23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
kültür Albümde yer alan parçalar ‘Ahlam’da yer alan parçaların adları şöyle: Ahlam, You Made It Hard For Me, Houzni, Bye Bye, Allouane, LaisseMoi Entrer, The World Is Blue, Le Temps, Happy NES, Prière. EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: EMİNE BİLGET Bir ‘düş’ün sonucu: NES, müzisyenler olarak birlikte gördükleri ve dokundukları aynı düşün bir sonucu. Valensiya’da yaşarken yeteneklerini bir araya getirmiş olan üç uluslararası müzisyen: İspanyol perküsyoncu David Gadea, Fran sız çellist Matthieu Saglio ve FransızCezayirli şarkıcı/ çellist Nesrine Belmokh... Avrupa turÖZNUR nesi kapsamında, OĞRAŞ ÇOLAK Akbank Sanat’ta konser veren topluluğun sonraki durakları Almanya, Fransa, İspanya, Hollanda, İsviçre, Avusturya ve Romanya... Topluluk, Akbank Sanat’ta verdikleri konserde cazdan klasiğe, soul müzikten, Arap geleneksel müziğine uzanan parçalarla dinleyenleri tek kelimeyle büyülediler. ‘Ahlam’... Topluluğun ilk albümleri “Ahlam” Eylül 2018’de çıktı ve ilk konserlerini Berlin Filarmoni’de verdiler. Albüm Arapça ve Fransızca şarkılardan oluşuyor. Albüm adını, albümde yer alan ve Arapçada “rüya” anlamına gelen “Ahlam” adlı şarkıdan almış. Avrupa turnesi kapsamında Akbank nes Sanat’ta konser veren Nes, Valensiya’da yaşarken yeteneklerini bir araya getirmiş lamına gelmektedir ve şarkı olan üç uluslararası müzisyenden oluşuyor. larımızdan birinin de ismidir İspanyol perküsyoncu David Gadea, Fransız aynı zamanda. Evet, bu ilk albüm, çok yeni, taze ve eklek çellist Matthieu Saglio ve FransızCezayirli şarkıcı/çellist Nesrine Belmokh... tik fikirlerle yapıldı, kendimizi asla yargılamadık; şarkılara mümkün olan azami olgun luğu kazandırabilmek için on Konser sonrasında solist ve çellist Nesrine Belmokh ile “Ahlam” adlı yeni albümünü ve müziğini konuştuk. n NES grubu nasıl bir araya geldi? David ve Matthieu ile farklı sebeplerle (aşk, iş vb.) bulunduğumuz bir şehir olan İspanya’nın Valensiya şehrinde karşılaştım ve biz bir araya geldik ve birlikte müzik yapmaya başladık. Sanki bu bizim için “olması gereken bir caz, biraz filamenko... Ancak tabii ki bizim tarzımız sürekli ve devamlı bir evrim içerisinde! n Türk dinleyicisini nasıl buldunuz? Harikalar! Takdir edersiniz ki, yepyeni bir seyircinin önüne çıkmak ve onlara daha önce hiç duymadıkları bir müziği sunmak bizim için daima bir meydan okuma durumudur. Seyirci, başlangıçta çok dikkatli ve tetiktedir ve kon ları kaydetmeden önce bir buçuk yıl boyunca canlı çalmaya devam ettik. Bu albüm, bizim düşlerimizi gerçekleştirme çabamızın bir ürünüdür. Bu albümden ne bekleyebiliriz? Belki de şaşırmak mı? Yeni duygular hissetmek mi? Belki de paylaşmak... n Türkiye’ye konser için tekrar gelecek misiniz? Konser sırasında da söylediğim gibi, İstanbul benim dünyadaki en favori kentlerimden biri. Evet, Türkiye’nin ge şey” gibiydi. n Müzik tarzınız caz, Arap müziği, soul için siz neler söyleyebilirsiniz? Grubumuzun “Akdeniz Cazı” tarzında besteler yaptığını söyleyebilirim; sihirli bir iksir: bir tutam Arap müziği, bir Fransız şansonu, biraz soul, doğaçlama kısmında biraz ser ilerledikçe ısınır ve sever... İşte bu, olabilecek en iyi şeydir bizim için! Yeni ve taze... n Biraz da “Ahlam”dan bahsedelim. Bu sizin ilk albümünüz. Peki bu albümde müzikseverleri ne bekliyor? Ahlam, Arapça’da düş an ri kalan kısmını hiç tanımıyorum, fakat bu ülkenin kültürüyle büyülendim. Bu ülkenin kültürü, batı ile doğu arasında mükemmel bir buluşma noktası. Türk insanları çok iyiler. İnşallah, kısa zamanda tekrar geleceğiz. Tabii ki, bu, biraz da programcıların ne yapacaklarına bağlı bir durumdur. 1322 OCAK 2019 SALI SónarLab sahnesinden ilk isimler açıklandı Dünyanın bilinen elektronik müzik festivallerinden Barselona merkezli Sónar Festivali, Türkiye’de üçüncü kez 89 Mart 2019 tarihleri arasında Zorlu PSM’de gerçekleşecek. Sónar Istanbul, iki güne yayılan müzik programıyla yerli ve yabancı elektronik müzik sahnesinde yer alan, her biri kendi alanında öne çıkan isimlere ev sahipliği yapacak. SónarLab sahnesinde, performansıyla sahneyi dans pistlerine çevirmekte zorlanmayan DJ Lag; house, jungle, tekno ve ambient gibi türleri sentezleyen DJ Seinfeld; analog ve saf müziklerini canlı performansla sahneye taşıyacak olan Berlinli üçlü FJAAK; Detroit tekno müziğin önemli isimlerinden The Urban Tribe’ın kurucusu DJ Stingray; house müzik janrasında etkileyici performanslar sergileyen Octo Octa; Brooklyn underground sahnesinin başarılı isimlerinden Volvox ve house, acid, afro ve disko etkileri taşıyan setleriyle dikkat çeken Avustralyalı müzisyen HAAi müzikseverlerle buluşacak. l Kültür Servisi Andy Vajna hayatını kaybetti ‘Rambo’ ve ‘Gerçeğe Çağrı’ filmlerinin yapımcısıydı Dünyaca ünlü oyuncular Sylvester Stallone, Arnold Schwarzenegger ve pop yıldızı Madonna ile çalışan Macar sinema yapımcısı Andy Vajna hayatını kaybetti. Macaristan Ulusal Film Fonu, uzun süredir hasta olan Vajna’nın dün Budapeşte’deki evinde 74 yaşında hayata veda ettiğini duyurdu. ABD’de Mario Kassar ile 1970’lerin ortasında kurduğu Carolco firmasıyla “Rambo” serilerinin yanı sıra “Gerçeğe Çağrı”, “Zafere Kaçış”, “Kızıl Ateş”, “Şeytan Çıkma zı” ve “Yakışıklı Johnny” filmlerinin yapımcılığını üstlenen Vajna, 1989’da Carolco ile yollarını ayırdıktan sonra “Terminator 3: Makinelerin Yükselişi”, “Zor Ölüm 3”, “Kırmızı Le ke”, “Nixon”, “Ben Casus” ve “Evita” filmlerine imzasını atmıştı. Arnold Schwarzenegger, Vajna’nın ölümü üzerine Twitter’da “Dev filmler yapmak için stüdyolara ihtiyacınız olmadığını kanıtlamıştı. Büyük bir kalbi vardı, çevredeki en cömert adamlardan biriydi. Onu özleyeceğim.” paylaşımını yaptı. l AA Burak Çevik ‘Aidiyet’le Berlinale’de Burak Çevik’in ikinci uzun filmi “Aidiyet”, dünya galasını Berlin Film Festivali’nde yapıyor. Geçen yıl ilk uzun filmi Tuzdan Kaide ile de festivalde yarışan 25 yaşındaki yönetmen, iki yıl üst üste Berlinale programında yer alarak önemli bir başarıya imza atıyor. Festivalin Forum bölümünde yarışacak olan “Aidiyet”,717 Şubat 2019 tarihleri arasında düzenlenecek 69. Berlin Film Festivali’nin Forum bölümünde Caligari Ödülü için yarışacak. 15 yıl önce İstanbul’da gerçekleşmiş bir cinayetin mahkeme kayıtlarından yola çıkarak ve kişisel hafızalarına dayanarak yazıp yönettiği “Aidiyet”, suç filmi olduğu kadar bir yol ve aşk filmi olma özelliği de taşıyor. Çevik’in anne annesinin öldürülme hikâyesini zanlının polis karakolunda verdiği ifade eşliğinde ve kimseyi yargılamadan, topoğrafik gözlemle anlattığı “Aidiyet”, mekânların belleğinde dolanıyor ve aynı zamanda da sinemanın türleri arasında geçişler yapıyor. Film Türkiye’de ise yıl sonunda gösterime girecek. l Kültür Servisi ‘Gece, Melek ve Bizim Çocuklar’ 25 yıl sonra KuirFest’te Kıraathane İstanbul Edebiyat Evi, Fransız Kültür Merkezi ve Tasarım Atölyesi Kadıköy’de, 252627 Ocak tarihlerinde takipçileriyle buluşacak olan “8. Pembe Hayat KuirFest”, Türkiye’den kuir yapımlara yer verdiği Ğ bölümünde bu yıl, Türkiye sinemasına damgasını vuran kült eser Gece, Melek ve Bizim Çocuklar’ı (1994) ağırlayacak. Gece, Melek ve Bizim Çocuklar’ın gösterimi 26 Ocak Cumartesi günü Fransız Kültür Merkezi’nde yapılacak. Gösteriminin ardından filmin senaristi Yıldırım Türker, “Melek” rolüyle 7. Ankara Film Festivali’nde ödüle layık görülen Deniz Türkali ve sinemacı Metin Akdemir’in katılımıyla bir söyleşi gerçekleştirilecek. Yeşilçam’ın usta ismi Atıf Yılmaz’ın yönettiği, senaryosunda ünlü yazar ve şair Yıldırım Türker’in imzası bulunan, başrollerinde ise Derya Arbaş, Deniz Türkali, Uzay Heparı, Mehmet Teoman, Candan Erçetin, Deniz Atamtürk ve Kaan Girgin gibi isimlerin yer aldığı bu özel yapım, kuir kültürün ve 1990’ların lubunya yaşantısının Türkiye sinemasındaki en gerçekçi ve en özenli yansımalarının başında geliyor. l Kültür Servisi ‘Gulyabani’ ilk kez İstanbul’da Bomontiada’nın Başka Sinema işbirliğiyle düzenlediği Sinema Günleri, 24 Ocak Perşembe 20.30’da prömiyeri Locarno Film Festivali’nde yapılan Gürcan Keltek’in “Gulyabani” filmini ağırlayacak. Gürcan Keltek’in de katılımıyla İstanbul’da ilk kez gösterilecek filmin ardından yönetmen ile bir söyleşi gerçekleştirilecek. Filmde 1970’ler ve 80’lerin I·zmir’inin ko¨tu¨ s¸o¨hretli falcılarından Fethiye Sessiz, c¸ocuklugˆunda yas¸adıgˆı kac¸ırılma, tecavu¨z ve s¸iddet olaylarından anları hatırlar. Ogˆluna yazdıgˆı mektuplardan ve gu¨nlu¨gˆu¨nden hare ketle bas¸ından gec¸enleri anlatırken “Gulyabani” de Cumhuriyet sonrası do¨nemde Tu¨rkiye’nin yas¸adıgˆı en s¸iddet dolu do¨nemin duygusal manzarasını yeniden duyumsatıyor. Bomontiada ALT Sinema Günleri programında ayrıca bu akşam 20.30’da yönetmenliğini Gaspar Noé’nin yaptığı “Climax”, 26 Ocak 17.00’de Lucrecia Martel’in yönettiği “Zama” ve 27 Ocak 17.00’de Pawel Pawlikowski tarafından yönetilen “Cold War” izleyiciyle buluşacak. Gösterimlerin biletleri Mobilet’ten temin edilebilir. l Kültür Servisi C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear