25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
KÜLTÜR 13 29 KASIM 2020 PAZAR ‘Bir Nefes Daha’ filmiyle Nisan Dağ, ‘En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazandı Tallinn’de gurur günü Genç kadın yönetmenler bu yıl ESİN Tallinn’den KÜÇÜKTEPEPINAR ödüllerle döndü. 24. Tallinn Siyah Geceler Film Festivali’nin ana yarışmasında Dağ’ın filmi, 26 film içinde öne çıkanlar arasındaydı. Zeynep Dadak’ın yeni projesi “Uyku Kampı” ise Eurimages Geliştirme Ödülü’nü aldı. Müzikle hayatta kendine yer açmaya çalışan yetenekli bir rapçi, bir aşk ve kurtuluş ihtimaline denk düşen genç bir kadın ve İstanbul’un zorlu mahallerinden birinden yükselen hip hop ritimleri; genç yönetmen Nisan Dağ, dünya prömiyerini yaptığı “Bir Nefes Daha” adlı filmiyle 24. Tallinn Siyah Geceler Film Festivali’nde en iyi yönetmen ödülünü kazandı. Estonya’nın başkenti olan ortaçağ şehri Tallinn’de önceki akşam düzenlenen kapanış töreninde en iyi film ödülünü ise Bulgaristan filmi “Fear” (Korku) aldı. Bir sınır kasabasında karşılaşan siyah bir mülteci ile emekli öğretmen arasındaki mecburiyet ilişkisini absürt bir mizah ve siyah beyaz görüntülerle anlatan filmin yönetmeni Ivaylo Hristov’un altını çizmek Nisan Dağ Müge Özen’in yapımcılarından olduğu “Bir Nefes Daha” filmi festivalde beğeni topladı. istediği mevzu, yah Geceler, iki haftayı aşan malum coğrafi sınırların yaşat süresinden bu yıl da taviz vertığı ayrımlar değil esasen “öte medi, 1329 Kasım arasında kine” dair içselleştirdiğimiz hem sinema salonunda hem korkude onlilarımıne olazın bizi rak “hibnasıl da rid” gersınırçekleşladığı. tirildi. 10 bin Avroluk para ödülü de kazanan film, Bulgaristan’dan “Korku” filmi festivalde en iyi film ödülünü kazandı. Partilerin ve etkinliklerin buz pateni ve orman pikniklerine festivadönüştüğü festivali bu yıl çolin bu son gününde de seyir ğu sinemacı ve eleştirmen giciyle buluşacak. bi sanal âlemden takip ettik. ‘Ödül çok iyi geldi!’ Pandemi nedeniyle sınırla“Bir Nefes Daha”nın yönetmeni Nisan Dağ, seyahat sınırlamalarını aşmayı başarannan festivaller arasındaki Si lar arasındaydı. Performanslarıyla da öne çıkan filmin başrol oyuncularından Hayal Köseoğlu, dizi çekimleri nedeniyle katılamasa da en iyi aktör ödülüne yakınlığı çokça konuşulan Oktay Çubuk Tallinn’deydi. Film sonrası sohbetlerde seyirciyle buluştu, bu yıl açık hava etkinliklerine dahil edilen yüzme seanslarına da katılma cesaretini gösterenler arasındaydı. Metaforik, melankolik ama illa ki içinde yaşadığımız sıkışık ve tuhaf zamanların duygusunu dosdoğru yakalamaya çalışan yapımların yer aldığı ana yarışmadaki 26 filmin arasından sıyrılıp en iyi yönetmen ödülünün yanı sıra beş bin Avro para ödülü de kazanan Nisan Dağ, ödül gecesi sahnedeydi, filmin üç yıl süren zorlu yapım sürecinde kendisine sorgusuz sualsiz destek veren ailesine teşekkür etti. Özellikle Türkiye gibi kültür ve sanatın anında gözden çıkarılabildiği ülkelerde sinema yapmanın zorluğu ve karşılığında bu ödülü almanın önemini vurguladı. İlk filmi “Deniz Seviyesi” ile tanıdığımız Dağ’ın ikinci filmi “Bir Nefes Daha”, İstanbul Film Festivali Köprüde Buluşmalar Proje Geliştirme Atölyesi’nde ödül kazanarak önemli bir başlangıç yapmıştı. ‘En İyi Baltık Filmi’ “Baltık Filmleri” yarışmasında en iyi ödülü yabancıya gitmedi ve madencilerin dramını kapitalizmin acımasızlığını dile getirerek lafını sakınmayan Estonya filmi “The Last Ones” kazandı. Film aynı zamanda Estonya’nın en iyi yabancı dilde Oscar adayı. ‘TikTok’un Emek Sineması’ TikTok’un Emek Sineması, Karşı Sanat’ın Beyoğlu’ndaki mekânında izleyiciyle buluşuyor. Sergi, merkezinde emekbedenin bulunduğu TikTok videolarından bir seçki sunuyor. Proletaryanın geleneksel temsil biçimlerinin dışında kurmaca ve belgesel arasında salınan anlatım dilinin imkânlarını konu alıyor. Ozan Çağlar ve Deniz Zeybek’in hazırladığı sergi, 330 Aralık tarihlerinde, araştırmacılar ve akademisyenlerin söyleşilerini de kapsayan alternatif buluşmalarla birlikte yapılacak. TikTok’un imge dünyasında yeni temsil biçimlerini araştıran sergi, içinde gerçeği ve ironiyi aynı anda barındıran kurmaca/belgesel “işlere” odaklanıyor. Sıbyan mektebi ‘tarih müzesi’ olsun! DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yoruz. Haber alma özgürlüğümüz ç n C’ n Fatoş Güney’e teşekkürler! Kitabın son sayfasını çevirdim, kitabı kapadım ve gözyaşlarıma hâkim olmaya çalıştım. Sonra Fatoş Güney’e sımsıkı sarılıp ona teşekkür etmek istedim. Bu kitabı yazdığı için, aşkı için, sevdiği insana sahip çıktığı için, hem kendini hem sevdiğini değiştirebildiği için, verdiği savaş için, direndiği ve dayandığı için... Fatoş Güney’in yazdığı “Camları Kırın Kuşlar Kurtulsun” kitabından (İthaki) söz ediyorum. Yılmaz Güney, Türk sinemasının mihenk taşı, sinemamızda yepyeni bir dil yaratan, bunu evrensel boyutlara taşıyan bir deha, bir sanatçı. Türkiye onu çok sevdi. Onu tüm yanlışları, hatalarıyla sevdi. Bugüne dek hep Yılmaz Güney konuştu, yazdı, hep o konuşuldu ve yazıldı. Şimdi Yılmaz Güney’i aramızdan ayrılışından 36 yıl sonra ilk kez Fatoş Güney anlatıyor, yazıyor. “Her başarılı erkeğin arkasında / yanında / önünde müthiş bir kadın vardır” sözü bizim ülkede hiç akla gelmez nedense. (Nedense değil, yine politik tercihler: Toplumun işine gelmez de ondan!) Farklı sınıflar ve kültürler Fatoş ve Yılmaz... İki farklı sınıftan, farklı kültürden, birikimlerden iki insan. Farklı dünyaların buluşması görkemli bir aşka, toplumsalpolitik bir trajediye ve sonsuzluğa dönüşecekti. Burjuva bir ailenin el bebek gül bebek büyütüleni. Dünyası İstanbul’un Moda semti kadar. Sinema derseniz “Cinderella”, “Peter Pan” filimleriyle çocukluk, Türkan Şoray ve Brigitte Bardot’lu bir lise öğrencisi... Ve Çukurova’nın kurak ve çorak toprağından, feodal ilişkiler içinden, ağa zulmüne, sömürüsüne direnenler, boynu bükük ölenler arasından süzülüp İstanbul’a gelmiş bir “Çirkin Kral”... Hayır, size yeniden yaşadıkları evreleri, verdikleri sınavları, bir minicik pusulayla Fatoş’un evden kaçışını, Yılmaz’ın kararlılığını, Fatoş’un tereddütlerini vb. hiç anlatmayacağım. Sadece öyle toz pembe bir aşk öyküsü olmadığını, her anın tehlikeler, korkularla dolu olduğunu ama her güçlüğün yine aşkla aşıldığını söyleyeceğim. Kozasını kıran bir kelebeğin yaşama ve yaşatma mücadelesi karşısında ne denli büyük bir saygı duyduğumu söyleyeceğim. Ürkek mavi kuş Fatoş Güney, çok özenli, gerçekçi ama duygu dolu bir dille yazıyor. Sadece olumlu ve güzel olanı değil, yanlışları, içimizi acıtan gerçekleri de yazıyor. Aşkını olduğu kadar öfkesini, çektiklerini, içindeki isyan duygusunu, özlemlerini, içinde bastırdıklarını, bastıramadıklarını da ortaya koyuyor. Kitabın başında Yılmaz Güney için Fatoş’un bir “milat” olduğunu okuruz. (Ve kitap boyunca da bunun gerçekliğini görürüz.) “Sen berrak bir su, aydınlık bir sabahsın. Sen şimdi gencecik bir fidansın, dünyanın tüm kötülüklerinden, pisliklerinden uzak, habersiz, ürkek bir mavi kuşsun.” Ama sonlarda, 10 yılı hapiste, sürgünde geçmiş 16 yılın sonunda, bir kavgada şöyle bir saldırı da var: “Anlaşıldı, sen burjuva kökenlerine dönüyorsun. Bunun için mi yıllarca bekledin, beklemeseydin keşke!” El insaf! Okur da isyan ediyor Yılmaz Güney’e! Defalarca ölüm fermanı Ancak “Camları Kırın Kuşlar Kurtulsun” sadece bir aşk ve değişim öyküsü değil. Sinema anılarıyla yüklü, ama daha da çok politik bir kitap. İki farklı dünyanın buluşup verdikleri mücadelede, Türkiye de anlatılıyor. İki faşist darbe... Daha komünizmin ne olduğunu bilmeden, 24 yaşında yazdığı şiirden dolayı hapse düşme, 1972’de öğrenci liderlerini evlerinde sakladıkları için yine hapis... Sonra ölümle sonuçlanan o kahredici kaza... 12 Eylül sonrası tüm filmlerinin, tüm yazılarının, kitaplarının toplatılması, yakılması, yasaklanması... Yazılarından dolayı defalarca ölüm fermanı... Faşizme karşı mücadele, sinema sanatı ve yaratıcılık, bir de AŞK... Teşekkürler Fatoş Güney. ‘Arabalı Sinema’ ‘Nasipse Adayız’ ile final yaptı Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Arabalı Sinema” etkinliği, “Nasipse Adayız” filmiyle sona erdi. Haziran ayından bu yana ücretsiz düzenlenen etkinlikte, yerli ve yabancı film seçkileri, yetişkin ve çocuklar için animasyon film gösterimleri yapıldı. Toplam 21 film gösteriminin yapıldığı “Arabalı Sinema” etkinliği, 3 bin 500 izleyiciye ulaştı. “Yılanların Öcü” filmiyle başlayan “Arabalı Sinema” etkinliğinde, “İtirazım Var”, “Her Şey Çok Güzel Olacak”, “Ah Güzel İstanbul”, “Ölümlü Dünya”, “Dar Alanda Kısa Paslaşmalar”, “Vesikalı Yârim”, “Unutursam Fısılda”, “Karışık Kaset”, “Gönül Yarası”, “İkimizin Yerine”, “Dracula”, “Korku Seansı”, “Sevimli Canarvarlar”, “Komşum Totoro”, “Kırmızı Kaplumbağa”, “Yukarı Bak”, “Yerdeniz Öyküleri”, “Coco”, “Ruhların Kaçışı” filmleri izleyiciyle buluştu. “Arabalı Sinema” etkinliği, Ercan Kesal’ın “Nasipse Adayız” filminin gösterimiyle sona erdi. DAYANIŞMA yanındayız. Basın İlan Kurumu’nun Lüleburgaz Belediye Başkanı Murat Gerenli, Edirne Anıtlar Kurulu tarafından restorasyon çalışmalarına başlanılan Mimar Sinan’ın ustalık eserlerinden 450 yıllık “Sıbyan Mektebi” hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Gerenli, “Sıbyan Mektebi”nin Türkiye’de Sokollu’ya ait ayakta kalan 3 külliyesinden biri olduğunu hatırlatarak bu eşşiz eserin Lüleburgaz’a “tarih müzesi” olarak kazandırılması gerektiğini söyledi. Gerenli, Lüleburgaz Belediyesi’nin Lüleburgaz halkıyla birlikte tarih müzesini oluşturma konusunda gerekli iradeye sahip olduklarını kaydetti. DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyorum. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yorum. Haber alma özgürlüğüm ç n C’ n yanındayım. RAFET ZEYBEK CHP Antalya Milletvekili TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ADALET İSTEYEN ÇAĞDAŞ CUMHURİYETÇİLER DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yoruz. Haber alma özgürlüğümüz ç n C’ n yanındayız. İTÜ 7375’li CUMHURİYETÇİLER belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yoruz. Haber alma özgürlüğümüz ç n C’ n yanındayız. CUMHURİYET SEVER YELKENCİLER
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear