25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 21 Mart 2018 10 O bölgede gö rece çok çalışmış bir gazeteciyim. Newroz’un orada ateş üstünden at lamaktan, herhangi bir bayram, şenlik gibi eğlenmekten, Demirci Kawa’nın o günü sadece bahar bayramıymış gibi algılamaktan Newroz ateşi çok öte bir anlamı var. Yer yer dinsel, Bugün Newroz. Hazar kıyılarının, Kafkaslar’ın, Doğu ama asıl ve çok büyük ölçüde siyasal bir içerik taşıyor. Ve Kawa... Akdeniz’in ama ille de Kürt Tutup “Ne özgürlüğüymüş lerin bayramı. bu? Ayrı devlet hevesi mi? “İlle de Kürtlerin” dedim. Zaten özgür değiller mi” gibi Çünkü Ön Asya’daki öteki milliyetçi önyargı sahipleri halklar için Newroz baharı ne kadar naralanırsa nara muştular. Gülümsemeye lansınlar, gerçek değişmiyor: başlayan güneş, buğular Demirci Kawa bir özgürlük tüten toprak, buzlardan kur simgesi. tulan sudur… (Özet bir anı: Ama Kürtler için bahar Afganistan’da Azerilerin yo muştusundan öte bir anlamı, ğun yaşadığı, İran sınırına önemi ve değeri var: Özgür yakın bir bölgede Kürtlerin lük!.. yaşadığı küçücük bir köy O yüzden bilerek Newroz irisi, kasaba küçüğü bir yer yazdım. Oysa biz Egeliler leşimdi. Çocukların bir çocuk Nevruz deriz... oyununa tanık olmuştum. Kürt mitolojisine göre Öndeki çocuk üstü bol lekeli, Mezopotamya’nın (Galiba bayrak gibi bir şey taşıyor; Asur’un) zalim kralı Dehak ardındaki çocuklar da güle boynunda iki yılan taşırmış. oynaya türkü mü, ilahi mi Yılanlarını çocuk beyniyle kestiremediğim bir müzik beslermiş. Her gün iki ço eşliğinde yürüyorlardı. Reh cuğu öldürtüp beyinlerini yı berim Azeri Gulam Hazret lanlarına yedirirmiş. İki Kürt, gülerek “Çocuklar işte. New Dehak’ın saray mutfağına roz yaklaşıyor ya, bayrama sızmayı başarmış. Kesilip hazırlanıyorlar” dedi ve ekle beyinleri çıkarılacak çocuk di: “O öndeki çocuk demirci lardan birini saklayıp, yerine Kawa’nın önlüğünü taşıyor. bir kuzu beyni koymaya baş O yüzden bezin üstüne kö lamışlar. Kurtulan çocuğu da mür karaları sürmüşler...” de gizlice saraydan dışarı çıkar yip bir kez daha güldü...) mışlar. Halk da o çocukları HHH dağlara kaçırıp mağaralarda Afganistan’da bir Kürt büyütmüş. köyü olduğunu görünce Yedi çocuğunun altısı yaşadığım şaşkınlık yıl Dehak’ın yılanlarına yem lar gerisinde kaldı. Ancak olan demirci Kawa, ateşin Newroz’un ve demirci de kızıla döndürüp, örsünde Kawa’nın Kürtler için ne dövüp, çifte su verip yaptığı anlama geldiği o gün bugün keskin kılıçlarla gitgide bü belleğimde çakılı kaldı. yüyen çocukları birer savaşçı Şimdi gelin, Afrin’de Selefi olarak eğitmiş. cihatçılardan oluşan, ÖSO Bir 20 Mart günü Demirci denen örgütün demirci Kawa Kawa önlüğünü çıkarıp bir heykelini önce kurşuna dizip, dalın ucuna asıp bayrak heykeli büyük ölçüde tahrip yapmış, elinde çekici, ardın edip, bununla yetinmeyip da çifte su verdiği kılıçları halat bağlayıp devirmeleri, kuşanmış savaşçı çocuklar kırılmış, parçalanmış heykel dağlardan inip Dehak’ın sa kalıntıları arasında çöküp rayını basmışlar. Kawa çekici secdeye varmalarının Kürtler ile zalim Dehak’ın ve yılan arasında hangi duygulara larının başlarını ezmiş. Me ebelik ettiğini kavramak, tah zopatomya halkları Dehak’ın min etmek zor olmasa gerek. zulmünden kurtulup özgür Kawa gerçeğine saygı lüklerine kavuşmuşlar… duymak varken, “putları” Ertesi gün, 21 Mart’ta da kırdıklarını ve cennetin pa özgürlüğün bayramını ateş saportunu elde ettiklerini lerin üstünden atlayarak kut düşünen (düşünen?) ÖSO lamışlar. “yiğitleri”nin sırtını sıvazla Kürt mitolojisi böyle diyor. yanlar bunu kavrayabilirler HHH mi? Peki, Kürtler ne diyor? Sanmıyorum... Cumhuriyet’in mücadelesine selam Genel Yayın Yönetmenimiz Murat Sabuncu ve Ahmet Şık’ın tahliyesinin ardından gazetemize dayanışma ziyaretleri sürüyor. Demokrasi İçin Birlik Platformu (DİP) Kordinasyon Kurulu üyeleri Levent Tüzel, İrem Afşin, Nesteren Davutoğlu, Zeliş Irmak, Tolga Bektaş gazetemizin Şişli’deki binasına gelerek Genel Yayın Yönetmenimiz Sabuncu’ya geçmiş olsun dileklerini iletti. Tüzel şu ifadeleri kullandı: “Cumhuriyet Gazetesi’nin mücadelesini selamlamak için ve ülkemizdeki bugün tartışılan seçim yasasıyla birlikte önümüzdeki sürecin sorunlarını ve bunun karşısındaki demokrasi için birliğin çalışmalarını paylaşmak üzere bir ziyaret gerçekleştirdik.” l İSTANBUL/ Cumhuriyet Kavala tam 5 aydır iddianame bekliyor İşadamı Osman Kavala yaklaşık 5 aydır özgürlüğünden yoksun. Silivri Cezaevi’nde tecritte tutuluyor. Hakkındaki iddianame ise halen yazılmadı. Ağır tecrit koşullarında tutulan Kavala, haftada bir gün bir saat avukatıyla, bir sa Osman Kavala at ise ailesiyle görüşebi liyor. Mektup ve fax alıp, yollaması da yasak. İki haftada bir on dakika yakınlarıyla telefonla konuşabilen Kavala’nın hücresinde 10 kitap bulundurmasına izin veriliyor. Avukatlarının tecrit koşullarının kaldırılmasına yönelik yaptıkları başvurlar Silivri Cezaevi yönetimi tarafından cevapsız bırakıldı. l İSTANBUL / Cumhuriyet haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ, ALPAY VE ALTAN KARARINI AÇIKLADI Tutuklama gereksiz 15Temmuz’un ardından tutuklu gaze AİHM, Alpay ve Altan’ın “özgürlük, güvenlik hakkı teci sayısı ile rekor kıran Türkiye’ye dair, AİHM ve ifade özgürlüğü” haklarının ihlal edildiğine karar en çok beklenen kararını açıkladı. Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın tutuklu yar verdi. AYM kararlarının uygulanmamasını eleştirdi gılanmaları nedeniyle yap tıkları başvurusunda AİHM, “özgürlük ve güvenlik” hakkı ile “ifa de özgürlüğü” haklarının ih DUYGU GÜVENÇ lal edildiğini tespit etti. AYM’nin kararına rağmen serbest bı rakılmayan Alpay ve Al tan için mahkeme, hüküm süz tutuklamanın istisna ol ması gerektiğini belirtip ak si takdirde ulusal mahkeme lerin kararlarının kabul gör meyeceğini vurguladı. Bu ihlal kararlarına karşın, Al pay, kısa süre önce serbest bırakıldığı için AİHM kara rı gecikmiş oldu. Altan için ise ikna edici delil olmadı ğını belirten AİHM, mahke menin mahkumiyet kararı na işaret etti; serbest bıra kılması çağrısında bulun madı. Altan’ın mahkumiyet kararının ardından yeni den AİHM’ye başvurma sı beklenirken mahkeme, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne OHAL ilan ederek getirdiği kısıtla maları da “tutuklama gerek mezdi” diyerek karara bağla dı; OHAL ilanının hukukili ğini tartışmadı. AİHM, AYM konusundaki değerlendirme sinde, mahkemenin karar larına atıfta bulunurken alt mahkemelerin karara uyma masının yasal olmadığını ve hukukun üstünlüğünün te mel ilkelerine ters düştüğü tespitinde bulundu. AİHM tığı anımsatılırken mahkemenin karara uymamasının ‘yasal ve usule uygun’ görülemeyeceği belirtildi. Türkiye’nin, OHAL ilan ederek uluslararası yükümlülüklerine getirdikleri çekinceler konusunda ise AİHM, bunun ilanını ve getirilen kısıtlamaları tartışmadı. AYM’nin, OHAL kararına yönelik incelemesinde darbe girişiminin ülkenin varlığına tehdit oluşturduğu vurgulanan kararda, Sözleşmenin ‘olağanüstü hallerde yükümlülükleri askıya alma’ ile ilgili yükümlülüklerini ve Sözleşmeye taraf ülke olarak “Haklara getirilecek kısıtlanmaların sınırlanması” konusunda ise Türkiye’yi eleştirdi. Mahkeme, Türkiye’nin OHAL gerekçesiyle aldığı tedbirler için, yeterli şüphenin olmadığı durumda “yasal olmayan ve kanunun öngördüğü usule uymayan” hüküm olmadan tutuklamalar için “duruma göre çok da gerekmezdi” dedi. kararına kadar geçen 16 ay 3 günün ‘hızlı’ olmadığına işaret ederken, bunun sıradışı bir olay olduğunu belirtip ihlal olmadığını savundu. Tutuklama orantılı değil AYM’nin 11 Ocak kararı çerçevesinde nihai yargı kararı olmaksızın tutuklu yargılanmaya devam edilmesini “ifade özgürlüğüne müdahale” olarak tanımladığını anımsatan AİHM, “farklı bir görüşe ulaşmak için neden yok” dedi. Altan ve Alpay’ın tutuklu yargılanmaları için “demokratik bir toplumda gerekli ve orantılı müdahale değildi” yorumunu ekleyen AİHM, makaleler ve yorumlar dışında tutuklanmaları için somut delil olmadığına işaret etti ve “Bu durum ifade ve basın özgürlüğünde olumsuz yansımalara yol açar” dedi. Türkiye’nin darbe girişimi sonrasında yaşadığı zorluklara da işaret edilen kararda, “Mahkeme demokrasilerin temel özelliklerinin problemleri kamusal tartışmalarla çözmek olduğunu gözlemlemiştir. Demokrasi ifade özgürlüğü ile gelişir. Bu çerçevede, ‘halkın yaşam hakkını tehdit ettiği gerekçesiyle kamusal aciliyet’ demokratik toplumların temelinde bulunan siyasi tartışma özgürlüğünü kısıtlamak için bahane olamaz” dedi. Mahkeme, AYM’ye de işaret ederek OHAL altın KONUK YAZAR RIZA TÜRMEN Özgürlük yolu açılır Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın başvurularıyla ilgili kararları salı günü açıkladı. Her iki kararda da iki gazetecinin tutuklanmalarının hukuka aykırı olduğu ve Sözleşme’nin kişi özgürlüğüne ilişkin 5/1 maddesini ihlal ettiği, ayrıca gazetecilerin yazdıkları yazılardan dolayı tutuklanmalarının ifade özgürlüğüne ilişkin 10. maddesini ihlal ettiği sonucuna vardı. Her ikisi için de 21.500 Avro manevi tazminata hükmetti. Ayrıca, Şahin Alpay kararında, Alpay’ın derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Ahmet Altan artık tutuklu değil, hükümlü olduğundan aynı şey onun için söyleyemedi. AİHM kararlarında, büyük ölçüde Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 11 Ocak 2018’de verdiği karara dayandı. Bu kararda yer alan hususları doğruladı. Kararlardaki önemli noktalar şöyle özetlenebilir: Türkiye’nin Sözleşme Maddelerini Askıya Alma Beyanı: Türkiye 21 Temmuz 2016’da Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne, Sözleşme’nin 15 maddesi gereğince yaptığı bir beyanla, OHAL süresince alacağı önlemler nedeniyle Sözleşme hükümlerini askıya aldığını bildirmişti. AİHM, ulusun yaşamına yö kararı gereği Türkiye, Alpay da dahi, temel hakları sağ nelik bir tehdidin varlığını kabul etmek ve Altan’a 21 bin 500’er Av layarak normal rejimi yeni le birlikte, gerek iki gazetecinin huku ro tazminat ödeyecek. Altan için FETÖ bağlantısı yok Altan ile ilgili FETÖ/PYD bağlantısına ve darbe girişimine yönelik Türk makamlarının somut temel bulamadığı belirtilen kararda, Al ŞAHİN ALPAY den oluşturmayı hedefleyen meşru bir rejimin demokratik bir toplumu tehditlerden korumak için atacağı adımların “çoğulculuk, tolerans ve geniş fikirlilik” ile olacağını, demokratik toplum değerlerinin böyle garantileneceğini belirtti. ka aykırı olarak tutuklanmalarının, gerek yazdıkları yazılardan dolayı suçlanmalarının tehdidi önlemek bakımından gerekli ve orantılı olmadığını ileri sürerek Hükümetin bu savunmasını reddetmiştir. AİHM’nin vardığı bu sonuç, başka davalar bakımından da geçerli olacağı gibi, özellikle OHAL KHK’lerinin hukuka uygunluğu bakımından dikkate alınması gerekir. pay için de FETÖ/PYD bağlantısının olmadığı belirtildi. AYM’nin iddialarla ilgi Mahkemelerin hükmü olmaz Tutuklamaların Hukuka Aykırılığı: Bu konuda AİHM, AYM’nin kararını doğrularken İstanbul Ağır Ceza li ‘güçlü bulgu’ bulunmadığına yönelik kararına işaret edilen AİHM kararında, Altan ve Alpay’ın özgürlüğünden mahrum bırakılmasının orantısız olduğu belirtilirken, özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğine hükmedildi. AYM kararı bağlayıcıdır MEHMET ALTAN Bireysel başvuru için ciddi şüphe AYM’nin serbest bırakılması yönündeki kararı Kararda ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiği belirtilirken yerel mahkemelere yönelik şu ifadeler yer aldı: “Hükümetleri eleştirmek ya da bir ülkenin lideri tarafından ulusal çıkarları tehlikeye atılıyor denilen bilgiyi basmak, özellikle de terör örgütüne ait olduğu veya yardım ettiği, hükümeti veya anayasal düzeni devirmeye Mahkemesi’nin AYM kararını uygulamamasını eleştiriyor. Alt Mahkeme’nin AYM’nin kesin ve bağlayıcı kararına uymamasının hukukun üstünlüğü ilkesiyle bağdaşmadığını belirtiyor. Bu nedenle, AYM kararından sonra tutuklamanın devam etmesinin Sözleşme’nin kişi özgürlüğüne ilişkin 5/1 maddesini ihlal ettiğine hükmediyor. Burada dikkat çeken bir nokta, AİHM’nin, AYM’nin etkili bir iç yargı yolu olduğu yolundaki görüşünü korumakla birlikte, AYM’nin kararının alt mahkeme tarafından uygulan AYM’nin haklarında ver na rağmen tutuklulukları çalıştığı veya terör propagan mamasının, bu konuda ciddi kuşkular diği tahliye kararının İstanbul 13, 26 ve 27’nci Ağır Ceza mahkemeleri tarafından, “yetkisi olmadığı” gerekçesiyle kararı uygulamamasının AİHM tarafından kabul edilemeyeceği belirtilerek bu yaklaşımın hükümetin AİHM’ye daha önceki bildirimlerinden de farklı oldu nın sürmesinin, alt mahkemelerin karara uymamasının iç hukukta bireysel başvurularda etkili telafi yoluyla ilgili ciddi şüpheleri artırdığı belirten AİHM, bireysel başvuru sisteminin etkinliğini gözden geçirme hakkını saklı tuttuğunu duyurdu. Alpay ve Altan’ın davalarına dası yaptığı gibi iddialar, cezai suçlamaları etkilememeli. Böyle ciddi suçlamalar olduğunda da tüm diğer adımlar yetersiz kaldıktan sonra, hükümsüz tutuklama sadece son aşamada istisna olmalı. Eğer bu olmazsa, ulusal mahkemelerin yorumları kabul görmez. Son olarak da, birisi doğurduğunu belirtmesi. İfade Özgürlüğü: AİHM kararında, ulusun varlığına yönelik bir tehdidin var olmasını, siyasal tartışma özgürlüğünü ortadan kaldırmanın bahanesi olarak kullanılamayacağını, hükümeti eleştirmenin ya da ülkeyi yönetenlerin ulusal çıkarları ilgilendirdiğini düşündükleri haberleri basmanın, terörist örgütlere yardım ya da üyelik gibi suçlamalara yol açmaması gerektiğini, şiddete teşvik ğuna işaret edildi. Alt mah ilişkin karar benzer durum nin, eleştirel görüşler dile ge olmadığı sürece, halkın bilgi alma hak kemenin karara uymaması daki gazeteciler açısından tirdiği için hükümsüz tutuk kının engellenemeyeceğini, hüküme da AİHM tarafından “özgür örnek oluşturma potansiyeli lanması, hem tutuklu hem de ti eleştirenlerin özgürlüklerinden yoksun lük ve güvenlik hakkının” taşıyor. AİHM kararında et toplum için birçok olumsuz bırakılmalarının ifade özgürlüğü üzerin ihlali çerçevesinde yorumlandı. Altan’ın, AYM kararının ardından tutukluluğuna devam edilmesinin “yasal ve kanuna uygun” görülemeyeceği belirtildi. Alpay kararında ise hükümetin AYM kararı öncesinde alt mahkemeye kararı reddetme çağrısı yap kili telafinin teori ve pratikte olup olmadığını kanıtlama sorumluluğunun Türk hükümetinde olduğu belirtildi. Bireysel başvurularda telafi konusunda Alpay ve Altan’ın hızlı bir yargı süreci olmadığına dair başvurusunda ise AİHM, AYM’nin sonuç üretir; zira özgürlükten yoksun bırakarak bu adımın atılması, ifade özgürlüğü konusunda toplumun gözünü korkutarak ve farklı görüşleri susturarak olumsuz etki yaratır ve bunun etkileri kişi beraat ettiğinde dahi sonuçlar üretebilir. l ANKARA de caydırıcı bir etki yaratacağını, muhalif sesleri bastıracağını, sivil toplumu ürküteceğini belirtiyor. Bu nedenlerle, ifade özgürlüğüne ilişkin 10. maddenin ihlaline karar veriyor. Karar, bir kez daha Türkiye’deki yargının ifade özgürlüğü anlayışıyla AİHM’nin anlayışı arasındaki derin uçurumu ortaya koyuyor. Ancak ifade özgürlüğü demokrasiyle yakından bağlan tılı olduğundan, Türkiye’de yargının ifa ‘Hukuksal bir trajedi’Avukatları, Altan’ın derhal tahliye edilmesi gerektiğini vurguladı de özgürlüğü uygulaması sadece insan hakları bakımından değil, aynı zamanda yönetim şekli bakımından da sorunlar doğuruyor. AİHM’nin iki kararı , tutukluluk rejimi ve ifade özgürlüğü bakımından önem AİHM’nin Prof. Dr. Mehmet Altan hakkında hak lül 2016’da gözaltına alınması, cezasına’ mahkum edilmesi hu22 Eylül 2016’da tutuklanma kuksal bir trajedidir. Gereğinin li ve Anayasa’nın 90. maddesi gereğince uyulması gereken kararlardır. Bu kararlardaki ilkelerin yargıçlar tarafından ihlali kararı vermesinin ardın sı, 29 Ekim 2016 tarihli KHK ile yapılarak 18 aydır hürriyetinden resen dikkate alınması gerekir. Bu ilke dan açıklama yapan avukatları apar topar 30 yıldır görev yap yoksun bırakılan ve bu durumu lerin yargı tarafından uygulanması, hu Ergin Cinmen ve Figen Çalıku tığı İstanbul Üniversitesi’nde içerde Anayasa Mahkemesi’nce, kuka aykırı tutuklamalara son verecek, şu, müvekkillerinin derhal tahli ki görevine son verilmesi ve ni dışarıda da AİHM tarafından tesye edilmesini istedi. Cinmen ve hayetinde “tutuklanmasına” bile pit edilen müvekkilimizin acilen Çalıkışı, yaptıkları yazılı açıkla imkân vermeyen bir dava dos tahliye edilmesini talep ediyo keyfi bir biçimde özgürlüğünden yoksun bırakılan pek çok kişinin özgürlüğüne kavuşmasına yol açacaktır. mada, “Mehmet Altan’ın 10 Ey yasıyla ‘ağırlaştırılmış müebbet ruz.” l Haber Merkezi C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear