22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 18 Ağustos 2018 TASARIM: EMİNE BİLGET Trump’tan tehdit haber 5 Brunson’ın ev hapsinin kaldırılması talebi reddedildi. ABD Başkanı “Kabul etmeyeceğiz. Dolayısıyla ne olacağını göreceğiz” dedi ABDile yaşanan gerilimi derinleştirecek iki gelişme daha yaşandı. Önceki gece ABD Başkanı Donald Trump, gerilimde geri adım atmayacaklarının altını çizen bir tweet attı, dün ise Brunson’a özgürlük tale bi 3. kez reddedildi. Trump, Twitter’dan, ABD’li Pastör Brunson’ın tutukluluğunu eleştirdiği yeni bir mesaj paylaştı ve “Bruson’ın serbest bırakılması için hiçbir şey ödemeyeceklerini” söyledi: “Türkiye yıllar boyunca ABD’den faydalandı. Şimdi harika bir Hristiyan pastörümüzü tutuyorlar ki ondan ülkemizi büyük bir vatansever rehin olarak temsil etmesini istemek zorundayım. Masum bir insanın serbest bırakılması için hiçbir şey ödemeyeceğiz. Biz Türkiye’den kesintiye gidiyoruz!” Üçüncü kez reddedildi Trump’ın çıkışından sonra ise ABD’li papaz Andrew Brunson’ın durumu hakkında bir gelişme yaşandı. İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesi, ABD’li papaz Andrew Brunson hakkındaki adli kontrol şartı ve yurtdışı yasağının kaldırılması yönündeki talebi reddetti. ABD’li papaz Brunson’ın ev hapsine yönelik itiraz, bu kez üst mahkeme tarafından reddedildi. Mahkeme, FETÖ ve PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla tutukluluğu ‘sağlık sorunları’ gerekçe gösterilerek ev hapsine çevrilen Brunson’ın avukatının taleplerini reddederek, sanığın ‘ev hapsi ve yurtdışı çıkış yasağı’nın devamı yönünde karar verdi. ‘Dost’ vurgusu Kararın hemen ardından ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray’ın önünde gazetecilere açıklama yaptı. Trump, açıklamada “Bir dost gibi davranmadılar. Ne olacağını göreceğiz. Pastör Brunson harika bir insan. Casus diye uydurma bir Soldan sağa: Genel Yayın Yönetmenimiz Murat Sabuncu, Muhabirimiz Hazal Ocak, CHP Milletvekili Öztürk Yılmaz ve Yazıişleri Müdürümüz Bülent Özdoğan. ‘Bu kriz inatla çözülemez’ CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, gazetemizi ziyaret etti. Genel Yayın Yönetmenimiz Murat Sabuncu ve Yazıişleri Müdürümüz Bülent Özdoğan’la görüşen Yılmaz, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yılmaz, ABD ile Ankara’nın yaşadığı gerilime ilişkin şunları söyledi: “ABD Başkanı Donald Trump’ın attığı provokatif bir adım ve Türkiye ekonomisine dönük açıklama ları bizim de eleştirdiğimiz bir konu. Ekonomik kriz Türkiye’ye çok ağır bir maliyet ödetiyor. Bu kriz, hükümetin kamuoyuna aksettirdiğinin aksine ekonominin çok kırılgan olduğunu da ortaya çıkardı. Kriz ancak siyasi diyalogla aşılır. Şu an inatlaşmadan kimse geri adım atmak istemiyor. Diplomasinin mutlaka kullanılması ve sorunun suretle çözülmesi gerekiyor. Aksi takdirde bundan sadece Tür kiye zarar görmeyecek, ABD de zarar görecek.” Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizle ilgili Avrupa’nın da endişeli olduğuna işaret eden Yılmaz, “Bu kriz birilerini zengin edecek. Kimleri edeceğini az çok tahmin edebiliyorum. Yandaşların zengin olacağını, doların fazlaca onların cebinde olduğunu biliyorum. Fakirleşecek bir kesim varsa o da halktır. Oysa bu krizin bedelini onu yaratanlar ödemeli” dedi. suçlama yönelttiler ve o bir casus değil. Şu anda yargılanıyor, tabii buna yargılama diyebilirseniz. Çok uzun süre önce Pastör’ü geri vermeliydiler ve bence Türkiye çok çok kötü davrandı, daha bu iş bitmedi. Bunu kabul etmeyeceğiz, insanlarımızı alıkoyamazlar, dolayısıyla ne olacağını göreceğiz” dedi. Bloomberg’in haberine göre, ABD Başkanı Trump’ın dünkü kabine toplantı Trump sında, Türkiye için bir kişinin, adını vermediği bir ülkede serbest bırakılmasını sağladığını ancak buna rağmen Brunson’ın serbest bırakılmadığını söylediği belirtildi. Toplantıda ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin de Brunson’ın bırakılmaması halinde Türkiye’ye yapmayı planladıkları daha fazla şey olduğunu söylediği bildirildi. Öte yandan, ABD yönetiminden bir yetkili Beyaz Saray Güvenlik Danışmanı John Bolton ile Türkiye’nin ABD Büyükelçisi Serdar Kılıç’ın geçen pazartesi günü bir araya geldiği toplantıyla ilgili olarak “Bu konu çok kolay çözülebilirdi. Ancak bu konuyu başka konulara bağlamaya çalışarak büyük bir yanlış yaptılar” dedi. CNBC’de yer alan habere göre yetkili, Kılıç’ın Brunson’ın serbest kalmasını koşullara bağlaması üzerine Bolton’un bunu reddettiğini öne sürdü. l İSTANBUL/Cumhuriyet Çin’den destek mesajı Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Çin’in Türkiye’nin karşı karşıya olduğu ekonomik zorlukların üstesinden gelebileceğine inandığını belirtti. Sözcü Lu Kang, Türkiye’nin son dönemde içerisinde bulunduğu ekonomik zorluklara değinerek, Çin’in Türkiye’nin bu zorlukların üstesinden geleceğine inandığını belirtti. Lu ayrıca, ilgili tarafların aralarında yaşanan anlaşmazlıkların da diyalog yoluyla çözülmesini umduğunu ekledi ve Çin’in, Türk şirketleriyle piyasa kurallarına dayanan işbirliği projelerini imzalamayı desteklediğini açıkladı. Kamuda kadrolaşma Meclis’te 500 kişilik son sürat AHMET ŞEFİK ‘Yıldırım’ kontenjanı Kamu Sen Trabzon İl Başkanı Coşkun Dilber, kamuda yaşanan kadrolaşmayı rakamlarla anlattı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasının yöneticileri ile geçen pazar günü bir araya geldiği toplantıda, Erdoğan’a sunulmak üzere yetkililere ilettiği raporunda Dilber, şu noktalara dikkat çekti: l Kamuda tercihli ve organize bir şekilde yapılan alım ve yükselmeler, kaliteyi düşürüyor, çalışma barışını bozuyor. l Mahkemelerin kararları ya uygulanmıyor ya da uygulanmış gibi gösteriliyor. l Kamuda şeffaf ve denetlenebilir bir yapı yerine, hesap vermeyen bir yapı oluştu. l Kamu kurumları mesai saatlerinin dışında ve kurumların dışındaki belli yerlerde alınan kararlarla yönetiliyor. ‘Bir paralel yapı’ l Çalışanlar sistematik bir şekilde baskı altında tutuluyor, sosyal paylaşım sitelerindeki paylaşımları ve günlük sohbetlerdeki söylemleri nedeniyle açıkça tehdit ediliyorlar. l Kamuda sendikal yapı adı altında bir paralel devlet yapılanması oluştu. Bürokraside talimatlar hiyerarşik silsileden değil, malum bir sendikadan alınıyor. Bu yapı çoğu zaman iktidar partisinin yerel siyasi gücünün dahi üstüne çıkmış durumda. Dilber, raporun sonunda kamuda yükselme ve kamuya ilk girişlerdeki ayrıcalıklı uygulamalara son verilmesini, güvenlik soruşturması esas alınarak herkesin eşit yarışacağı bir sistem kurulmasını önerdi. l Trabzon/ Cumhuriyet Kapatılan Başbakanlık’taki 500’ü aşkın personel Meclis kadrosuna geçirildi. 150 uzmanın büyük bölümü ise bakanlıklara gönderildi MUSTAFA ÇAKIR Başbakanlığın kaldırılmasının ardından, Başba kanlık’taki kadroların önemli bir bölümünün TBMM’ye kay dırıldığı öğrenildi. Yaklaşık 150 uzmanın büyük bir bölü mü de bakanlıklardaki kadro lara atandı. 50 civarında Baş bakanlık uzmanı ise Meclis’e alın dı. Bakanlıkla ra gönderilen uz manların maaşla rı bir süre sonra düşecek, ancak TBMM uzmanlı Aygun ğına atananların maaşları artacağı gibi ek göstergeleri de yükse lecek. Bu uygulama tartışma yaratırken, Başbakanlık’taki başka birçok personelin daha TBMM’ye kaydırıldığına dik kat çekildi. CHP Tekirdağ Mil letvekili İlhami Özcan Aygun, TBMM Başkanı Binali Yıldı Arşiv’de de ‘sürgün’ var Bu arada Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nün kapatılmasının ardından kurumdaki birçok uzman da istekleri dışında başka kurumlara gönderildi. Yaklaşık 250 çalışanın Tapu Kadastro, SGK, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlara gönderildikleri bildirildi. Yerlerine ise başka memurların geldiğine dikkat çekildi. Türk BüroSen Genel Başkanı Osman Eksert, 250 personelin tarihi belgeleri okuma, tasnif et me ve korunmasını sağlamak konularında uzmanlaşmış personel olduğuna işaret etti. Bu personelin yaptıkları işlerle hiçbir ilgisi olmayan Tapu Kadastro, Diyanet İşleri Başkanlığı ve SGK gibi kurumlara gönderilmelerini “sürgün” olarak değerlendirdiklerini kaydeden Eksert, Devlet Arşivleri Başkanlığı Başkanı Uğur Ünal ile görüşerek, atamaların iptal edilmesini istediklerini bildirdi. rım tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde, Başbakanlık’ın kaldırılmasının ardından 500’ü aşkın polis, sekreter, garson, memur ve uzmanın TBMM’ye nakledildiğine işaret etti. “Bazı polis mensuplarının ‘TBMM Uzmanı’ kadrolarına atandığı yönünde duyumlar alınmıştır” diyen Aygun, Yıldırım’a şu soruları yöneltti: “Başbakanlık’tan TBMM’ye kaç personel nakledilmiştir? Başbakanlık’tan TBMM’ye nakledilen personelin görev ve unvanları nedir? Bu personel, TBMM’de hangi kadrolara atanmıştır? Bu personel, Başbakanlık’taki unvan ve yaptıkları görevlere uygun makamlara mı atanmıştır?” l ANKARA Merkel’den Erdoğan’ın zirve teklifine yeşil ışık Almanya Başbakanı Angela Merkel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 7 Eylül’de Rusya, Almanya, Fransa ve Türkiye liderlerinin İstanbul’da gerçekleştireceğini açıkladığı zirveyi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yapacakları görüşmede ele alacaklarını belirt ti. Merkel, Suriye’de iç savaşın sona erdirilmesi yönündeki çabalar kapsamında “Dört ülkenin bir araya gelmesi anlamlı olabilir” dedi. Toplantı tarihinin henüz belirlenmediğini belirten Merkel, zirve konusundaki kararın bu toplantılar sonrasında verileceğini sözlerine ekledi. Albayrak, Fransız mevkidaşıyla görüştü Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Fransız Finans Bakanı Sayın Bruno Le Maire ile telefonda görüştü. Bakanlar, ABD’nin yaptırım uygulamalarına karşı birlikte ve işbirliği içerisinde hareket etme kararı aldılar. Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ayrıca “Bakanlar, 27 Ağustos tarihinde Paris’te bir araya gelme konusunda mutabık kaldılar” denildi. l Haber Merkezi Kadın köle değildir... Sen, her zamanki gibi deniz kıyısında yürüyorsun... İlk yaz, yaz gelip geçiyor... Ağustos ayının sonlarına birkaç adım kaldı... Anımsıyormusun baharın  şafağını, geçmiş günleri, çocuksu gülüşleri. Bir koyunun üzerine oturup denizin lacivert sularını seyrederken Harran’da yıllarca önce konuştuğun kızın sana söylediklerini anımsıyorsun. “Biz aşkımızı yüreğimizin en derin köşesinde saklarız, kimseye söylemeyiz...” Töre cinayetleri, berdel, şeyhlerin ölüm fermanı. Batman’da yıllar önce ihtihar eden kadınlar, kızlar. Aklımdan bunlar geçiyor biliyorum... Bir 8 Mart sabahını anımsa... Türkiye’de kadınlar yapamaz bir hale geldi. Kadın cinayetleri ivme kazandı... Batman’da intihar eden kadınlar çoktan unutulup gitti. Devlet, Batman’a psikiyatr göndereceğine imamları gönderdi. 8 Mart sabahı değil, her gün senin gibi düşünüyorum. Kadına uygulanan baskıyı, şiddeti, cinayetleri... Bunları protesto eden kadınlara karşı yapılan ayrımcılığı. Güneydoğu’da 8 Mart’ı diledikleri gibi kutlayamayan kadınları... Şanlıurfa’da, Diyarbakır’da, Adıyaman’da kadınlara karşı bakışı. Erkek egemen toplumda karşımıza çıkan o fotoğraflar... Acı ama gerçek olan bu!.. Erkek egemen toplum az gelişmiş, gelişmekte olan ülkelerde hayat buluyor. En katısı Suudi Arabistan, İran gibi ülkelerde... Evinin kadını olmak gibi kandırmacalarla kadını aşağılamak, kılık kıyafetlerini eleştirmek. Köle gibi çalıştırmak... Çocuk doğurtup eve kapatmak... Erkeği güçlü, kadını güçsüz saymak... HHH Şimdi sen deniz kıyısında oturuyorsun... Düşünceler ormanındasın... Erkek, kadını nasıl korur?.. Bilimsel veriler güçlü olduğunu kanıtlamıyor. Kadınları köleleştirmek için koca bir yalan var ortada. Kadın direniyor... Ali Sirmen 8 Mart’ta yazdığı bir yazısında şöyle diyor: “Erkek üstündür. Yalnız sporda görülen olgu, erkeğin kas gücü olarak kadına oranla ileri olduğudur. Tarihi birikimin doğal sonucu olan bu olgunun 21. yüzyılda nasıl evrileceği görülecek.” Ali Sirmen yazısına noktayı şöyle koyuyor: “Ama unutmayalım ki orangutanın kas gücü insana oranla daha yüksektir.” Ne demiştim? Hayatın akışında kadın aşağılanır... Gediz Ovası’nda kadınlar çapaya gider, ardından bağlara giderek üzüm toplar... Erkekler ise kahvede okey oynar. Rize’de kadınlar çay toplar, küfelere doldurup taşırlar sırtlarında. Orman köylerinde kurumuş dalları... Bir ilahiyatçı çıkar şöyle der... “Cinsel ilişki sırasında şeyhini hatırlarsan, çocuğun bereketli, güzel ve ahlaklı olur.” Birileri çıkar İzmir Karşıyaka Belediyesi’nin Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde hazırladığı şu afişe takar kafasını: “Börek de açmam, dekolte de giyerim, sana ne!” Hayatın kavşağında kadınlar horlanır... Onlar birer anne... Hak etmiyorlar aşağılanmayı... Şairler en güzel şiirlerini kadınlar için yazmışlardır... HHH Kadına şiddet... Kadını toplumdan dışlamak... Kadına tecavüz... Kadına baskı... Yüzde 90’ı yoksul, yüzde 10’u varsıl Güneydoğu kentleri, İstanbul, Adana, Ankara, Bursa gibi şehirler... Ülkemin, dünyanın kadınlarını düşünüyorum... Antonio Machado’nun dizeleri geliyor aklıma: “Düşlerimin güzel kadını başkalarıyla konuşuyorsun hep başkalarıyla, kıskandırmadan beni...” Şehit çavuş Aydın Özer’in cenazesinde anne Gülşen Özer fenalaştı. Acılı anneye sağlık ekipleri müdahale etti. 4 şehide veda... Adıyaman’da PKK ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada, dost ateşi sonucu şehit olan Uzman Çavuş Tuncer Doğan, Uzman Çavuş Kürşat Yılmaz, Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Aydın Özer ve Uzman Çavuş Oğuzhan Tekerek dün son yolculuklarına uğurlandı. Uzman Çavuş Kürşat Yılmaz, memleketi Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde toprağa verildi. Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, da katıldı. Astsubay Kıdemli Başçavuş Aydın Özer’in (39) cenazesi ise, öğretmen eşi Sermin Özer’in memleketi Gaziantep’in Nizip ilçesinde gözyaşlarıyla toprağa verildi. Uzman Çavuş Tuncer Doğan’ın cenaze Belediye başkanı görevden alındı Dört askerin şehit düşmesinin ardından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kömür Belde Belediye Başkanı HDP’li Hüseyin Yuka görevinden uzaklaştırıldı. Yuka, evinde gözaltına alındı. l DHA si de Ağrı’nın Eleşkirt ilçesine bağlı Yanıkdere köyünde toprağa verildi. Uzman Çavuş Oğuzhan Tekerek (34) ise memleketi Osmaniye’de son yolculuğuna uğurlandı. Tekerek’in kentin 258. şehidi olduğunu öğrenildi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear