Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 25 TEMMUZ 2019 PERŞEMBE EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: İLKNUR FİLİZ HABER Olmayan Suriye politikasında şuursuzluk! Sonunda bu da oldu. İstanbul’da “kaçak” yaşayan Suriyelilerin “kayıtlı” oldukları Anadolu illerine gitmesi için 20 Ağustos’a kadar süre tanındı. Eğer, Anadolu’da da kaydı olmayan varsa sınır dışı edilecek. Bu açıklamaları, Suriyelilerin ciddi bir sorun olmaya doğru gittiğine ilişkin her açıklamaya, “Din kardeşlerimizi sokağa mı atalım”, “Bizde insanlık ölmedi, insanlıktan nasibini almamış olanlar böyle düşünür” diye başlayan İçişleri Bakanı ile AKP’nin İstanbul Valisi yaptı. AKP’nin anlayacağı dille söyleyelim: Badel harabül Basra! Basra harap olduktan sonra... Ne önlem alsanız boş. Sorun, kangrenleşti. Olduğu yerden kesseniz de, arkasında yeni sorunlar bırakacak... Sadece resmi açıklamalardan gidelim... İstanbul’da 1 milyon 69 bin düzensiz göçmen statüsünde insan varmış. Bunların 547 bini kayıt dışıymış. Tüm Türkiye’deki Suriyeli sayısı ise 3 milyon 500 bin civarındaymış. Altını çizelim; bu resmi rakam. Gerçeklerin daha yüksek olduğu, etkili ağızlardan dile getiriliyor. Üzerinde birleşilen sayı Türkiye’de 5 milyonun üzerinde Suriyeli olduğu yönünde. HHH Önce bir gerçeğin altını çizelim. Türkiye’deki Suriyelilerin kesin sayısını bilmek mümkün değildir. Neden? Çünkü 29 Nisan 2011’de Hatay’dan ilk sığınmacı grubu geldiğinde Ankara’da şu görüş hâkimdi: “Esad 56 ayda devrilir. Bunları davul zurna ile göndeririz... Bırakalım girsinler...” Tam 2 yıl boyunca Türkiye’ye giren Suriyelilerin kaydı bile tutulmadı. 2013 yılında işin uzun süreceği anlaşıldı, ama ciddiyeti anlaşılmadı. O günden itibaren kayıt tutuldu, kayıtların ne yapılacağı hakkında kimsenin bilgisi yoktu. Aradan 8 yıl geçmiş; dünya kenti İstanbul’da her 20 kişiden biri Suriyeli olmuş. Önlem alarak şu saptanmış: Sorunu Anadolu’ya havale edelim! Buna göçmen politikası denmez şuursuzluk denir! Bu önlem karşısında bir şöylem de şu: “Aman bunu hayata geçirmeyin...” Neden? “Eğer, İstanbul’daki göçmenler başka yere gönderilirse, tekstil sektörü çöker...” Nasıl yani? “Suriyeliler ucuz işçi, sorunsuz işçi, ne sigorta istiyor ne sözleşme...” Buyurun... Ülkeyi getirdiğiniz nokta bu; çağdışı çalışma koşulları içinde ayakta kalmaya çalışan, yerinden yurdundan edilmiş insanlar... Onların sırtından kayıt dışı ekonominin keyfini sürenler... İktidarın bir başka önlemi de şu: “Sınır kapılarını açsak, Suriyelileri salsak, Avrupa çöker...” Eyy bu cümleyi kuran gafil, sekiz yıl önce sen sınır kapılarını açtığına göre, çöktüğünü kabul etmiş olmuyor musun? HHH İçimizdeki Suriyeliler en çok neremize zarar verir, hangi ilimizi koruma altına alsak sorusuna yanıt ararken ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey Türkiye’ye geldi. Temaslarda bulunuyor. Ana konu şu: Suriye’de oluşacak güvenli bölge için mutabakat aramak. Güvenli bölge kimin için? Soruya soruyla yanıt arayalım: Suriye’den Türkiye’ye kaçak giriş olmasın diye mi? Göçmenlerin arasına sızan terör gruplarının ayıklanması için mi? Türkiye’nin terör belasından kalıcı bir şekilde kurtulması için mi? Suriye’nin toprak bütünlüğü için mi? Hiçbiri... Haberlerden, ABD’nin öteki coğrafyalarda daha kolay dillendirdiği hedeflerden anlıyoruz ki, PYD’nin bölgeye yerleşmesi için... Gelinen noktanın kabul edilemezliğine bakın. Başta kuzey bölgesi olmak üzere Suriye boşalıyor, insanların çoğu Türkiye’ye geliyor, Türkiye iç içe geçmiş ciddi sorunlar yumağı ile karşı karşıya kalıyor. Suriyelilerin boşalttığı bölgede fiilen etnik temizlik yaşanıyor. Bu bölgede Türkiye’nin iç güvenliğini de tehdit edebilecek ayrı bir devletin altyapısı oluşturuluyor. İktidarın önce bu denklemin yanlışlığını kabul etmesi gerekiyor. Devamında çözüm gelir... HDP’li başkanlar gözaltına alındı Mardin ve Diyarbakır’da başlatılan terör operasyonunda aralarında HDP ve DBP’li 6 yönetici gözaltına alındı. Mardin’nin HDP’li Nusaybin Belediye Eş Başkanı Ferhat Kut, Nusaybin Belediye Meclis üyesi Mehmet Emin Alkan ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Mardin İl Eşbaşkanı Leyla Bozkurt, DBP İl Başkanı Şeyhmus Sun, Diyarbakır’ın HDP’li Bismil Belediye Eşbaşkanı Gülşen Özer ve Bağlar Belediyesi Meclis üyesi Nursel Örmek, dün Mardin ve Diyarbakır’da yapılan eşzamanlı ev baskınlarında gözaltına alındı. l İç Politika ‘Sabrımız tükeniyor’ABD ile görüşmeleri değerlendiren Çavuşoğlu’ndan ‘oyalama’ suçlaması: ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin başkanlığındaki ABD heyeti, Suriye’nin Türkiye sınırında YPG’nin kontrolündeki bölgede kurulması planlanan güvenli bölgede Türk ve Amerikan askerlerinin ortak devriye gerçekleştirmesi ve daha önce de gündeme gelen gözlem noktaları kurulması önerilerinde bulundu. Türkiye, önerileri tatmin edici bulmasa da iki ülke askerle rinin bu önerileri yaşama geçirmek için görüşmeleri sürdürmeleri konusunda mutabakata varıldı. ABD’nin Surihüseyin ye ve IŞİD’le Mücadehayatsever le Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin iki gün olarak planlanan Ankara ziyareti bir gün uzatıldı ve üç gün sürdü. ABD Başkanı Donald Trump’ın yıl başında Suriye’den asker çekeceği kararını açıklamasının ardından gündeme getirdiği Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması önerisini görüşmek üzere pazartesi günü Ankara’ya gelen Jeffrey başkanlığındaki ABD heyeti, Dışişleri Bakanlığı’nda Suriye Çalışma Grubu Toplantısına katılmış, ayrıca Jeffrey’in Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’la görüşmesinde iki ülke askeri heyetlerinin konuyla ilgili görüşmelerini sürdürmesi kararı alınmıştı. Edinilen bilgiye göre ABD heyeti, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği görüşmelerin “samimi, olumlu ve verimli” geçtiğini açıkladı. Bakan Çavuşoğlu ise “ABD’nin getirdiği yeni öneriler bizi tatmin eder düzeyde değil. Adeta Münbiç gibi bir oyalama sürecine gitmek istedikleri izlenimi edindik” dedi. Suriye’nin kuzeyinde YPG tarafından kontrol edilen bölgelerde Türkiye’nin güvenlik endişelerinin giderilmesi için Münbiç’tekine benzer bir şekilde iki ülke askerlerinin katılımıyla ortak devriyeler gerçekleştirilmesi önerisinde bulundu. ABD heyeti ayrıca bölgede belli noktalarda “gözlem noktaları” kurulmasını önerdi. Jeffrey’nin geçen yılın aralık ayında gerçekleştirdiği ziyarette de ABD benzer bir öneri getirmiş ve Fırat’ın doğusundan Türkiye’ye yönelik “taciz atışlarını” önlemek için “muharebe konuşlanması olmayan” gözlem noktaları kurulmasını önermişti. Türkiye, ABD’nin bu önerisini tatmin edici bulmasa da, iki ülke askeri heyetlerinin devriye ve gözlem noktası kurulması konularının teknik ayrıntılarını müzakere etmek üzere görüşmelere devam etmesi kararı alındı. Kalın’dan sürpriz görüşme Bu arada Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ilk olarak randevu talebine olumlu yanıt vermemesine karşın dün sürpriz bir kararla Jeffrey’le görüştü. Jeffrey’nin Anka ra ziyareti 2223 Temmuz tarihlerinde iki gün süreceği açıklanmıştı. Buna rağmen Jeffrey ziyaretini uzattı ve daha önce Kalın’ın “programına uymadığı” gerekçesiyle gerçekleşmeyeceği belirtilen görüşme dün gerçekleşti. Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleşen Kalın ve Jeffrey başkanlığındaki heyetler arası görüşmede güvenli bölge başta olmak üzere Suriye’deki gelişmelerin ele alındığı belirtilirken Türkiye’nin güvenli bölge konusundaki önceliklerinin ABD heyetine iletildiği bildirildi. Elçilikten açıklama ABD’nin Ankara Büyükelçiliği de Jeffrey’in Ankara temaslarıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Görüşmelerinin “samimi, olumlu ve verimli” geçtiği belirtilen açıklamada Türkiye ve ABD’nin, Münbiç Yol Haritası’nda hızlandırılmış ve somut ilerlemeye bağlılıklarını bildirdiği aktarıldı. Açıklamada, ABD tarafının “askeri yetkililer arasındaki istişareler dahil olmak üzere görüşmeleri sürdürmeyi arzu ettiği” kaydedildi. l ANKARA ÇAVUŞOĞLU: Tatmin edici değil Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Nikaragua Dışişleri Bakanı Denis Moncada Colindres ile düzenlediği ortak basın toplantısında ABD heyetinin önerilerini değerlendirdi. “ABD’nin getirdiği yeni önerileri bizi tatmin eder düzeyde değil. Burada adeta Münbiç gibi bir oyalama sürecine gitmek istedikleri izlenimi edindik” diyen Çavuşoğlu, “Eskisinden farklı olarak güvenli bölgenin içinde askerler arasında ortak devriye gibi bazı yeni fikirler var. Güvenli bölgenin derinliği ve buraları kimin kontrol edeceği konusunda ve buradaki PKK/YPG’lilerin çıkarılması gibi bizim için en temel olan konularda henüz bir mutabakat sağlamış değiliz. Bir an önce bizim bu güvenli bölgeyle ilgili mutabakata varmamız lazım, çünkü bizim sabrımız kalmadı. O görüşmenin olduğu gün CENTCOM’un gidip orada PKK’lilerle görüşmesi zaten ABD’lilerin bu konuda samimi davranmadıklarının bir göstergesi. Hemen bir gün sonra o bölgeden Türkiye’ye bir taciz atışı olmasını biz tolare edemeyiz. Arzumuz güvenli bölgeyi bir an önce uygulamaya geçirmek; aksi takdirde biz kararlıyız, kendi planımızı hayata geçireceğiz” diye konuştu. BAKAN ALBAYRAK KARŞILADI Hakan Atilla İstanbul Havalimanı VIP Salonu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’la telefonda görüştü. Atilla Türkiye’ye döndü ABD’deki İran yaptırımları davasında suçlu bulunan ve tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye edilen eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, İstanbul’a geldi. Atilla’yı ailesi ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan karşıladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Hakan Atilla’yı arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını deldiği iddiasıyla ABD’de yakalanan ve Rıza Sarraf davasında yargılanan eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla tahliye edildi. New York John F. Kennedy Uluslararası Havaalanı’ndan Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ve New York Başkonsolosu Alber Aktaş yolcu edilen Atilla, Türk Hava Yolları’nın TK 2 sefer sayılı uçağı ile dün saat 11.30’da İstanbul Havalimanı’na indi. Mehmet Hakan Atilla’yı İstanbul Havalimanı VIP Salonu’nda ailesinin yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan ile ilgililer karşıladı. Havalimanında açıklama yapan Albayrak, “Çok güzel bir gün. Hakan kardeşimiz sağ salim ülkemize geldi. Ailesiyle buluştu. Güzel bir tatil yapacak. Dinlenecek inşallah önümüzdeki günlerde tekrardan konuşuruz” dedi. 32 ay hapis cezası almıştı Hakan Atilla, 27 Mart 2017’de New York’ta gözaltına alındı. 19 Mart 2016’da tutuklanan Rıza Sarraf ile birlikte ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını delmekle suçlandı ve yargılandı. Tutuklandığı sırada, Halkbank’ın Uluslararası Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürütüyordu. Kamuoyunda ‘Rıza Sarraf davas‘ olarak bilinen ancak resmi adı ‘ABD, Mehmet Hakan Atilla’ya karşı’ olan davada 17 Mayıs 2018’de 32 ay hapis ve 500 bin dolar para cezasına çarptırıldı. Cezanın gerekçesi olan suçlamalar şunlardı: “ABD Hazine Bakanlığı’nı dolandırmak için kumpas kurma, Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası’nı delmek için kumpas kurma, bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma’, ‘bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurma.” Aynı davada yargılanan Sarraf tanık konumuna geçerek ceza almaktan kurtulmuştu. l İç Politika BAKAN Soylu’dan suriyelilere: Gitmiyorum deseler de gidecekler İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul’daki kayıtsız Suriyeli sığınmacıları boş kamplara gönderdiklerini belirterek, “Şu anda kamplarda 100 bin kişi kalıyor. Kontrol altında tutmamız lazım. Gitmiyorum deseler de gidecekler. Biz bir düzen kurmak zorundayız. Türkiye dengeli bir politikayla bu meseleyi yönetiyor” dedi. Soylu, Suriyelilerin eylem yapacağı iddiaları için ise “Kimseye bir şey yaptırmayız” ifadesini kullandı. Soylu, dün NTV’de katıldığı bir programda, göç meselesinin bütün ülkeler için sorun teşkil ettiğini belirterek “Mesele Suriye’nin çok daha ötesindedir” dedi. 2017’de 175 bin, 2018’de 268 bin, yıl başından bugüne kadar ise 163 bin kaçak göçmenin Türkiye sınırları içerisinde yakalandığını söyleyen Soylu, 2018’de 56 bin kaçak göçmenin sı nır dışı edildiğini bildirdi. Soylu, 2019’da şu ana kadar 43 bin kaçak göçmenin ülkelerine gönderildiğini, biletleri alınıp ülkelerine gönderilecek 7 bin kaçak göçmenin daha bulunduğunu belirtti. Suriyelilerin kayıtlı oldukları illere gönderilmelerine ilişkin Soylu, “1 milyon 69 bin kaydı olan göçmen var. 547 bini Suriyeli. Problem, başka illere kayıtlı olup da İstanbul’da yaşayan göçmenlerle” dedi. İstanbul Valiliği, kentteki kayıtsız Suriyelilerin kayıtlı olduğu illere gitmeleri için yaklaşık bir aylık süre vermişti. l Haber Merkezi Süleyman Soylu CHP MİLLETVEKİLİ Ali Öztunç: Zarrab’ın faturası Atilla’ya kesildi CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, ABD’de 32 ay hapis cezasını tamamlayan eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın Türkiye’ye gelmesinden memnun olduklarını belirterek, “Asıl failler değil, Atilla 32 ay hapiste yattı, haksızlığa uğradı. Rıza Zarrab’ın kirli ilişkilerinin faturası, Hakan Atilla’ya kesilmiştir” diye konuştu. CHP’li Öztunç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Afşin İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Mahir Turan’ın, bazı şikâyetler üzerine soruşturma geçirdiğini ifade etti. Öztunç, suçlamalardan birinin Turan’ın, boşalan okul müdürlüklerine atama yapılırken, öğretmenlere, ‘Başvuru yapmayın, burala ra ben atama yapacağım, kendi adamlarımı getireceğim” dediğini kaydetti. Öztunç, Turan’ın, Portekiz’de görevli bulunduğu sırada Afşin’de motorlu taşıtlar sınavında görevli gibi para aldığını iddia etti. Öztunç, bir soru üzerine, eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nin Türkiye’ye gelmesinden dolayı CHP olarak memnun olduklarını söyledi. Öztunç, Atilla’nın haksızlığa uğradığını ancak asıl faillerin unutulduğunu belirterek, “Asıl failler değil, Atilla 32 ay hapiste yattı, haksızlığa uğradı. Asıl faillerin intikamı Atilla’dan alındı. Rıza Zarrab’ın kirli ilişkilerinin faturası, Hakan Atilla’ya kesilmiştir” değerlendirmesini yaptı. l ANKARA/Cumhuriyet YAVAŞ, SAVCILIĞA BAŞVURDU Gökçek’e milyonluk suç duyurusu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, belediye şirketleriyle ilgili Melih Gökçek ve Mustafa Tuna dönemini kapsayan ilk suç duyurusunu yaptı. Yavaş, müfettişler tarafından belediye şirketlerinde yapılan yolsuzlukların denetlendiğini ve incelemeler sonuçlanınca gerekli hukuki işlemleri başlatacaklarını kamuoyuna duyurmuştu. Yavaş, ilk uygulamasını belediyenin su şirketi olan Seğmen Su Madencilik Makine Gıda İnşaat AŞ için gerçekleştirdi. Yaklaşık 70 milyon liralık yolsuzluk iddiasından söz edilen Seğmen Su AŞ’de, suç duyurusuna konu olan yolsuzluğun birinci diliminin 5 milyon 750 bin lirayı kapsadığı öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Gökçek döneminde, 2015’te Ankara’nın Gölbaşı ilçesine bağlı Karaali Mahallesi’nde su tesislerinin kurulmak istenmesi üzerine kısa sürede AFM Teknoloji AŞ ile satış sözleşmesi imzalandı. Sözleşmede “Teminat çeki alınacaktır” hükmü yer almasına karşın firmadan teminat çeki alınmadı. Seğmen Su, AFM şirketiyle yapılacak işin tamamlanmamasına karşın bir buçuk yıl sonra sözleşmeyi feshetti. Ancak feshin ardından şirketle ilgili hiçbir icra takibi yapılmadığı ortaya çıktı. Gökçek’in istifasının ardından Mustafa Tuna tarafından AFM şirketi aleyhine edimini yerine getirmemesine karşın 5 milyon 750 bin TL’nin tahsili için ancak bir yıl sonra işlem başlatıldı. l ANKARA/Cumhuriyet İstanbul 3. İdare Mahkemesi Otogarın İSPARK’a devrine durdurma İstanbul 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nın (Esenler Otogarı) otoparkının İSPARK’a devredilmesi kararı mahkeme tarafından durduruldu. İstanbul 3.İdare Mahkemesi, Uluslararası Trakya ve Anadolu Otobüscüleri Derneği ve Avrasya Terminal İşletmeleri’nin itiraz başvurusu üzerine, önceki gün almış olduğu kararla, İstanbul Büyük Otogarı otopark alanlarının, tahliye edilerek İSPARK’a devrini durdurdu. Kararda, idarenin savunması ve ara kararı cevabı yedi gün içinde istenirken; İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hukukçuları, kararın rutin bir işlem olduğunu belirterek kararla ilgili tüm hukuki haklarını kullanacaklarını belirttiler. İBB’nin 11 Temmuz’daki Meclis toplantısında alınan kararla otogarın otopark işletmesi 5 yıl süreyle İSPARK’a devredilmişti. l Haber Merkezi İBB’de 2 yeni atama İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne İBB içinden bir isim olan Tülün İnal’ı, Bilgi İşlem Daire Başkanlığına da Erol Özgüner’i atadı. İnal, şehir planlama ve ulaşım master planlarının yapımında görev yapmıştı. Yurtiçi ve yurtdışında telekomünikasyon şirketlerinin altyapı kurulumlarında üst düzey yönetici olarak görev yapan Özgüner, CF Telekom’un genel müdürlüğünü yürütüyordu. l Haber Merkezi