24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 MART 2022 CUMARTESİ KÜLTÜR 11 Bill Fontana’nın İstanbul’daki ilk ses yerleştirme sergisi yerin altından geliyor Suyun Sesi sergisi Yaşam kültürü rter, dünyanın KONUK ünlü ses yer- YAZAR ararken Aleştirme sa- SERFİRAZ umhuriyetin ye- yüzyılına girerken insan- natçılarından Ameri- ERGUN ni bir ulus, çağdaş lığın çağdaş değerleriyle kalı Bill Fontana’nın Cbir toplum yaratma örtüşen yaşama kültürü- Bill Fontana dev ses ve video yolundaki arayışı, İkin- müz karanlığa boğulmak işi “Io”nun Yeni Sesi’ni izleyiciy- ci Dünya Savaşı koşul- isteniyor. le buluşturdu. Bill Fontana’nın larında kültür devrimi ni- Çağdaş yaşam kültürü tan sarnıçlarına gitmiş, oralardan Türkiye’de sergilenen ilk işi bu. teliğindeki dev adımlar- arayışımızın temelinin la- da ses ölçümleri yaparak bir veri- la sürdü. iklik olduğu akıldan çıka- Arter’in alt kat Karbon salonun- tabanı oluşturmuş; sonra bu veri- İyi Vatandaş İyi İnsan rılmamalı. 3 Mart Devrim da, sanatçı sekiz adet duvar bü- leri yeniden konumlandırarak ge- yetiştirmek için toplumu Yasaları yolumuzu gös- yüklüğündeki ekrandan İstanbul ce Yerebatan Sarnıcı’nda hoparlör- bilinçlendirme atılımı ya- teriyor. Boğazı’nın derinliklerinden alınan lerle yayımlamış, yapının kubbe- şandı. İnsanlığın yarısı olan sesi, Yerebatan (Bazilika) ve Şere- lerinden, devasa boşluğundan ge- Çağdaş insanlık değer- kadının eşitliği sağlan- Arter’deki sergiler 24 yaş altına ücretsiz. Yerlere fiye (Theodosius) sarnıçlarının su- leriyle buluşmuş bir top- madan ne demokrasi ne len, yankılanan sesleri kaydetmiş şilteler de atılmış, ailece hafta sonu gidip izlemek larının sesleriyle çok kanallı ve lum oluşturulmaya çalı- özgürlük olur. İstanbul için uygun bir eğitim ve eğlence fırsatı. ve “yeni(den) ses(lendirme)” adını çok ekranlı buluşturuyor ve izleyi- şıldı. Sözleşmesi’ni yaşatmak verdiği yöntemle bizim izlediğimiz Bunlarla birlikte görevdir. 8 Mart Emek- ciyi zaman ve mekân içinde kay- kompoziyonlara ulaşmış. için Io’ya at sineklerini musallat et- Atatürk’ün ölümünden çi Kadınlar Günü’nden in- bediyor. IO da kim? tiği ve Io’nun bunlardan kaçmak sonra cesaretlenen ırkçı san olan vazgeçmez. Arter’in kurucu direktörü ve Sergiyi gezerken için dünyayı dönüp dolaştığı ve ve dinci bağnazlık kendi- Akdeniz’in sunduğu en Io’nun Yeni Sesi sergisinin küratö- o’nun Yeni Sesi” neden sergi Çok yüksek tavanlı geniş Kar- İyon Denizi’nden geçerek İstan- ni göstermeye başladı. eski insandan daha es- rü Melih Fereli, Ukrayna bayrağı “Ibaşlığı, “Io” da kim derseniz, Io, bon Salonu’na girdiğinizde işitsel bul Boğazı’na vardığı ve öküz geçi- 1940’lı yılların ortaların- ki olan armağan zeytin. Yunan mitolojisinde, Zeus’un karısı renkleri, sarı-mavi ile bantlanmış di anlamına gelen Bosphorus adını ve görsel kompozisyonlardan olu- da dünya çapındaki So- Ağaçların anası, yaşam Tanrıça Hera’nın rahibesi ve rakibi, aldığı bahsediliyor Yunan mitoloji- mikrofonundan “Bill Fontana’nın ğuk Savaş koşulları, çok ağacı, ölmez ağaç, ba- şan bir dünyaya da girmiş oluyor- ölümlü bir kadın. Zeus’un Io’ya âşık sinde. Serginin ismi buradan esin- partili yaşama geçişin rış ağacı olan zeytinin pa- bu işi burada dünya prömiyerini sunuz. Şerefiye Sarnıcı’ndan gör- olduğu, karısı Hera’nın gazabından lenerek konmuş; binlerce yıl sonra sancıları ve Amerikan po- ra hırsına kurban edilme- yapıyor; bu eseri satın alıp müze- sellerin yer aldığı çok büyük bir korumak için Io’yu beyaz bir öküze Bill Fontana’nın yorumuyla “Io’nun litikalarının yeğlenmesiy- si, hem tarımımızın yok mize hediye eden Grundig’e teşek- projeksiyon ekranında damlayan dönüştürdüğü, Hera’nın da intikam Yeni Sesi”... le birlikte çağdaş yaşam edilmesi hem de insan- kür ederim” diyor. su görüntüsü ve sesleri var. Tavan- arayışı adımlarına “dur” lık ve kültür düşmanlığı- Bill Fontana, (1947) San daki dev ekranda ise patlayan bir dendi. dır. İzmir İktisat Kongre- sından örnek vereyim: Teksas’ta 5 İstanbul’la ilgili bir iş yapmasını Francisco’da yaşıyor. Dünyanın küpten dökülen sular yere ve etra- si (27 Şubat-4 Mart 1923) milyon yarasanın yaşadığı bir ma- rica etmiş. Fontana da “Siz bana en tanınmış modern sanat müze- fa ses ve görüntü saçıyor. Boğaz- Kırılmalar aydınlatıyor gideceğimiz ğara var, bu yarasalar zaman za- altın tepside İstanbul’u sunuyorsu- yolu. lerinde işleri sergileniyor. Felse- da kaydedilen seslere ve görüntü- Toplumsal değişimlere man göç ediyorlar. Bir üniversite nuz; ben hayır mı diyeceğim?” ya- Yasaklar sürüyor: Ge- fe okumuş, klarnet çalıyor ve New getirdikleri bakışla çağ- lere Yerebatan ve Şerefiye Sarnıç- ce müzik yasağı da ya- göç zamanını saptayabilmek için nıtını vermiş. Fontana üç-dört kez daş yaşam arayışını sür- York’ta New School’da elektroa- larındaki ses ve görüntüler yanıt şam kültürümüze apaçık düren öncü aydınların da Fontana’dan yardım istiyor. Fon- İstanbul’a gelmiş, çoğu su altında kustik müziğin öncüsü sayılan veriyor. Fontana, sesi ve görüntü- bir saldırıdır. omuz verdiği demokra- tana, yarasaların insan kulağının olmak üzere İstanbul Boğazı’nın 20. yüzyıl besteci, müzisyen, ses- yü heykelsi bir mecra olarak kul- Yaşasın, her şeye kar- si atılımı çağdaş değerle- çeşitli noktalarında, özellikle de duyamadığı 50 frekansla belirli za- sizliği de müzik olarak nitelendi- lanıyor. şın yaşam hakkının teme- re uygun bir adımdı. Ama Haliç’in ağzında, sekiz kanallı, di- ren John Cage’in müzik öğrenci- manlarda haberleştiklerini ve gö- Bill Fontana şimdilerde sanatçı- li sağlık emekçilerinin 14 Hasan-Âli Yücel’in ba- jital kayıt cihazı, akustik mikro- si olmuş. Hocası bu kadar avant- çe karar verdiklerini ölçüyor ve bu lar arasında moda olan blokzincir Mart’ı. kanlık görevinden alı- Yaşasın, cana can ka- gart olan Fontana da sesin üretti- araştırma bilime yardımcı oluyor. fonlar, hidrofonlar ve ivme ölçer- üzerinden işlerini satmıyor (kendi narak yerine aydınlık- tan doktorlarımız. çı adımların düşmanı bi- ği imaja ve bir imajın yarattığı se- lerden oluşan taşınabilir kayıt işleri için uygun bir aracı olmasına rinin getirilmesi, eski ya- İstanbul’a davet stüdyosu aracılığıyla ses verileri se yönelik araştırmalar yapıyor, iş- rağmen) ve altı-yedi yıldır da ses İnsanlık kültürü şam biçimine teslimiyet- ler üretiyor. Çalışmalarını daha iyi Melih Fereli, Bill Fontana ile toplamış. Daha sonra Bizans döne- yerleştirmelerinin yanı sıra görün- ten başka bir şey değil- nereye? anlayabilmeniz için bir çalışma- 2017’de tanışmış ve kendisinden minden kalan Şerefiye ve Yereba- tüleri de kendisi üretiyor. di (1946). Dünyanın gündemi de Yeni, çağdaş bir yaşam ağır, kahredici. oluşturmak için taşın altı- Dünyayı kutsal kitap- çüncü cemre düştü derken düşerken toprağa, şiir- lıklar, dostluklar geçmiştir tarihin- na elini koyan birçok ay- lardaki cehenneme çevir- kış yeniden bastırdı. Mart lere göz gezdirirsin. Ce- den... Bir şeyler en kalın harfler- dın hapislik, sürgün, iş- meye çabalayan bir avuç Üayının güzel yüzünü göre- nap Şahabettin’in “Elha- le yazılmıştır günlüğüne. Burnunun kence, işsizlik gibi zulüm- tarih, coğrafya, kültür, in- meden kar düştü bahçelere. Sal- nı Şita”sının ilk dizeleri- direği sızlar. lerle karşı karşıya kaldı ve sanlık düşmanı egemen, gının, fukaralığın, adaletsizliğin, kı- ni okursun: “Bir beyaz ler- H yeni yaşama kültürü atılı- zenginliklerini çoğalta- yımın üstünü bembeyaz bir örtü ze, bir dumanlı uçuş/ Eşini Hele bir de sevda sarmalına düş- mı yarıda kaldı. rak barbarlık olan savaş- örttü... Kapımızda savaş bütün çıl- gaip eyleyen bir kuş/ gibi tüysen Metin Altıok el verecektir Çağdaş bir devle- la bela olmaya devam gınlığıyla sürerken, 8 Mart Dünya kar/ Geçen eyyam-ı nev- sana: “Kar var yaşadığımız günler- tin odaklanması gereke- ediyor. Emekçi Kadınlar Günü’nde sesle- baharı arar!” de./ Umutsuzluk çevremizi kuşat- nin kültür politikası oluş- İnsanlığın yarattığı de- rini duyurabilmek için sokağa çı- Bahar gelecek H tı,/ Kıtlık kıran gündemde./ Yine de turmak olduğu düşünce- ğerlerin, ortak kültür ürü- kan kadınlar engellerle karşılaşır- Sonra Ahmet Muhip ele güne karşı,/ Özenle saklıyorum siyle yıllar boyu direnen, nü olduğu bilincini yok ken, kazanılan haklar bir bir eli- Dıranas’ın “Kar” şiiri geçer yüreğimde/ Sana duyduğum aşkı/ ömürlerini toplumu bilinç- ederek kendilerini yöne- elbette... mizden geri alınırken, söz söyle- içinden: “Kardır yağan üstü- Dört yanım kar içinde” lendirmeye veren aydın- ten ilkelliğe teslim olan mek, konuşmak, yazmak zinci- müze karanlık bir geceden/ H larımız, çağdaş yaşama çağdaşlığın uygar(!) tem- İşte orası senin ağırlık merkezindir. re vurulmaya çalışılırken, yalan, Yağmurlu, karanlık bir düşünce- Derken Behçet Aysan seslenir kültürü arayışını sürdür- silcileri, savaşı protesto Şen sakrak bir gülüş sunar apay- dolan, riya almış başını gitmiş- den/ Ormanın uğultusuyla birlikte/ kapının ardından: “Kar yağıyor dı- dü. İnsanı, toplumu, eği- etmek için insanlık kültü- dınlık bir kent. Sabah, “Günaydın” ken elimizde tek bir seçenek kalı- Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte/ şarda/ Mektubun yeni gelmiş/ İs- timi, sanatı, dili araştırıp rünü silmeye çalışıyor. diyen yüzlerle karşılaşmayı alış- yor: umut. Kar yağıyor üstümüze inceden...” tanbul kokuyor/ Dışarda kar yağı- karanlıkları aydınlatmanın Kültür insanlığın ese- kanlık haline getirirsin. Gökyüzüne Bizim umuda ihtiyacımız var ar- Böylece bir kere daha yaşadığımız yor/ Seni seviyorum.” savaşımını verdi. ridir. Her çeşit zorbalığa umutla bakmaya çalışırsın. Sabah tık. Yeni bir sese, yeni bir nefese... uzun karanlık gece de tescillenmiş H 1960’larda yaşanan ye- karşı olan sanat ve sa- kopardığın leylağı ceketine ilişti- H olur. Uğultunun ortasında kalbini Böylece kışın içinden kitapla- ni Aydınlanma dalgasın- natçı, savaşın nedeni de- rirsin. Çiy tanesini avucuna alırsın. Yaşayana ruhunu verir bir kent. temiz tutmaya çalışırsın. ra tutunarak geçersin bir kere da- dan sonra 12 Mart’ı, 12 ğil düşmanıdır. Kendileri- Yağmurdan sonra ortaya çıkan sü- Onun koynunda uyur, uyanırsın. H ha. Dayanışmanın en saf halidir Eylül’ü yaşadık ve 1982 ni çağdaş kültürün doğal müklüböceklerini görüp avunur- Rüzgârında savrulur, yağmurunda Ataol Behramoğlu’nun, “Be- yazılanlar... Ahmed Arif’in, “Da- Anayasası’yla bugünlerin mirasçısı sayanların var- sun. Çam ağaçlarına misafir olan ıslanır, güneşinde ısınırsın. Ufkun- yaz, ipek gibi yağdı kar/ Bir kız kar- yan kitap ile/ Dayan iş ile/ Tırnak bağnazlığına geldik. dığı yer, tek sözcükle dü- kardan sakınmazsın. Kar nede- da umudu büyütmeyi öğrenirsin. dan hafif adımlarıyla/ yürüyüp geç- ile, diş ile,/ Umut ile, sevda ile, düş şündürücüdür. niyle eve hapsolsan da yaşadığın Ekmeğini kazandığın yerdir. Kur- ti hayal içinde/ Arkadaşlarımı dü- ile/ Dayan rüsva etme beni”yle tek- Bugünün Atatürk’ün önerme- yerden izler taşırsın. Derken yeni- duğun aile gibidir. Ayrıldığın an- şündüm, sevgili şeyleri/ Sanki her rar nefes alırsın. Dayan dersin, bi- si, yol gösterici olmalı in- karanlığı den günün son siyasi gelişmelerini da eksikliği boğazına yapışır. Anılar şey bizimle var ve bizimle olacak/ raz daha dayan! Yeniden şiir haya- sanlığa: Aydınlığımıza “balyoz” biriktirirsin orada. Başka bir kentle okursun. İçin çekilir. Kararırsın ol- Şarkılar çaldı odalarda/ Bütün in- ta tutunma aracın oluverir. Bu yazı “Dünya insanları kapita- gibi inen, aydınlık birikimi- duğun yerde. aldatsan da onu, günü gelince yü- sanları sevmek gerektiğini düşün- da şiirlerle beslenen umudun yazısı lizmin açgözlülüğü ve hır- mizi parça parça eden 12 rüdüğün sokaklarda izini ararsın. H düm/ Düşmanlarımız dışında”yla olsun istersin. sından arınmış olarak ye- Mart’ın yıldönümü bugün. Sevsen de sövüp saysan da yaşa- Böyle zamanlarda yeniden söz- yeniden sorgularsın geçmişini. Ni- Çünkü bilirsin, değişim kapıda... tiştirilmelidir.” Cumhuriyetin ikinci mın kazınır kentin bir noktasında. cüklerin büyüsüne sığınırsın. Kar ce ağır bedeller ödenen arkadaş- Bahar kapıda...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear