Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sahaflar, bibliyomanlar ve yuppiler 18 kasım pazar günü Etap Marmara Oteli'nde yapılan kitap müzayedesi çok canlı geçtı. Olası satış fiyatlarının düşük tutulması bu canlılığın nedenlerinden biriydi. Müzayede 1700'lü yıllarda Amsterdam'da basılan Istanbul Boğazı haritası 1.5 milyon, Alexander Raymund'un Islam seramiklerini incelediği kitabı ise 2.5 milyon TL'ye alıcı buldu. u yılın son kitap müzayedesi 18 kasım pazar günü, Etap Marmara Oteli'nde yapıldı. 1990'ın dördüncü ve sonuncu müzayedesini Muhsin Kitabevi'nin sahibi Münir Saatçi düzenledi. Bu müzayede diğerlerinden çok farklı bir havada geçti. Daha öncekiler ya zarar etti ya da ucu ucuna zarardan döndüler. Oysa Münir Saatçi, müzayededen sonra dudaklarında hoş bir fiyongla dolaşıyordu. Toplam 39 milyon muhammen bedelle satışa çıkardığı 238 kitaptan toplam 70 milyon lira hasılat yapan Saatçi'nin başarısı nedensız değıl tabıı. Bir kere ılk kcv bu kadar çok sayıda kitap satışa sunuldu. İkincısı, muhammen bedellerı çok düşük tutmuştu, 1525 bin liraya kıtaplar vardı müzayedede. Başarıyı etkileyen bir başka faktör isc müşterılerin dikkatini dağıtan uzun konuşmalar yapmadı satışı yönetenler. Kitap müzayedesi ülkemizde yeni bir "müessese". Dolayısıyla alıcı da acemi, satıcı da. Bir kere müzayede deyınce akJa önce "antıka" kavramı geliyor. Antikalar da her zaman "pahalı" olacağına göre müşteri bu çekıngenlikle müzayedeye gelmiyor, gelse de kıyıda köşede sessiz kalıyor. 3 Mart 1991'de yeni bir müzayedeye hazırlanan Münir Saatçi, katılımı daha da arttırmak için bazı tedbirler aldıklarını söylüyor. "Önümüzdeki yılın ilk müzayedesinde 500'ün üzerinde kitap satmayı planlıyoruz. Fiyatlar yine çok düşük tutulacak. Bundan amaç, orta gelirli kitap dostlarını da müzayede heyecanına katmak. Sonra kitabın başından şu 'antıka' sıfatını da kaldırıyoruz. Kitabın antikası olmaz da ondan. En önemli değışikliğimiz ise katalogda olacak. Bir müzayedenin belıni büken katalog maliyetidir. Bundan sonra hazırlayacağımız katalogda kitap hakkında hiç bilgi olmayacak. Sadece adı, kodu ve ön bedeli bulunacak. Bundan maksat kataloğun şişmesini önlemek." Bir müzayedenin, katalog maliyeti vc salon kirasıyla beraber 1520 milyon liraya mal olduğunu belirten Saatçi, bu iki giderden sağlanacak tasarrufla, daha sık açık arttırmalar yapmayı amaçladığını söylüyor. Son müzayedenin ağır toplarına gelince, bunların hemen hepsi İstanbul kitaplarıydı. Ayrıca şehir yıllıkları, sözlükler, salnameler ve folklor araştırmaları da çok para ettiler. Avusturyalı ressam Wilhelm Victor Krausz'un 1916 yılında yaptığı devlet ricali portrelerı bir milyon 750 bin lirayla kapanın elınde kalırken, 65 bın lira gıbı cüzi bir bedelle satışa sunulan Fehmi Edhem Karatay'ın minyatürlerle ilgili kitabı bir milyon 700 bin liraya alıcı buldu. Yine 1916 tarihli Illustrirte Zeitung dergisinin Türkiye özel sayısı 475 bin liradan satıldı. Renkli resimleri, ilginç ilanlarıyla kitapseverleri büyüleyen bu enfes derginin gradosunu arttıran bir diğer özelliği de zamanın ünlü siyasetçilerini fotoğraflarıyla bir bir tanıtmasıjdı. 1634 yılında Venedik'te basılan Paulus Ramnusius'un Latince eseri müzayedenin cirosuna iki milyon gibi ciddi bir rakam ekledi. Istanbul'un Latın işgali dönemindeki savaşları anlatan kitap döneminın cildındeydi. 1700'lü yıllarda Amsterdam'da basılan Utanbul Boğazı haritası bir buçuk milyon liraya, Alexander Raymund'un İslam seramiklerini incelediği kitabı ise iki buçuk milyon liraya el değiştirdilcr. 16551673 arasında Suriye, Mezopotamya, Eski Kalde ve Anadolu'nun büyük bölümünü gezerek izlenımlerini iki kitapta anlatan rransız misyoner Michel Febure'in kitabı bir milyon 250 bin lira muhammen bedelle satışa sunuldu. Hırıstıyan okurlarına Islam dinini tanıtmayı amaçlayan bu ilginç kitap iki milyon 250 bin liraya satıldı. Yenı kitapların para etmediği söylenir. Ancak bu müzayedede böyle olmadı. 1968 baskısı Nuri Pere'nın "Osmanlılar'da Madeni Paralar" kitabıyla, Cem Yayınları arasında çıkan 1980 baskılı Süha Umur imzalı "Os '90'ın son müzayedesinde 238 kitap, 70 milyon liraya satıldı B ÜMİD BAYAZOĞU) 1916 tarıhlı Illustrirte Zeitung dergısı "Turkıye Ozel Sayısı" 475 bın TL'den alıcı buldu Avusturyalı ressam Wılhelm Vıctor Krausz'un 1916 yılında yaptığı devlet rıcalı portrelerı albümu 1 milyon 750 bın liraya satıldı manlı Padişah Tuğraları" kitapları "ağır" paralara satıldılar. İlki 500 bin, ikincisi 425 bin liraya gitti. Bu yılın son müzayedesinin müşterilen arasında ünlü sahaflar, esrarengiz bibliyomanlar, kimliğini gızleyen "multi" bibliyofillerin "yuppi" temsilcileri vardı. Bu ünlüler arasında "Sevmek Zamanı"nın yönetmeni Metin Erksan da bulunuyordu. Onunla 'kitabın satılıp satılamayacağım' konuştuk mola sırasında. Bakın Erksan nasıl düşünüyor: "Düşünmek, bilmek ve yaratmak ürünü olan kültür ve sanat yapıtlarının, müzayedede, açıkarttırma ile ticari bir mal gibi satılması, yaklaşan kültür ve sanat 'kıyametinin' açık belirtisi ve habercisidir. Bilenlere, düşüncnlere, yaratanlara yararsız, gerçekten bilmek, düşünmek, yaratmak isteyenlere yararsız, ölçüsü para olan bu alışverişler, büyük bir yabancılaşmayı simgeler. lçinde yaşadığımız kültür kaosunun, kültür boşluğunun sonuçlarının yanında, doğal dengenin bozulması, fılın yanındakı pıre gıbı kalacaktır. Önüne gflen dogal dengenin bozulmasıyla uğraşıyor. Hıç kımse kültür ve sanat dengesının bozulması, altüst olnıasıyla ılgılenmıyor. Shakespeare Hamlet'te, 'Hayaletler köıü gunlerın habercisidir' der. Kültür ve sanat müzayedelerı, kultur ve sanatın, yaratıcılarına ve asıl yararlanacak olan ınsanlara yabancılaşmış ve yararsız bir para ortamında alınıp satılması, bir kez daha söylüyorum, 'yaklaşan kıyametın apaçık belirtisi ve gelecek kötü gunlerın uğursuz bir habercisidir.' " U CUMHURIYET KİTAP SAYI 42 S A Y F A 2 2