Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MUHSİNŞENER jj&ij, "Aslolan Kadir Bcy Tarihidir 1 Hff Bunu unutma" Abdiilkadir Paksoy'un Usuluı vc I Iacı Bektaş Destanı adlı yapıtları birlikte yayımlandı. Şairin böylece altıncı yapıtı yayımlanmış oluyor (1). Paksoy, kendisini "tünı yalnızlıkları toplayıp baştacı eden' kişi olarak sunuyoı. Şairi böylc anladığını söylüyor; şiiri de tabii... İnsanın kalabahklar içinde bile yalnız oldıığu anlar çoktıır. Abdülkadir Faksoy, hep yenüikler peşinde. Katışıksız, yumuşak, ince ve içten; yalın, tcmiz, doğal, bir rüzgar gibi alıp götüren yenüikler bunlar... Bunlarla birlikte bir dünya istiyor Paksoy. Yenilik, değişim demektir; değişim ise, dünyanın aslı... Ve bu değişim hep vardı, hep olacak... Aslolan Kadir Bey tarih! Bir dağ başında ise yalnı/lığıtu daha çok duyabilir. Bu iki boyutta da şiir, Ona güç veren, diinyaya direnmesine yardım cdcn bir öğe olarak sunulmuştur. Bu, şiirin önemli işlevlerinden biri olsa gerektir. Sözün gücünün somutlanmasıdır bu galiba? Sonıutlanan bu güç, insana, diinyaya ve şeylere direnebilnıe gücü kazandıracak demektir. Toprakların kıırııduğu, anıların sararıp solduğu, umuda ıızanan yollara yağmurların yağdığı; ıılaşılan tüm tepelerin toz duman olduğu zanıanlarda tek kanatlanan, kanatlandıran şiirdir... Sonsuzluğıın kırlarında şairini bıılıır ve kanatlandırır. Paksoy buna ınanmış bir şair olarak takdim ediyor kendisini. Şiirinideöyletabii... Tiiın s,iirlerinde "Aslolan Kadir Bey Tarihidir" dedirtiyor Paksoy. Aslolan odıır ya; Kadir Rey'in alımlanmasıdır aslolan... Ötekiler önemli değildir. Onıın dünyayı ve şeyleri alımlamasıdır aslolan. Bu sağlandığı /aman, kendi şiirine kendisinin miıhrunü vuruyor, vurahiliyor şair. Öte yanı boştur. / Tarih kitapları yazsa kaç para yazmasa kaç para?/ .... Önemli olan Kadir Bey Tarihidir. Ve hele Kadir Bey Tarihi "Göğün ııtlasıııa yazılmış ise"... İşteo zanıarı hem alımlamada hem de anlatmada iki boyııtlıı bir "kendine özgülük" kurulmıış olabilecektir. Bu durum herkesin .gücii içinde değildir doğrusu. Paksoy bunu başarmışgörünüyor. Paksoy'un şiirinde belli durakları saptamak olasıdır. Bunlar sevgi, özgürlük yenilik olarak sıralanabilir. O, şiirinde bu duraklarda uzun süreler kalarak bu temalaıı ışıklandırmaya çalışmıştır. Bu temalar ünun Usulca'dan bonıa Hacı Bektaş Destanı'nı yazmasına neden olmuştur. Tek bir şiir olan bu yapıt yenilik, sevgi ve özgürlük temaları üzerinde basa basa duran bir yapıt olarak parlıyor. Destanın nitelikleri ile coşkusunu bir başka yazıda ele almakta yarar görüyorum. O bakınıdan bu kadar dokunmakJa yetiniyorum. Sardıkça sevgi Erdemi arıyoruınyaşamyolunda (Sardıkça Sevgi, 24) Bütündeki parça kadar vurgunum sana (Vurgunum Sana, 45) Açıyorum seni Çiçekleniyor yamaçlarım Kuşlar konup kalkıyorlar (îoğsümde (tlk,46) Sana bir sarmaşık büyütüyorum Her sabah senin soluğunla Titresin diye (Sana Bir Sarmaşık Büyütüyorum, 47) Bektaş'ı, Hacı Bektas Destanı ile şiirleştirerek sevginin Anadolu'daki tarihsel kaynaldarına dek indiğini göstermiş oluyor. Belki de Paksoy, sevgi şiirlerindeki başarısının gizini oralardan ahyordur?.. Paksoy, özgürlük konusundaki isteğini 'son istek' olarak belirtmektedir. En temel, en uzun ömürlü olduğuna inandığı temalardan birisidir bu son isteği: Özgürlük!... Abdülkadir Paksoy'un altıncı kitabı yayımlandı. rular üzerinde durması düşünülebilir miycii bilmiyorum?.. Paksoy, böyle bir soruya muhatap değildir. İyi bir koridor işçisi olarak görünüyor Paksoy. /Açıyorum seni/ Açar gibi/ penceremi/ Güneşe/ .../ Açıyorum seni/ Açar gibi/ Bir arkın bendini/ Gül Bahçesine/ dizelerinde bu görünüyor. Paksoy bu biçimi işlememistir. Işlemesinde yarar vardır oysa. Böyle bir şiir, Enver Gökçeden sonra nasıl kurulabilir bir daha diye mi clü şünmektedir yoksa?... Bilmiyorum... Ne var ki bu düzenlemede başarılı olduğunu biliyorum ve Onıı çalışmaya çağırıyorum. Sözcük işçiliği demek olan şairliğin en iist düzeyde görüneceği bir alandır bu alan. /Ah sevgili ah/ Ben bu şiiri yazmaz Aç, yaşam rüzgârlarına sevginin yelkenlerini Dalgaları bir bir aş da gel! (Gel,49) Bu örnekler, sevgi temasını en yüksek düzeyde işleyen örneklerdir. Bunlar gibi daha birçok bölüm ve dize var şiirlerinde Paksoy'un. Öyle bir dünya (,iziyorki o, bu dünyada sevgi esasola caktır. Sevgisiz yaşamın olasılığı yoktur. Erdemi onunla arayabilirsiniz; bütünlüğü onda bulabilirsiniz; onunla çiçcklenir açarsınız; her türlü engeli onunla aşarsınız diyerek geliyor... Kitle iletişim araçlarınm bombardımanı altında bulunan insanın bu zorlamalarla 'mcta olarak' algtlanma katılığını antak sevgi yoluyla yumuşatabileceğini biliyor Paksoy. Anadolu insanının derinliklerindeki insaniliği yakalamıştır Paksoy... Bu denli sevgiye bağlılığı ve sevgide çözüm araması buralardan gelnifktedir. Usulca'da ele aldığı bu temayı yaşamına omurga yapan I Iacı Gömün beni bir çınar dibine Ki yeniden açayım avuçlarımı Özgürce güneşe (Son İstek, 25) Özgürlük teması için bu vıırgulama, ölümden sonra tla süren bir istek olıınca genişliyor ve sarıyor her yanı, sonsuz olunmuyor... Böyle bir HacıBektas vurgulama ile yetinilmesine eleştiri getirmenin haksızlık olacağını da gcisteriyor şiirin vurgulama gücü ile... Paksoy, hep yenilikler peşindedir. Katışıksız, yumuşak, ince ve içten; yalın, temiz, doğal, bir rüzgar gibi alıp götüren yenilikler bunlar... Bunlarla birlikte bir dünya istiyor o. Yenilik, değişim demektir; değişim ise, dünyanın aslı... Değişmeyen tek şey, değişim... I ler şey değişiyor aslında; salt değişim, değişnıez bir ilke olarak dünya olalı beri hep var; hep olacak. Diyalektik blr gerçekliktir bu. Bu gerçckliğin ayrımındadır Paksoy. Dilyalektik doğruların ayrımında olmayan şair olarak doğ drm ya/ Ayrılığın gözü kör olsun/ di zelerinde, bilinen bir ses var.... Biraz yavan görünüyor bu dizeler. /Çözülür sahildeo eskil sandal/ ... "eski" denemiyor mu da "eskil" denilmiştir?.. "Eskil" ne demektir, "eski" ne de mek?.. Şair sözcük kuyumcusudıır () her sözün ağırlığı ve genişliğini, derin liğini iyibilir; iyi bilecektir... Öyle rast gele kullanması olası mıdır sözcükleri?.. Paksoy'u okuyun. Hemen pırıl pırıl olacaksınız. Hem sevecek hem de insanlara ve dünyaya severek baknıaya bir kapı aralayacaksınız... Ve rahatlayacaksınız. • C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 5 2 S AY F A 10