Catalog

Teknoloji Haberleri PolitikBilim Aykut Göker “Ulusal İnovasyon Yasası3” Hidrojen ile çalışan scramjetler, çevresel açıdan süpersonik uçaklardan daha temiz olacak. Çünkü bunların egzozlarından yalnızca su çıkacak. İki saatte Tokyo Hipersonik jetler New YorkTokyo arasını 2 saate düşürecek. Ancak hipersonik hava taşıtı üretim teknolojisi çok büyük miktarlarda yatırım gerektirdiği için, şimdi uçak üreticileri bu projeyi ekonomik açıdan değerlendiriyor. ew YorkTokyo arası yolculuklar "Kill Bill2" filminden daha kısa bir sürede tamamlanabilecek. Burada sorun, böyle bir teknolojinin geliştirilip geliştirilmemesi değil; ne zaman geliştirileceği. Bugün emekliye ayrılan Concorde süpersonik jetleri Mach 2 olarak tanımlanan bir hızla yol alıyordu. Bu da, ses hızının iki katına eşitti. Mach 5 veya üzerine çıkıldığında "hipersonik" hava taşıtlarının kapsama alanına giriliyor. Bilim adamları gelecekte "scramjet" olarak nitelendirdikleri motorların üretileceği konusunda iyimserler. Scramjet uçakları roket hızına çıkabilecekler, ancak roketlerden daha verimli olacaklar, çünkü yakıtı ateşlemek için oksidan taşımak zorunda kalmayacaklar. Peki motorlar bu oksidanı nasıl sağlayacak? Bilim adamlarına göre bunu yanıtı: "Her yerden". Scramjetler oksijeni atmosferden emecekler. 2004 yılının sonlarına doğru NASA tarafından geliştirilen 3.6 metre uzunluğunda insansız hava taşıtı, X43A Hyper X, scramjet motoruyla Büyük Okyanus üzerinde uçarken Mach 9.6 süratine ulaşmış. Bu, bugüne dek bir hava taşıtının çıkabildiği en yüksek hız. Bu uçuş yalnızca 10 saniye sürmüş ve planlandığı şekilde yere çakılma şeklinde son bulmuş olsa da, nihai hedef tutturulmuştu. Böylece teknoloji kendini kanıtlamıştı. N "Scramjet teknolojisinin durumu bugün, jet motorlarının II. Dünya Dünya Savaşı’ndan önceki durumuna benziyor" diye konuşan Boeing Phantom Works proje sorumlusu George Orton, daha önce X43A projesi üzerinde çalışmıştı. Orton’ın tahminlerine göre 20 ile 30 yıl sonra, scramjetler ile uçan, ekonomik ve uzun süre kullanılabilen uçaklar çoğalacak. Ancak bunun için çok büyük miktarlarda yatırıma ve emeğe ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekiyor. Scramjetlerin uçuş sürelerini arttırmanın önündeki en büyük engel sürtünme ve ısıdır. Scramjet araştırmalarına yatırım yapılması uzun yolculuklardan sıkılan uçak yolcularına rahat bir soluk aldırmasının yanı sıra, hızlı hava trafiği sayısız avantajlar sunacak. Bir kere organ bağışı piyasası tüm dünyaya açılabilecek. Doğal afetlerde kurtarma çalışmaları büyük ölçüde hız kazanacağı için kayıplar azalacak. Askeri uçaklar havalandıktan birkaç saat içinde dünya üzerindeki herhangi bir hedefi vurabilecekler –bunun bir avantaj sayılıp sayılmayacağı tartışılabilir. "200 yıl içinde attan inip scramjetlere bineceğiz" diye konuşan Avustralya’daki Queensland Üniversitesi’nden Hipersonik Merkezi’nden Allan Paul, "Bu uçaklarda istediğiniz hıza çıkabilirsiniz. Başka bir deyişle üst sınır gökyüzü olacak" diyor. Kaynak: Popular Science, Mart 2006 ABD Senatosu’nun gündemindeki Ulusal İnovasyon Yasa tasarısı saydıklarım dışında daha pek çok düzenleme getiriyor. Bir ülkede inovasyonu teşvik için nerelere kadar uzanmak gerektiğini gösteren bu düzenlemelere ilişkin de birkaç örnek vereyim: • Bölgesel kalkınmayı destekleyen federal programların Ticaret Bakanlığı’nca gözden geçirilmesi ve inovasyonun yerel düzeyde de güçlendirilmesi için bir strateji geliştirilmesi; bu çerçevede, bölgesel inovasyonu teşvike yönelik kamuözel sektör işbirliğini güçlendirecek projelerin finansmanına önem verilmesi; • İlk ve orta dereceli okullarda inovasyonu ve denemeyi temel alan öğretim uygulamaları için NSF’nin parasal destek sağlaması; • Özel sektörün uzun vâdeli araştırma projelerine girmesini cesaretlendirmek için, araştırma giderleri ile ilgili ‘vergi ertelemesi’ uygulamasına süreklilik kazandırılması; • Araştırma giderleri ile ilgili vergi ertelemesi uygulamasından yararlanan firma sayısını arttırmak için firmalara basitleştirilmiş, yeni seçenekler sunulması; • Vergi muafiyeti tanınan özel vakıfların bu haktan yararlandırılmayan ticari yatırımları, eğer, ‘startup’ girişimlerine yapılmışsa, bunların vergi muafiyetine tabi tutulabilmeleri için uyulması gereken şartların Maliye Bakanlığı’nca belirlenmesi; • Ulusal Bilimler Akademisi’nce, özel sektörün inovasyon faaliyetlerini engelleme potansiyeli taşıyan risk faktörlerini belirlemeye; mevzuat ve uygulamalardan kaynaklanan bu tür riskleri azaltmaya yönelik bir çalışma yapılması... TASARININ ÇARPICI YANLARI İnovasyon politikalarıyla uğraşanlar, hep, "bir ülkede inovasyon yeteneğini yükseltebilmek basit, teknik bir mesele değildir; konuyu, bilim ve teknoloji politikalarından eğitimöğretim politikalarına, para ve vergi politikalarından yatırım, yabancı sermaye ve dış ticaret politikalarına kadar, birbirini destekleyecek politikalar ve uygulamalar bütünü olarak ele almak gerekir" derler ya; işte bu tasarıda öngörülen düzenlemeler de bunun çarpıcı bir örneği. Hem de tasarı inovasyon yeteneğine zaten sahip bir ülkede, sadece bu yeteneği güçlendirebilmek için hazırlanmış. Ve yine hep şu vurgulanır: "İnovasyonda yetkinleşmenin olmazsa olmaz koşulu bilim ve teknolojide de yetkinleşmektir. Bilim ve teknolojide yetkinleşmek ise, bilim ve teknolojiyi ilerletebilecek ölçüde araştırma yapabilmek; bu araştırmaları yapabilecek bilim insanlarını, araştırmacıları yetiştirebilmek, demektir." Tasarıdan görüyorsunuz; bilim ve teknolojiye egemenliği tartışmasız olan bir ülke, inovasyon yeteneğini arttırabilmek için bilimsel ve teknolojik araştırmalar için ayırdığı fonları ikiye katlamaya; matematik, fizik bilimler ve mühendislik bilimlerinde öğrenim görenlerin, mastır ve doktora yapanların sayısını arttırmak ve daha fazla araştırmacı yetiştirmek için mevcut burs programlarını güçlendirmeye çalışıyor. Sanal gitarla rock’n’roll Günümüzün gitarcıları Finlandiya’da Helsinki Teknoloji Üniversitesi’nde geliştirilen bir sanal gitar ile gerçeğine çok yakın sesler çıkartabilecekler. Sanal gitarı çalmak için sanatçı eline turuncu renkte bir çift eldiven geçiriyor ve çalmaya başlıyor. Bir webcam gitarcının el hareketlerini kaydediyor ve bu verileri bir PC’ye gönderiyor. Bilgisayar el hareketlerini tanıyan bir yazılım yardımıyla video karelerinin her birinde eldivenleri izliyor ve bunları sanal bir gitarın üzerine monte ediyor. Hataları örtbas etmek için bir müzikçeviri programı devreye giriyor ve gitaristin hangi gitar çalma tekniğini ve stilini taklit etmeye çalıştığını anlamaya çalışıyor. Bu arada bir ses sentezleyicisi müziği gerçek zamanda üretiyor. Ancak cihaz yalnızca birbirine uyumlu olan notaları çalıyor. Bilim adamları şimdi bu programın Windows tabanlı bir versiyonu üzerinde çalışıyor. Bu program bilgisayardan indirilebilecek. Diğer sanal çalgıların ne zaman çıkartılacağı sorusuna programın yaratıcısı Teemu MakiPatola, "Çok yakında bir orkestradaki tüm çalgıların sanal versiyonlarını geliştireceğiz. Böylece sanal orkestramızı kuracağız" yanıtını veriyor. 989/9 4 Mart 2006 AT BİNENİN KILIÇ KUŞANANIN Yine, inovasyonda yetkinleşme konusunda, en çok anlatılmak istenen noktalardan birisi de bu süreçte kamunun/devletin rolünün çok önemli olduğudur. Hele, Türkiye gibi, geç sanayileşmeye başlamış bir ülke için, devletin üstleneceği rol daha da önemlidir. ABD gibi, devletin ekonomiye müdahalesine en çok karşı çıkan bir ülkede, inovasyonda yetkinlik meselesi söz konusu olduğunda, hiç kimsenin gözünü kırpmadan devleti özel sektörün işlerine karıştırdığının en çarpıcı örneği de bu tasarı olsa gerek. Araştırma hacmini iki katına çıkarmak mı gerekiyor, finansmanı federal bütçeden; araştırmacı, matematikçi, fizikçi, mühendis sayılarını arttırmak mı gerekiyor; her seviyede burs federal bütçeden... Amerikan sanayii, ihtiyaç duyduğu yeni imalat teknolojilerini geliştirmek için yeterince kaynak ayıramıyor mu; Tedarik, Teknoloji ve Lojistikten Sorumlu Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı hemen görev başına: Firmalara araştırma siparişi versin; parasını da savunma bütçesinden ödesin. Müsteşarlık, bunu tabii ki, "Amerika’nın ulusal güvenliği için elzem olan silah sistemlerini üreten Amerikan firmalarında üretkenliği yükseltmek için yapacak." E bu arada, bu teknolojilerde kazanılan yetenek bütün Amerikan imalat sanayiinin de işine yarayacak; at binenin, kılıç kuşananın...