerin ve özellikle de rahiplerin, belirli bir meCUMHURİYET KİTAP SAYI 242 Ilk bölümde yazar, günlük yaşamda bile insanın 'bulunduğu an'da farklı bir zamanı yaşayabildiğini (anılan ya da anılarda yaşamak gibi), herkesin ancak kendi zamanını yaşadığını öne sürüyorvesoruyor: "Yüzülenderisini sırtlayıp yürüyen Nesîmî'nin zamanını tanıyabilir misiniz?" ve devam ediyor: "Bırakalım başkasının zamanını, kendi "zamanlarınız" hakkında ne hissediyorsunuz? Çocukluğunuz sizin gcçmişiniz mi? Yoksa bir çocuğun kendi şimdisi mi idi? (...) I ler zaman "ilk kez" âşık olabilir misiniz? Ne zaman koptu zaman? "Nerede kırıldı?" Aradığının bir özgürlük metafiziği, bir "göçebe" metafizik olduğunu söyleyen Çamuroğlu, fiziktenayrı bir gerçek aramadığının da altını özenle çiziyor. "Eski Sümer ve Babil'de insan, bir "hiç'ti." Dinler ve Zaman bölümünde, zamanın niteliğinin Tevrat'la değiştiğine değinen yazar, Eski Mısır'da da insanın bir hiç olmadığını, hesap sorulacak bir özne olduğunu ama buna rağmen zamanın geçmişşimdigeleceK biçiminde algılanmadığını, döngüsel olduğunu vurguluyor. Çamuroğlu'na göre zamanm geçmişşimdigelecek biçiminde değişmesi 'belirli bir zamanda' inen vahiyle, Tevrat'la başlıyordu. Ortodoks Hıristiyanlık ve ortodoks tslamiyet'te de zaman çizgiseldi. Başka bir deyişle 'Tarihsel zaman' söz konusu idi. Çünkü Tanrı'nın son işaretlerini (âyetlerini) Hz. Muhammed aracılığıyla söylemesi Islamiyet'i de tarihsel zaman içine göndermektedir. Kuran'da birbirini SAYFA 14 Herkes kendi zamamnı yaşar Dinler VB zaman Günü'nde beraat edeceğini ummaktadır. Ideolojilerle kazanılan öz de vahiylerle kazanılan öz gibi tarih ya da tanınan süre içinde gerçekleşir." Ne demeli? Tarihle ya da tarih ötesiyle kucaklaşan "şehitlere" selamolsun!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear