01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

tropoloji NEDEN DUYDU? GEREK Aletlerin yapılışoluşturuluşgeliştiriliş amacı, insanın salt kendi bedensel olanaklar veya gücü ile yapamadığı işleri gerçekleştirebilmektir. Anlaşılan, insan evrim çizgisinin belirli bir döneminde, yaklaşık 2.5 milyon yıl kadar önceleri, (diinya üzerindeki yaşamını o aşamadan itibaren sürdürmeyi garanti altına almasını sağlayan) çok önemli bir gerçeği keşfetmiştir. Bu da bazı taşlara, bir başka taş parçası ile doğru yönde kuvvetli bir darbe inidirilecek olursa, kopacak/çıkacak olan keskin kenarlı yonga parçasının yörede rastlama olasılığının güçlü olduğu ölü bir hayvanın postunu/derisini bizatihi kendi tırnak veya dişlerinden daha iyi parçalayacağı, böylece de karnını doyurabilmek için o hayvanın etine daha rahat ve başarılı bir şekilde ulaşabildiğidir. İnsan neden alet yapmak gereğini duymuştur? Salt bedensel açıdan ele alınacak olursa, aynı ortamda birlikte yaşadığı diğer hayvanlara kıyasla insanın (fıziksel anlamda) zayıf, yeteneksiz ve hatta âciz bir canlı olduğu görülür. Örneğin, bazı hayvanlar hızlı koşmak suretiyle düşmanlarından kaçabilir veya avlarını rahatlıkla yakalayabilirler. Diger bazılarının ise yiyeİnsanoğlunun en eski aletleri: Üstteki resim: Çay taşından yontulmuş çekirdek aletler türü ve yaptığı ceklerini parçalamaya uyAlttaki resim: Çakmaktaşından yonulmuş yonga aletler gun pençe ve dişleri vardır. insan) olmasıni da köktencil nitelikte bir İnsanlar bu tür bedensel özelliklerBugünkü bilgilerimiz doğrultusunda kültürel aşama olarak kabul etmektedirler. den tamamen yoksundur; ulaşdıkları hayinsan tarafından yapılan ve ğünümüze ulaBu koşullar altında da artık sanırım vanların derilerini yırtacak türden pençeşabilen en eski taş aletler Doğu Afrika'da, 'alet yapmak ne demektir aletin amacı nelere sahip olmadıkları gibi, karınlarını doHabeşistan sınırları içinde yer alan Gona dir insan neden alet yapmak zorunda kalyurmak için avlarının tendonlarını parçanehrinin yataklarından elde edilmiştir ve mıştır?' gibi birbirine doğrudan bağlı bazı layabilecek türden dişleri de yoktur. 2.6 ile 2.5 milyon yıl öncelerine aittir. Bu ilsoruları sormak ve yanıtlamaya çalışmak gekel aletler volkanik kökenlı çaytaşları rekir. ALET SAYESİNDE GÜCÜNÜ ve/veya çakıllardan oluşturulmuşlardır. Teknoloji ilk aletlerin yapımı ile başARTTIRDI Kuşkusuz insanın alet yapımında taşlar. Alet yapmak demek, insanın hammaddeİşte böylece insan taşı taşa vurmak tan önce daha kolay işlenip, şekil verilebisi (veya hammaddeleri) doğada bulunan suretiyle oluşturduğu bu yeni ürünleri lecek türdeki bazı malzemeden (örneğın herhangi bir nesneyi, şu veya bu şekilde debedenine destek niteliğinde birer alet olakemik, ağaç dalları ve bazı hayvanların iri ğiştirmek suretiyle ona tasarladığı amaca rak kullanmak suretiyle (tıpkı çevresinde dişleri gibi şeylerden) yararlanmış olması yönelik yeni bir biçim vermesi ve böylece yaşayan diger bazı etoburların bedenleriakla yakın gelmektedir. İnsan şayet bunları ondan yararlanması (onu kendi yararına nin birer parçası olan pençe ve dişleriyle alet yapımında kullanmış olsa dahi ki herkullanması) demektir. yaptığı işleri) farklı bir şekilde gerçekleşhalde kullanmıştır, bu tür organik malzetirebileceğini, yani karnını doyurmak Aletin yapılmasının özünde, oluşturumenin zaman içinde çürüyüp, yokolma amacıyla ete ulaşabilmek için hayvan lan nesnenin 'geleceğe yönelik' bir gereksiözelliği nedeniyle günümüzde bu konuda postlarını parçalayabileceğini, etleri bölenim olması, yani 'ileriye dönük bir yatırım' somut bir şey söyleyecek durumda değiliz. bileceğini ve hatta sert kemikleri kırmak olarak kullanılması düşüncesi yatar. temel özellik ne? suretiyle besi değeri yüksek olan iliğe dahi ulaşabildiğini görmüştür. Böyle bir buluş, insana salt (doğal anlamda) kendi bedensel yetenekleriyle gerçekleştiremediklerini, istenildiği zaman yapılıp kullanılan, istenildiği zaman ise terkedilen türden (neredeyse beden dışı organlar olarak nitelenebilecek) aletlerle yapılabileceğini göstermiştır. Sonuç olarak da, böylesine radikal bir buluş insanın çevresine olan uyumu sağlamış, karnını doyurma olasılığını güçlü bir şekilde kolaylaştırıp, fazlalaştırarak içinde bulunduğu doğal çevredeki yaşama gücünü arttırmak suretiyle de türünün çoğalmasına neden olmuştur. ALET YAPMA BECERİSÎNİN TEMEL ÖĞELERİ Alet yapımının insanın "insanlaşmasında" çok önemli bir payı olduğu, önemli bir görev gördüğü tartışılmaz. İnsanın evrim çizgisi içinde "alet yapma" tabii bazı yardımcı öğelerin destekleyici ve hatta bir anlamda da tetikleyici katkıları olmaksızın, durup dururken ve birden bire ortaya çıkmamıştır. Öyleyse, insanın alet yapımı becerisinin ardında yatan temel öğelerin neler olduğunu araştırmak ve hangi olanakların bu olayı doğrudan veya dolaylı tetiklediğini saptamaya çalışmak yerinde olur. Kuşkusuz olmazsa olmaz ilk koşul, insanın iki ayak üzerinde ve dik olarak yürümeye başlaması, başka bir deyişle kollar ile onların uzantısı olan ellerin yürüme işlevine olan katkılarını sonlandırmak suretiyle başka işler yapabilecek bir aşamaya ulaşmalarıdır. Daha sonra ellerin ucundaki parmakların nesneleri hassas bir şekilde tutma yeteneğine sahip olmaları gelir. Oluşturulacak aleti net bir şekilde üç boyutlu olarak görmek ayrı bir zorunluluktur; görme ile tutma arasında işbirliği de esastır. Bütün bunları ileriye dönük gereksinim(ler)e göre tezgâhlayan beyin, yani düşünce ve zekâ temel unsurların başında gelir. Özellikle vurgulanması gereken bir husus da, alet yapmanın bir anlamda gerçekte oluşturulacak olan örneğin yerdeki taş parçasının zaten içinde yattığının algılanması olduğuna göre soyutlama yeteneğinin önemi de tabii yadsınamaz. SADECE İNSANIN GEREKSİNİMİ VAR Alet yapımı yalnızca insana özgüdür; insandan başka hiçbir canlı (kelimenin gerçek anlamıyla) alet yapamaz. Bunun temel nedeni de insandan başka hiçbir canlının yaşamını sürdürebilmesi için mutlaka ve mutlaka alete gereksinim duymamasıdır; insan dışındaki tüm canlılar alet desteği olmaksızın doğal yaşamlarını sürdürebilme yeteneğine sahiptirler. İnsan için ise alet mutlak bir zorunluluktur; insan salt bedensel yapısı bakımından dünyanın neresinde ve hangi ortamda yaşarsa yaşasın alet olmaksızın bir hiçtir. Yazının devamı arka sayfada 957 /13 23 Temmuz 2005
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear