Catalog

DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 7 31 MART 2021 ÇARŞAMBA 24 ülke ile DSÖ ve AB’den yeni salgın risklerine karşı birlikte mücadele vurgusu geldi Küresel anlaşma çağrısı ‘AŞIDA JEOPOLITIK GEREKÇE OLMAZ’ Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, Avrupa Birliği’nin ilaç otoritesi tarafından henüz onaylanmamış olsa da nisan ayından başlayarak 1 milyon doz Rus Sputnik V koronavirüs aşısı satın almak istediklerini söyledi. Kurz, aşı söz konusu olduğunda jeopolitik gerekçelerin bir kenara bırakılması gerektiğini belirtti. “Mühim olan, aşının etkili ve güvenli olup olmadığı, nereden geldiği değil” diye konuştu. ‘Bir yıl içinde etkisini kaybedebilir’ Öte yandan 28 ülkeden 77 bilim insanı da Covid19’a karşı tüm dünyada yeterli aşı yapılmaması halinde ortaya çıkan dirençli varyantlara karşı mevcut aşıların etkisiz kalabileceği ve salgının bütün dünya için yeni bir tehdit oluşturabileceği uyarısı yaptı. Bilim insanlarına göre, ilk kuşak Covid19 aşısının bir yıl içinde etkisini kaybetmesi ve özellikle de kimileri daha bulaşıcı, daha öldürücü ve aşıya daha dayanıklı yeni varyantlara karşı yeni formüllere ihtiyaç duyulması mümkün. Bilim insanları, salgının tek çözümünün küresel çapta aşı uygulaması olduğunun altını çizdi. Öte yandan ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi Direktörü Rochelle Walensky, dördüncü dalganın yolda olduğunu belirterek “felaket yaklaşıyor, korkuyorum” dedi. Dünya genelinde yeni tip koronavirüs (Covid19) salgınında ağır tablo sürerken gözler aşı ve tedavi çalışmalarında. Covid19 kriziyle mücadelede küresel çapta yaşanan başarısızlık ise tartışmaların merkezinde. Avrupa Birliği (AB) tarafından kasım ayındaki G20 toplantısında yeni bir küresel pandemi anlaşması yapılması gündeme getirilmişti. Bununla aşılara ve ilaçlara eşit erişimin sağlanmasının da hedeflendiği kaydedilmişti. Dün ise Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus ile 24 ülkeden liderin yayımladıkları ortak metinde, salgınlara karşı hazırlık ve mücadele konusunda yeni uluslararası anlaşma yapılması çağrısı yükseldi. Ortak metin İngiliz Telegraph, Fransız Le Monde ve Alman Frankfurter Allgemeine gazetelerinde eşzamanlı yayımlandı. Metinde “Covid19 salgınını sona erdirmek için birlikte mücadele ederken bugün umudumuz, gelecek nesilleri korumak için uluslararası sağlık sektörüne daha güçlü bir yapı kazandırmaktır” denildi. Covid19’un “herkes güvende olana kadar hiç kimse güvende değildir” mesajının doğruluğunu çok acı bir şekilde gösterdiği belirtildi. Salgının küresel topluma 1940’lardan beri en büyük tehdit unsuru olduğu kaydedildi ve 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan sisteme benzer bir sistem önerildi. Ulusalcılık ve izolasyonun bir kenara bırakılarak yeni bir dayanışma çağı başlatılması istendi. “Başka salgınlar ve sağlık sorunları da olacak. Hiçbir hükümet bu tehdide karşı Ortak metinde, Covid19 salgınının “herkes güvende olana kadar hiç kimse güvende değildir” mesajının doğruluğunu çok acı bir şekilde gösterdiği belirtildi. Hindistan, Paraguay’a yarısı bağış olmak üzere 100 bin doz aşı gönderdi. tek başına mücadele edemez” denildi. Açık mektuba imza Fransa, Portekiz, İngiltere, Almanya, Ruanda, Yunanistan, Şili, Kenya, Arnavutluk, Güney Afrika, Hollanda, Tunus, Senegal, Ukrayna, Endonezya, Fiji, Romanya, Güney Kore, Kosta Rika, Trinidad ve Tobago, İspanya, Norveç, Sırbistan ile DSÖ’den geldi. İmzacılar arasında Rusya, ABD ve Türkiye’nin olmaması dikkat çekti. ‘Ben yerine biz dememiz gerek’ Dün de DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel, ortak basın toplantısı düzenledi. İkili, gelecekte yaşanabilecek pandemilere daha hazırlıklı olmak ve mücadelede işbirliği için yeni bir uluslararası pandemi antlaşmasının imzalanması çağrısında bulundu. Covid19’u “dünyaya acımasız bir ders” olarak nitelendiren Michel, “Hiçbir ülke, hiçbir kıta bir pandemiyi tek başına yenemez. Ben yerine biz demeliyiz” dedi. Michel, “Ana hedefimiz, gelecekte yaşanabilecek salgınlara ilişkin daha iyi tahminlerde bulunmak ve salgınları önlemek için kapsamlı bir yaklaşım geliştirmek. Küresel kapasiteler ile dayanıklılığı güçlendirmek, tıbbi çözümlere adil erişim sağlamak ve uluslararası uyarı sistemleri, veri paylaşımını ve tıbbi araştırmaları desteklemek” ifadelerini kullandı. ‘ABD ve Çin olumlu’ Ghebreyesus da DSÖ kurallarına dayanacak pandemi antlaşması ile uluslararası sistem içinde daha fazla bilgi alışverişi, paylaşılan sorumluluk, şeffaflık ve işbirliği sağlamasının hedeflendiğini belirtti. “Bunu yapmak için kapasitelerimizi ve sistemlerimizi inşa etmek zaman alacak. Uzun yıllar boyunca sürdürülebilir bir siyasi, finansal ve toplumsal taahhüt gerektirecek” dedi. Mektuba imza atan ülkeler arasında ABD ve Çin’in olmamasıyla ilgili bir soruya ise Ghebreyesus, iki ülkenin böyle bir antlaşma fikrine olumlu yaklaştığı yanıtını verdi. Antlaşmaya tüm ülkelerin dahil olmasını umduklarını kaydetti. ARKTIK’TE GÖVDE GÖSTERISI ABD ve Rusya dahil birçok gücün rekabet sahasına dönüşmüş olan Arktik bölgesinde Rusya’nın 20 Mart’ta başlattığı tatbikatlar devam ediyor. Tatbikat Franz Josef Land takımadalarının bir parçası olan Alexandra Land yakınlarında 40’tan fazla ayrı manevrayı içeriyor. Savaş uçaklarının havada yakıt ikmalini de test eden Rusya, bölgeye üç nükleer denizaltıyı aynı anda göndererek gövde gösterisi yaptı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, tatbikatın Sovyetler Birliği döneminde de şimdi de bir “benzerinin olmadığını” söylerken emekli amiral Viktor Kravchenko, Interfax ajansına yaptığı açıklamada, tatbikatların amacını “yabancı dostlarımıza Amerikalılara bir sinyal göndermek” olarak açıkladı. Bölgede hak iddia eden beş Arktik ülkesinden biri olan Rusya, Sovyet döneminden sonra terk edilmiş birkaç üs ve hava meydanını yeniden açıp modernize ederek buradaki askeri varlığını güçlendirdi. Şubat ayında Batı’nın bölgedeki askeri varlığını güçlendirme çabalarının bir parçası olarak Norveç’e eğitim için stratejik bombardıman uçakları gönderen ABD, 1980’lerden bu yana ilk kez, 2018’de Norveç Denizi’ne bir uçak gemisi konuşlandırmıştı. Binler yollara döküldü Myanmar’da cunta karşıtı eylemlere yönelik güvenlik güçlerinin ateşi sürerken insan hakları örgütleri 1 Şubat’taki darbeden bu yana can kaybının 500’ü geçtiğini duyurdu. Bu arada Myanmar’da cunta yönetimi güçlerinin Karen eyaletine operasyon düzenledikleri, havadan bombardıman yaptıkları, yaklaşık 10 bin sivilin bölgeden kaçmaya çalıştığı haberleri de gündeme yansıdı. Yabancı ajanslarda yüzlerce sivilin ormanlık bölgelere kaçtığı, nehir üzerinden 3 bin Karen’linin de Tayland’a geçtiği bildirildi. Karen Kadın Örgütü, Tayland ordusunun ise ülkeye sığınmak isteyen yüzlerce etnik Karen’ı geri dönmeye zorladığını söyledi. Bazılarının teknelerinin geriye itildiği de aktarıldı. Taylandlı kimi yetkili ise iddiayı yalanladı. Blinken: Sınır kapıları açılsın Brüksel’de Suriye’de insani krize işaretle acil yardım çağrılı donörler toplantısı yapılırken önceki gün Birleşmiş Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde de konu gündemdeydi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, oturumda yaptığı konuşmada, 2020 yılında Çin ve Rusya’nın vetoları ile açılamayan TürkiyeSuriye sınırında bulunan Öncüpınar, Bab al Salam ve IrakSuriye sınırında bulunan AlYa’rubiyah sınır kapılarının tekrar açılması gerektiğini söyledi. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre Blinken, Suriye halkının çözüm için umudunun Güvenlik Konseyi’nde olduğunu belirtti. “Suriye’deki çatışmaları sonlandıramazsak bize yazıklar olsun” diye konuştu. Ülkedeki insani durumun giderek kötüleştiğini kaydetti. Blinken, “Aramızda ihtilaflar olsa da Suriye’de çözüm için harekete geçmeliyiz. Kalıcı çözüm ancak 2254 sayılı konsey kararının uygulanmasıyla sağlanabilir” diye konuştu. İdlib gerilimi Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu da Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’e karşı mücadele veren tek NATO ülkesi olduğunu kaydetti. Güvenlik Konseyi’nin birbiri ardına toplantılar yapmasına rağmen Suriye’deki çatışmaları sonlandıramadığının, ülkede insani durumun her geçen gün daha da kötüleştiğine işaret etti. Öte yandan, Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, İdlib gerilimi azaltma bölgesindeki 3 geçiş noktasının, “bölgedeki durum istikrara kavuşuncaya kadar kapalı olacağını” duyurdu. AnkaraMoskova hattında İdlib konusunda gerilim sürerken Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi Başkan Yardımcısı’ndan “Türkiye’nin kontrolündeki bölgede yeniden faaliyete geçen grupların kışkırtıcı saldırılarda bulunduğu, bölgeden çıkmak isteyenlerin koridorlardan geçişine engel olduğu” çıkışı geldi. T.C. İSTANBUL ANADOLU 17. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/201 Esas DAVALI: ALİ ŞEFİK ŞAHİN Sefa Çamlık Mah. İnönü Cad.Bina No: 175 Merkez/Ayvalık/Balıkesir/ Türkiye Ayvalık/ BALIKESİR Davacı Mehmet Gökhan ŞAHİN tarafından aleyhinize açılan Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) davasının yapılan yargılamasında; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmış olup, adresinizden ayrıldığınız gerekçesiyle tebligat yapılamamıştır. Adres araştırmasından da bir netice alınamadığından dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Durusma Günü: 29/06/2021 günü saat: 11:30’da duruşmada bizzat hazır bulunmanız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.M.K.’nun 6100 sayılı yasa ile değişik 147 maddesi uyarınca yargılamaya yokluğunuzda devam olunacağı hususu, Dava Dilekçesi ve duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1344004) T.C. ÇATALCA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/440 Esas DAVALILAR: 1 NECLA HELVACIOĞLU Kadınlar Denizi Mah.Meram Sitesi No:19 D:3 Kuşadası/ AYDIN 2 DANİŞ ÖLGEN Davacı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından aleyhinize açılan Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil) davasının yapılan yargılamasında; İstanbul ili, Çatalca ilçesi, Kaleiçi mahallesi 159 ada 65 parsel sayılı taşınmaza ilişkin kamulaştırma davasının Yargılaması sırasında tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen davalı DANİŞ ÖLGEN adına duruşma gününün ve dava dilekçesinin tebliğini ilanen duyurulmasına karar verilmiş olup; duruşma günü olan 20/04/2021 günü saat 10:00’a Çatalca 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin duruşma salonunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi halde HMK.nun 213 ve 377 maddeleri uyarınca duruşmaya gelmediği takdirde yargılamaya yokluğunda devam edilip hüküm verileceği hususu duruşma günü ve dahili davalı dilekçesi tebliğ yerine geçmek üzere ilanen duyurulur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1344858) T.C. TRABZON 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2021/7 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Trabzon İli, Ortahisar İlçesi, Çömlekçi Mahallesi ADA NO: 355 PARSEL NO: 26 VASFI: 3 Katlı Kargir Ev ve Arsa YÜZÖLÇÜMÜ: 301,80 m² MALİKİN ADI VE SOYADI: Ayşegül Aydın Tuğcu, Hatice Koçer, İsmail Yılmaz, Metin Aydın, Muammer Kurt, Ayten Çebi, Hayriye Özbalıkçı KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Trabzon Büyükşehir Belediyesi Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2021/7 Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1344853) İŞGAL ALTINDA TOPRAK GÜNÜ Filistinliler 30 Mart Toprak Günü’nün 45. yıldönümünde protesto gösterileri düzenledi. İşgal altındaki Batı Şeria’daki eylemlere İsrail güvenlik güçleri müdahale ederken Gazze’de Toprak Günü kapsamında Filistinli sanatçıların eserlerinin yer aldığı serginin açılışı yapıldı. 30 Mart 1976’da İsrail’in Filistin topraklarını işgaline karşı sokaklara dökülen yüzlerce Filistinliye İsrail güçleri ateş açmış, 6 kişiyi öldürmüştü. “Toprak Günü” olarak anılan bu olay, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmanın kaynağı olan toprak konusunda Filistinlilerin direnişin simgesi olarak görülüyor. İsrail ile diplomatik temas iddiası AnkaraTel Aviv hattında karşılıklı mesajların ardından İsrail basını “Türkiye’nin, İsrail’e büyükelçi atamaya hazır olduğunu” öne sürdü. Israel Hayom gazetesinin üst düzey bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberinde, “Türkiye’nin karşılık verilmesinin taahhüt edilmesi durumunda İsrail’e büyükelçi atamaya hazır olduğunu Tel Aviv’e bildirdiği” iddiası aktarıldı. İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın yorum yapmadığı belirtilen haberde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “Türkiye ile görüştüklerini ve bunun iyi bir gelişme olduğu” şeklindeki sözleri hatırlatıldı. Geçen aralık ayında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Türkiye, İsrail ile ilişkilerini geliştirmek istiyor. İsrail ile istihbarat işbirliğimiz devam ediyor” demişti. Habere göre iki eski müttefik arasındaki asıl sorun, Türkiye’deki üst düzey Hamas yetkililerinin varlığı. İstanbul zirvesi için hazırlık hızlandı Asya’nın Kalbiİstanbul Süreci 9. Bakanlar Konferansı’na katılmak üzere Tacikistan’da bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani ile bir araya geldi. Görüşme, Türkiye’de yapılması planlanan Afganistan barış görüşmeleri öncesinde geldi. Sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Çavuşoğlu, “Afganistan’daki barış süreci, önemli bir dönüm noktasına ulaştı. İstanbul Toplantısı’nın barış görüşmelerine azami katkı sağlamasına yönelik olarak görüş alışverişinde bulunduk. Afgan kardeşlerimizle yakın istişarelerimizi sürdüreceğiz” dedi. Çavuşoğlu, ABD ile Taliban arasında imzalanan mutabakatın Afganistan’daki barış sürecinde önemli bir kilometre taşı olduğunu ancak ülkede şiddetin hâlâ devam ettiğini belirterek “Siyasi bir çözüm için kapsamlı bir ateşkese ihtiyacımız var” değerlendirmesinde bulundu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, Afganistan’da şiddetin azalması için azami çaba gösterilmesi gerektiğini belirtti. Barış ortamının sağlanması için çeşitli ülkelerin verdiği desteğe değinen Lavrov, “Rusya, bölgesel ve uluslararası ortaklarla yakın temas halinde aktif olarak çalışıyor” dedi. Çavuşoğlu, Gani ile görüştü. Mozambik’te IŞİD tehdidi artıyor Mozambik’in güneyine 2017’den beri saldırılar düzenleyen terör örgütü IŞİD, ülkenin 60 milyar dolarlık uluslararası doğalgaz projelerinin lojistik merkezi olan Palma kentini ele geçirdiğini iddia etti. IŞİD’in saldırılarında onlarca sivil ve güvenlik görevlisinin öldüğü belirtildi. Yaklaşık 10 bin kişinin bölgeden çıkmaya çalıştığı kaydedildi. Bu arada Portekiz Dışişleri Bakanı Augusto Santos Silva, ülkesinin Mozambik’e yaklaşık 60 asker göndereceğini söyledi. Silva, Mozambik ordusunu özel kuvvetler yetiştirmede destekleyeceklerini vurguladı. Bolsonaro, tepkileri dindirme arayışında Covid19 salgınında ağır tablonun sürdüğü Brezilya’da siyasi kriz derinleşiyor. Salgınla mücadelede yetersiz kalmakla, kısıtlamalara karşı tutum izlemekle eleştirilen aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun önceki gün dışişişleri, savunma ve adalet bakanları da olmak üzere kabinesinde değişime gittiği haberleri gündeme yansımıştı. Kimi kaynak Savunma Bakanı Fernando Azevedo’nun istifa ettiğini duyurmuştu. Eski Dışişleri Bakanı Ernesto Araujo’nun ise Senato ve Temsilciler Meclisi’nin baskısı nedeniyle istifa ettiği belirtilmişti. Eski ABD Başkanı Donald Trump ile benzer dış politika izlemesinin Çin ile diplomatik ilişkileri soğuttuğu, bu nedenle Covid19 aşılarına erişimi zorlaştırdığı savunulmuştu. Geçen hafta da sağlık bakanı değişmişti. Savunma Bakanlığı’ndan ise dün deniz, kara ve hava kuvvetleri komutanlarında da değişim olacağı bildirildi. Ancak komutanların istifa mı ettikleri ya da görevden mi alındıkları konusunda ayrıntı verilmedi. Kimi kaynak komutanların Azevedo’nun görevden alınmasının ardından protesto için istifa kararı aldığını savundu. Yerel basında ülke tarihinde ilk kez silahlı kuvvetlerin üç alanında en üst düzey aynı anda ortak istifa kararı alındığı yorumları da yer aldı. Brezilya’da Covid19 salgınında can kaybının 310 bini geçtiği belirtiliyor.