Catalog

16 29 EKİM 2022 CUMARTESİ YÜKSEK YERİLİM HATTI / Erdinç UTKU ATA’lı sollama RİKLİler... rakama çevirsinler. sıra uçan araba ve uzaya en hızlı şekilde muasır H “Sıfırlama” ve “numara- sert inişte. medeniyet seviyesine ulaş- Ağzına biber sürmek; lar” onların uzmanlık alanı. TÜİKiye Yüzyılı... tırır... Ağzına biber gazı sıkmak; Daha kolay anlarlar... H H Ağzını açana SANSÜR- H Halk AÇIM diyor, AKP Bizim dinci politikacılar mek; Türkiye Yüzyılı’nın yüzde AÇILIM. prompter kullanırken bile Konuşmayı öğrenemeden kaçı yerli ve milli? Göstermelik muhalif med- İRTİCAlen konuşuyor... SUSmayı ezberliyoruz :( TOGG örneğin. Ya da ülke- ya açılımı... H H yi yöneten “MADE IN USA” H Cumhuriyet düşmanlığın- Dil devrimi nedeniy- zihniyet... İktidar ihaleleri yandaşa; da MAHİR; rüşvet, yolsuz- le Atatürk’e çemkiren H işsizlik, yoksulluk ve açlığı luk ve usulsüzlükte BECE- AKP’liler alfabeyi değiştirip “Uçan politikacı” tamam, garibana İHALE EDİYOR... l Murat Sayın l Kürşat Zaman l Bülent Oktay l Nuhsal Işın BİR DAKİKA / Mine G. KIRIKKANAT Allame şeytan Okyanusların ortasındaki yalnız İmaniyet İşleri Reisi Ersaltz, bir ve mahzun ada Mikronezya’da halk işaretle sorgulama görevini yardımcı- yoksullaştıkça İmaniyet İşleri’ne ay- sı Veryoşa Saltz’a verdi. rılan bütçe yükseliyor; ruhban sını- Rahip Veryoşa Saltz, genç adama fının nüfusu da mümin sınıfın mi- bakarken sesinin arzuyla titremesi- de gurultularına doğru orantılı artı- ne engel olamayarak ilk soruyu sor- yordu. du: “İneklerde dört, bende iki adet Azalan rant gelirini, hiçbir ahval ve olan nedir?” şerait, hatta feryat altında aç halkla Cevap gecikmedi: “Bacaklar peder!” paylaşmaya niyeti olmayan Muktedir “Peki senin pantolonunun içinde l Murteza Albayrak Makropiç ile yolsuz yoldaşları, onları olup, benim pantolonumun içinde ol- beslemek yerine açlıklarını uyuştur- mayan nedir?” mayı seçerek, her mümine bir rahip Ruhban heyeti soluğunu tutmuş- atamaya karar vermişlerdi. tu. Oysa genç adam, son derece sa- Rahibin görevi, kurbanın kulağına kindi. Tanrı Ol’un kendisini açlıkla sınadı- “Cepler, aziz peder.” ğı, çektiği yokluğun cennette kavuşa- “Kadın tüylerinin en kıvırcık oldu- l Ercan Baysal cağı bolluğa karşılık küçük bir bedel ğu yer neresidir?” olduğunu fısıldamak; cennet tadımlı- “Afrika’dır, peder.” ğı olarak da sınırsız cimaya özendir- Başta İmaniyet İşleri Başkanı Alyo- mekti. şa Ersaltz, ruhban heyetinin gözleri Her Mikrona bir rahip atamak, el- faltaşı gibi açılmış, cima rahibi adayı- bette kapsamlı bir rahip istihdamı ge- nın çanak sorulara verdiği kapak ya- rektiriyordu. Dolayısıyla bir Mikro- nıtları şaşkınlıkla izliyorlardı. nu cima telkiniyle biat ettirmek, baş- Veryoşa Saltz, kısa bir sessizlikten ka bir Mikronu rahip maaşına bağla- sonra, sanki adaya son bir şans verir- yarak biat ettirmek demekti ki; vin- cesine, ağır ağır sordu: vin mantığıyla bakıldığında, doğrusu “Yumuşak olup kadınların ellerin- akıllıca bir hesaptı. de sertleşen nedir, evladım?” İmaniyet İşleri Reisi Alyoşa Ersaltz Genç adam gülümsedi: “Tabii ki tır- ile ruhban heyeti, yeni rahip istihda- nak cilası, peder!” mı için yüz yüze mülakatlara başla- “Doğru” demek zorunda kalan Veryoşa dılar. Saltz, yutkunup sorguya devam etti. Adaylardan biri, ruhban heyetinde “Bekâr bir kadına göre evli kadında elektrik çarpmış gibi bir dalgalanma- daha geniş olan nedir?” ya yol açtı. “Yatak, aziz peder.” Cüssesi de kütlesi de acayip hava- Ruhban heyeti, genç adamın her lı ve kadınları geçin, erkekleri bile yanıtında koltuklara biraz daha gö- l Cemalettin Güzeloğlu baştan çıkaracak kadar yakışıklı bir mülüyor, küçülüyordu. genç duruyordu karşılarında. Ada- Sorgucu Veryoşa Saltz, ayağını mın cima vaazı vermesine bile ge- hırsla yere vurarak haykırdı: rek yoktu. Görenin aklına, otomatik- “Kadın vücudunda en nemli organ man cima arzusu düşüyordu. Zaten hangisidir?” l Gürbüz Doğan Ekşioğlu susup kendisini süzen ruhban heyeti Rahip adayı genç, “Tabii ki dil...” ve heyetin tam ortasında oturan Alyo- demişti ki; İmaniyet İşleri Reisi Al- şa Ersaltz’ın aklından geçen de fark- yoşa Ersaltz yerinden fırlayıp, “Şey- lı değildi. tan bu, şeytan!” diye bağırdı. “Bırak Genç adam çoktan başrahip atanmıştı, özendirmek, cimanın kökünü kuru- ama usulen bir mülakat gerekiyordu. tur la bu!” l Cem Koç l Zeki Bol “Demokrasi Şu Amerikalılara CUK bir tramvaydır. savaşın kötü bir Günel ALTINTAŞ İstediğin durağa şey olduğunu geldiğin zaman, anlatabilmek için, inersin”, “Mühürsüz oylar savaşı ABD topraklarında geçerlidir” duraklarını geçtik. çıkarmak mı gerekir? Paldır küldür “Mühürlü oylar H geçersizdir durağına doğru Sansür yasası yurtdışından yol alıyoruz. yayın yapacak muhalif radyo H ve televizyonları “caiz” kılar. l Mehmet Selçuk l Birol Çün