25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Paris'te Son Tango 0 K U R L A RA Sevgili okurlar Başdöndürücü bilimsel teknolojik gelismelere imza atan insanoğlunun çaresiz kaldığt tek konu var: ölüm. Insanlar acılarmt dindirebiliyorlar, ölümlerini erteleyebiliyorlar ama ondan kaçattnyorlar. llatta daha ileri gidcrek "ölum" konusunda ilkel atalartmızla aynı gorüsleri paylafttğımızt söylersek yamlmış olmayız .Onlar, ölümün gerçek olduğuna hiç bir zaman inanmaddar, Biz de inanmıyoruz. Şöyle biraz düşünelim bakalım; biz niye ölen insamn ardından "yitirdik, göçtü, vefat etti" gibi sözcükler kullanıyoruz? Neden ölümü böylesine bulandırtyoruz? Cenaze törenleri, araç gereçler, yer kiralarma avuç dolu paralar ödeyefek neden "ölüm endüstrisini" yaşatvyoruz? Tüm bunlann tek amacı olabıltr: ölüm konusunda yanılgt yaratmak, yani ölümsüz bir durumun varlığına inanmak. îsin garibi "ölüm korkusu konusu da hemen hiç değinilmeyen bir şey. Uzmanlar psıkıyatrik literatürde "ölüm korkusu "yla ilgili biç bir şey bulunmadtğını söylüyorlar. Yoksa Rochefoucault'nun dediğigibi, "Kimse doğrudan günefe ve ölüme bakamaz" mt? "Ölüm Korkusu" bir derleme kitap. îçinde "ölüme vegüneşe doğrudan bakabilenlerin" makaleleri var. Bu satırlan oradan derledim. îyi haftalar Mürşit Balabanlılar Narsisizme gecis Paris'te Son Tango Robert Alley Çeviren: Zeynep Oral Merküri Yayıncılık 160 s./25.000 TL. aris'te Son Tango" filmi 20 yıllık uzun bir süreden sonra sinemalarımızda gösterime girdi. Filmin gösterime girdiği günlerde kitabı da yayımlandı. "Paris'te Son Tango" için ünlü Amerikalı yazar Norman Mailer'ın, New York Rewiew of Book's" dergisinde bir yazısı yayımlanmıştı. Mailer'ın, bizde yayımlanan kitabın başında da yer alan yazısını sunuyoruz. ** * rıyla uğraşanlara bakılırsa, bu hızlanıja nükleerradyasyonlar sebep oluyor, biz da ürüyoruz. Isıyı hissetmcye başlayan bir karıncayuvastgibi. Film dünyasında yeni akımların doğup gelişip olmesine yirmi dört ay yetiyor artık. "Paris'te Son Tango"nun New York Film Festivali'nde ilk gösterilişjnden sonra hakkında eleştiri yazan Pauline Kael okıırlarına şunlan soylüyor: "Paris'te Son Tango'nun 14 Ekim 1972 tarihinde ilk gösterilişi sinema tarihinc' yeni bir. dönemin başlangıcı olarak geçecektir. Bu olay yalnızca Igor Stravinsky'nin "Le Sacre de Printemps" (Bahar Ayini) adlı eserinin 29 Mayıs 1913 gecesi ilk çalınışıyla mukayesc cdilebilinir. O gece de miizik tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştu. "Paris'te P "Paris'te Son Tango" filminin her seansta kapalı gişe oynaması, yer yüzünün daimi bir üreme döneminde bulunduğunu gösteriyor. Mevsimler de aceleci oldu, kasıın ayında yağmaya başlayan kar, martın birinde eriyip yok oluyor, Acaba yaz da nisanın ortasında başlayıp temmuzda mı sona erecek? Doğaüstü konula Son Tango" da da aynı "Le Sacre du Printemps"ın ipnotize edici heyecanı, ilkel giicii, rahatsız edici, dürtücü erotizmi görülmektedir... Bertolucci ile Brando yedinci sanata yeni bir yüz ve anlayış kazandırmayı başarmışlardır." "Paris'te Son Tango"nun kadın kahramanı Maria Schneider, mini eteği, maksi mantosu ile Beşinci Avenue'ne dolaşan binlerce genç kızdan biridir. Elle tutulur, gözle göriilür bir kız, kısacası aramızdanbiri. Elleri cebinde, yakası kalkık, ıslak sokaklarda dolaşan Marlon Brando ise bıınalım geçiren, binlerce erkekten biri ya da hepsidir. Beklenilen yalnızca bir kaç dakikadır. Schneider kiralık bir katı dolaşmak için içcriye giriyor, Brando daha önceden oraya gitmiştir. Sokakta ve telefon kulübesinin önünde iki kez karşılaştıktan sonra boş bir evde yalnız kaliyorlar. Ve Brando, Stanley Kovalski'nin sinema seyircisine yirmi beş yıl önce yazdığı çeki paraya çeviriyor; genç kızla ayakta sevişiyor. Böylelikle de yıllardır sürüp giden, "bu iş telefon kulübesinde nasıl olur" şakasını daçözümlemiş oluyor. Marlon Brando, telefon kulübesinde genç kızla sevişmek için kızın elbisesini yırtarak çıkarıyor. Denilebilir ki yırtı lan kumaşın feryadı; Beethoven'in Beşinci Senfonisi'nin ilk dört notası kadar heyecan verici bir sesti; patlayıcı bir maddeyığınt üstüneçakılanbirkibritgibi. Kızın ismi Jeanne, erkeğin ise Paul. Ama bıınu hiç bir zaman öğrenemiyorlar. Boş bir evde, her türlii duygudan, düşünceden uzak, günlük hayatı geçmişe gömerek, mutluluğu birbirlerinin varlığında arıyorlar. Yeni bir hayatın başlangıcı olabilirbu. Brando bu filmiyle adını sinema tarihine altın harflerle bir kez daha yazdıracak kadar güçlü bir oyuncu olduğunu ortaya koyuyor. Sahlbl Cumhurlyet Matbaacılık veGazetecilikT.A.S adınaBcrin Nadl OGenel YayınYönetmenl: özgenAcar GenelYayın Koordlnatörü. Hlkmet Cetinkaya vazılsieri Mudurierl: FUsun özbllgen (Sorumiu), Celal Ba$langıc YavmYönetmeni. Mür$lt Balabanlılar TAI (Teşekkürü borç biliriz) Abonelere saygı kimileriyse hiç yanıt Abonelık içın vermiyor. Bedel önemli değil, başvurtluğumuz ve düzeyli unemli ulan davranıştır. olarak bildiğimız dergiler Okurlara saygısızlıktır. Beninı birdenbire l.apaniyor ve bu seslenijim, zor da olsa, yayın kapanmanın neden ve niçin yaşamında ayakta durmaya olduğu konusunda çalışan tüm kültür, edebiyat, okıırlarına hiç bir açıklayıcı sanat dergilerinedir. Lütfen, bilgi iletmiyorlar. Üstelik yayın yaşamınızda aboneliğin geri kalan çıkmazlarınız ulduğu sürece bedelinin nasıl bu durumu okurlarınızla, değerlendirileceği de, sessiz aboneleriııizle paylaşınız... kaldığımı/ sürece hiç Ansızın sırtınızı dönüp sözkonusu olmamaktadır. sessizliğe çekilmeyiniz. Bu Üzerine düşüp mektup yazdığunızda kimileri ancak inceliği gösterebilmek çok mıı zor? o zaman ilgi gösteriyor. IMnkttAyar 12$ % I K I T A P L I K KAMİL MASARACI L CUMHURİYET KİTAP SAYI S A Y F A 3
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear