24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
gorus@cumhuriyet.com.tr 18 HAZİRAN 2022 CUMARTESİ 2 olaylar ve görüşler Atatürk Havalimanı yok edilmemeli orolojik koşulların kötü olduğu zamanlarda ne geldi. O kadar ki pist üzerine, sahra has- Doğan Hasol Atatürk Havalimanı, ICAO’nun yaptığı sınıflandırmaya göre CAT bile uçak iniş kalkışına olanak verebilecek tanesi yapılabildi. Şimdi de havalimanının Dr. Y. Müh. (MiMar) III niteliklerine sahip olup meteorolojik koşulların kötü olduğu düzeydedir. Nitekim, çok kısa bir süre önce tümden yok edilerek yerine, resmi açıkla- zamanlarda bile uçak iniş kalkışına olanak verebilecek düzeydedir. kötü hava koşulları nedeniyle yeni İstanbul malara göre millet parkı yapılması gündem- tatürk Havalimanı yok edilip yerine Havalimanı’na indirilemeyen bazı uçaklar Ata- de; yorumlar ise farklı; Galataport gibi rant millet bahçesi yapılacakmış. Resmi açılırken adı Yeşilköy Havaalanı’na dönüş- nın en yoğun yolcu trafiği olan 11’inci hava- türk Havalimanı’na yönlendirilmişti. hedefine yönelik türden. Yıkım başladı bile. Aaçıklama böyle; ancak başka yoğun tü. Yıllık 25 milyon yolcuya yeterli olmak limanı durumuna gelmişti. Atatürk Havalimanı, toplam bina alanı açı- Özetlersek, Atatürk Havalimanı’nın ko- söylentiler var. O havalimanı büyük emek üzere yeni tesisler ile yönetim, konuk ağır- sından Türkiye’nin en büyük havalimanıydı. runması gerekir: ve yatırımla çok iyi bir mimarlık yapıtı ola- lama, güvenlik, “catering” ve kargo tesisle- Güncel durum 2000’li yıllarda İstanbul nüfusunun anor- l Büyük emek ve yatırımlarla gerçekleş- rak inşa edilmişti. İstanbul’un 1:100.000’lik ri öngörülmüştü. Biraz da 3. boğaz köprüsünü desteklemek mal şekilde artması şehirde anormal bir ya- tirilmiştir. çevre düzeni planına göre şehrin üç hava- 1980’lerde mimar Hayati Tabanlıoğlu yö- amacıyla, kuzeyde yanlış yerde yapılan yeni pılaşmaya yol açmıştır. O bölgede yaşayan- l Şehrin çeşitli noktalarından ulaşılması ko- limanına ihtiyacı vardı, Atatürk Havalima- netiminde düzenlenen ilk ana planda öngö- havalimanının devreye girmesinden sonra 7 lar yapılarını daha da yükseltmeyi engelle- laydır. 2002’de Yenikapı’ya metro bağlantısı nı bunlardan biri olarak korunacaktı, ikincisi rülen tesisler kapsamında yeni dış hatlar Nisan 2019’dan itibaren bütün tarifeli uçuşlar yen Havalimanı’ndan yakınmaya başlamış- sağlanmıştı. Avrasya Tüneli ayrı bir kolaylıktır. Sabiha Gökçen Havalimanı olacak, üçüncü- terminali 1983’te hizmete girdi. Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na lardır. Aslında kıyıda yapılan yüksek yapılar l Havalimanı olarak gerekli bütün nitelik- sü ise Silivri yakınlarında yapılacaktı. Şu an- 29 Temmuz 1985’te havaalanının adı İs- aktarıldı. Oysa Atatürk Havalimanı’nın işlet- da özgün plana aykırıydı. lere sahiptir. da, kuzeyde yapılmış olan yeni İstanbul Ha- tanbul Atatürk Havalimanı olarak değiştirildi. me hakkı bir süre daha TAV’a aitti. O sözleş- Şehrin, tutarlı, onaylı tek planı olan l Mimari eser niteliğindedir. 1992 yı- valimanı ile birlikte şehrin yalnızca iki hava- Artan hava trafiğini karşılamak 1998’de menin erken feshi nedeniyle TAV’a 389 mil- 1:100.000’lik çevre düzeni planı bile göz lında Mimarlar Odası’nın Ulusal Mimarlık limanı var. Üçüncüsü nerede? açılan ihaleyi alan Tepe-Akfen-Ventures yon Avro tazminat ödenecekmiş. İstanbul’un ilk havacılık tesisi 1912’de ardı edilerek, İstanbul’un kuzeyinde, yan- Ödülü’nü kazanmıştır. (TAV), terminali 3 Ocak 2000’de hizme- Atatürk Havalimanı, Uluslararası Sivil Ha- Yeşilköy’de yapılmıştı; ilkin askeri amaç- te açtı. Ardından, ihtiyaç doğrultusunda dış lış yerde yapılmış olan yeni havalimanını da Son söz: vacılık Örgütü ICAO’nun yaptığı sınıflandırma- la kullanılan tesisin adı Yeşilköy Hava Mey- hatlar terminali iki kez genişletildi. desteklemek amacıyla Atatürk Havalima- AHL kapatılırsa, planın öngördüğü 3. ha- Atatürk Havalimanı 2015 yılında dünya- ya göre CAT III niteliklerine sahip olup mete- nı adeta yok edilme çabalarının hedefi hali- danı idi. 1953’te uluslararası hava trafiğine valimanı nerede? Türkiye’de demokrasi için tam Yurt savunmasından düşünceye, bağımsızlık gerekiyor. Toprak yaşama bakıştan siyasaya her reformu yapılıp şeyhlik ve derebeylik alanda bağımsızlık bilincinin düzeni ile tarikatların egemenliği ışımasının temeli Türk devrimidir. sona ermeden demokrasiyi inşa etmek olanaksız. Bu olanaksızlığa Elinizdeki kitap, uyanış ve direncin, 1950’den bu yana tanık olmaktayız. 1923 devrimini yaratan anaç toprağın hep bağımsızlık yağmur- Demokrasisiz Demokrasi’de yer larıyla beslendiğinin ve beslene- alan yazılar özgürlük, eşitlik ve ceğinin düşünsel kanıtıdır. kardeşliğin yolunu aydınlatmayı Işık Kansu amaçlıyor. Gezi’ye yasak, 16x24 - 407 sa16x2 yfa - İnceleme 1313,5x20,5 - 304 sayfa - Siyasi Yazılar tarikatlara destek “Bize çağdaş okullar gerekmektedir. Bu millet ışığını On yaşındaki Erdal ile ablası, köy Türkçenin ustalarından Emin çağdaş okullardan alacaktır.” öğretmeni İnci'nin Anadolu'nun Özdemir'in Türkiye'nin güzel uzak bir köyünde geçirdikleri bir çocukları için yazdığı bu romanda, av. Erol Ertuğrul yıllık yaşantıyı anlatan, 1964 ülkenin farklı yerlerinde oturan eçen günlerde hafızlığını tamamlayan 393 Doğan Kardeş Çocuk Romanı Özgür ile Yeter adlı iki çocuğun Gkişi için bir tarikatla bağlantılı vakıf tara- yarışmasında üçüncülük ödülü mektuplarını okuyacaksınız. Onların fından düzenlenen icazet töreni öncesinde, kazanan Toprağa Basınca, Talip gerçek yaşamlarını kendi anlatım- cami çevresinde cüppe ve sarıkla yürüyüş ya- Apaydın'ın yalın kalemini ve ne larından tanırken duygulanacak, pıldı. Bu eylem açık biçimde laikliğe karşı, Atatürk devrimlerine karşı gerici bir eylemdi. denli usta bir yazar olduğunu 1970'lerin son dönemindeki Ne acı ki bu gerici eyleme karşı hiçbir devlet genç okurlara duyumsatacak. Türkiye'nin kültürel ve toplumsal kurumundan tepki gelmedi, hiçbir cumhuri- yapısını daha iyi anlayacaksınız. yet savcısı devlete karşı bu eylem için bir so- ruşturma açmadı. Aslında bu eylem yirmi yıl- dır güzel yurdumuzda Aydınlanmaya karşı yü- 13,5x19,5 - 96 sa13,5 yfa - Gençlik Romanı 1313,5x20,5 - 210 sayfa - Çocuk Romanı rütülen ve zaman içinde yol alan gericiliğin bir parçasıydı. Yirmi yıldır laiklik ve aydınlanma kenarından köşesinden yavaş yavaş kemiril- diği için her şey olağan gibi göründü. Böylesine gerici bir gösteriyi görmezden gelen devlet görevlileri, şarkıcıları yasaklı- yor. Belediyelerin yaptıkları etkinlikler ya- saklanıyor. Özgürlüklere yasak var. Gerici- liğe ve baskılara bir tepki olarak doğan Ge- zi eylemleri yönetimin en büyük korkusunu oluşturuyor. Gezi’nin yıldönümünde polis ga- zetecilere, katılımcılara şiddet ve gözaltı uy- guluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan katılımcı- lara hakaret ediyor. ‘Medreseler kapanmıştır’ Kurtuluş Savaşı sürerken, bir savaş da içe- rideki işbirlikçilere, yurdu bir örümcek ağı gibi sarmış tarikatlara, cemaatlere karşı verilmiş- tir. 1 Nisan 1922 günü Mustafa Kemal Kon- øøøø ya’dadır. Din hocaları Mustafa Kemal’e bir di- lekçe vererek medrese sayısının artmasını ve medrese öğrencilerinin askere alınmaması- nı isterler. Mustafa Kemal dilekçeyi okuyun- ca sinirlenir. “Sizin için medrese Yunanı yen- mekten, halkı zulümden kurtarmaktan daha önemli görünüyor. Millet kan içinde yüzerken, halkın en iyi çocukları cephelerde dövüşür- ken, yurt için canlarını feda ederken, siz bura- da genç, sapasağlam delikanlıları besiye çek- mişsiniz. Bu asalakların askere alınmaları için yarın emir vereceğim” der. 17 Eylül 1924 günü Mustafa Kemal Hamidi- ye Zırhlısı ile Rize’ye gider. Rize gezisinin son gününde Atatürk’e Rize ve Pazar müftüleri bir dilekçe verirler. Medreselerin yeniden açılma- sını isterler. Atatürk’ün yanıtı nettir: “Medre- seler kapanmıştır, açılmayacaktır. Bize çağ- daş okullar gerekmektedir. Böyle okullar açı- lacaktır. Artık bu milleti rahat bırakın. Bu mil- let ışığını çağdaş okullardan alacaktır.” Laikliğe darbe Bu ülke, bu ulus yalnızca geçmişte de- ğil, günümüzde de tarikatlardan, çağdışı eği- timden çok çekti. Ekonomik açıdan, poli- tik açıdan, uygarlaşmadan uzak kalmamızın en önemli nedeni bu yanlışlardır. Yakın geç- mişimizde tarikat yurtlarında yaşanan bas- kılar, bu baskılar sonucunda çekilen acılar, din kurslarında onlarca çocuğumuza tecavüz- 19 Haziran ler unutulmadı. Tüm bunları görmezden gel- Pazar mek tam bir aymazlıktır. Geçtiğimiz günlerde TBMM Diyanet Akademisi adlı bir yasayı çı- ø LYAS TUNÇ kardı. Bu yasa laikliğe ve öğretim birliğine en ø mza: 14.00 büyük darbedir. Bu yasa ile hem Diyanet İşle- KARTAL%(/('ø<(6ø ri Başkanlığı’na bağlı ve laikliğe aykırı bir aka- demi kuruluyor ve hem de Din Eğitimi Ge- .ø TAP FUARI nel Müdürlüğü’nün yetkileri genişletiliyor. Bu akademi doğrudan bir medresedir. Kurtuluş Savaşı boşuna verilmedi. Türk devrimleri boşuna yapılmadı. Kurtuluş Savaşı’nı başarmış, devrimleri gerçekleştir- miş bu ulus, bu olumsuzluklardan da kurtul- masını bilecektir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear