23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 17 OCAK 2020 CUMA TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER/YORUM ‘Var mı yok mu...!’ Değerli dostlar, “Cumhuriyet Gazetesi” yine art arda mahkeme salonlarında... “Zaten hiç eksik olmamıştı ki o salonlardan” diyorsanız, yerden göğe haklısınız. Özellikle 1960’lı yıllardan bu yana, neredeyse “İkinci Mekân” oldu mahkemelerin duruşma salonları Cumhuriyet’e. Gazetenin yarım yüzyıllık yazarı Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu da, mahkeme salonlarında korumuştu Cumhuriyet’i, üstelik öğrencileri olan savcılara karşı... (19421992) Hele, Cumhuriyet’in ikinci “Başyazarı” olan İlhan Selçuk’un evinin, sabaha karşı basılıp yazılarını yazdığı daktilosuyla birlikte sorguya alınması, ardından bitmez tükenmez duruşmalar... Günümüzde de sürüyor, sürdürülüyor bu durum, üstelik daha da yoğunlaştırılarak. Genel Yayın Yönetmenimiz Aykut Küçükkaya, geride bıraktığımız yılda, hangi konularda davalar açıldığını bir bir açıkladı. İnanılacak gibi değil, “Tazminat”, “Tekzip”, “Ceza”, “Basın İlan Kurumu”, “Erişim Engeli” gibi konuları içeren onca dava; “160”ı aşmış, iki yüze doğru koşarcasına gidiyor... Yazının başlığını artık tamamlayabiliriz: “Var mı yok mu Cumhuriyet Gazetesi!”; adını Atatürk’ün koyduğu, “1923 Türk Devrimi”nin “Cumhuriyet Gazetesi”. Ve değerli dostlar, geçen hafta cuma günkü gazetelerde Erdoğan’ın, Beştepe Sarayı’ndaki toplantıda yaptığı konuşma yayımlandı. (10.1.2020) Şöyle diyordu Erdoğan: “Şu anda devlet babanın başında Erdoğan var mı? Var. Ben de şu anda tavsiye ediyorum” dedikten sonra da şöyle sürdürüyor: “Rabbimiz ne buyuruyor? ‘Nikâhlanınız, çoğalınız!’ buyuruyor!” Evet, böyle diyor Erdoğan... Dolaysiyle insan sormadan edemiyor; bu dile getiriliş, bu “Nikâhlanınız, çoğalınız!” buyruğu bir “Ayet” mi? Yoksa bir “Hadis” mi? Daha doğrusu bir “Hadisi Sahih” mi? Diyanet İşleri Başkanı, belki açıklar... Bekliyoruz! Öte yanda değerli dostlar, Erdoğan’ın bu “Saray Konuşması”nı, noktasına virgülüne dek yayımlayan Yeni Akit Gazetesi, Erdoğan’ın “Nikâhlanınız, çoğalınız!” olarak sunduğu Allah’ın buyruğuna (!) yer vermemiş; kuşkusuz Erdoğan’ın geldiği durumun ayrımında... Öte yanda “Tek Adam Yönetimi”nde, yöneticilerin, insanların “mahremleri”ne dek uzanmalarının tarihsel örneği “Hitler”in, kadınları “Kuluçka Makinesi” benzetmesi de unutulmamalı, en özgün örnektir o... Değerli dostlar bu hafta, gazetemiz Cumhuriyet’in çizerlerine sesleneyim diyordum olmadı, hiç olmazsa şu kadarına değineyim; çizerlerimizin önceleri Musa Kart’ın da yer aldığı Cumhuriyet’in 12. sayfasında geçen cuma günü, Kamil Masaracı’nın “ÇİZGİLİK” adlı karesinde, yine o özgün iki figürü birbiriyle konuşuyordu, “13 yeni kara delik keşfedilmiş!” diyene, öteki soruyor: “Bütçedeki dahil mi?” diye... Yalnızca, evet yalnızca “16 harf” ile ülke ekonomisinin durumunun vurgulanması... Cuma günü buluşmak üzere... Genç arkeoloğun intiharına soruşturma Kültür ve Turizm Bakanlığı, Zeugma Mozaik Müzesi’nde arkeolog olan ve mobbinge maruz kaldığı ileri sürülen Merve Kaçmış’ın (33) intiharına ilişkin soruşturma başlatıldığını açıkladı. Merve Kaçmış’ın ağabeyi Ömer Ozan Kaçmış, kardeşi Merve’nin müzede kayıp tarihi eserleri zimmetine almadığı için baskıya maruz kaldığını savunmuştu. l ANKARA/Cumhuriyet İşkenceci çeteye 20 gözaltı Başkentte tefecilere borcunu ödeyemeyen esnafa işkence yapıp kameraya çektikleri öne sürülen çeteye yönelik soruşturmada aralarında bir kâtibin de bulunduğu 20 şüpheli gözaltına alındı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmasında 2 kişinin yakalanması için çalışmaların devam ettiği öğrenildi. l ANKARA/Cumhuriyet 17 OCAK 2020 SAYI: 34435 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 06:49 06:33 06:54 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 08:19 13:19 15:46 08:01 13:03 15:34 08:20 13:26 16:00 Akşam 18:08 17:56 18:23 Yatsı 19:33 19:19 19:43 Günümüzde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, parlamento dışından, “ETS Tur ve Maxxroyal otelleri zincirinin yurtiçi ve dışındaki” sahibi Mehmet Nuri Ersoy atandı. Ayrıca Atlasjet ve Voyage Turizm de Ersoy kardeşlerindir. Ersoy, gerçekten turizmi bire bir bilen bir insandır. Ersoy, Anadolu’da gezdiği her noktada, “Turizmin 81 ilimize yayılması ve 81 ilin de turizm gelirinden pay alması gerektiğini” vurguluyor... Ersoy ekliyor: “Güneş, kum turizmi bir yere kadar. Eğer turizmi 81 ile yaymak, kültür turizmini geliştirmek istiyorsak; arkeolojiye, müze/ören yerlerine ve kültürel mirasımıza gözümüz gibi bakmak zorundayız...” Harika bir düşünce... Ersoy, devam ediyor: “Kültür turizminin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için en uygun meslek grubunun arkeologlar olduğunu düşünüyoruz...” TBMM’de bütçe konuşmasında ayrıca şu bilgileri verdi: “Türkiye’de 155 arkeolojik kazı yapılıyor. Bunların 123’ünü Türk ve 32’sini de yabancı arkeologlar yapıyor. 2020’de, yıl boyu yapılacak ve desteklenecek kazı sayısı, 20’den 62’ye çıkarılacak 2021’de ise 123 yerli kazı başkanlığının tamamının bu yıl boyu projeye dahil edeceğiz...” Peki, bu kazı başkanı arkeologlar, bağlı oldukları üniversitelerde ne zaman ders verecekler? Ne zaman makale yayımlayacaklar? Ne zaman kitap yazacaklar? HHH Ersoy, “2021’den sonra yabancı arkeologlara da bir çağrıda bulunacağız. Çünkü onlar da maalesef 45 ila 60 gün kazıyorlar. Ya süreyi uzatmalarını, yapamıyorlarsa da verilerine göre, 2018 2019 eğitim öğretim yı lında, 18 arkeoloji bölü mü tercih edilmediği için kapatıldı! HHH Acaba, Bakan Ersoy 12 ay arkeolojik kazı! dağ başındaki Türk ve yabancı kazı alanlarını gezdi mi? Acaba Bakan bizim yerli kazı başkanlıklarına mevcut yerleri devretmelerini isteyeceğiz!” dedi... Peki, bir zamanlar yabancı arkeologlara, ünlü casusarkeolog Yüzbaşı Thomas Edvard Lavrence gözüyle bakılmaz mıydı? Yabancı arkeologlar, her zaman 12 ay süreyle ABD’den, Kanada’dan, Almanya’dan, İtalya’dan buraya gelip kazı mı yapacaklar, yoksa üniversitelerinde, ders mi verecekler, makale yazıp kitap mı yayımlayacaklar? Kısaca yabancı arkeologların bazılarının dünya çapında buluntularına göz atalım: Çatalhöyük, Efes, Bergama, Göbeklitepe ve niceleri... Şimdi bu arkeologların, üniversitelerindeki bilimsel çalışmaları bırakıp Türkiye’de kazı yapmaları isteniyor!  Ersoy, yıl boyu sürecek 62 adet arkeolojik kazıda, toplamda 318 uzman personel ile 913 işçinin istih arkeolog olsaydı, oralarda 12 ay kazı yapabilir miydi? HHH Zeugma’dan bir örnek verelim... ABD bilgisayar firması “Packard Vakfı”, kültüre ilgisi sonucu, Gaziantep Belkıs köyü yakınlarında, Keban Barajı’ndan dolayı Fırat Nehri’nin suları altında kalacak antik Zeugma kentinin kurtarılması için 5 milyon dolar bağışta bulunmuştu. Zeugma’nın sular altında kalmayacak bölümünde yapılacak arkeolojik kazılar için uçaklardan gönderilecek lazer ışınları ile antik kentin haritaplanı çıkarılacaktı. Türkiye’de ilk kez uygulanacağı söylenen lazer ışınlaması ile harita çıkarılması için ayrıca 15 milyon dolar harcanacaktı... Zeugma’da yabancı ve yerli bilim insanlarının 12 ay çalışabilmeleri için personelin kalacağı yatakhaneler dışında, laboratuvarlar, fotoğraf dam edileceğini söyledi... Bakanlı haneler, telefon iletişimi kurulmuştu. ğa kaç ve ne zaman arkeolog, sanat Vakfın başkanı David Packard, tarihçisi, antropolog ve restoratör bu amaçla uluslararası üne sahip alınacağına ilişkin en ufak bir duyu bir İngiliz arkeoloğu olan Richard ru almadık... Hodges’in başkanlığında ve on yıl Arkeoloji ve sanat tarihi bölüm lık bir planlama ile yapılacak araştır lerinden, her yıl yaklaşık 4 bin me ma ve kazı için 50 milyon dolara ka zun verilmesine karşın, iş bulan me dar çıkan bir bağışı Türkiye’ye öner zunların sayısı yılda ancak 1020 ki mişti... şi arasında değişiyor. Ayrıca, Zeugma’nın yanında tu Ayrıca, Yükseköğretim Kurulu’nun ristler için bir otel yapılacak, nehrin Zeugma’nın Mona Lisa’sı suları altında kalan arkeolojik alanları görmek isteyenlere de balıkadam merkezi oluşturulacaktı... Kültür Bakanlığı’nın izni ve GAP yönetiminin eşgüdümünde 11 ülkeden 100’e yakın arkeolog ve uzman ile 250 işçi çalışmıştı. Birkaç yıl süren çalışmalarda 150 m2’ye yakın duvar resmi, 28 figürlü ve 58 geometrik olmak üzere 1200 m2 büyüklüğünde 86 mozaik kurtarılmış, ayrıca 100 bini aşkın mühür izi olan “bulla”, yaklaşık 5 bin kadar sikke ile bronz heykel ve heykelcikler ve 2 bini aşkın küçük buluntu ele geçmişti. Yabancıların “ilk yardım arkeoloji heyetinin” çalışmaları sonucunda, Zeugma antik kenti ve Gaziantep’te olağanüstü bir müze yaratıldı... Ne var ki o tarihte “eski çağlar” eğitimli, dar görüşlü Müze Müdürü, “Bunlar hep antik Yunan ve Roma dönemini kazıyorlar. Oysa çevrede eski çağlar da var...” diyerek kazıyı baltaladı... Dönemin Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü de öneriyi benimseyince, yabancı arkeologlar milyonluk dolarları ile birlikte tası tarağı apar topar toplayıp Zeugma’dan ayrıldılar... Sonrasında Bakanlık, dar bütçesiyle Zeugma kazısını yüklenmek zorunda kaldı... Zeugma’da çalışmalar 12 ay ve dolar üzerinden yapılıyordu! Sayın Ersoy, keşke o tarihte siz bakan olsaymışsınız! Müdahale hak ihlali‘Soma protestosu barışçıldı’ diyen AYM, polis şiddetine dikkat çekti ALİCAN ULUDAĞ AnayasaMahkemesi (AYM), Soma’da 301 işçinin öldüğü maden faciasını Ankara’da protesto etmek isteyen gruba polisin biber gazıyla yaptığı müdahaleyi hak ihlali saydı. Mahkeme, iki başvurucuya 20’şer bin TL manevi tazminat ödenmesini kararlaştırdı. 14 Mayıs 2014’te polisin biber gazına maruz kalan Betül Öztürk Gülhan ve Sıla Koç yaralandı. Polisler hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Savcılık görüntülere ulaşılamadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Gülhan ve Koç, AYM’ye başvurdu. AYM, polisin gösteriye yaptığı müdahale nedeniyle başvurucuların toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Ayrıca soruşturmada takipsizlik verilmesiyle de insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının usul boyutunun ihlal edildiğine hükmetti. Her iki başvurucuya 20’şer bin TL tazminat ödenmesi kararlaştırıldı. Kararın gerekçesinde, “Toplantı ve gösterilere yapılan müdahaleler, kamu otoritesinin baskı kurma aracına dönüşerek temel hak ve özgürlükleri zedeleyici bir karakter sergilememelidir” denildi. l ANKARA İKI KEZ BOŞALTILAN KÖYDE YAŞIYORLARDI Hurmuz ve Şimoni Diril Çiftin oğulları, “Kilise ve manastırlarımız var. Kayalık bir alan. Herkes gelip merak ediyor. Hazineciler de götürmüş olabilir. Şu an her şeyden şüpheleniyoruz” dedi. Asuri çift, 1 haftadır kayıp MEHMET KIZMAZ Şırnak Beytüşşebap’a bağlı Kovankaya köyünde yaşayan Asuri Hurmuz (71) ve Şimoni Diril (65) çiftinden 1 haftadır haber alınamıyor. Çiftin oğulları İstanbul Keldani Kilisesi Papazı Remzi Diril (38), “Köyümüz eski. Anne ve babamın kaybolmasında hazinecilerin de, örgütün de payı olabilir. Köyde iki ev var. Diğer ev babamın dayısının evi. Annem ve babamla bir husumeti vardı ama kaçırılmaya gidebilecek kadar değil. Hava koşullarından dolayı arama çalışmaları yapılamadı. Kendimiz aramaya çalışıyoruz” dedi. Kovankaya köyü ilk 1989’da bo şaltıldı. O dönem 80 hane olan köye 1992’de 4 aile geri döndü. Köyün 1994’te de yeniden boşaltıldığını belirten çiftin çocuklarından Remzi Diril, “Biri bizim diğeri de babamın dayısının evi. Annem ve babam 5 yıl önce köye döndü. Babamın dayısı da 4 yıl önce. Çevremizde 1015 km’deki alanda bulunan tüm köyler de boş. Kaybolmalarını, 12 Ocak’ta köye gittiğimizde fark ettik. Dayımız en son onları 11 Ocak’ta görmüş. Kahvaltıdan sonra kapıyı kilitleyip çıkmışlar. Hayvanları da ahırdaydı. Ben son yılbaşında, kardeşim de 7 Ocak’ta konuşmuştuk. Herhangi bir sıkıntıdan bahsetmediler” diye konuştu. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com Basın İlan Kurumu ‘3’ten fazla gazete kanuna aykırı’ Basın İlan Kurumu (BİK), Evrensel gazetesinin, bayi satışlarına dair verdiği ilan ve reklam kesme cezasına yaptığı itirazı reddetti. BİK, Evrensel gazetesi okurlarının üçten fazla aldığı gazeteleri kanun hükmüne aykırılık saydı. Raporda, ayrıca satın alınan gazetelerin nereye götürüldüklerine de yer verdi. Ancak bu bilginin nereden alındığına ise değinilmedi. Evrensel gazetesinin avukatı Devrim Avcı, BİK’in görevinin yönetmelikle resmi ilanları ve reklamları dağıtmak olarak belirlendiğini ancak kurumun bunu Evrensel gibi gazeteleri bastırmak için kullandığını belirterek “BİK kendi kendine resen şikâyetçi oluyor, araştırma yapıyor ve cezasını yine kendisi veriyor. İlan kesiyor, reklam durduruyor. Böyle bir durum hukuk devletinde kabul edilemez” dedi. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Fethiye ilçesinde, Türkiye’nin en ünlü turizm yörelerinden biri olan lagün. 2/ İtalya’da yaşamış eski bir halk... 1 BEYRAN PE 2 EVE V İ RAN 3 ŞANDE L NE 4 AZ OL DAZ 5 MERY EM İ Y E 6 E AG AR I 7 LOBUT GR İ 8 KANEPE D 9 Y A T TONGA Arnavutluk’un para birimi. 3/ Ses... Reçine. 4/ İlave... Yer ölçmeye yarar düğümlü ip... Brezilya’nın plaka kodu. 5/ “ bizi tan eyleme / Hak is min okur dilimiz” (Muhyi)... Eski Türklerde at, köpek, keçi gibi hayvanların mumyala rına verilen ad. 6/ Düz ve geniş arazi... Baş langıcı olmayan, öncesiz. 7/ Onarım. 8/ Soy, sülale... Yunan mitolojisinde bereket tanrısı. 9/ Kâğıtları bir arada tutmaya yarar çengel... Argoda, hiç emek vermeden ele geçirilen şeye verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Beyaz, mor ya da parlak kızıl renkte çiçekler açan otsu bir bitki. 2/ Bir nota... Balı alınmış petek. 3/ Giysilerin buruşuk luklarını gidermekte kullanılan araç... Araba koşumunda atların boyunlarına geçirilen ağaç çember. 4/ Bir çifte kürekli küçük san dal... Yapma, etme. 5/ Hayvanlara vurulan damga... Lokmanruhu. 6/ Azerbaycan’ın plaka kodu... Doğu Anadolu’da bir ırmak. 7/ Başlangıçta yer alan... Çirişli bir çeşit parlak bez. 8/ Hasırdan örülmüş kulplu torba... Çıplak vücut resmi. 9/ Atatürk’ün emriyle 1928’de Ankara’da açılan, politikacıların ve gazetecilerin uğrak yeri olan tarihi lokanta.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear