14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 18 ARALIK 2019 ÇARŞAMBA EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET HABER Hablemitoğlu’nu öldüren silahın Mogan Gölü’ne atıldığı da iddianamedeki ifadede yer alıyor Kusursuz cinayet! Fethullah Gülen, Akın İpek, Mustafa Özvan, Önder Aytaç ve Ekrem Dumanlı ile birlikte 73 kişinin yargılandığı FETÖ çatı iddianamesinde yer alan bir ifadede, 2002 yılında suikasta uğrayan Necip Hablemitoğlu’nu öldürdüğü ileri süIŞIK rülen ve o dönemKANSU de Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görev yapan yüzbaşı Tarkan Mumcuoğlu’nun şimdiye değin sorgulanmadığı öğrenildi. Hablemitoğlu’nu öldüren silahın Mogan Gölü’ne atıldığına ilişkin ifadede adı geçen Mumcuoğlu’nun suikastın işlendiği gün yurtdışında olduğu gerekçesiyle Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ifadesine başvurulmasına gerek olmadığı kararı verildi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2016/238 esas No ile görülmekte olan FETÖ davasının iddianamesinde, Necip Hablemitoğlu’nun öldürümüne de önemli bir yer ayrıldı. FETÖ’nün doğrudan bir “eseri” olduğu iddia edilen öldürüm için “Cinayetin olay yeri keşfi, zamanlaması, kullanılan tetikçinin iş yapma becerisi, işlenme tekniği çok başarılı ve kusursuzdur” nitelemesi yapıldı. Karartma çabası! İddianamede ayrıca, cinayetin soruşturmasını yürüten ve Emniyet içerisindeki birimlere egemen olan cemaat yapılanmasının, cinayeti önlemediği, cep telefonları ile ilgili kayıtların yapılmadığı, gerekli kanıt toplamanın gerçekleştirilmediği, öldürümün karartılmaya çalışıldığı kaydedildi. Fethullahçıların, suikastı Ergenekon’un işi gibi göstermek için de çok çabaladığı vurgulanan iddianamenin 3 No’lu ek 284. sayfasında ise Zihni Çakır’ın doğrudan öldürüme ilişkin çok önemli bir ifadesi yer aldı. İddianamede, Çakır’ın ifadesine ilişkin şu bilgilere yer verildi: CIA ajanı da devrede “Hablemitoğlu suikastı ile ilgili kafasında kuşkuların bulunduğunu, Bayram Özbek isimli Emniyet mensubunun suikasttan önce toplantı yapıldığını iddia ettiğini, bu şahsın Fethullah Gülen örgütünü soyutlamaya çalıştığı hissi ile suikastla ilgili çalışmalarını biraz daha derinleştirdiğini, bu kapsamda ulaştığı bir kaynağın kendisine ‘Necip Hablemitoğlu’nun Alman Vakıfları ile ilgili bilgi ve belgelerin Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndaki Gülenciler tarafından servis edildiğini, o bilgi ve belgeler ile Necip Hablemitoğlu suikastının arkasında Alman istihbaratının olduğu algısının yaratıldığını, o dönemde Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda bulunan he FETÖ davası iddianamesindeki bir ifadede, Necip Hablemitoğlu’nu öldürdüğü ileri sürülen Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görev yapan yüzbaşı hiç sorgulanmadı. Yüzbaşının ifadesinin alınması istemini Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı uygun görmedi. Hablemitoğlu men hemen herkesin bu suikastın yüzbaşı Tarkan Mumcuoğlu tarafından işlendiğini bildiğini, olayda kullanılan silahın Mogan Gölü’ne atıldığını, yine suikast görevlendirilmesinde FETÖ/PDY içerisinde etkili olduğunu tahmin ettiği Mustafa Özcan’ın CIA’nın Türk ajanı olarak bilinen Enver Altaylı ile bir görüşme yaptığını, bu görüşmede hatırı sayılır bir para karşılığı suikastın işlendiğini, Enver Altaylı’nın Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndaki uzantıları aracılığıyla süreçte etkili olduğunu’ söylediğini, konu hakkında yaptığı araştırmalarda Tarkan Mumcuoğlu’nun, bizzat aklanması için kendisine teklif edilen Fikret Emek isimli subayın Özel Kuvvetler’de yardımcısı olduğunu ve Özel Kuvvetler’den çıkarıldığını öğrendiğini, bu cinayetin işlenmesinin sadece Fethullah Gülen örgütüne yaradığını, çünkü suikastla birlikte Türkiye’de siyanürle altın çıkarılmasına karşı çıkan oluşumun ortadan kalktığını, bunun da Koza İpek Grubu’nun sahibi olan Akın İpek isimli altın üreticisinin işine yaradığını, dolayısı ile Gülen örgütünün bu işten fayda sağladığını, yine Twitter’da fuatavni hesabından yayımlanan bilgilerin Fevzi Bilgin adlı kişi de toplandığını, sonrasında süzgeçten geçirilerek paylaşılmasına karar verilen tweet’lerin bu hesap üzerinden yayımlandığını duyduğunu, yaptığı araştırmalarda Fevzi Bilgin isimli şahsın üst akıl olarak görev yaptığını öğrendiğini beyan etmiştir.” Sorgusuz kalıyor Zihni Çakır’ın bu ifadesi üzerine, savcılığın, Mumcuoğlu’nun kamu görevlisi olması nedeniyle soruşturulması için ilgili birimlere yazı yazdığı bildirildi. Gelen yanıtlarda, öldürümün yapıldığı 18 Aralık 2002’de Mumcuoğlu’nun Kazakistan’da olduğunun ileri sürülmesi üzerine Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Mumcuoğlu’nun ifadesine başvurmaya gerek olmadığı kararına vardığı öğrenildi. Suikastta kullanılan silahın Mogan Gölü’ne atıldığı ileri sürüldü. ERKETEDE ÖZEL HAREKÂTÇININ YARDIMCILARI DA VARDI H ablemioğlu’nun öldürümü ile bağlantısı nedeniyle Ukrayna’da yakalanan Nuri Gökhan Bozkır ile ilgili bir bilgiye daha ulaşıldı. Hablemitoğlu öldürümünden sonra, olayın gerçekleştirildiği Portakal Çiçeği Sokak’ta oturan görgü tanığı, kuşkulu bir aracın sürekli çevrede beklediğini aktardı. Polis, tanığın plakasını da verdiği aracın sahiplerinin ifadelerini almasına karşın işin devamını getirmedi. Ancak, FETÖ darbesinden sonra soruşturmayı titizlikle sürdüren savcı Zafer Ergün’ün talimatıyla yapılan çalışmalarda, söz konusu araç sahiplerinin, Hablemitoğlu’nun öldürüldüğü gün ve öncesinde, Ukrayna’da yakalanan eski özel harekâtçı Nuri Gökhan Bozkır’ın cep telefonu ile temas kurdukları belirlendi. Bozkır’ın cep telefonunun, öldürüm günü de olay yerinde olduğu yapılan soruşturma ile anlaşılmıştı. l ANKARA Tüm Türkiye’nin sinyal bilgileri incelendi, şüpheli eski yüzbaşıya ulaşıldı Sinyaldeki ipucu Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu cinaye tine ilişkin soruşturmada yeni ayrıntılar ortaya çıktı. 17 yıldır faili meçhul olan cinayete iliş kin soruşturmada savcılık, 2002 yılın da tüm Türkiye’nin sinyal bilgilerini mahkeme kararıy Alican uludağ la incelemeye aldı. İstihbarat Dai re Başkanlığı’nın yaptığı çalışma sonucunda, Ukrayna’dan iadesi istenen es ki Özel Kuvvetler mensubu yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır’ın izine ulaşıldı. Şüphelinin, ci nayet günü Hablemitoğlu’nun evine yakın bir bölgede konuş ma yaptığı belirlendi. Savcılık, konuştuğu kişiyi de mercek al tına aldı. Cinayetin ardından soruşturmada görev alan bazı polislerin, FETÖ’den ihraç edil diği öğrenilirken, FETÖ’den tu tuklu eski MİT yöneticisi En ver Altaylı’nın da ifadesinin alındığı kaydedildi. Dosya hareketlendi Alman vakıflarıyla ilgili çalışmasıyla bilinen Necip Hablemitoğlu, Fethullah Gülen cemaatine ilişkin “Köstebek” adlı kitabı yazdığı bir süreçte 18 Aralık 2002’de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Katliamın 17. yıldönümünde Hablemitoğlu cinayeti dosyası yeniden hareketlendi. Bu kapsamda eski yüzbaşı Bozkır’ın 15 Temmuz 2019’da Ankara Cumhu riyet Başsavcılığı’nın talebiyle Ukrayna’da gözaltına alındığı basına yansımıştı. Cumhuriyet, Bozkır’ın gözaltına alınmasına götüren sürecin ayrıntılarına ulaştı. Aktif görev Buna göre Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, olayı aydınlatabilmek için 2002’de kullanılan tüm cep telefonlarının sinyal bilgilerinin incelenmesine karar verdi. Mahkemeden alınan karar sonrası, Türkiye’de Haziran 2002Haziran 2003 yılları arasında yapılan telefon görüşmelerine ilişkin sinyal bilgileri TİB’den alındı. Bu bilgiler, İstihbarat Daire Başkanlığı’na gönderilerek, bu kurumun özel bilgisa yarlarında bilgiler analiz edilmeye başlandı. Yapılan analiz sonucunda, eski yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır’a ulaşıldı. Kayıtlarda eski yüzbaşının olay günü Hablemitoğlu’nun evinin yakınlarında bir kişi ile yaptığı telefon görüşmesinin sinyal bilgisine ulaşıldı. FETÖ bağlantısı Savcılık, yaptığı araştırmada olay tarihinde Bozkır’ın Özel Kuvvetler’de aktif görev yaptığını belirledi. Soruşturmayı derinleştiren savcılık, eski Özel kuvvetçinin, o dönemki iş yaşamı, aile çevresi ve sosyal hayatını mercek altına aldı. Savcılık, o gün görüştüğü kişiyi de şüpheli listesine aldı. Necip Hablemitoğlu, o dönem Soruşturmayı derinleştiren savcılıkça, eski Özel Kuvvetçi Bozkır’ın, o dönemki iş yaşamı, aile çevresi ve sosyal hayatı mercek altına alındı. Savcılık, o gün görüştüğü kişiyi de şüpheli listesine aldı. FETÖ’yü anlatan Köstebek adlı kitabını yazıyordu. Alınan bilgiye göre, FETÖ’nün üst yöneticilerinden Mustafa Özcan, halen FETÖ’den tutuklu olan eski MİT yöneticisi Enver Altaylı’yı araya koyarak Hablemitoğlu ile görüşmek istedi. Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Enver Altaylı, bu görüştürme olayı iddialarını reddetti. Cinayet soruşturmasında görev alan polisler arasında FETÖ’den ihraç edilen eski istihbarat polis şefi Muharrem Durmaz’ın olduğu, balistik kriminal raporu veren polis Sait Yayla’nın da FETÖ’den ihraç edildiği öğrenildi. O dönem FETÖ’nün Emniyet imamı ise Kemalettin Özdemir’di. l ANKARA Kamuda işe girebilmek için yeni kriter: Sadakat ve MİT vizesi KÜBRA KÖKLÜ ‘Soruşturma’ eylemi İstanbul Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın (SES) kamuda çalışanlara uygulanan “güvenlik soruşturması” uygulamasına son verilmesi gerektiğini belirterek dün Çemberlitaş’taki İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. Grup adına açıklama yapan İlknur Ayık, AYM’nin geçen günlerde güvenlik soruşturmalarına da yanak maddeyi ortadan kaldırdığını anımsatarak “AYM kararları her kurumu, kuruluşu ve kişiyi bağlamaktadır. Ancak bu anayasal zorunluluğa rağmen güvenlik soruşturmaları bahanesiyle işlerinden, mesleklerinden, hastalarından uzaklaştırılan hekimlerin, sağlık çalışanlarının mağduriyeti keyfi şekilde devam ettirilmektedir. Dahası, AKP’nin yeni hazırladı ğı bir “Torba Kanun” ile AYM kararının etrafından dolanarak uygulamayı sürdürmeye çalıştığı görülmektedir. Böyle bir hukuksuzluğa teşebbüs dahi edilmemeli” dedi. Türk Tabipleri Birliği 2. Başkanı Dr. Ali Çerkezoğlu ise “Bin bir zahmetle elde edilen diplomaların engellenmesine hiç kimse karar veremez” diye konuştu. l İSTANBUL / Cumhuriyet Nasıl iş, anlamadı Cumhuriyet’in haberini paylaştı, ifadeye çağrıldı İzmir Karşıyaka’da Aydın Kirsiz, 2017’de anayasa değişikliği için yapılan referandumla ilgili olarak Numan Kurtuluş’un gazetemizde yaymlanan “Suikastlar, canlı bombalar, devam edebilir, referandum ‘Evet’ çıkınca terör biter’ haberini paylaştı. Kirsiz, altına da hiçbir yorum yazmadı. Kirsiz, haberi sosyal medyada paylaştığı iddiasıyla savcılık tarafından ifadeye çağrıldı. Kirsiz, “Ben Cumhuriyet gazetesinin haberini paylaştım. Üstelik haberdeki kişinin kendi açıklaması ve sözü. Bu nasıl iş anlamadım” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet Şehit diplomatlar anıldı Avustralya’nın Sidney kentinde 17 Aralık 1980’de Ermeni teröristlerce şehit edilen Türkiye’nin Sidney Başkonsolosu Şarık Arıyak ve Güvenlik Ataşesi Engin Sever’in katil veya katillerinin yakalanmasını sağlayacak bilgiye 1 milyon Avustralya Doları ödül verilecek. Diplomatların katillerini belirlemek için özel ekip kurulduğu açıklandı. Arıyak ve Sever’in görevleri başında şehit edilişlerinin 39’uncu yıldönümünde saldırının düzenlendiği Sidney Başkonsolosluğu rezidansının önünde anma töreni düzenlendi. Törene, Sidney Başkonsolosu Melih Karalar, Güney Galler Eyalet (NSW) Valisi Başdanışmanı Michael Miller, şehit Arıyak’ın kızı Çağla Arıyak da katıldı. l AA EMİNE KAPLAN AKP, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iptal ettiği güvenlik soruşturması düzenlemesini Cumhurbaşkanlığı’nca yeni sistemin ardından çıkarılan “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Taraması Yönetmeliği”ndeki hükümleri genişleterek yasaya taşıyor. AKP’li milletvekillerinin yasa teklifine göre, kamuda işe girebilmek için “anayasaya ve devlete sadakat ve bağlılık, terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olmamak, kolluk kuvvetleri ve istihbarat birimlerinde haklarında herhangi bir tahdit olmamak” koşulu aranacak. Teklifte şu düzenlemeler öngörülüyor: l Devlete sadakat: İlk defa veya yeniden kamu hizmeti ve görevlerine atanacaklar hakkında da güvenlik soruşturması veya arşiv araştırması yapılacak. Veriler 2 yıl sonra silinecek: Değerlendirme komisyonları, veri güvenliğine ilişkin mezuatta belirtilen önlemleri alacak. Bu kapsamda elde edilen kişisel veriler, yalnızca amacına yönelik olarak işlenebilecek ve aktarılabilecek. Bu veriler ilgili hakkında talebe konu işlemin tamamlanmasının ardından ya da her durumda 2 yılın sonunda silinecek ve yok edilecek. l Soruşturmayı yapacak kurumlar: Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve mahalli mülki idari amirlikleri tarafından yapılacak. l Atanmayanlara yeniden inceleme: AYM tarafından iptal edilen hüküm uyarınca yapılan güvenlik soruşturması sonucuna göre memuriyete veya kamu görevine atanmayan kişiler tarafından süresinde açılmış iptal davalarında yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 15 gün içinde idarece resen, ilgililer hakkındaki güvenlik soruşturmasının bu hükümlere göre yeniden yapılmasına karar verilecek. Bu karar en geç 7 gün içinde davaya bakmakta olan mahkemeye bildirilecek. l ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear