23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 31 OCAK 2019 PERŞEMBE TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER / YORUM Venezüella’nın anlamı 1776 yılı uygarlık tarihi açısından önemli bir yıldır. 4 Temmuz 1776 tarihinde Amerika’da Philadelphia kentinde imzalanan Bağımsızlık Bildirgesi ile Britanya Krallığı’nın Amerika kıtasında oluşturduğu koloniler, Britanya Krallığı’ndan bağımsızlıklarını ilan ettiler. Böylece Amerika Birleşik Devletleri’nin temeli atıldı. Ancak Thomas Jefferson, Benjamin Franklin, Thomas Paine ve George Washington gibi devrimcilerin öncülük ettiği bu hareket bir bağımsızlık ilanından ibaret değildi. Bu hareket, yeni kurulan bağımsız devletin, yani Amerika Birleşik Devletleri’nin, Britanya Krallığı’nın siyasal yapısından farklı olacağını da ana hatlarıyla ilan etmişti. Söz konusu yeni yapıya göre ABD’de, Britanya Krallığı’ndan farklı olarak, monarşik, teokratik ve feodal bir yapının olmaması öngörülmüştü. Yetkileri tek elde toplayan despotik bir kralın ve kraliçenin yerine, yasama, yürütme, yargı arasında güçler ayrılığı ilkesi bağlamında hareket eden bir devlet başkanı; yürütmeyi etki altına alan bir kilise yerine, dinin, devlet, siyaset ve hukuk işlerine müdahale etmediği ve bu koşulla dini inanç ve ibadet özgürlüğünün sağlandığı laik bir düzen; toprak mülkiyetinin devletin ve toprak ağalarının tekelinde olduğu bir düzen yerine, tüm vatandaşların doğal mülkiyet hakkının olduğu bir yapı öngörülmüştü. Bu devrimlerin temelinde, 17. yüzyılda yaşamış olan John Locke ve 18. yüzyılda yaşamış olan David Hume, Adam Smith, CharlesLouis Montesquieu ve JeanJacques Rousseau gibi filozofların ve düşünürlerin kuramları yatmaktadır. 1776 Amerikan devrimi, monarşiyi, teokrasiyi ve feodalizmi yıkan ilk büyük devrimdir. Bu devrimin Avrupa’daki ilk yansıması da Amerika’dan 13 yıl sonra, 1789 yılında Fransa’da yaşanmıştır. Genel sanının aksine monarşinin, teokrasinin ve feodalizmin yıkılma süreci ilk defa 1789 Fransız devrimiyle değil, 1776 Amerikan devrimiyle birlikte başlamıştır. Ancak 1789 Fransız devrimi de Amerikan devrimini tamamlamış ve önce Avrupa’da, sonra da dünyanın diğer bölgelerinde büyük bir etki yaratmıştır. 18. yüzyılda, bir yandan aydınlanma ideallerinin üzerine inşa edilen, bir yandan da Britanya Krallığı’nın sömürgeci yapısına bir tepki olarak kurulan ABD, 20. ve 21. yüzyılda kendi sömürgelerini kurmanın peşine düşmüştür. Neden? Çünkü ABD, aydınlanma devrimlerini bir adım daha ileriye götüremedi, 19. yüzyılda Alman filozof Karl Marx ile Avrupa’da gelişen sosyalist ve diğer sol akımları kendi içine taşıyamadı. Avrupa, belli bir ölçüde de olsa, Fransız devriminin üzerine sosyalist veya sosyal demokrat bir örgütlenme oluştururken, ABD yerinde saydı, kendisini geliştiremedi. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ABD yönetimleri bu nedenle de darbe ve/veya işgal yoluyla Guatemala, Küba, Şili, Nikaragua, El Salvador, Vietnam, Irak, Suriye gibi birçok ülkeye müdahalede bulundu. Son yıllarda benzer bir senaryo Venezüella için hazırlanmış durumda. Venezüella eski Devlet Başkanı Hugo Chavez’in ülkesinde sosyalist politikaları uygulamaya başlamasından itibaren Venezüella ABD’nin hedefi oldu. ABD’nin 1950’lerde, 1960’larda, 1970’lerde ve 1980’lerde Guatemala’da, Küba’da, Şili’de, Vietnam’da, Nikaragua’da, El Salvador’da sosyalist hareketlere karşı gerçekleştirdiği müdahalelerin bir benzeri, şimdi Venezüella için devreye girdi. ABD, Chavez’in politikalarını sürdürmeye çalışan Nicolas Maduro’yu devirmek için kukla siyasetçi Juan Guaido’yu devlet başkanı olarak tanıdığını ilan etti. Büyük resim dikkate alındığında, Maduro’nun ekonomi ve hukuk alanlarındaki yönetim beceriksizlikleri bir ayrıntı olarak kalmaktadır. İşin özü şudur: Kapitalizm emperyalizmi, emperyalizm de kapitalizmi beslemektedir. O nedenle Rusya’da Putin ve Türkiye’de Erdoğan gibi liderlerin kapitalizmi ve emperyalizmi eleştirmeden Venezüella’ya sahip çıkmalarının da hiçbir anlamı yoktur. 31 OCAK 2019 SAYI: 34084 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça Sorumlu Müdür Ozan Alper Yurtoğlu Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Hafta Sonu: Hilal Köse l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l İzmir Temsilcisi: Hakan Dirik Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur. l Okur Temsilcisi: Cengiz Yıldırım cengiz.yildirim@cumhuriyet.com.tr l Mali ve İdari İşler Müdürü: Hasan Talay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 06:42 06:25 06:47 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 08:09 13:22 16:01 07:52 13:07 15:48 08:11 13:30 16:14 Akşam 18:26 18:12 18:38 Yatsı 19:48 19:33 19:57 Yaşananları ibretle izliyoruz. Muhalif kesim, aylardır CHP’de adayların kim ola la izlersiniz çıkan adayları... Ne yazık ki olumsuzluklar ta van yaptı! CHP, en hak etmediği cağının dedikodu izdüşümleri şekillerde, basında ve sosyal ve loto tahminleri ile meşgul. medyada seviyesiz esprilerin 23 aydır yorucu, üzücü, insanı ve ağır eleştirilerin hedefi oldu. hayrete düşüren seviyesiz bir Gruplar, aday adayları birbirleri CHP bunları hakbilgi kirliliği yayılıyor. Özellikle büyükşehirler, zengin merkez ve hakkında ileri geri konuştular. Adaylar açıklandıktan sonra, tepki sayfiye ilçeleri paylaşılamayan en önemli bölgeler... Dünyadaki her ülkede bele ediyor mu? istifaları dahil sırayla yukarıda anlattığım her şeyi yaşadık. Lütfen beni mazur görün, isim diye başkanlığı için birden fazla aday adayı olduğunda parti içi yarış da çok normaldir. Ancak burada yaşanan, maalesef artık sağlıklı demokratik bir mücadele değil, tamamen halkın önünde oynanan bir trajikomedidir. Yıllardır, şu son seçim dönemi açıklandığında ne görüyoruz? İstifa edenler, ‘bu bana yapılır mı’ diyenler, ağlayanlar, kavga edenler, bildiri yayımlayıp lideri istifaya çağıranlar, başka partiye gidenler, kapı kapı tv’lerde gezip dert yananlar ve daha neler ne vermeden etraftaki hızlı dedikodulardan bahsedeyim: İstifa edip sonra geri çekmeye çalışan, tavır koyayım derken kendi hamlesinin kurbanı olan il başkanları, “Adaylar ipsiz sapsız adamların karısı veya kızı olmasın, CHP’nin dürüst ve mert evlatlarından olsun” diye tem için de aylardır, CHP’nin tüm üyeleri ler... Bunlar CHP’ye yakışmıyor. po tutanlar, diğer il veya ilçelerden ile önseçime gitmesi gerektiğini, Bu ilkellikten vazgeçin. Genel apar topar getirtilen “ithal” adaylara bunun şart olduğunu tekrarlıyorum; Başkan, herkesi atayabilen, azle tepki vererek hak, hukuk, adalet bıkmadan ve kararlılıkla... debilen, insanların kaderiyle tek ve liyakate saygı isteyenler, sürpriz Yıllardır CHP’ye bir gelecek çi başına oynayabilen biri olmaktan adayların partinin hangi ağır topla zerken, gerek 2003 genel başkan çıksın, yalnız partinin en çalışkan rıyla yurtdışında ticaret yaptıklarını adaylığım, gerek 2010’da hazırladı hamalı, imajı, bayrak taşıyanı ve “üzüntüyle” ballandırarak aktaran ğımız Demokratik Tüzük sürecinde, sözcüsü olsun.” lar, genel başkan yardımcısı ve kimi hep şunları dile getirdim: CHP bu içler acısı ortamdan kur milletvekillerinin istifasını isteyenler, “Bırakın Yozgat’ı Yozgatlılar, tulamıyor. Genel Başkan, “Bakalım İstanbul’un en önemli ilçelerinden Beşiktaş’ı Beşiktaşlılar seçsin; örgüt kimi seçmiş?” diye koltuğuna birine aday atanmış birini isteme Edirne’yi Edirneliler, Kars’ı yaslanıp sonuçları bekleyeceğine, dikleri için o ünlü ilçede protesto Karslılar seçsin. Yoksa Genel her türlü kavgaya açık, çıkar ilişkisi için buluşmaya davetiye çıkaranlar, Merkez’in önü ve içi, parti üst dedikodularına gebe, insanı siyaset tacizci aday iddiaları ve daha neler yönetimine ulaşmaya çalışan le uğraştığına pişman eden bu acıklı neler... Hangisini yazayım? Genel aday adayları, onların torpilli dost görüntülerin bir parçası ve hatta Merkez’e soruyorum: Bütün bu ve akrabaları, örgüt içi destekçi baş aktörü olmaya kendi kendini olup bitecekleri önceden göremedi leri ve bilumum baskı grupları, mahkum ediyor. Parti bir başka par niz mi? Olayların bu şekilde akması işadamları, dernek başkanları ti ile ittifaka mı gidecek? O nokta dışında başka bir alternatif var ve her türlü milletvekili ve asis larda, aday seçmeyeceğinizi gerek mıydı? Seçime iki ay kala hâlâ “ben tanları ile dolup taşıyor. Her biri çeleriyle beraber açıklarsınız ve her adayımı belirlemedim” iptidailiğine de partinin politbürosuna erişme yerde örgütünüze güvenip, sandık düşülebilir mi? Ne zaman bu isimler gayretinde... Sonra da adaylar hukukunu sağlayıp, gönül rahatlığıy belli olacak da propagandaya baş layacaklar? Bakın, bu yazıyı isim vermeden yazacağım diye yemin ettim. Çünkü böylesine içler acısı ve utanç verici koltuk kavgası kahramanlarının adı yazılı olarak benden tarihe not olarak kalmasın istiyorum. Olup bitenlerden, yüz kızartıcı suçlamalardan gurur duyan bir tek CHP milletvekili veya parti meclisi üyesi var mı? Efendim “gerçekleştirilemeyecek uzatmalı istifa” hikâyesinde, ilçe başkanlarının “Biz il başkanımızla yola devam ediyoruz” demeci vermeye davet edildikleri ama sonu fiyasko ile biten toplantı denemelerinde, çaresiz pazarlıkların yıldırım hızına çıktığı bir ortamda, “adayım” diye gezenlerin çoğu, son günlerde partiden istifa etmiş olan şu ya da bu yetkililerin veya “ağır toplar”ın bir çeşit satelliti olarak görüldüklerinden, yarın öbür gün adaylıklarının düşmesi de gayet rahat gündeme gelebilir. Sorular basit ve birbiri peşi sıra geliyor: Şimdi mutlu musunuz? Bu yöntemlerle utançtan başka bir şey elde edilmesi sanki mümkün müydü? Allah aşkına bırakın bu Hacivat Karagöz oyunlarını ve aynaya bakın, ne gördüğünüzü bizlere değil, sokaktaki vatandaşa bir anlatın. O da sorsun sizlere: “Yahu neyi paylaşamıyorsunuz!?” Ben siyasi bir deha değilim. Halkın nabzını, ne düşündüğünü, ne hissettiğini en basit algılarla gören bir sade vatandaşım. Adaylarınız mübarek olsun. Ben yine de destekleyeceğim ama yarattığınız bu itici ortamın Türkiye’ye, partiye, demokrasiye nelere mal olduğunu lütfen artık görün. Seçim karartmaları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK); aralık ayında FOX TV ve Halk TV’ye verdiği ağır yayın durdurma ce zalarının uygulanma tarihleri ni belirledi. Buna göre Halk TV, 1 Şubat’tan 22 Mart’a kadar Halk Arena sı programını yayım layamayacak. FOX SİNAN TARTANOĞLU TV ise 4, 5 ve 6 Şubat tarihlerinde Fatih Portakal’ın sundu ğu Ana Haber Bülteni’ni yayımla yamayacak. RTÜK’ün CHP’li üye si İlhan Taşcı, “Söz konusu tarih lerde belgesel yayımlanmaması nın yaptırımı lisans iptali sonu cunu doğurur, yani ekranları ta mamen karartılır. Tek kanallı te levizyon döneminde necefli maş rapa izlerdi seyirciler çok kanallı Türkiye’de de belgesel izlenecek” tepkisini gösterdi. RTÜK, aralık ayı sonunda FOX TV ve Halk TV’ye ağır yayın dur durma cezaları vermişti. Cum hurbaşkanı Tayyip Erdoğan, FOX TV Ana Haber Bülteni sunucu su Fatih Portakal’ın “Hadi baka lım barışçıl bir eylem için protes to edelim, zamları protesto ede lim, doğalgaz zammını. Hadi ba kalım. Yapalım. Yapabilecek mi yiz?” sözlerine sert tepki göster miş ve RTÜK hemen harekete geç mişti. Üst kurul, FOX Ana Haber Bülteni’nin 3 gün boyunca yayım lanmasına yasak getirmişti. Halk TV’de yayımlanan “Halk Arenası” programında da sanatçı Müjdat RTÜK, FOX TV ve Halk TV’ye kestiği ağır cezaların tarihlerini belirledi. Halk TV, 1 Şubat’tan 22 Mart’a kadar Halk Arenası programını, FOX TV ise 4, 5 ve 6 Şubat’ta Fatih Portakal’ın sunduğu Ana Haber Bülteni’ni yayımlayamayacak. Gezen’in “Bak Recep Tayyip Erdoğan, sen benim, bizim vatanseverliğimizi sınayamazsın, haddini bil”, sanatçı Metin Akpınar’ın ise “Belki liderini ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür” sözleri yine Erdoğan’ın tepkisinin ardından RTÜK tarafından cezalandırılmıştı. Programa 5 kez yayın durdurma cezası verilmişti. Ayrıca yazar Yılmaz Özdil’in yine Halk Arenası programındaki “Tayyip Erdoğan bir tek bira içmiş olsaydı, bugün çok daha iyi bir Türkiye olurdu” sözleri için de Halk TV’ye 3 kez yayın durdurma cezası verilmişti. Edinilen bilgiye göre RTÜK, söz konusu yayın durdurma cezalarının hangi tarihlerde uygulanacağını da belirledi. Seçime kadar karartma Buna göre Halk TV, Yılmaz Özdil’in sözleri nedeniyle 18 ve 15 Şubat tarihlerinde Halk Arenası programını yayımlayamayacak. Halk Arenası, Gezen ve Akpınar’ın sözleri nedeniyle de 22 Şubat 22 Mart tarihleri arasında yayımlanamayacak. Böylece yerel seçimlere kısa bir süre kalana kadar Halk Arenası yayımlanamayacak. FOX TV ise Fatih Portakal’ın sunduğu Ana Ha ber Bülteni’ni ise 4, 5 ve 6 Şubat tarihlerinde ekranlarına getiremeyecek. RTÜK’ün, televizyon kanallarına bu bilgileri içeren tebligatı yaptığı, bu programlar yerine yayımlanacak olan ikame belgesel kasetlerini de gönderdiği öğrenildi. RTÜK’ün CHP kontenjanından seçilen üyesi İlhan Taşcı, cezalar ve belirlenen tarihlerle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Belirlenen gün ve saatlerde bu belgesellerin yayımlanmamasının yaptırımı lisans iptali sonucunu doğurur yani ekranları tamamen karartılır. Tek kanallı televizyon döneminde necefli maşrapa izlerdi seyirciler çok kanallı Türkiye’de de belgesel izlenecek. Necefli maşrapa teknik arıza nedeniyle yayımlanırdı. Şimdi ise Türkiye televizyonculuğu ve yayıncılığı ‘arızalandığı’ için ana haber bülteni saatinde Türkiye, gerçekleri duymayacak, ülkede ve dünyada olanlara ilişkin haberleri alamayacak. Yerine mecburen, zorunlu olarak haber izleyicileri belgesel izleyecek. RTÜK eliyle belgeseller farklı düşünenleri, gazetecilik yapmaya çalışanları, muhalefeti susturma, terbiye aracı gibi kullanılacak.” l ANKARA FETÖ’NÜN KİLİT İSMİ AZERBAYCAN’DA YAKALANDI Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hakkında yakalama kararı çıkarılan, FETÖ’nün Azerbaycan yapılanmasında üst düzey yönetici olduğu belirlenen, kapatılan Zaman gazetesinin Azerbaycan’daki matbaasının sahibi İbrahim E.’nin yeri MİT tarafından tespit edildi. Yakalanan İbrahim E. geçen hafta Türkiye’ye getirilldi. İbrahim E’nin Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde sorgusunun sürdüğü belirtildi. l DHA 46’sı muvazzaf 63 şüpheli için yakalama kararı Ankara’da FETÖ soruşturması kapsamında Kara Havacılık Komutanlığı’ndan 46’sı muvazzaf 48 helikopter pilotu ile örgüt adına bu kişileri yönlendiren 15 “sivil imam” olmak üzere 63 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkartıldı. Kara Havacılık Komutanlığı, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında FETÖ’cü askerlere, helikopter desteği vermişti. l ANKARA / Cumhuriyet ABD KONSOLOSLUĞU ÇALIŞANINA 4.5 YIL CEZA Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle tutuklu yargılanan, ABD’nin Adana Konsolosluğu’nda politik işler danışmanı ve tercüman olarak çalışan Hamza Uluçay’ı 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Uluçay’ın yurtdışına çıkış yasağı tedbiriyle tahliyesine karar verildi. Tutuksuz sanık Hüseyin Cangir ise beraat etti. l DHA BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr 4 5 6 7 8 9 ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com SOLDAN SAĞA: 1/ Tevfik Fikret’in, “Yiyin efendiler yiyin” nakaratıyla da 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 MA L AGUENA 2 ÜN İ T E SEK 3 HK İ DE OK 4 RAKKASE U 5 ER A ALAY bilinen ünlü 6 S A L L AMA R şiiri. 2/ Mekanik 7 E A İ L E S U enerjiyi elektrik 8 N U R T T O K akımına çeviren aygıt... Utanma, 9 KROKOD İ L hayâ. 3/ Et kesmekte kullanılan araç... Yunanistan’ın plaka imi. 4/ İlave... Gözün ağtabakası. 5/ Tibet sığırı... Divan edebiyatının en yaygın şiir türü. 6/ Gerçek... Bir nota. 7/ Bir tür lor peyniri. 8/ Uğur, iyi ta lih, iyi haber... Türlü renklerde kareli kumaşlar için kullanılan sözcük. 9/ “ vurup yâremi incitme tabip” (Türkü)... İyilik, yardım. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Muharrem ayında Şiilerin matem törenlerini düzenledikleri yerlerin genel adı. 2/ İri taneli bezelye... Bir işte bir kimse ya da şeyin üstüne düşen görev. 3/ Kesintilerden sonra kalan mik tar... Açık samanrengi. 4/ Güzel kokulu yaprak ları olan bir bitki... İlaç. 5/ Halk dilinde havuca verilen bir ad. 6/ Yiyecek bulamayan, yoksul kimse... Yaylı ve üstü kapalı bir at arabası. 7/ Sır... Küçük körfez. 8/ Denizcilerinki gibi geniş ve yatık yaka... Tavlada “üç” sayısı. 9/ Güzel sanat... Belirti, nişan. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear