23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL 518 KASIM 2019 PAZARTESİ Asfalt vurgun hattıİBB Başkanı Ekrem İmamoğlu öncesi İBB’de kurulan ‘rant çarkı’ dikkat çekiyor İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) en önemli şirketlerinden İSFALT’ın eski dönemde yaptığı ihalelerden pis kokular yükseliyor. Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, AKP’ye yakınlığıyla dikkat çeken MetGün İnşaat’ın aldığı milyarlık İstanbul’un altyapı işi ihalesinin “İBB tarafından iptal edilip edilmeyeceği” sorusu yanıt bekliyor. İhalenin iptali durumunda İBB’nin “milyarlık bir tasarruf sağlayacağı” ifade ediliyor. İBB tarafından son 5 yılda yapılan ihaleler incelendiğinde, kapalı kapılar ardında bir “vurgun sistemi” oluşturulduğu ortaya çıkıyor. İhaleler genellikle İBB bünyesindeki 4 ana birim tarafından ve davet usulü yapılıyor. Büyük çaplı ihalelerin adresi bu 4 birim şöyle sıralanıyor: “İBB Fen İşleri Daire Başkanlığı ve Altyapı Yol Bakım Müdürlükleri’ne bağlı genel sekreter yardımcılığı, adı birçok skandalda yer alan İSKİ, İSTAÇ ve İSFALT.” İhaleleri alan şirketler incelendiğinde, bu şirketlerin sahada iş yapmaması dikkat çekiyor. İşi alan şirketler daha sonra aynı işi çok daha düşük fiyatlara alt yüklenicilere yaptırıyor. Örneğin MetGün şirketi İBB’den bugüne kadar yaklaşık 15 milyar lira tutarında ihale aldı. Bu şirketin sahibi Metin Güneş’in projelerine AKP’nin sevdiği şirketlerden Kalyon İnşaat’ın yönetim kurulu başkanı Orhan Cemal Kalyon İmamoğlu ne demişti? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, göreve geldikten sonra yaptığı, “normalde temmuz ayında kullanılacak olan Maliye katkı payının İBB’ye, ülke tarihinde ilk defa 15 gün önce, yani kendileri yönetime gelmeden önce ödendiğine” yönelik açıklaması büyük yankı yaratmıştı. İmamoğlu, “Maliye’den gelen ve temmuz ayında kullanılması gereken 980 milyon liralık tüm nakit, bir hafta içerisinde kullanılıp bitirilmiş. Bizden önce erken ödeme yapılırken, bizim işbaşına geçtiğimiz temmuz ayının ödemesi ise yapılamıyor. Her ayın sonunda gelen Maliye Bakanlığı payı önden alındı, tamamı harcandı. Vergiler ve maaşlar için de tek bir kuruş dahi bırakılmadı. Sa dece o değil. Kamulaştırma bedel leriyle beraber bu rakam 1.7 milyar liraya çıkıyor. Yani haziran sonunda bizim gelip dağıtmamız gerekirken seçime sadece 78 gün kala bu paralar dağıtılmıştır” demişti. İBB kasasına seçim sürecinde giren ve bir haftada biten 1.7 milyar liranın kimlere nasıl dağıtıldığı tartışma yaratmıştı. Seçim döneminde İBB kasasından en yüklü ödeme, bir İBB şirketi olan Kültür A.Ş’ye yapılmıştı. Haziran ayında İBB kasasından çıkan ödemelerin ikinci sırasında MetGün İnşaat ve Atis Asfalt iş ortaklığı yer alıyor. İş ortaklığına, mayıs ayında hiçbir ödeme yapılmazken haziran ayında 78 milyon 112 bin liralık ödeme yapılmıştı. İş ortaklığı, İBB’nin kent genelindeki asfalt kaplama projelerinden bazılarını üstlenmiş durumda. cu ve Yapı&Yapı şirketinin yönetiminde yer alan Zafer Yıldırım’ın da ortak olduğu belirtiliyor. MetGün şirketinin İBB’deki ağını, dönemin genel sekreter yardımcısı Çağatay Kalkancı, dönemin Fen İşleri Başkanı Mustafa Özkan ve dönemin Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanı Muhammed Şahin’in kurduğu iddia ediliyor. Sistem nasıl kuruldu? Cumhuriyet’in üst düzey bir yetki liden edindiği bilgiye göre, İSFALT, İstanbul’un asfalt ihtiyacını karşılamak için 9 bölgede iş yapıyor. Önceden ihaleleri tek elde toplamayan İSFALT, daha sonra MetGün’ün sahibi Metin Güneş ile NAS şirketinin sahibi Esat Ulu’da toplanmasına olanak sağlayan bir sistem kurdu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çağrısının ardından görevinden istifa eden Çağatay Kalkancı, ihale dosyalarını hazırladı. İçeriden ihale bedellerinin MetGün şirketine bildirildiği, ihale şartnamelerine yapılmayacak bazı işler eklenerek firmaların bu işler yapılacakmış gibi teklif ver meleri sağlandı. Böylece diğer firmalar yüksek teklif vererek ihaleden elendi. Bu ağ giderek büyüdü ve sonunda da İSFALT’ın 9 bölgedeki tüm yöneticileri bu ağın bir parçası oldu. Edinilen bilgiye göre, bu ağ sayesinde bölgelere asfalt robotu alındı ve robotların bir günde 150 ton asfalt döktüğü belirtilerek kazanılan para vurguna dönüştü. Çünkü bu robotların günde sadece 50 ton asfalt dökebildiği biliniyordu. İhalelerle ilgili bir başka iddia ise bu robotlara ilişkin hakedişlerin MetGün şirketine peşin ve nakit ödendiği. Şirketin de üstlendiği bu işleri alt yüklenicilere dörtte bir fiyatına yaptırıldığı iddiası. Seçim öncesi vurgunu... Ayrıca 2018 yılında MetGün şirketine 1.8 milyar liralık ihale verildi. Bir şirket bu ihalenin iptali için Kamu İhale Kurumu’na başvurdu. Süreç uzayınca dönemin yönetimi, “acil ihtiyaç” gerekçesiyle davet usulü yöntemiyle 700 milyon liralık MetGün’e iş verdi. İşin verilmesinden kısa bir süre sonra KİK ihalenin iptaline gerek olmadığı sonucuna vardı. Bunun üzerine ihale bedeli yeniden fiyatlandırma ile 2.5 milyar liraya MetGün’e verildi. Yeni yönetim ne yapacak? Birçok iddianın yer aldığı İstanbul’un altyapı işi ihalesinin “İBB tarafından iptal edilip edilmeyeceği” sorusu yanıt bekliyor. İhale iptali durumunda İBB’nin “milyarlık bir tasarruf sağlayacağı” ifade ediliyor. Gaziantep’in Şahinbey Belediyesi, CHP’li meclis üyesinin sorularına yanıt vermekten kaçındı! ‘Özel çalışma’ gerekliymiş! HAZAL OCAK Gaziantep’teki Şahinbey Belediyesi “bünyesindeki şirket sayısı, bu şirketlerin hangi alanlarda hizmet verdiği, bütçelerinin ne kadar olduğu, şirketlerde kimlerin görev yaptığı ve huzur hakkı” gibi bilgileri açıklamadı. İlçe belediyesi CHP’li meclis üyesi Uğur Kalkan’ın sorularını “özel bir çalışma” gerektirdiği için cevaplamadığını belirtti. Şahinbey Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi Uğur Kalkan, 2 Eylül’de belediye bünyesindeki şirketlere ilişkin soru önergesi verdi. Kalkan önergesinde “Eylül ayı itibarıyla belediye bünyesinde kaç adet şirketin bulunduğu, bu şirketlerin isimleri, bu şirketlerin hangilerinin Mart 2009 yerel seçimlerinin ardından kurulduğu, bu şirketlerin hangi alanda hizmet ettiği, bütçelerinin ne kadar olduğu, bu şirketlerdeki müdür, müdür yardımcıları, başkan ve başkan yardımcılarının kimler olduğu” yönünde sorular sordu. Ayrıca 2009 Mart ayından bugüne belediye başkanının bu şirketlerin yönetiminde yer alıp almadığını da soran Kalkan, önergesinde özetle şu ifadeleri kullandı: “Başkan bu şirketlerin yönetiminde görev aldıysa unvanı nedir? Herhangi bir ücret almış mıdır? 2009 Mart ayından bu yana belediye başkan yardımcıları veya belediyedeki müdürlerden bu şirketlerin yönetiminde görev alan olmuş mudur? Aldılarsa ünvanları nedir? Herhangi bir ücret almış mıdır? 2018 Ocak ayından bu yana şirketlerde ayrı ayrı belirtilmek üzere ne kadar huzur hakkı ödenmiştir?” Sorular yanıtsız kaldı Kalkan’a İlçe Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğü’nden yollanan yazıda sorular yanıtlanmadı. 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu’nun 7’nci maddesinin ikinci fıkrası anımsatılan yazıda özetle “istenilen bilgiler özel bir çalışma gerektirmesi nedeni ile cevaplandırılamamıştır” denildi. Kanunun 7’nci maddesinin ikinci fıkrasında “Kurum ve kuruluşlar, ayrı veya özel bir çalışma, araştırma, inceleme ya da analiz neticesinde oluşturulabilecek türden bir bilgi veya belge için yapılacak başvurulara olumsuz cevap verebilirler” ifadeleri kullanılıyor. CHP’li başkan partisinden istifa etti Denizli’nin Serinhisar ilçesinin CHP’li Belediye Başkanı Hüseyin Gemi, partisinden istifa ettiğini açıkladı. 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’den Serinhisar Belediye Başkanı seçilen Hüseyin Gemi, istifasını dün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Gemi açıklamasında, “Gördüğüm lüzum üzerine partim CHP’den istifa ediyorum. Gerekçelerini daha sonra kamuoyuna açıklayacağım” dedi. l İç Politika 11 belediye başkanı tarım için bir arada CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanını geçen 1 Kasım’da ağırlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu buluşmada alınan karar üzerine tarımda işbirliğini geliştirmek üzere “Üretimin Desteklenmesi, Planlanması ve Ürünlerin Pazarlanması Çalıştayı”nda belediye yetkililerini bir kez daha bir araya getirdi. İzmir’in Balçova ilçesinde düzenlenen iki günlük çalıştayda, üreticinin ürününü değerinden satmasını sağlayacak ve aradaki tedarik zincirini kısaltarak tüketicilerin güvenilir, ucuz meyve ve sebzeye erişimini sağlaya bilecek bir yol haritası belirlendi. Tarımsal üretim kapasitesi ve tüketim potansiyelinin karşılıklı değerlendirileceği toplantıda, 11 ilde tüketici ile üreticilerin aracısız buluşacağı ortak bir pazarlama ve dayanışma ağının oluşturulmasına yönelik önemli adımlar atılacak. “Tarım, üretim ve gıda meselesi, sadece ekonomik yönüyle değil, toplumsal, ekolojik, tarihsel, kültürel ve siyasal boyutlarıyla bir bütün olarak değerlendirilecek geniş bir mesele” diyen İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu, “Bele diye olarak ülkeye örnek olduğumuz kırsal kalkınma stratejimizle, küresel sistemin ülkemizde oluşturduğu bu olumsuz sonuçlara karşı ‘Başka bir tarım mümkün’ ifadesiyle yola çıktık. Doğayı iyi okuyarak özüne dönen, üreticiyi toprakla buluşturan ve üretenin alnının terinin karşılığını alabildiği kapsamlı bir tarım stratejisi geliştirdik. Karakılçık buğdayı gibi ata yadigârı yerel tohumlarımızı elden ele ovalara taşıyor, bolluk ve bereketi Anadolu’yla yeniden buluşturmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet İstanbullu gece ulaşımını sevdi İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “İstanbul’da 24 saat ulaşım” sloganıyla başlattığı, metroların gece çalıştırılmasının ilk verileri geldi. Metroda en yoğun seferde, gündüz saatte ortalama 25 bin kişi taşınırken gece, saatte ortalama 1800 kişiyle sefer yapılıyor, sefer başına ortalama 310 yolcu düşüyor. İBB Basın Danışmanlığı’nın aktardığı bilgilere göre, 5 metro hattında 30 Ağustos’tan bugüne kadar 24.00 ve 06.00 saatleri arasında, toplam 595 bin 481 kişi yolculuk etti. Yenikapı Hacıosman metrosu, 245 bin 908 yolcu ile gece en çok kullanılan hat oldu. İkinci sırada 146 bin 746 yolcu ile Yenikapı Atatürk Havalimanı metrosu, üçüncü sırada ise 118 bin 410 yolcu ile KadıköyTavşantepe metrosu yer aldı. İBB Basın Danışmanlığı yetkilisi, “‘Gece metrosu’ hizmeti kapsamındaki gelirimiz de beklentilerin çok üzerinde memnuniyet vericidir” dedi. l DHA Soyer’den AB’ye seılğeışntmiraicsiı Leoluca Orlando Tunç Soyer ‘İkiyüzlü ve çok vicdansız’ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İtalya’nın Palermo kentinde dün Palermo Belediye Başkanı Leoluca Orlando ile birlikte bu yıl ikincisi düzenlenen Akdeniz Takımadaları Bienali (BAM) ve Transeuropa Festivali ortaklığındaki bir konferansa katıldı. Göç, iklim ve sosyal zorluklar gibi küresel meselelerle mücadelede yerel yönetimlerin rollerinin ele alın dığı konferans sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Soyer, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’de bulunan sığınmacılara olan tutumuna ilişkin, “Gerçekten ikiyüzlü ve çok vicdansız buluyorum ve buna inanamıyorum. ‘Mış’ gibi yapmaya bayılıyorlar, destek oluyormuş gibi yapıyorlar ama gerçekten insanların hayatını iyileştirmekten çok uzaktalar” dedi. l DHA HDP EŞ GENEL BAŞKANI BULDAN: Kayyım, kadına darbe vurdu HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, dün partisinin Kadın Meclisi tarafından düzenlenen “Yerel Yönetimlerde Kadınlar” başlıklı toplantısında konuştu. HDP’nin bir kadın partisi olduğunu söyleyen Buldan, “Kayyım darbesi ile 43 kadın merkezimizin bulunduğu il ve ilçelerde, kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmaları durduruldu. Kadına yönelik fiziksel şiddetin çok ağır biçimlerde yaşandığı ülkemizde bir diğer taraftan kadınlara ve kadın kazanımlarına yönelik olarak siyasal şiddet uygulanmaktadır” ifadelerini kullandı. l İç Politika HDP EŞ GENEL BAŞKANI TEMELLİ: Yolsuzlukları açıkça ortada HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, dün Mersin il örgütünün 3’üncü olağan kongresine katıldı. Burada konuşan Temelli, kayyım atamalarına yönelik olarak “Bütün kurumlara kayyım atıyor çünkü kayyımsız yönetemiyor. Öncelikle de bizim belediyelerimize kayyım atıyor. Çünkü ortada hukuk yok. Kayyım raporu hazırladık, kayyım raporunu yasakladılar. Bugün o kayyım olarak atadıkları valilerin ve kaymakamların ne denli yolsuzluğa bulaştıkları Sayıştay raporlarıyla ortada” dedi. l İç Politika Milletten iktidara servet aktarımı sürecek Enflasyon, düşük ücret, enflasyon altında faiz, hayat pahalılığının yarısı kadar ücret zamları ve her şeye zammın anlamı, milletten iktidara, istediği gibi harcayabilmesi için büyük servet transferi demektir. İki yıldır öyle, bu yıl daha ağır geçecek; gelecek yılı milletten iktidara servet aktarımının yavaşlayacağını sanan varsa yanılıyor. Politikacı kafası şöyle çalışacak: 2023 Ekim Kasım başı yapılacak seçimlere kadar 4 yıl var. 2022’ye kadar servet aktarımı sürer. 450 milyar dolarlık dış borcun yüksek risk primi epey aşağı gelinceye ve ekonomi yeniden normale yakın döviz faizleriyle borçlanmaya izin verinceye kadar millet kazıklanıp duracak. Seçimlere bir yıl kadar kala kampanyaya başlarlar: Türkiye dünyanın büyük ekonomik ülkesi falan diye ortalığı kasıp kavururlar. Oysa 17 yıllık iktidarları boyunca, Türkiye’nin büyüme hızı, kendilerinden önceki yıllara kıyasla daha düşük gerçekleşmiş durumda. Ama Türkiye uçuyor yalanına devam. Tabii bu senaryo, siyasi risklerin yönetilebilir durumda olması, ekonominin bu şekilde sürmesi, milletin iktidara servet aktarımı, yani sürekli yoksullaşma karşısında sesini soluğunu fazla çıkarmaması koşullarında geçerli. Batık İskandinav ülkeleri Peki, Cumhurbaşkanı’nın Sosyal Güvenlik Kurumu üzerine nutuklarına ne demeli? Hele hele İskandinav ülkelerini emeklilik paralarının batırdığına ilişkin veciz beyanatlarına? Kimler önüne bu “bilgileri” koyuyor ve RTE’yi yanıltıyor? Acaba RTE yanılmak istediği için mi kendisine yapılan bu servisleri seve seve kullanıyor? İskandinav ülkelerini dünya gıpta ile seyrediyor. Bırakın adam başına düşen milli gelirlerinin alt sınırı 50 bin 70 bin dolar arasında olmasını (iktidarın yarattığı ise 9 bin dolar!) adamlar şeffaflık, demokrasi, yenilikçilik, hukuk, adalet, insani yaşama vb. hemen her ölçüm kaleminde tepelerde dolaşıyor. Hangi mantık acaba bütün bunları bir kenara bırakıp da, bu ülkelerin ekonomisinin ve sosyal güvenlik sistemlerinin emeklilik politikaları nedeniyle çöktüğünü ilan eder? İskandinav ülkelerinde muhabirler, Türkiye Cumhurbaşkanı böyle diyor, ne dersiniz diye kısa röportajlar yayımlamalı! Aslında iktidarın bu tür söylemleri, ülkemizin sosyal devlet olmasına karşı politikaları ve anlayışlarıdır. Ülkeyi tamamen iş dünyasının taleplerine ve çıkarlarına teslim ettiler. İş dünyası mı dedim? Bu bile değil! Tamamen kendi siyasi ekonomik çıkarlarına yönelik bir ülke yarattılar. İş dünyası da onların bu arzularına boyun eğdiriliyor. Ellerinde kamçı! Emeklilik çökertiyor mu? Şüphesiz ki 35 40, hatta 50 60 yaşında emeklilik olmaz. Bir “sosyal yardımlaşma” kurumu bunu kaldırmaz. Fakat sistem başından yanlış kurulursa.. Çalışanların yüzde 53’ü asgari ücretle yetiniyorsa.. Siyasetçiler tarafından oy alacağım diye durmadan iğdiş ediliyorsa.. Yönetimine talip olduğunuz ve oylarını aldığınız millete iş alanları yaratamıyorsanız... Sadece borçlandırarak ve kredi kartlarıyla milletin ceplerine geçici para girdisi yaratıyor ve gerçek kazançlarına dayanan bir refah geliştiremiyorsanız... Sonuçta ülkeyi krize sokup ne var ne yok geri alıyorsanız... Milletin erken emekliliği cebine atıp kendine bir gelecek güvencesi yaratmasına karşı çıkamazsınız ve inandırıcı olamazsınız. “İkinci iş yapacak, iş sahalarını kapatacak” söyleminin haklı bir payı yok. Evet, çalışan çalışacak, ama işsizliğin yüzde 14.3 e ulaştığı bir ülkede hangi işten bahsedebilirsiniz ki? İktidar, milletin kendilerine açtığı büyük krediyi har vurup harman savurdu. Ne “milliyetçi duygu” ne de başka bir şey onları iktidarda tutabilecek.. İYİ Partililere saldırı: 3 yaralı Ankara’nın Keçiören ilçesinde, İYİ Parti Keçiören Gençlik Kolları’nın açtığı standa kimliği belirsiz 2530 kişilik grup saldırdı. Önceki gün yapılan saldırıda, İYİ Parti Keçiören Gençlik Kolları Başkanı Kaan Dönmez’in de aralarında bulunduğu 3 kişi yaralandı. Yaralananların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, İYİ Partililer saldırganlardan şikâyetçi oldu. Olay hakkında da soruşturma başlatıldığı bildirildi. l ANKARA / Cumhuriyet
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear