17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi DOLAR EDİTÖR: SERHAT ALİGİL TASARIM: SERPİL ÜNAY avro sterlin FAİZ BORSA 1117 Ocak 2019 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 5.3740 7.7 kuruş 6.1280 11 kuruş 6.9190 8.4 kuruş 18.22 0.23 puan 95.411 2238 puan 1493.25 25.57 lira 223.04 3.7 lira AKP tarımı ‘sıfırladı’Et ve soğanın ardından ambalajlı domates ithalatında da gümrük vergisi sıfırlandı Cumhurbaşkanlığı kararıyla 31 Mayıs’a kadar sıfır gümrükle domates ithal edilebilecek. Buğday, pirinç, arpa ve mısırda da gümrük vergisiz mının içine düştüğü içler acısı halin fotoğrafı olduğunu vurguladı. Aygun, iktidarın, tarımı desteleme politikalarında yap ifadelerini kullandı. Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör de, yıllardır uygulanan politikaların Küçük üretici kötü etkilenir ithalat süresi uzatıldı. Hükümet, yerel seçime kadar fiyatları düşürebilmek için tarım ürünleri ithalatına yeni ürünlerle hız verdi. Soğanın ardından bu listeye domates eklendi. Ayrıca 16 yıl edilmiş domates (hazır ambalajlı) sıfır gümrük vergisiyle ithal edilebilecek. Miktar en çok 25 bin ton olacak. ‘Yabancı çiftçiye fon’ Ayrıca 100 bin ton kuru baklagil, 1 milyon ton buğday, 700 tığı hatalarla üretimi bitirdiğini, çiftçinin mazot, gübre fiyatlarındaki aşırı artışla giderlerini karşılayamaz hale geldiğini kaydetti. Aygun, “Türk çiftçisini desteklemeyenler, sıfır gümrükle adeta yabancı çiftçiyi fonluyor. Bu ithalat cari açığı da artıracak” dedi. CHP Edirne Milletvekili Okan çiftçiyi her geçen gün daha da yoksullaştırdığını, ülke ekonomisini de dış dayatmalarla açık verir hale getirdiğini söyledi. 16 yılda buğday ekim alanlarının yüzde 22.6 azaldığını da hatırlatan Güngör, şöyle devam etti: “Türkiye gı Tarım ekonomisti Prof. Dr. Tayfun Özkaya, ithalatın özellikle küçük ve orta ölçekli tarım üreticilerini olumsuz etkilediğini belirtti. Bunun sonuçlarının “sofra”ya da yansıdığını hatırlatan Özkaya, “İthalat köklü çözüm yolu değil. Tarıma yönelik sınırlı destekler de da 53.5 milyon ton bin ton arpa ve mısır ile 100 Gaytancıoğlu ise “Gümrük ver da maddele aslında şirketlerin ce MUSTAFA buğday ithal eden bin ton pirinç ithalatı için güm gileri sıfıra çekilerek çiftçi, üre ri dış ticare bine gidiyor. Sigortanın ÇAKIR ve 13.8 milyar do rük vergisi bir takvim yılı sıfır tici korunamaz. Üretemeyen tinde net ih yarısını devlet ödüyor lar ödeyen Türkiye, sıfır gümrükle buğday ithalatına devam kararı aldı. Dün Resmi Gazete’det yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararlarına göre 31 Mayıs landı ve ithalat yetkisi TMO’ya verildi. Buğday, arpa, pirinç ve mısır için benzer bir karar 14 Ağustos 2018’de de alınmıştı. CHP Milletvekili, Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. İlhami Özcan bir ülke maalesef başka ülkelerin ithal cenneti olur. Özellikle 2019 yazı çok kötü geçecek. Çünkü Türkiye buğday üretiminde açıklarla karşılaşacak. Taban gübre kullanılamadığı racatçı, tarımsal hammadde dış ticaretinde ise net ithalatçı konumdadır.” fakat sigorta primleri artıyor. Devlet üreticiye hangi kalemde destek verecekse, o alanda faaliyet yürüten şirketler fiyatları arttırıyor” dedi. l UĞURCAN 2019’a kadar salçalık konserve Aygun, bu durumun Türk tarı Merkez Bankası Borç yabancıyı ürkütüyorfaizideğiştirmedi için verim ve kalite düşecek” l ANKARA ÜLGER/ İZMİR Özden Güngör Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), yılın ilk toplantısında politika faizini yüzde 24’te sabit tuttu. Faiz oranı geçen eylül ayından bu yana aynı. Ayrıca, geçen aralık ayındakine benzer bir değerlendirme ya 2018’de 12 milyar dolarlık birleşme ve satın alma oldu. EY Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, şirketlerin yüksek borçlarının yabancı ilgisini azalttığına işaret etti. Emre Deveci yınlayan PPK, sadece “Cari dengedeki iyileşme eğiliminin sürmesi beklenmektedir” vurgusu yaptı. PPK enflasyonla ilgili de şu ifadeleri kullandı: “İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon görünümünde bir miktar iyileşme gözlenmekle birlikte fiyat istikrarına yönelik riskler devam etmektedir.” Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanlığı, 7 yıl son EY Türkiye tarafından hazırlanan Birleşme ve Satın Alma İşlemleri Raporu’na göre, 2018’de Türkiye’de değeri açıklanan 83 işlemle toplam 9.3 milyar dolar tutarında hacim yaratıldı. Değeri açıklanmamış 108 işlemle birlikte toplam hacim yaklaşık 12 milyar dolar oldu. Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, 12 ra ilk kez iç piyasada döviz cinsi borçlanmaya gitti. Hazine Müsteşarlığı Kamu Finansmanı eski Genel Müdürü M. Coşkun Cangöz, Twitter hesabından paylaştığı mesajında “2002 yılında iç borçların yüzde 38’i döviz cinsindendi. Risk yönetimi kapsamında 10 yıllık emeğin sonucu olarak Mart 2012’de son döviz itfasını yapmıştık. 7 yıl sonra Hazine iç piyasada döviz borçlanıyor” dedi. l Ekonomi Servisi 107 bin kişi kredi borcunu ödemedi TBB Risk Merkezi’nin 2018 yılı Kasım ayı verilerine göre bi İş dünyası yerel seçimi bekliyor EY’nin “Türk iş dünyasının birleşme ve satın alma faaliyetlerine bakışı” konulu anketine katılanların yüzde 88’i kurlarda yaşanan dalgalanmaların ve yüksek seviyede seyreden enflasyonun etkilerinin yüksek olacağını düşünüyor. “İş dünyasının 2019 beklentileri olumsuz. Herkes seçimi bekliyor” diyen Cantekinler, son dönemde şirketlerin kredileri yeniden yapılandırmalarına verdikleri danışman lığa ağırlık verdiklerini söyledi. Cantekin, TMSF’de hareket beklediklerini ancak burada şirketlerin hukuki durumları ile devam eden davaların yatırımcı açısından sorun oluşturabileceğine dikkat çekti. milyar dolarlık rakamının 2016 ve 2017’ye göre artışa işaret etse de Türkiye’nin potansiyelinin ciddi seviyede altında olduğunu dile getirdi. “2018 zor bir yıl oldu, 2019 da zor geçecek” diyen Cantekinler, Dış politikadaki sorunlar başımızı ağrıtıyor. AB ve ABD ile ilişkiler düzeltilmeli” yorumunu yaptı. Türkiye’de şirketlerin “korkunç ve anormal” düzeyde borçlu olduğuna işaret eden Cantekinler, “Türk şirketlerinin kârlılıkları azaldı, değerleri düştü, bilançoları bozuldu, büyük kur zararları yazıldı. Bu durumda yabancı ilgisi de düşüyor” değerlendirmesinde bulundu. reysel kredi borcunu ödememiş gerçek kişi sayısı aylık olarak yüzde 34.1 artarak 107 bin 37 kişiye, ilk 11 ayda yüzde 19.9 ar Vehbi Koç Vakfı 50 yaşında tarak 826 bin 899 kişiye yükseldi. Bireysel kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı ise kasımda yüzde 9.7 artışla 77 bin 749 kişiye çıkarken, 11 ayda yüzde 9.2 düşerek 744 bin 865 kişiye indi. Ayrıca kasımda, batık kredi oranları; “bireysel”de yüzde 3.6’dan yüzde 3.7’ye, “taşıt”ta yüzde 4.8’den yüzde 4.9’a, “ihtiyaç”ta yüzde 5.1’den yüzde 5.3’e çıktı. “Konut”ta yüzde 0.5 ve “kredi kartı”nda yüzde 6’da sabit kaldı. Semahat Arsel Vehbi Koç Vakfı, bu yıl 50’nci yaşını kutluyor. Vakıf, 17 Ocak 1969’da Türkiye’nin ilk özel vakfı olarak kuruldu. Babası merhum Vehbi Koç’un Yeni Vakıflar Kanunu’nun çıkabilmesi için 1951’den itibaren 16 sene uğraştığını belirten Vehbi Koç Vakfı Başkanı Semahat Ar sel, şunları söyledi: “Sonuçta da başarıya ulaştı. Birçok iş insanı kendisini örnek alarak ‘Özel Vakıflar’ kurdu. Bir bakıma Vehbi Bey, bu yasanın çıkması ile Türkiye’deki sivil toplumun kaderini değiştirdi. Ülkemize fayda sağlama yolunda vakfımızın 50 yılda gerçekleştirdiği yatırım harca malarının toplamı 1 milyar 355 milyon dolara ulaştı. 50’nci yılımızda yeni çağdaş sanat müzemizi ülkemize kazandıracak olmanın heyecanı içindeyiz.” Vakıf Genel Müdürü Erdal Yıldırım ise “üstümüze vazife” yaklaşımıyla çalıştıklarını anlattı. l Ekonomi Servisi Brexit’in otomotive Konut satışları yüzde 2.4 düştü etkisi 3 milyar dolar TÜİK’in “Konut Satış İstatistikleri, Aralık 2018” raporuna göre geçen yıl yüzde 2.4 düşüşle 1 milyon 375 bin 398 konut satıldı. Aralıkta ise satışlar yüzde 2.9 artarak 136 bin 845 oldu. Ancak aralıkta ipotekli konut satışları yüzde 79 azalarak 7 bin 148 oldu. Geçen yıl yabancılara yüzde 78.4 artışla 39 bin 663 konut satıldı. Maduro’nun yardımcısı Çorum’da Venezüella Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun Yardımcısı Tareck Zaidan El Aissami Maddah, Çorum’da Ahlatçı Grup’un Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren altın rafinerisini ziyaret etti. Venezüella Ekonomi Bakan Yardımcısı Eduarda Ramirez’in eşlik ettiği ziyarette konuşan Maddah, “Türk halkının ne kadar minerale, metale ihtiyacı varsa, istediğiniz ne varsa Venezüella’da mevcut. Bunlar doğrudan Türk halkının kullanımı için şu anda emrinize amade” dedi. Serhan Süzer Hande Tibuk Kutay Kartallıoğlu 2019 yılı zor geçecek CarrefourSa Genel Müdürü Kutay Kartallıoğlu, “2018’in ikinci yarısı çok zor geçti. Yüksek enflasyondan dolayı artan fiyatlar müşterilerimizin alım gücünü düşürdü; bir üründen bir kilo alan 500 gram almaya başladı. 2019’da da bu zorlukların nispeten devam etmesini bekliyoruz. Umarız, bu sıkıntılı atmosfer hızla dağılır. Müşterilerimiz de ihtiyaçlarını daha iyi karşılar” dedi. İsraftan kurtardık Kartallıoğlu, Temel İhtiyaç Derneği (TİDER) ile yaptıkları işbirliğinin anlatıldığı toplantıda konuştu. “TİDER ile işbirliğimiz 2012’de yaptığımız bağışla başladı. Ardından 2015’te TİDER Destek Marketleri kuruldu” diyen Kartallıoğlu, “İşbirliğimizin altıncı yılında toplam 500 ton ürünü israftan kurtardık. 20 bin ihtiyaç sahibi kişiye ürün ulaştırdık. Bu sayede 1270 tonluk karbon salınımı da engellenmiş oldu” dedi. Kartallıoğlu, israftan kurtarılan ürünlerin çoğunlukla sebze ve meyve olduğunu aktarırken; TİDER Yönetim Kurulu Başkanı Hande Tibuk ise, 50 CarrefourSa mağazasından ürün bağışı alıp 7 ilde 22 gıda bankasına bu ürünleri ulaştırdıklarını ifade etti. l Ekonomi Servisi İngiltere Başbakanı Theresa May’in Avrupa Birliği (AB) ile vardığı birlikten çıkış (Brexit) anlaşmasının İngiliz parlamentosunda reddedilmesi, Türkiye ekonomisini yakından ilgilendiriyor. Anlaşmasız ayrılık, Brexit’in ertelenmesi, erken genel seçim ve ikinci referandum gibi seçenekler konuşulurken Türkiye’den İngiltere’ye en çok ihracatı yapan otomotiv sektörü süreci yakından takip ediyor. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) Başkanı Haydar Yenigün, önlem alınmazsa Brexit’in Türk otomotiv sektörüne yılda 3 milyar dolarlık katma değer ve 4 bin kişilik istihdam kaybı yaratabileceğini söyledi. Yenigün, Birleşik Krallık’ın Türkiye otomotiv sektörünün ana ticaret pazarlarından birisi olduğunu belirterek “2017’de otomotiv sektörümüz Birleşik Krallık’a 2.2 milyar dolar (toplam ihracatın yüzde 11.9’u) ana sanayi, 474 milyon dolar yan sanayi ihracatı (toplam ihracatın yüzde 4.8’i) yaptı. Türkiye’nin motor ithalatının 2017’de yüzde 36’sı Birleşik Krallık’tan” dedi. Yenigün, Türkiye için en kötü senaryonun İngiltere’nin AB ile anlaşmaya varıp, Türkiye ile anlaşmaması olduğunu söyledi. Son derece zararlı İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu da “Anlaşmasız bir Brexit ihtimali AB içinde ikinci ticari partnerimiz olan ve dış ticaretimizde fazla verdiğimiz Birleşik Krallık’a yönelik ihracatımızın aksamasına sebep olacağı için özellikle otomotiv ve tekstil gibi sektörlerimiz için son derece zararlı olur” değerlendirmesinde bulundu. İlk 11 ayda Türkiye’nin ihracatı 10.2 milyar dolar, ithalatı ise 7 milyar dolar oldu. l Ekonomi Servisi İran’la ilgili bir şeyler mi pişiyor? Geçtiğimiz aralıkta, Irak’ta Şii milisler “yeşil bölge”ye üç havan topu mermisi attılar. Wall Street Journal’ın aktardığına göre, olayın ardından, Trump’ın Ulusal Güvenlik Konseyi Danışmanı John Bolton Pentagon’dan, İran’a yönelik bir askeri müdahale olasılığına ilişkin bir değerlendirme talep etmiş. Böylece İran’la ilgili tartışmalar yine yoğunlaştı. ‘Gerçek erkekler İran’a…’ II. Irak savaşı başlarken, Bolton’un “Herkes Irak’a gidiyor, gerçek erkekler İran’a gider” dediği söylenir. O zaman birçok neocon analist, Ortadoğu’da ABD ve İsrail’in güvenliği için İran’ın daha önemli olduğunu savunuyordu. ABD’de, 1992’de hazırlanan, hâlâ geçerliliğini koruyan “ABD Savunma Planlama Rehberi” (11/9 sonrasında hazırlanan Yeni Savunma Stratejisi de bu rehbere dayanıyordu) “düşman bir devletin, kaynakları zengin bir bölgede egemenlik kurarak, bu kaynaklarla, küresel büyük güç düzeyine yükselmesini engellemeyi” amaçlıyordu. Bu tarife uygun kritik bir bölge olan Ortadoğu’da, ABD ve İsrail’in yönetimlerinin tehlike olarak gördüğü dört ülkeden (Irak, Libya, Suriye ve İran) üçünün devletleri ya yıkıldı ya da işlemez hale getirildi, toprak bütünlükleri büyük ölçüde çözüldü; geride bir tek İran kaldı. Aradan geçen sürede İran, Rusya ve Çin gibi, ABD’nin rakibi iki büyük güçle ilişkilerini geliştirdi, Suriye iç savaşına girdi, ülkede büyük bir yıkım yaşanmış, toprak bütünlüğü zedelenmiş olmasına karşın, rejim değişikliğini, Rusya ile birlikte önledi; Suriye’de kalıcı bir varlık haline geldi. Bunlar olurken, İran, nükleer enerji üretme kapasitesini, füze teknolojisini geliştiriyordu; İran füzelerinin menzili uzuyordu. İran’ın yakın zamanda nükleer silahlar üretebilecek düzeye geleceği düşünülüyor, özellikle İsrail ve ABD’nin kaygıları artıyordu. İran, 2015’de Viyana’da, Birleşik Kapsamlı Eylem Planı (JCPAO) bağlamında, Çin, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya ve AB ile nükleer silah programını durdurma konusunda denetlenebilir bir anlaşma imzaladı. Ancak Trump, ABD’yi tek taraflı olarak JCPAO’dan çıkardı, İran’a yeni çok daha güçlü yaptırımlar koydu, İran’a yönelik saldırgan bir dil geliştirmeye başladı. Karşıt bir tepki olarak İran’da da anlaşmaya karşı muhafazakâr kesimlerin sesi yükselmeye başladı. Bu süreç, “neocon”ların en “şahinlerinden”, JINSA (ABD’nin Güvenliği için Yahudi Enstitüsü) yönetim kurulunda Dick Chaney ile birlikte yer almış olan Bolton’un Ulusal Güvenlik Konseyi Danışmanlığı’na atanmasıyla hızlandı. Bolton atandıktan kısa bir süre sonra, ABD’nin en önemli havacılık silah üreticilerinden Boeing ve Lockheed’de üst düzey görevlerde bulunmuş Charles Kupperman’ı Ulusal Güvenlik Konseyi Danışman Yardımcılığı’na, aynı çizgideki Richard Goldberg’i de Ulusal Güvenlik Konseyi bünyesindeki İran’ın nükleer silahlara sahip olmasını engelleme grubunun başına atadı. Bu gelişmelere ek olarak, Bolton’un Pentagon’dan, İran’a yönelik bir askeri müdahale olasılığına ilişkin bir değerlendirme talep etmesiyle birlikte, “Bolton ABD dış politikasını belli bir yönünde maniple mi ediyor” sorusu son günlerde sıkça sorulmaya başlandı. Kimi yorumcular, Bolton’un son Türkiye ziyaretinde, YPG’ye ilişkin, AKP hükümetini çileden çıkaran talepleri, Erdoğan’ı sert tepki vermeye zorlamak için gündeme getirdiğini düşünüyorlar. Deneyimli bir politikacı olan Bolton’un Frank Gaffney Junior’un yetiştirmesi olduğunu da tam burada anımsamak yararlı olabilir: FGJ, neocon düşüncenin kurucularındandır; “İslamofaşizm” kavramının isim babasıdır, AKP’yi de İslamofaşist olarak nitelemiştir. Bolton yalnız değil. ABD Savunma Bakanı, eski CIA Başkanı Mike Pompeo da İran’ı bölge güvenliğine yönelik en büyük tehlike olarak gördüğünü sık sık dile getiriyor. Yukarıda aktardığım gelişmeler İran’la ilgili bir şeylerin “pişmekte” olduğunu düşündürüyor. ABD’nin YPG’yi dost ve yardımcı bir güç olarak korumakta neden bu kadar kararlı göründüğü de anlaşılır olmaya başlıyor. Bunlar, Türkiye, Suriye ve İran halkları ve de Kürtler için hiç iyi işaretler değil. Karasu: Hazır giyimde teknoloji yenilenmeli İkinci kez Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı seçilen Hadi Karasu, sektörün ağırlıklı olarak 4050 yıllık teknoloji ile üretim yaptığını hatırlattı ve “Kapasite kullanımında yüzde 80’e dayanmış durumdayız. Hızla Endüstri 4.0 uyumlu yatırım yapmak ve mevcut tesislerimizin teknolojisini yenilemek zorundayız” dedi. Karasu, kaynak desteği sağlanması halinde sektörde halen 40 milyar dolar düzeyinde bulunan üretim değerini, iki yılda yüzde 20 arttırarak 4850 milyar dolara çıkarabileceklerini bildirdi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear