Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
12 5 OCAK 2021 SALI HABER/YORUM Birey, toplum, devlet bütünlüğü mü, kavgası mı? Çağdaş uygarlık ve demokrasi, bireyin (vatandaşın), toplumun (ulusun) ve devletin arasında ortak yararları ve refahı sağlamak için vardır. Binlerce yıllık insanlık tarihi sonucu, bu bütünleşmenin araçları ve kriterleri de belirlenmiştir: Katılımcı demokrasi ve sosyal devlet. Sistem, laiklikten hakların dengelenmesine ve hukukun üstünlüğüne kadar kabullenilmiş öğelerle beraber yürür. Cumhuriyet Türkiyesi kurtuluş ve kuruluşunda bireyi vatandaş, halkı toplum (ve millet), “saltanatı” da çağdaş devlet yapmak amaçlarını güttü ve dünyaya örnek oldu. Bugün bu hedeflere (ve Atatürk Türkiyesi’ne) karşı çıkmaya çabalayan siyasal İslamcılar, tarikatlar ve bunlarla sürekli birlikte çalışmış olan emperyalist küresel odaklar “vatandaşmilletdevlet” üçgenindeki bütünleşme yerine, “kölekabileemperyalizm” üçgenini getirmeye çabalayan cephenin işbirlikçileridirler. “Bu dünyadaki” bilimin ve akılcılığın yerine “öbür dünyanın!” hayalini cahil kitlelere pazarlayarak iktidarını yürütmek isterler. Ve bu hedeflere ulaşabilmek için bilim ve akılcılık yerine çağdışı dinci hurafeleri öne sürerler. Bunun için de halk kitlelerinin “cahil tutulmaları” gerekir. Meteorolojik bilimsel veriler yerine yağmuru dua ile getirmek isterler. “Bireytoplumdevlet üçgenindeki bütünleşmeyi parçalayıp” insanları kutuplaştırmak, bölmek, laiklikten, akılcılıktan, bilimden, çağdaş değerlerden ve demokrasiden uzaklaştırarak çağdışı amaçlarına ulaşmak isterler. Kısırdöngü nerede? Bu bilimdışı, akıldışı, çağdışı, ahlak ve insanlık dışı gelişmeler nasıl oluyor da toplumda (toplulukta) kabul görebiliyorlar? İnsanların bireysel maksimizasyonlarındaki (çıkarlarındaki) güdüleri ve çelişkileri, bu tür bozulmaların da uzunca bir süre kalmalarına yol açabiliyor. Ortalığı toz duman bulutuna boğduğunuz, iletişim düzenini ele geçirdiğiniz zaman insanları kör ve sağır hale, kısmen de getirebiliyorsunuz. Bireyi ekonomik olarak muhtaç ve çaresiz hale soktuğunuz zaman birey de kendisi ya da evladı aç kalmasın diye sizin zorlama koşullarınızı kabullenir hale geliyor. “Dışsallıklar (externalities) yalnız artı yönde değil, eksi yönde de çalışmaya başlar.” Ve bu toplumsal kısırdöngü, kendi ürettiği ağları etrafına dolayarak “azgelişmişlik kısırdöngüsünü üretir”. Herkes göz göre göre bataklığa saplanır. Türkiye’nin yaşamakta olduğu süreç budur: Bireytoplumdevlet üçgeninde bütünleşmeden, “ayrışma ve kutuplaşmaya geçilmiştir”. Olumsuz iç dinamiklerdeki bu çelişki dış ilişkilerde de Irak’tan Suriye’ye, Mısır’dan Libya’ya, ABD’den Rusya’ya çelişki ve dengesizliklere yol açmıştır. İktidarın Türkiye’deki yaşam tarzından dış ilişkilerdeki İhvancı merkezli politikalara kadar yürüttüğü politikalar “vatandaşmilletdevlet” bütünleşmesini tahrip etmeye başlamıştır. “Demokratik sivil toplumsal örgütlenmelere karşı” son getirilmekte olan düzenlemeler, vatandaştoplumdevlet bütünleşmesine çok daha büyük zararlar yaratacaktır. Sivil toplumsal örgütlenmelerin yerini, dinci ve yandaş örgütlenmeler alacaktır. FETÖ’cüler ve içeride onlarla işbirliği yapanların en büyük hedefleri, “vatandaştoplumdevlet” bütünlüğünü bozarak Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak ve kukla bir Arap devletçiği gibi siyasal bir düzen oluşturmaktır. Tehdit bugün de geçerlidir. Hayatım boyunca bu tehdidi fiilen, hukuken ve fikren yaşamış ve kavgasını yapmış bir “vatandaş” ve akademisyen olarak olayın bire bir tanığı oldum... Halkın sevgilisi “vatandaşlar”, Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in devletin adalet sistemi ile “karşı karşıya getirilmesi”, bütünleşme yerine bir ayrıştırma örneği değil mi? 5 OCAK 2021 SAYI: 34786 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 1A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 71 40 20. l Antalya: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenigöl mh. Serik cad. Havaalanı yolu üzeri no: 38 Antalya Tel : 0242 340 50 40. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:51 08:22 13:14 15:36 17:57 19:23 Ankara 06:34 08:04 12:59 15:23 17:44 19:09 İzmir 06:55 08:22 13:22 15:50 18:11 19:34 ‘Üniversite ve bilimin Toplumsal adaletsizlik, eğitimi de niteliksizleştiriyor DURUMU SEFALET!’ bunun çaresi de yine eğitim... n 1784’te, eğitimde özellikle aklı güçlendirmeye odaklı bir tasarım sunan Kant’la başlıyor “Aydınlanma Eğitim Felsefesi Eğitim ve Bilimin Sefaleti” isimli incelemeniz. Başta Kant, Fichte, Schelling, Hegel ve Feuerbach’ın olmak pek çok düşünürün hür yaklaşım ve katkılarını inceliyorsunuz. Bu düşünürler eğitimi nasıl bir süreç olarak tanımlar? Kant’ın “Eğitim, salt insanlığı amaçlamalıdır; insanın insanlaşmasına ortam hazırlamalıdır” sözünü izleyen aydınlanmacılar eğitimi, eşitlikçi, özgürlükçü, üretken ve çok yönlü insanlar yetiştirme süreci olarak tanımlar. Böyle bir eğitim dizgesi geliştiren toplumlar ilerler, bu ilkelere uymayanlarsa geriler. Özgürlüğü bir inGAMZE san hakkı olarak göAKDEMİR ren Aydınlanmacı eğitimin başlıca amacı, insanı her türlü bağımlılıktan kurtarma, salt özünün egemeni durumuna getirmektir. Öğretmenler bu amaca göre yetiştirilmeli; ders kitapları bu amaca göre hazırlanmalıdır. Eğitim, Marx’ın deyişiyle, dünyayı anlamayı, değiştirmeyi ve her türlü sömürüyü ortadan kaldırmayı hedeflemelidir. AKP bağımlılaştırıyor n Günümüz eğitim kuramında bu düşünürlerin katkıları ne denli göz önünde bulunduruluyor sizce? Atatürk Devrimleriyle kurumsallaştırılan Cumhuriyetin kuruluş aşamasında bu ilkeler uygulanmış ve ilerleme gerçekleşmiştir. AKP eğitimde Aydınlanma birikimini yok saymakta, eğitimi, eğitilenleri bağımlılaştırmak için araçsallaştırılmaktadır. Kitabımın “Eğitim ve Bilimin Sefaleti” alt başlığı taşımasının nedeni budur. “Dindar ve kindar” insan tipi yetiştirmeyi amaçlayan dincilikırkçılık karışımı anlayış, özgür akıl ve eleştirel düşünceyi köreltmek suretiyle, uydu kişilikler yetiştirmek istemektedir. Ancak bu anlayış ve uygulama sürdürülemez; çünkü toplumun yüzde Onur Bilge Kula, Eleştirel Aydınlanma eğitiminin ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı değerlerin oluşmasında önemli bir rol oynadığını, insanın özgürleşme / özgür düşünebilme yeteneği kazanmasının eğitimle olanaklı olduğunu ele aldığı Aydınlanma, Eğitim Felsefesi, Eğitim ve Bilimin Sefaleti’nde, Aydınlanma düşünürlerinin eğitim sistemi üzerine görüşlerini inceliyor. Eğitimi de niteliksizleştiren toplumsal adaletsizliğin yine eğitimle giderilebileceğini gösteriyor. 60’ından fazlası çocuklarının laikbilimselçoğulcu bir eğitim almasını istemektedir. Eğitim, sömürüyü azaltmalı n N. Konstantinovna Krupskaya’nın “Dünyasal Okul Üzerine” (1918) adlı yazısının Türkiye’de eğitimin bugünkü durumuyla ilişkilendirilerek değerlendirilmeye elverişli olduğunu vurguluyorsunuz. Bu bağlamda hangi sonuçlara vardınız? Ekim Devrimi’nden sonra toplumcu ve üretken eğitim düzeninin kurulmasına önderlik eden Krupskaya’nın dört ciltten oluşan toplu yapıtlarını taradım. Krupskaya açısından eğitim, sömürüyü ve bağımlılıkları ortadan kaldırdığı ölçüde demokratiktoplumcu bir nitelik kazanabilir. Eğitimin dünyasallaşması ve demokratikleşmesi için, devletin din karşısında “yansız” olması gerekir. Devlet, dini, halkı tutsaklaştırmak için kullanamaz. Sosyalist toplum düzeninde genç bireyler, bir dinin ya da inancın savaşçısı durumuna getirilemez. n Eleştirel Aydınlanma eğitiminin temel ilkeleri ve ülküleOnur Bilge Kula rini irdelerken, ırkçılığın eğitime sinme yöntemlerini nasıl çözümlüyorsunuz ve karşısındaki Aydınlanma duvarını nasıl ortaya koyuyorsunuz? Aydınlanma eğitimi, ulusseverlik ile etnik ulusçuluğu ayırır; çünkü ulus ve ulusseverlik önemli değerlerdir; ırkçılık ise bu değerleri değersizleştiren ideolojidir. Bu nedenle, aydınlanmacı eğitim, ırkçılık karşıtı eğitimdir. Irkçılık, eğitim dizgesini kullanarak uygarlığı barbarlığa dönüştürmeye uğraşır. Öte yandan, aydınlanmacı eğitim, özgür ve eleştirel düşünen öğretmenler ve çoğulcudemokratik içerikli ders kitaplarıyla olanaklıdır. Bu bakımdan, TÖS, TÖBDER, EğitimSen ve Eğitimİş gibi öğretmen örgütlerinin önderliğinde toplumsal ilerleme için savaşım veren öğretmenler, aydınlanmacı eğitimin güvencesidir. Toplum yoksullaşıyor n Soru net: İncelemenizde “Ulusların düşüşü ve yükselişi neye bağlıdır” sorusuna getirdiğiniz yanıt nedir? İlerlemegerileme, coğrafya, kültür ve din ile açıklanamaz. Her ulus, her kültür ve her din, ilerleme ve gerileme gizil gücünü içinde taşır. Devlet aygıtını, kapsayıcı demokratik kurumlara ve evrensel hak ve özgürlüklere dayandıran bir ulus ilerler. Bunu yapmayan devlet ve toplum ise geriler. Gerileme ise tek kişi ya da çok küçük bir kümede toplanan devlet erkinin, dar bir çevrenin çıkarları için kullanılmasının bir sonucudur. Böyle bir devlet yönetiminde bağımsız yargı denetimi olmadığı için, söz konusu küçük topluluk sürekli varsıllaşırken, toplum yoksullaşır. Üniversite özerk olmalı n Eğitim düzey ve yaklaşımlarını yüksekokul ve üniversite bağlamlarında kıyaslarken dünyadan verdiğiniz örnekler arasında Almanya başı çekiyor. Alman eğitim sistemi nasıl? Bilimin kaynağı, kuşku, eleştirel düşünme ve özgür akıldır. Bilim nesnel tindir, bu nedenle bilimci nesneldir. Üniversite hazır bilgileri yinelemez, yeni bilgi üretir. Bilimci, yeni bilgiler geliştiren yeni ufuklar açan çok yönlü insandır. Yeniyi üretmek, sınırları aşmakla olanaklıdır. Bilimci özünden de özgür olan insandır. Üniversiteyi üniversite yapan akademik özgürlük, bilmeyi engelleyen her şeyin karşıtıdır. Bilimci, Feuerbach’ın deyişiyle, cesaretli bir hak ve hakikat savaşımcısıdır. Saygınlık ve varsıllık peşinde koşmaz. Üniversite özerkliğiyse, bilimciler ve öğrencilerin özgür seçimleriyle, üniversite yöneticilerini ve yönetim ilkelerini belirlemeleri demektir. Türkiye’deki üniversiteler bu niteliklerden tümüyle yoksundur. Ülkemizde akademik özgürlük, bilimcilerin çoğunluğu ve politik erk tarafından bir “değer” olarak görülmemektedir. Türkiye’de üniversitelerin ve bilimin durumunu “sefalet” olarak nitelendirmemin nedeni budur. Ancak bu böyle sürmez. Bilim ve üniversitenin sefaletini, sayıları giderek azalsa da, yine özgür ve eleştirel bilimciler ortadan kaldıracaktır. SURİYELİ ÇOCUKLARA GIDA VE KIYAFET Barış Pınarı bölgesinde görev yapan Mehmetçik, Suriyeli çocuklara gıda ve kışlık kıyafet dağıttı. Türk askeri, çocuklara 75 gıda paketi, 200 hırka, 250 çocuk montu, 250 plastik çocuk botu ve 1500 bebek bezinin dağıtımını gerçekleştirdi. Öte yandan Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Barış Pınarı bölgesine sızmaya çalışan 4 PKK/YPG’li terörist etkisiz hale getirildiğini bildirdi. İçişleri Bakanlığı’ndan ‘PKK yaşama savaşı veriyor’ açıklaması: Sahte eylemleri üstleniyorlar İçişleri Bakanlığı, PKK terör örgütünün sahte eylemleri üstlenerek varlığını devam ettirmeye çalıştığını belirterek örgütün gerçekleşmeyen 829 olayı üstlendiğini duyurdu. Açıklamada, 1 Ocak ile 31 Aralık 2020 arasında Türkiye genelinde meydana gelen 1262 olay ve eylemin, terör örgütüyle iltisaklı yayın yapan internet siteleri üzerinden paravan gruplarca sahiplenildiği aktarıldı. Söz konusu olaylardan ve eylemlerden 632’sinin ev, fabrika, işyeri, depo, AVM, okul, tarla, orman, 487’sinin otobüs, metrobüs, iş makinesi, yat, trafo yangını ile havai fişek atma, yazılama, pankart asma, 143’ünün de güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirilen saldırı olayları olduğunun tespit edildiği kaydedildi. Ayrıca İçişleri Bakanlığı, eylemlere karışan ve PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması içerisinde faaliyet yürüten 47 kişinin gözaltına alındığını ve bu 47 kişinin 17’sinin tutuklandığını açıkladı. l ANKARA/Cumhuriyet ‘CINCI HOCA’ HAKKINDA TERÖR IDDIANAMESI İstanbul’da “cinci hoca” olarak bilinen, cinsel tacizden suç kaydı bulunan Burhan Dalgalı hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 10 yıla kadar hapis istendi. Dalgalı’nın 21 Haziran 2015’te çekilen fotoğraflarının akrabası ve hakkında “terör örgütü üyeliği”nden dava açılan Tuncer Dalgalı’nın Facebook’ta “HDP İlçe binasında iftar” yazısıyla paylaşıldığı kaydedildi. l Haber Merkezi Kars Vali Yardımcısı FETÖ’den açığa alındı Kars Vali Yardımcısı Selçuk Haskırış, Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması’na yönelik soruşturma kapsamında açığa alındı. Edinilen bilgiye göre 14 Temmuz 2020’de Kars’ta göreve başlayan vali yardımcısı Selçuk Haskırış, hakkında yürütülen soruşturma kapsamında İçişleri Bakanlığı’nca görevlerinden uzaklaştırıldı. Vali Yardımcısı Selçuk Haskırış hakkındaki soruşturmanın sürdüğü kaydedildi. l AA ‘FETÖ ÇANTASI’ ARANAN ALANDA YANGIN Sakarya’nın Akyazı ilçesinin Küçücek Mahallesi Meşelik mevkisinde dün akşam saatlerinde ormanlık alanda yangın çıktı. İtfaiye ekipleri yangını söndürdü. Yangın bölgesinin, FETÖ’nün darbe girişiminde kilit rol oynayan Adil Öksüz’ün “evrak dolu çanta gömdüğü” iddiası üzerine kazı çalışması yapılan bölge olduğu belirtildi. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı. l DHA BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 23 4 5 6789 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SAĞA: 1/ “Öksü1 B A SMA V A T rükotu” 2 A T İ D E N E K da denen, 3 sarı çi 4 çekli ve ekin tar5 lalarına 6 NESNEL L İ D MAN İ S A UZO ON İ KS ME L AM İ L İ K zararlı 7 A K O R M İ A bir bitki. 8 A J İ T E Ö L 2/ Eski Türklerde 9 ET İ AT İ NA çocukları koruyan tanrıça... Dantel ya da nakış ipliği yumağı. 3/ Keçiyolu, patika... Şarap. 4/ Silifke ilçesinde antik bir kent... Bir pamuk cinsi. 5/ Bir tür küçük motosiklet. 6/ Bir müzik parçasının son bölümü... Fas’ın plaka kodu. 7/ Bir nota... “Labada” da denen ve yaprakları sebze olarak kullanılan bitki. 8/ “Manila keneviri” adlı elyafı veren muz türü... “Âlem çiçek olsa, ben olsam / Dost dilinden tatlı bal bulamadım” (Pir Sultan Abdal). 9/ Sazın en ince ses veren teli... Dalga, kasırga. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Değerli metal ve taşlardan yapılan süs eşyası... Çıplak toprak. 2/ Âşık olmaktan duyulan korku. 3/ Küçük yapılı bir kanguru cinsi... Utanılacak şey, ayıp. 4/ Avuç içi... Nâzım Hikmet’in bir tiyatro oyunu. 5/ Aşağısı dar, yukarısı geniş bir tür yeniçeri başlığı. 6/ Bir renk... Sürülmemiş tarla. 7/ Kaba, biçimsiz... Parlak kırmızı renkte bir süs taşı. 8/ Şube, dal... Otlak. 9/ “Kuntra” da denen ve kaliteli bir şarap veren siyah üzüm cinsi.